Çünkü ülkemizde özellikle yerli fantastik satmıyor. Arada çıkıyor ama reklamsızlıktan ya da hitap ettiği kitlenin az olması yüzünden çabuk sönüyor. Sadece fantastik okuyuculara değilde herkese hitap edebilmeli.
1 Beğeni
Eğer sizin için bir mahsuru yoksa lütfen.Bekliyorum…
1 Beğeni
Benim de hikayem orda yayınlanmıştı. Umarım editörü sen değilsindir siteyi terk ederim.
1 Beğeni
Medeniyetin beşiğinde yazının bulunduğu coğrafyada ve toplumların kaynaştığı bir mekanda yaşarken … İşte ne bileyim acıklı geliyor
Bizde de şamanizm, fetihler ve destanlar var.
1 Beğeni
Ahahaha. Ne desem bilemedim. Cevabı ben biliyorum ve siz bilmiyorsunuz… 
Değildim. İçiniz rahat olsun. 
2 Beğeni
Yerli fantastik kitaplarının satmamasının sebebini çoğunun çakma olduğundan satmadığını düşünüyorum ben açık görüşle her türlü fantastik-bilimkurguyu okurum ama gerçekten basılı kitaplar arasında özgün olanına rastlamışsam bile hatırlamıyorum.Eminim özgün bir kitap çıktığında okunacaktır
1 Beğeni
Haklısınız ama genel olarak fantastik kitaplar diğer türlere göre çok az satıyor. Yeni yeni tekrar okunmaya başlandı.
1 Beğeni
Hafizasi olmayan kültürlerde gayet normal. Adamlar yillardir gazete çikartiyor. En ufak kasabada bile yaşanilan hersey kayit halinde, soy ağaçlarini arastirsalar acaba kaç yüzyil çikacak tahmin bile edemiyorum. Oysa biz daha 4-5 kuşak öncemizi bilmiyoruz. Yaşadiğimiz toprağin yüz yıl önceki tarihi bilmiyoruz. Kimli bunalimk ve milli hafizamiz olmadigi için bir boşluk hissediyoruz. Bu durum milli olmakta zorlanmamizi sağliyor. 1923’ten öncekii tarih ana başliklari hariç karanlik, sanki o dönemler hiç yaşabmamamis, yokmuş gibi yaşiyoruz. Bilgimiz kisitli. Tarihimizi iyi kötü yok sayardak elbette üretim noktasinda fakirlik yaşariz.
1 Beğeni
Doğru söze ne denir.
Canımın yanmasının diğer bir sebebi de bu.Bazı şeyler talep meselesidir, insanoğlu bir soruna çözüm arar malesef toplum nazarında tarihi bilmememiz bir sorun olarak algılanmıyor bu sebeple çözüm de aranmıyor .O kadar yalnız hissediyorum ki bazen…
1 Beğeni
Kesinlikle fantastik. Yazıyorum hatta, ufak ufak başladım.
Bu arada @Agape, daha önce Kurgu İskelesi’nde hikayene rastgelmesem noluyor yav diyecektim. 
Ve o da gerçekten çok başarılıydı, tadı damağımda kalmıştı, tekrar belirteyim.
3 Beğeni
O da vardı değil mi? Ben onu unutmuşum… 
Yine de o bir öykü sayılmaz. Daha çok taslağın t’si olur. Belki o bile değil. 
2 Beğeni
Sadece bir kitap yazma hakkım var diye düşünerek söylüyorum: Fantastik. Hem de böyle en hard, en high olanından.
2 Beğeni
Tarihimiz konusuna girersek asırlar öncesine ait yazılı hafızamız var ama daha 90lı yıllara kadar arşivler açılmıyordu diye biliyorum. Halil İnancık Turgut Özal zamanında giriyor arşivlendirmeye. Daha detaylı bilen arkadaşlar daha iyi anlatır.
Orada çalışan bu işin ustaları da birkaç sene evvel başka kurumlara kaydırıldı zaten.
Konu ile alakalı Murat Bardakçı’nın bir yazısı var.
1 Beğeni
Bulunduğum yörede gerçekleşen küçükken büyüklerimden dinlediğim hikayeleri derlemek isterdim.
1 Beğeni
Fantastik ve bilimkurgu edebiyatımız için hepimiz aynı fikirdeyiz sanırım. Öykünüyoruz. Öykünüyoruz anladım da bu, bizden bir şey okumamak zorunda hissetmek anlamına mı geliyor? Her yazarın öykündüğü başka yazarlar olur, başka edebiyatlar olur.Şahsen ben kendi sesimi bulamadım mesela (amatör bir yazar olarak bunu dile getiriyorum.) Sadece bizim yazarlarımız bu durumu yaşamıyor. Bazen düşünüyorum, acaba bir yazarımız Game of Thrones tarzı ve beylikler dönemiyle alakalı bir kitap yazsa nasıl bir tepki verirdik? Eğer herhangi bir astroid kuşağında devlet kurmuş bir kedi ırkının sinsi planlarını anlatan bir kitap yazsaydım sizin tepkiniz nasıl olurdu? Kime öykünmüş olurdum?
Elbette kitapların içinde “bizden” motifler olsun, buna karşı değilim. Ne kadar bizden bir fantastik eser olursa olsun Yüzüklerin Efendisi kadar okuyacak mıyız onu, bir Zaman Çarkı gibi okuyacak mıyız, asıl önemli mesele burada. Yoksa isteyen istediğini yazsın, buna kimse karışamaz. Okuyun efendim, okuyun. Sevmezseniz bir kenara fırlatın, ateşe atın ya da. Hiç değilse denedim, diyin.
Sabah sabah saçmalamak istedim böyle 
Bir kitap yazsam sürrealizm ve dadaizmden etkilenirdi muhtemelen. Fantastik oluyor galiba. Bu esintileri öykülerimde görüyorum. Başka türlü yazmak istesem de bastıramıyorum bu ikisini.
3 Beğeni
Ben fantastik yazacağım diye yola çıkıp gerilim yazarım sanırım. İçerisinde fantastik ögeler olur elbette. Bir iki deneme yapıp çok kötü olduğundan çöpe atmışlığım var gerçi.
1 Beğeni
Sherlock Holmes tarzı polisiye yazardım sanırım.
1 Beğeni
Tuhaf kurgu olurdu büyük ihtimalle.
1 Beğeni
Öncelikle iyi bir noktaya değinmişsiniz teşekkürler. Zaten böyle yazarlarımız var örneğin Mustafa Necati Sepetçioğlu çok sevdiğim Türk yazarların başında gelir ve çoğu insan ismini dahi bilmiyordur ama bilenlerin %90 lık bir kısmının çok iyi tepki verdiğini görüyorum(diğer %10 luk kısmı hiç görmedim yanılma payı vardır diye koydum) ayrıca
Sen yaz bi bakalım ama eminim döneminin en büyük tepki çeken romanlarından birisi olan Yüzüklerin efendisi (ki hobbit çocuklara masal olarak yazılmış ve sonrasında yayın evi devamını istediği için yüzüklerin efendisi gelmiştir.Döneminde yetişkinler tarafında ciddiye bile alınmıyordu)kadar iğreti durmayacağına eminim
İnanıyorum ki yazmayı deneyenler yazdıklarından utanıp bir kenara atmasaydı ve paylaşsaydı bu gün çok güzel şeyler okuyor olacaktık
1 Beğeni