9 günü biraz geçmiş ama olsun. Ben sıfır bir oyuncu olarak merak ettim. Haftaya 6 Aralık gününde erken erişim olarak ücretli bir şekilde çıkış yapacakmış. En ucuz paketini alıp oynamaya çalışıcam. Hala takılmak istiyorsan eşlik edebilirim.
Stalker 2’yi oynuyorum.
Oyun Cyberpunk gibi bitmeden çıkmış. Her saat başı fps 5’lere düştüğü için oyunu yeniden başlatmam gerekiyor ve her oyun başladığında 40 saat shader compiling yaptığı için oyun zevkinin içine ediyor. Bunun haricinde boş sandığınız bir binada gezerken Serious Sam gibi hiçlikten zuhur eden düşmanlar, saçma sapan kontrol bozulması problemleri, yanlış işaretlenen koordinatlar, buga giren görevler, duvarın arkasından ateş eden düşmanlar, yapay zekanın mal gibi beklemesi, animasyonların devreye girmediği için karakterlerin T-Pose’da kalmaları vs. vs. vs. bir sürü ağız dolusu küfür ettiren problemi var.
Bugların falan haricinde yapısal problemleri de var. Karşılaştıklarımı sıralıyım;
-
Oyunda bazı itemlar görevleri tamamlamak için lazım olan quest itemlar fakat onun quest item olduğunu belirtmediği için yere bırakabiliyor veya satabiliyorsunuz. En kötüsü de oyunu kapatıp açtıktan sonra sattığınız vendordan geri alamıyorsunuz, quest item kayboluyor ve görev öylece oyun bitene kadar yarım kalıyor. Ben bu kadar saçma sapan bir şey daha görmedim.
-
Gizlilik mekanikleri leş. Düşman eğer önündeyseniz sizi gecenin körü, çalılıkların arasına çömelmiş şekilde dururken 300 metreden görüyor ama düşmana 90 derece yandan yaklaşıp, dibine kadar girip gözüne lazer de tutsanız, suratına fener de yaksanız sizi görmüyor.
-
Oyun bozuk silah cenneti. Görev ödülü olarak silah veriyor, bozuk. Tamir etmeden kullanılmıyor. Nasıl ödül lan bu? Çatışıp öldürdüğünüz adamlardan düşen silahların %90’ı da bozuk. Demin bana ateş eden adamın silahı nasıl bozuk olabiliyor yav? Tamir desen onu da ettiremiyorsunuz çünkü;
-
Oyunun ekonomi dengesi rezalet. Bizim ülke gibi her şey anormal derece pahalı. Örneğin düzgün bir silahı gidip tamir ettirmek 20k, bir zırhı tamir ettirmek 50k falan tutuyor. Özellikle oyunun başlarında görevlerden gelen para 700 800 1000 falan… Yani sadece bir silahı tamir ettirmek için rahat 25 tane quest yapmanız gerekli. Yerden aldığınız alelade bir silahı 9k’ya yaptırdım satıyım diyosun, silah vendoru 3k veriyor. Ne anlamı var abi o zaman oyunda bozuk silah diye bir şey olmasının??? Stalker değilmiyim ben bu oyunda? Benim olayım sağdan soldan malzeme toplayıp satmak. Bozuk silahları toplıycam tamir ettirip satıp para kazanıcam belki? Oyunun tüm role playingine ters, dengesiz saçma sapan bir sistem yapmışlar.
-
Durduk yere görevin ortasında Emisson (salınım) geliyor, açıktaysanız direkt ölüyorsunuz. Oyun sığnaklara kaçın diyor fakat gösterdiği sığnak derenin yada vadinin karşısında olduğu için gidecek kadar zaman yok. Direkt ortada dımdızlak kalıyorsunuz. Oyun bildiğimiz softlock’a giriyor, bir önceki save’e dönmek haricinde yapılacak hiç bir şey yok.
-
Güya çorak topraklar ama oyunun bazı yerleri Esenyurttan daha kalabalık. Düşmandan kaçıyorsun ayı saldırıyor, ayıdan kaçıyorsun radyasyonlu bölgeye giriyorsun, ordan çıkıyorsun peşine görünmez yaratık takılıyor, onu atlatıp bir yere sığınıyorsun elektrikli anomali kovalıyor, anomaliden kaçıp dışarı çıkıyorsun emission başlıyor. "Lan bi rahat bırakın, başlayacam şimdi anomalinize de yaratığınıza da … !!! " diye söverek oynuyorum özellikle şu an oynadığım yerleri.
-
Oyunun zorluk kısmı olabildiğince ucuz bir şekilde ayarlanmış. Bazı düşmanlar sözde senin benim gibi insan ama 10 tane kurşun isabet ettirmenize rağmen Terminatör gibi teklemiyor bile. Bazıları İbrahim Tatlıses gibi dibinden kafasına mermi yiyince bile ölmüyor. Bunu geçtim üstüne zıplayıp seni deviren görünmez yaratıklar koymuşlar, hiç ölmüyorlar… Oyun zorluğu dediğin şey böyle ucuz yoldan ayarlanmaz.
-
Bu saçma sapan zorluğa karşılık olarak oyunda her yerden medkit fırlıyor. Oyunun ilk 10 saatinde tüm oyun boyunca yetecek medkit veya bandaja sahip oluyorsunuz. Ölürseniz medkit olmadığı için değil, medkiti basacak zaman olmadığı için ölüyorsunuz.
-
Daha da kötüsü oyunda keşif hissi var diyorlar ama kim keşif hissini nasıl aldı çok merak ediyorum. Eğer merak edip gittiniz bir bölgede yapılacak yan görevi almadıysanız binaların tünellerin içinde boş boş dolanıp çöpten yemek toplayan dilenciler gibi sağdan soldan bayat ekmek su falan topluyorsunuz. Görevi alıp gidince demin bomboş olan yer Alice Harikalar Diyarında gibi bambaşka bir yer oluyor. Düşmanlar çıkıyor, konuşabileceğiniz NPC’ler beliriyor, demin boş olan kasalar güzel itemlarla doluyor, kapalı kapılar ilahi bir güçle açılmış oluyor vs. Kendi başına takıldığında keşif hissini falan yok oyunda.
Aklıma ilk gelenler bunlar.
Bu oyun anca seneye bu zamanlar oynanacak kıvama gelir. Oynayamayanlar çok bir şey kaçırmıyorlar.
Çok ertelediğim bir oyundu. Vanillaware in kendine has sanat tasarımı her oynadığım oyunda hayran bırakıyor
Rusya’nın Ukrayna’ya yaptığı işgal sırasında geliştirdiler oyunu 3-4 çalışanı bombalama sonucu öldü birde üzerine firma stüdyoyu savaş alanından uzak bir yere taşıdılar bunu düşünerek değerlendirilmelisiniz.
Konsol optimizasyonu çok iyi ama PC için binlerce farklı kombinasyon olduğu için optimize etmek çok sıkıntılı.
Yeni çıkan oyunlara en az 1 yıl elimi sürmüyorum artık. Sinirlerim yıpranmamış oluyor en azından yarım yamalak işler yüzünden. Stalker için hiç iyi şeyler okumamıştım, senin anlattıklarınla da perçinlenmiş oldu.
Biliyorum stüdyonun durumunu fakat ben tam tersini düşünüyorum.
Ortaya konan bir iş hakkında yorum yapılırken yapımcının iç işlerine bakarak değerlendirmek çok yanlış. Her buglı bitmemiş oyun piyasaya süren şöyle veya böyle bir bahane bulur. Bu şekilde bakarsak hiç bir oyun hakkında “bu oyun olmamış” diyemeyiz. Yapımcının ülkesinde savaş olması, stüdyoyu tsunami vurması, ekinlerine kıran girmesi vs. bunlar son kullanıcıyı, şu durumda ise oyuncuyu ilgilendiren şeyler değiller. Oyun bozuksa bozuktur.
1 sene 2 sene artık ne kadar lazımsa erteleyip bitmiş bir iş sunmak yada oyunu erken erişimde çıkararak oyuncuyu bilgilendirmek yapımcının görevidir. Eğer bitmemiş oyun piyasaya sürdü ise oyun hakkında yorum yapılırken yapımcının iç işlerindeki durumların göz önüne alınmaması gerekir.