Bunun tam tersini de Tomb Raider, God of War, Uncharted gibi oyunlarda yapıyorlar. Kendimi küplerle oynayan primat gibi hissediyorum.
2 Beğeni
Aslında LucasArts oyunları bunlar. Tim Shafer ruhani devamı gibi takılıyor ki zaten zaten remastered yaptığı tüm LucasArts oyunlarının başında da o vardı diye hatırlıyorum. Mesela Broken Age bu oyunlar kadar iyi olmadı ama çıkışından önce Kickstarter’da 4 milyon usd topladı. Seveni de oynanışı için değil mizahı için oynuyor bence bu oyunlar. Diğer yandan Disco Elysium gibi Fate sistemini kullanan çok güzel RPG olur bu oyunlardan. Biri bana deseki remake yapacağız Fate sistemini yapan adamları tutup oyına uyarlayın derim.
Tell tale güncel versiyonlarını yaptı bu türün ama oyunları oyun olmaktan çıkardığı ve hikaye kalitesini tuttramadığı için sonu belli. Kısa süreli iyi kazandırdı ama ömrü uzun olmadı.
Tomb Raider dışında oynama imkanım olmadı açıkçası ama bu oyunların zevki de biraz öyle çıkıyor gibi geliyor. Adam döve döve gezmek de bir yere kadar. Denge önemli. Tomb Raider için konuşacak olursam. Reboot serinin ilk oyunu iyiydi, yavaş yavaş piskopata bağlaması güzeldi Lara’nın ama zebellah gibi adamların üstüne çöküp ara sahne gelince vuramam naptım ben vs demesi beni oyundan soğutuyordu. Diğer TR oyunları daha kötü galiba. Oynamadım onları ilk oyun yetti bana.
1 Beğeni
Aynen evet o yüzden eski point&clicklerle aynı kategoriye koydum.
Oyun değil “interaktif sinematik deneyim”. Allah belalarını versin 
Ama her zorluk aynı değil ya bence, mesela Neverhood da point&click adventure oyunu ama puzzle’lar ekseriyetle mantık puzzle’ı. “7 oda geride random aldığın broşu ejderha heykelinin ağzına sok” (Monkey Island 3’te vardı böyle bir şey, o çözümü görünce oyunu bırakmıştım) gibi saçma çözümler zorluk, düşündürme değil başka bir şey.
2 Beğeni
Güzel yazı olmuş, elinize sağlık. Tekrar oynayasım geldi 
Ben sanırım Doktor’dan o görevi aldım, öyle hatırlıyorum.
@alper sen de hala oynama 
3 Beğeni
Oyunu alup kurdum ama başlayamadım bir türlü.
1 Beğeni
Co-op yapsalardı 76 gibi birlikte oynardık.
2 Beğeni
Bloodborne’u platin kupa ile bitirdim. Bu oyunu oynamayı neden bu kadar ertelemişim bilmiyorum. Muazzam. Fakat oyun çok zor. Ne yalan söyleyeyim, bir daha kaldıramam ben:) Zor mor bana işlemez, ben onu kulağıma damlatırım diyorsanız buyrun oynayın.
7 Beğeni
Eğer oynamadıysanız “Dlc”yi de oynayın, o da güzeldir.
1 Beğeni
Aynen, Moon Presence’ı kesmeden önce Dlc’yi de bitirdim:) O da çok güzeldi dediğiniz gibi.
2 Beğeni
- The Artful Escape-
Mükemmel bir oyun adeta ayrı bir evrene gidiyorsunuz .iki yıldır Apple Arcade için bekliyordum bu oyunu malesef arcade için çıkmadı ama süpriz yapıp Xbox için gamepass getirdiler .
4 Beğeni
Xbox series S almayı düşünüyorum. Ama patron izin vermiyor. Sizi görünce az bir şey kıskandım 
2 Beğeni
Hocam imkan olursa alın güzel bir alet .
Yüzüklerin efendisi savaşlar çağı… Hiç adetim değilken buna sardım …
1 Beğeni
Oyunu 1 saat önce bitirdim, ve küçük bir inceleme yazmaya hazırım.
Öncelikle bu serinin 2. oyunu ancak bu oyunu oynamak için ilk oyunu oynamaya gerek yok. Direkt bu oyundan başlayabilirsiniz. Zaten oyunun içinde ilk oyunun hikayesini anlatan 6 sayfalık bir bilgilendirme de mevcut. Her ne kadar oyun Wonderland dünyasında geçsede bu hikaye bildiğimiz Alice hikayesinden farklı. Öncelikle Alice akıl sağlığını kaybetmiş bir kız ve bu sayede Wonderland dünyasına girebiliyor. Yani gördüğü halisünasyon sayesinde giriş yapabiliyoruz.
Ben oyunu beğensem de bazı problemlerin oyunu baltaladığını düşünüyorum. Oyun 6 bölümden oluşuyor. Her bölümün başında sınırlı bir alan içinde Londra şehrini gezebiliyoruz sonra sonra halisunasyonlar başlıyor bölüme başlıyoruz. En çok hoşuma giden şey Her bölümün farklı bir konsept ile gelmesi. Cidden ortamlar harika. Hayal gücünüze bir şeyler katıyor. Ancak tüm bu konsept değişimleri sadece görselik ile kalıyor. Bulmacalar, düşmanlar ya da platform ögeleri neredeyse birbirinin aynısı. Oyun nasıl başlıyorsa öyle bitiyor desem yeridir. Elbette oyun arada sırada farklı şeyler deniyor, ancak bunlar oyunu kurtarmak için yeterli olmuyor. Özellikle bulmacalarin hepsi hız ve zamanlama üzerine kurulu olması oyunun en büyük eksiklerinden biri. Platform kısımlarına da arada sırada yeni şeyler gelse de bunlar çok az görüyoruz. Oyun hemen ilk haline geri dönüyor.
Neredeyse her bölüm de en az bir tane 2d ve kaydıraktan kayma bölümü var. Özellikle 2d bölümler harika olmuş ve oyuna büyük çeşitlilik katmış. Ben oynarken çok keyif aldım. Yine oyunda yapboz yapma, satranç oynama gibi bölümler de mevcut. Bunların dışında her bölümde toplayabilecegimiz yüzlerce eşya ve anı var. Anılar sayesinde geçmişi hatırlayıp hikayeyi anlamaya çalışıyoruz. Topladığımız şişeler ise bölümleri geçmemize yardımcı oluyor. Bu eşyaları bazen bir platformun üzerinde bazen de anahtar deliklerinin içinde buluyoruz. Tabi anahtar deliklerinin içinden geçmemiz için küçülmemiz gerekiyor.
Oyuna çeşitlilik katan bir başka şeyde Rauda odaları ve Domuz burunları. Her bölümde 4 tane Rauda odasi var bunlar tamamlayarak gül parçası kazanarak canımızı artırıyoruz. Domuz burunlarını ise patlatarak küçük bazı ölüler kazanıyoruz. Mesela diş gibi. Dişler oyun içindeki paramız bunlar ile elimizde buluna 4 silahı gelistirebiliyoruz. Bu dişler sadece Domuz burunlarından çıkmıyor elbette. Etraftan da toplayabiliyoruz.
Oyun boyunca 5 silaha sahip oluyoruz. Bunlardan 2 tanesi yakın 2 tanesi de uzun menzili. Sonuncusu ise saatli bomba. Tabi üzerine beyaz tavşan skini giydirilmiş!! Oyundaki düşmanlarımızı bu silahlar ile yeniyoruz. Özellikle düşmanlarımızı yenmek için bazen uzun menzili silah ile özel bölgelerine vurmak bazen de sahip olduğumuz şemsiye ile bize olan saldırılarını geri göndererek zayıf noktalarını açığa çıkarıyoruz. Her bölümde düşmanlar değişiyor. Ama ne yazık ki onları yenme şeklimiz pek değişmiyor. Genel olarak aynı şeyleri yaparak düşmanlarımızı yenmeye çalışıyoruz. Ama yine de oyunu yapanların farklı şeyler denemeye çalıştıklarını hissediyorsunuz.
Oyunun kontrolleri ne yazık ki pek iyi değil. Oyun direkt konsoldan port edilmiş ve kontrolleri aynen bırakmışlar. Tuşları değiştirmeden oynayamıyorsunuz. Özellikle kaçma tuşunun “shift” tuşuna atanması size büyük zorluk çıkarıyor. Size tavsiyem kaçma tuşunu sağ mouse atayın. Kombat sisteminde düşmana kitlenmek önemli bir yer tutuyor. Ama bazen hem kontroller hem de kalabalık düşman kitleleri yüzünden tam bir delilik yaşıyorsunuz. İstediğiniz kişiye kitlenemiyor ve hemen ölüyorsunuz.
Oyun ilk çıktığında bunlardan bir hayli muzdaripmiş. Özellikle şemsiye açamama bugu oyuncuları delirtmiş. Ancak benim oynadığım oyun da hiç bug yoktu. Tertemiz bir oyun deneyimi yaşadım. Oyun firması bugları güzel bir şekilde temizlemiş.
Son kararımı yazmam gerekirse ben oyunu beğendim. Biraz daha çeşitlilik katılsa, biraz daha bulmacalara özenilse çok daha iyi bir oyun olabilirmiş. Bu hali ile tam bir ortalamanın biraz üzeri olmuş.
Bu arada oyunun yaratıcısı American Macgee 2017 yılından beri Alice Asaylum diye bir oyunun senaryosu üzerinde çalışıyor. Tabi EA henüz bir onay vermiş değil. Şahsen ben gelsin isterim. Çünkü oyun da büyük bir potansiyel var. Hem de “İT Takes Two” potansiyeli.
Şimdi sırada Alpha Protocol var. Onun da oynayınca inceleme yazarım.
4 Beğeni
2016 yılında oynamıştım ve silmiştim. Şimdi tekrar canım çekti ve yeniden indirip oynayacağım. Sherlock Holmes Crimes And Punishment 
1 Beğeni
Fazla yorum yapmaya gerek yok bu oyun için.Grafikler türüne göre şahane,oynayış mekanikleri sıçrama dışında 9/10,hikayesi güzel,karakter dizaynları ve oyunun sürükleyici oluşu çok iyi.Tavsiye ederim.Ben ps5’de oynadım şunu da belirtmek gerek,oyun ps5 kolunun hiç bir özelliğini kullanmıyor maalesef.
4 Beğeni
Geçen hafta bunu oynadım ve çok sevdim ben bu oyunu. Oyunun dünyası muazzam. Zaten bir kitap serisinden uyarlamaymış ve yazar da işin içindeymiş. Hikayesi de bence keyifli ama klişe diyebilirim. Benim oyun zevkimi baltalamadı. Oyunda bir çeşit VR oyunlarında suçları çözen oyun dedektifiyiz. Oyun içinde oyun var. (Bu espriyi yapmasam olmazdı. Affedin forumdaşlarım.) Ama dediğim doğru. Oyun süresince farklı oyunlara bağlanıyoruz. Daha fazla spoiler olmasın diye detay vermeyeceğim. Oyunda yaptığımız harekete göre skill puanı kazanıyoruz. 4 farklı skill puanı var. Mesela insanlara dost canlısı davranırsak sosyallik puanımız artıyor. Fevri davranırsak ona göre başka puan artıyor gibi. Bu puanları da yeteneklerimizi geliştirmekte kullanıyoruz. Bu yapıyı çok beğendim ama diğer yandan oyunun eksikleri var. RPG elementleri zayıf biraz. Disco Elysium gibi bir zar sistemi olsa daha iyi olabilirmiş ama küçük bir ekip yapıyor ve bir sonraki oyunlarında daha iyi yapacaklarını düşünüyorum. Bu durum eksikliğini affettirmiyor ama oynarken de çok rahatsız etmedi. Oyun 130 lira ve parasını hak ediyor diyemem. Yine de kur düşünülünce eleştiremiyorum da. Bence kaçırmayın ve oynayın. Ama indirime girmesini beklemekte fayda var.
Bir de GFN üzerinde Saints Row 3 Remastered oynamaya başladım. Gamepad ile oynamaya alışmaya çalışıyorum. Oyunun kafası kırık zaten ve çok keyifli duruyor ama o karakter yaratma ekranı nedir öyle. Bu kadar ayrıntı da fazla. Sen komikli aksiyon oyunusun, sen naptın öyle.
Bir de bir sürü demo denedim bu hafta sonu onlar da aşağıda:
2 Beğeni
Star Wars Squadrons için Logitech attach 3 aldım Hadi bakalım Arada da Shadow of the tomb raider falan oynuyorum.
1 Beğeni
Bu aralar sadece Elder Scrolls Online oynuyorum. Mmo açlığı geldikçe tekrar dönüyorum oyuna. Oynadığım bazı Mmorpg’lere kıyasla içerisinde yeterince rpg kırıntıları mevcut. 3 kurt öldür şimdi postlarını topla hop şuraya git hop buradan gel tarzı görevler oldukça az. Pve’si de Pvp’si de yeterince doyurucu. Fiyat olarak base game oldukça ucuz olsa da Dlc’ler ve Expansion’larla baya bir pahalıya patlayabiliyor oyun. Neyse ki ya Eso+ üyeliği sayesinde ya da oyun içi goldlarla bu içeriklere de ulaşmak bir şekilde mümkün.
2 Beğeni
Bugün itibari ile oyunu bitirdim.Oyun türkçe altyazı seçeneği ile çıktı tüm platformlara.Konusuna gelirsek bir roman yazarının eşini karanlık bir güç tarafından kaybetmesini ele alıyor.Oyunun %90’nını sadece bir kisi ile oynuyorsunuz ve düşman çeşitliliği oyun da mevcut degil devamlı aynı mantık ile yani fener tut ateş et mantığı ile oyunu bitiriyorsunuz ve oyun diyalog yönünden de sadece ana karakterin ağzından roman gibi anlatılıyor.Oyunun sonuna gelir isek ben oyunun ne sonunu anladım nede begendim bir anlam yükleyemedim desem yalan olmaz ama değişik bir oyun oynamak istiyorsanız bulunmaz kaftan diyebilirim bu oyuna.
6 Beğeni