Eee… Kitapların isimlerini nereden bileyim
“Hatırlarsam” olacaktı Klavyem çok küçük.
Ha, tamam
Çok gururluyum, hınçlıyım, tutkuluyum. Bir anda öyle kötülükler geçirebilirim ki kafamdan, ne düşüncem hepsini kavramaya yeter, ne hayal gücüm biçimlendirmeye, ne zamanım gerçekleştirmeye.
William Shakespeare - Hamlet
“İnsanlar,” Geralt başını karşı yöne çevirdi, "canavar ve canavar hikayeleri uydurmayı severler. Bunu yaptıkları zaman kendi canavarlıklarını görmezler. İçkinin dibine vurduklarında, sahtekarlık, hırsızlık yaptıklarında, karılarını kayışla dövdüklerinde, yaşlı büyükannelerini aç bıraktıklarında, tuzağa düşmüş bir tilkiyi gübre yabasıyla delik deşik ettiklerinde ya da dünyada yaşayan tekboynuzu ok yağmuruna tuttuklarında gün ağarırken kulübelerin arasında dolanan Bane’in onlardan daha kötü biri olduğunu düşünmek işlerine gelir. Böylece yüreklerine su serpilir. Yani yaşamak kolaylaşır. "
" Hepsini aklıma yazdım, " dedi Dandelion bir an sessiz kaldıktan sonra."Uygun kafiyeyi bulup balata dönüştüreceğim. "
Witcher Son Dilek - Andrzej Sapkowski
…alçak bir rafın karşılıklı uçlarında duran iki bronz başı -Kant ile bir Neanderthal- gördüğü zaman, kendini daha ezik hissetti. Hayretle gördü ki, Neanderthal’ın yuvarlak kafatasında ve kaş yeri çıkıntılı göz çukurlarında öteki heykelde olmayan bir vahşilik iması olsa bile, iki kafa da aynı usanç verici yalnızlığı paylaşıyordu, sanki birçok neslin hayat ve ölümleri onlarda cisimleşmişti.
Stanıslaw Rem, Dönüşüm Hastanesi
En mahir örümcek bile zayıf bir ip bırakır.
Yüzüklerin efendisi: Yüzük kardeşliği
Elini kaldırdı Dumbledore. Oda yeniden sessizliğe gömüldü. Dumbledore, gülümseyerek, “Türlü türlü cesaret vardır,” dedi. “Düşmanlarımıza karşı koymak yürek ister, ama dostlarımıza karşı koymak da yürek ister.”
J.K. Rowling - Harry Potter ve Felsefe Taşı
‘‘Planlanan gün gelene kadar her plan çok akıllıca görünür, Anne, ama ondan sonra ya koşullara uyum sağlarsın ya da ezilirsin.’’
Zaman Çarkı 10 - Robert Jordan
Ama bugün olmaz. Bugün başlamaya hazır değilim. Yarın başlayacağım.
Kafasında Alis Harikalar Diyarı’ndaki Kırmızı Kraliçe’nin küçük kıza çektiği nutuk yankılandı. “Biz burada her şeyi dün çözümlemiş oluruz. Ve yarın da çözümlemeye hazırlanırız. Ama bugün hiçbir şey yapamayız.”
Sadist - Stephen King
— La Bruyére mi yoksa La Rochefocauld mu, bilmem hangisidir, der ki: “İptilânın [düşkünlüğün] her türlüsü, erbabına türlü maskaralıklar ettirir, hususiyle aşk ve sevda insanı hepsinden ziyade maskara eder.” Manasını iyi anladınız ya?..
— Hayır, fikrinizi anlayamadım.
— Pardon! Bu benim fikrim değil. Kendi fikrimi söylesem o hiç hoşunuza gitmez. Bazı hükemaya [filozoflara] göre aşk ve alâka, sahibini gülünç eder, bencesi gülünç değil, âdeta… Çünkü aşk ve alâka zevzeklikten başka bir şey değildir!..
— Siz ihtiyarsınız, muhabbete tabiî düşman olursunuz.
— Kadın muhabbetine, öyle mi?
— Şüphe yok.
— Ha, ahlâk cihetiyle ekseriya pek çirkin olan o taife-i cemilenin [güzel topluluğun], o akıl ve zarafetleri makulâttan ziyade [akıllılıklardan çok] delilikleri takviye eden kadınların muhabbetine, öyle mi? Korkarım, şakirdim bir kadına alâka etmiş olmalı.
— Hayır pek de öyle değil.
— Kendini gözet evlâdım, kendini gözet! Kadınlar çok muzırdırlar [zararlıdırlar]. Onlar melâike-i azabın [azap meleklerinin] yeryüzünde peyda olmuş nazirleridir [benzerleridir]. Bizi cennet kapısından cehenneme ilka ederler [gönderirler]. Bir âmâya demişler ki, “Zevceniz [karınız] bir güldür.” O da, “Dikenlerinden öyle anlıyordum” cevabını vermiş.
— Pardon Mösyö Piyer!
— Dinleyiniz, dinleyiniz! Daha bitmedi. Sokrat ne diyor, bilir misiniz? Diyor ki, “Kadın her türlü fenalığın menbaıdır [kaynağıdır].” Aristofan da, “Dünyada kadınlar kadar idaresi müşkül mahlûk yoktur, ne deliler, ne de canavarlar onlar kadar şayan-ı istiaze [kaçınılması gereken] olamaz!” demiş.
—Me mon şer profesör!..[Fakat aziz hocam!]
— Dinleyin, dinle genç bey!
— Mon profesör! Bu akşam her vakitki Mösyö Piyer değilsiniz. Ahlâkınız değişmiş… Pek nervö[asabi] olmuşsunuz. Bilmem niçin?
— İhtimal. Lâkin siz her vakitki Bihruz Beysiniz!..
Recaizade Mahmut Ekrem- Araba Sevdası
Gövdendeki tek bir yağ damlasının senin için yüz binlerce hemcinsinkinden daha değerli olması gerektiği, erdemlerin, ödevlerin, inançların ve öbür safsataların hep bu sonuca göre çözümleneceği ispat edilirse, yine olduğu gibi kabulleneceksin;itiraz edemezsin, çünkü bunlarda matematiğin iki kere iki dört kesinliği vardır.
Biraz itiraz etmeyi deneyin isterseniz.
“Aman efendim, nasıl itiraz edersiniz, bu iki kere ikinin dört ettiği gibi açıktır.” diye çıkışırlar size, “Doğa size danışmaz, beğenmediğiniz şahsi istekleriniz ona vız gelir.”
Hey Tanrım, ya herhangi bir sebeple bu doğa kanunlarından hoşlanmıyorsam? İki kere ikinin dört etmesinden bana ne? Böyle bir duvarın hakkından gelmeye gücüm yetmezse boşu boşuna yırtınacak değilim. Ama gücümün yetmediği bir duvar var diye öylece buna boyun eğmeye de razı değilim.
Yeraltından Notlar
“Başarısızlıklarımızdan ders alırız, başarılarımızdan değil!”
Dracula - Bram Stoker
Timothy Snyder - Tiranlık Üstüne
Ayrıca aynı alıntının başka bir versiyonuna denk geldim. Sanırım kitabın yeni baskısında çeviri düzeltilmiş. Orijinal metindeki “Hitlerian” kelimesine tam bir karşılık bulamamışlar ama yeni çeviri daha düzgün olmuş.
Bu dünyada ne mutluluk ne bahtsızlık vardır, sadece bir durum diğeriyle kıyaslanır hepsi bu. Maximilien, yaşamanın ne kadar güzel olduğunu görmek için ölmeyi arzu etmeyi bilmek gerekir.
Monte Cristo Kontu
Lan, başka insanların beklentilerinden oluşmuş bir denizin içinde yüzüyordu. O tür denizlerde boğulan insanlar olmuştu.
Yeni Bahar - Robert Jordan
Hayalini kuracağımız ne kaldı? Bulutlar artık güneşin arabalı hizmetkarları değil, zaten parlayan çehresini Thetis’in banyolarında da yıkamıyor; gökkuşağı artık tanrıların elçisi değil, korkunç seslerini gürleterek, olacaklarla ilgili insanları ikaz etmiyor. Güneşi ölçtük ve tarttık ama anlamış değiliz; elimizde gezegenlerin dizilişi, yıldızların haritası, rüzgarların serbestçe esmesi kaldı; cehalet listemiz böyle.
Mary Shelley - Karanlık Yazılar
Diskdünya, daha az hayal gücü ve daha fazla mekanik yeteneği olan Yaratıcılar tarafından yaratılmış evrenlerde bulunabilecek manzaralardan çok daha etkileyici manzaralar sunar.
Diskdünya - Terry Pratchett (Çok iddialı )
“Bazı adamlar,” dedi Selene bakışlarını Rand’ın elinden almadan, “büyüklüğün peşinden koşmayı seçerken, diğerleri buna mecbur olur. Mecbur olmaktansa seçmek her zaman daha iyidir. Mecbur olan bir adam, asla kendi kendisinin efendisi olmaz. Onu mecbur edenlerin iplerinde dans etmek zorunda kalır.”
Zaman Çarkı Serisi 2. Cilt – Büyük Av - Robert Jordan