Beğendiğiniz Kitap Alıntıları

Hayat dediğin nedir?
Gelip geçici bir yanılsama,
bir gölge oyunu, bir düzmece;
en yüce sayılanın hiç değeri yok.
Çünkü bir rüyadır hayat,
ve rüya da rüyadır sadece.

Calderon De La Barca /Hayat Bir Rüyadır

1 Beğeni

İçimizdeki ışığı söndürmek de en az oradaki karanlığı fethetmek kadar zordur.

  • White Rose, Glen Cook
4 Beğeni

Albert Franz giysilerin bazı uluslara fiziksel üstünlük sağladığını itiraf etmek zorunda kaldı. Canlı renkli uzun giysileriyle eskiden o kadar güzel görünümlü olan Türkler şimdi düğmeli mavi redingotlan ve onları kırmızı mühürlü şarap şişelerine benzeten Yunan takkeleriyle itici değiller miydi?

MONTE CRİSTO KONTU

4 Beğeni

Bir fikri yaymanın en iyi yolu, o fikri ilk yaymaya çalışan insanı yok etmektir; çünkü insan kalben, kendi ilkeleri için ölen insanların cesareti ve inancına yakınlık duyar.

Manly P. Hall - Tüm Çağların Gizli Öğretileri

4 Beğeni

Bıçağın Kendisi - Joe Abercrombie

5 Beğeni

“Kahrolsun ıspanak” diyor Mustafa da. “Sanki biz Orta Asya’dan ıspanak yemeye geldik Ankara’ya”

Soba, Pencere Camı ve İki Ekmek istiyoruz - Yılmaz Güney

2 Beğeni

İnsanlar genellikle bir işin nasıl yapıldığını yapandan daha iyi bilirler, bir de yol gösterirler; o yüzden işi yapanın kendi fikrini kendine saklamasında fayda vardır.

Ursula K. Le Guin - Güçler

6 Beğeni

“(…) Yalnızca karşılıklı anlaşmak suretiyle evleniliyor ya da boşanılıyor ve evlilik, yasal olarak bağlayıcı bir gücü olmayan kişisel bir sözleşme olmaktan öte bir şey olarak görülmüyordu. Çocuk sahibi olmak adına yapılan birleşme, evliliğin toplumsal işlevlerinden ayrı ele alınıyor ve bütünüyle öjenik ilkelere göre ayarlanıyordu.”

Sonsuzluğun Sonu - Isaac Asimov

Asimov ve Frank Herbert okumak gibisi yok be şu hayatta, iyi ki tatiller var!

7 Beğeni

“Bir mentat için en önemli şey tek bir konuda uzmanlaşmak değil, pek çok konuda genel bilgi sahibi olmaktır. Böylece önemli kararları daha sağlıklı değerlendirebilir. Uzmanlar, mütehassıslar insanı çabucak kaosa sürükler. Ufacık ayrıntılar üstüne, bir virgül üstüne bile didişip dururlar. Genel kültür sahibi mentat ise sağduyulu olmalıdır. Evreninde olup biten pek çok şeyden kendini soyutlamamalıdır. ‘Şu an bu mesele gizemli değil. Şu an bunu istiyoruz. Belki yanılıyoruz ama yanılsak bile ileride düzeltiriz,’ diyebilmelidir. Genel kültür sahihi mentat, evrenimiz dediğimiz şeyin sadece daha büyük fenomenlerin parçası olduğunu kavramalıdır. Oysa uzman hep geçmişe, üstelik uzmanlık alanının dar çerçevesinden bakar. Genel kültür sahibi mentat ise dışarıya bakar; geçerli ilkeleri araştırırken bir yandan da bunların değişeceğini, gelişeceğini bilir. Genel kültür sahibi mentat değişimin karakteristik özelliklerine bakmalıdır. Böylesi değişimleri açıklayabilecek kalıcı bir kılavuz ya da elkitabı olamaz. Değişime olabildiğince önyargısız bakmalı ve kendinize, ‘Şimdi bu şey ne yapıyor?’ diye sormalısınız.”
-Mentat Elkitabı

Dune Çocukları - Frank Herbert

9 Beğeni

''Orta-Dünya’dan olmadığın için bilmiyor olabilirsin ama bu şekilde yürümez. İkna etmek bizim işimiz değildir. Bizim işimiz kurşunla.

Roland Deschain-Kara Kule

2 Beğeni

“Eğitimde yabancı bir lisanın temel alınması, değişik kademelerde irdelenebilecek birçok soruna gebedir. En temel düzeyde, “bir başkasının dilinin” kendi dilinden daha üstün olduğunu benimsemek zorunda bırakılmak, gizli bir aşağılık kompleksi günbegün derinleştirecektir.“

“İnsanlara bir şeyler öğreten bir kurumda görev almıyor olmak bu sorumluluğu hafifletmez. Aile çevresindeki temel eğitimi, öğretimi ve kültürel görevleri ihmal eden her anne bana, en bozuk eğitim sisteminden bile daha kötü etkilere yol açıyor ve bu sonuçlar için de genellikle sonunda hep “başkalarını”, mesela eğitim kurumlarını yahut çocuğunun arkadaş çevresini suçlamayı seçiyor.”

Kimsenin Bilemeyeceği Şeyler - Sinan Canan

4 Beğeni

Müritleri onu Mahasamatman diye çağırdılar ve bir tanrı olduğunu söylediler. Yine de o, Maha ve Atman’ı bırakmayı yeğledi ve kendine Sam dedi. Asla bir tanrı olduğunu iddia etmedi. Gerçi, bir tanrı olmadığını da iddia etmedi. Zaten o koşullarda ne birini ne de diğerini ikrarın yararı olmazdı ama sessiz kalmanın olabilirdi.

  • Işık Tanrısı, Roger Zelazny
1 Beğeni

“Idaho siyeç tünellerini andıran labirentvari koridorlardan inip Tapınak’tan çıkana dek gözlerini silip durdu. Tleilax malı gözlerden de yaş akardı.”

Dune Çocukları, Frank Herbet

6 Beğeni

Aklı karışmıştı, kafasını salladı. “Rhaegar… Rhaegar kazandı. Lanet olsun.
Onu öldürdüm Ned. Dikenli baltamı siyah zırhına öyle bir vurdum ki balta zırhı geçip o kara
kalbine çarptı ve adam ayaklarımın dibinde öldü. Adıma şarkılar yazdılar. Ama yine de o
kazandı. O şimdi Lyanna’ya sahip, ben de bu kadına. ” Kadehi kafasına dikti.

Taht Oyunları, George R.R. Martin

10 Beğeni

‘‘Ve Idaho, tapınak koridorlarının siyeç benzeri labirentinde ilerlerken, bütün yol boyunca gözlerini sildi. Tleilax gözlerinin gözyaşlarına karşı bağışıklığı yoktu.’’

Benim okuduğumla sizinki farklı çeviri sanırım bu kısım beni çok etkilemişti okurken. Idaho çok içli bir karakter olagelmiştir benim için hep.

3 Beğeni

Woww bu çeviri cümlesi de çok güzel duyguyu vermiş :frowning_face: kesinlikle öyle mentatken içli olması hatta daha da garibi

1 Beğeni

-Ya sen? diye sordu. Görmeyeli neler yapıyorsun? Artık utanmıyordu, söyleyebilirdi.
-Ben çoğu geceler içiyorum, dedi. Şakağımdaki ağrıyı duymamak için, iştah açmak için falan diyorum ama değil, biliyorum. Bir çeşit umutsuzluktan kurtulmak için içiyorum. Belki de kendimden. İki çeşit içen vardır. Biri, benim gibi, kurtuluşu içkiden beklemenin utancıyla içer. Bir de şu çevrendekilere bak. Bunlar neden içiyorlar? Toplum içinde yaşamanın baskısını, yükünü hafifletmek için. Çekinmeden bağırmak, yüksek sesle gülmek için. Dışarda bağırmak, kahkaha atmak yasaktır. Sokakta hiç gülmemek için burda gülerler. Böylesi az içer. Ya ben? İçiyorum da kurtulabiliyor muyum? Belki yalnız baş ağrısından…

Yusuf Atılgan - Aylak Adam

Keşke zamanında “daha az yaşayıp” daha çok yazsaydın Yusuf Atılgan.

4 Beğeni

Daha çok yazsaydı belki bu kadar güzel yazamayabilirdi, Yaşar Kemal konuşarak,
kulak misafiri olarak, gözlemleyerek , Orhan Kemal , Sait Faik yaşayarak yazmış. Yusuf Atılgan ise damıtarak yazmış.

1 Beğeni

Bir yerde “Çoluğa çocuğa ve işe yetişmekten roman yazamadığını ama bu durumla ilgili bir sıkıntısı olmadığını” okudum. Öylesi daha iyi olmuş, postmodernizmin öncülerinden biri kendisi.

Bir de şu yırtıp attığı romanı var “Eşek Sırtındaki Saksağan” diye. Faulkner’in bir eserine çok benzediği için beş senelik emeğini gözünü kırpmadan odun ateşine atmış. Çok üretmemiş bir yazarın böyle davranmış olması hem üzücü hem de şaşırtıcı.

Düzeltme:Üretmemiş yerine üretmiş yazmışım, yanlış anlaşılmasın.

1 Beğeni

Vaiz, “Sen, sivil kıyafetli Rahip… sen halinden memnun olanların rahibisin,” diye seslendi. “Ben Muad’Dib’e değil sana meydan okumaya geldim! Dinin gerçek mi? Senin için bedeli yok, riski yok. Dinin gerçek mi? Cüzdanını şişiriyor. Dinin gerçek mi? Onun adına korkunç şeyler yapıyorsun. Dini neden çarpıttın? Cevap ver bana Rahip!”

Dune Çocukları - Frank Herbert

8 Beğeni