Witcher 3’e devam ediyorum. Hiç beğenmedim ama yine de oynuyorum. Ne biçim oyun bu ya? Ben sürekli görevden göreve koşmak zorunda mıyım? Niye herkes her şeyi benden bekliyor? Gidin kralınızdan isteyin, uğraşmak istemiyorum artık. Benim de bir hayatım, bakmam gereken bir ailem var.
Bir de zırt pırt hava değişiyor sanki çok matah bir şeymiş gibi. Karanlık oluyor işin yoksa meşale yak, yağmur yağıyor beyaz saçlı adam üşüyor yazık falan. Anlamadım gitti.
Gwent diye bir saçmalık var oyunda. İşi gücü bırakıp insanın zamanına çöken kart oyunu gibi bir şey. Gereksiz. Olmasa daha iyiymiş, oyuna odaklanırmışız hemen bitermiş.
Karakterler çok fazla. Hiçbirini hatırlamıyorum. Hiç birini sevmiyorum. Çok sıkıcılar ve hepsi de bencil. Bana ne kardeşim senin köyüne neyin saldırdığından? Ne gereği var hikayeyi bu kadar dallayıp budaklamanın. Zaten devir kötü, biraz daha basit olamaz mıydı?
Mekanlar çok büyük. Koş koş bitmiyor. Küçük olsaymış daha pratik olurmuş. Böylesi yorucu.
Bu oyun niye bu kadar uzun? Daha uzun yapsaydınız da bir yılda bitireydik, hey Allahım…
Grafiklerin hiçbir albenisi yok. Basmışlar ışığı pastel boyaya, oyun yapmışlar. Yok şelaleler, yok dağlar tepeler, yok ovalar vs. Sanki çok lazım…
Oyunda en sevdiğim yer oyunu kapatma ekranı. Orası sade ve kullanışlı olmuş.
Bu görüşlerimin tartışmaya açık olmadığını ve herkesin benimle hemfikir olacağını düşünüyorum. Beni aksine ikna edebilecek varsa hodri meydan.
Benim troll olduğumu düşünenlere değerli bir büyüğümüzün konu hakkındaki şu görüşlerini hatırlatmak istiyorum: Bu oyuna karşı elimizde büyük bir koz var: Oynamamak. Bir durup düşündükten sonra bana hak vereceğinize eminim.
Ben gidip biraz daha şu çapsız oyunu oynayayım en iyisi. Bitse de kurtulsam. Ben hayatımda bu kadar kötü bir oyu…
Ori and the Will of the Wisps’i bitirdim. Genel olarak ilk oyundan kolay olmuş… Birinci oyundaki gibi ilk denemede kesinlikle geçilemeyecek koşuların sayısı 2 ile sınırlı kalmış… Ayrıca daha rpg-vari skill sistemi oyunu kolaylaştırmış bence tavsiye ederim, birinci oyuna göre kolay diyorsam kolay bir oyun beklemeyin
What remains of edith finch oynadım bugün.Sakin sakin ilerleyen ve içinde aksiyon olmayan bir yürüme simülasyonu.Ama hikayeyi o kadar iyi anlatıyor ki hüzünlendiriyor ve anlatırken de sıkmıyor.Ölümle lanetlendiğini düşünen bir ailede kalan son Finch olarak geçmişe ve sırlara doğru yolculuğa çıkıyoruz.Film tadında bir 2 saat geçirdim başında.Görsellik olarak da çok tatlı ve huzurlu bir oyun.
@Gokhanca İlk oyunda saç baş yolduran yerler var gerçekten.Kanser olmadan bitirebilirsem yeni oyununu da merak ediyorum.Tabi benim beceriksizliğimde kolaylaştırmıyor işimi.
Aramızda bazılarımız (bkz: @mit) hayatta kalma oyunlarını sevmiyordu fakat şimdi hayatta kalmak için o oyunla… aman ne diyorum ben? Maksat hayatta kalma oyunları sevmeyen @mit’e bunu belirtmekti. Maksadımı yerine getirdim.
Hazır Ori and the Will of the Wisps’i almışken önce ilk oyunu (Ori and The Blind Forest) baştan bir daha oynayayım dedim. Demin bitirdim, birazdan ikincisine başlayacağım. 2 gün önce de Uncharted 4’ü bitirmiştim. Sanırım Ori’den sonra Bioshock serisine başlarım, daha hiç oynamadım o seriyi.
Bugün bir araştırma yaparken tamamen şans eseri karşılaştığım 'Sayonara Wild Hearts’ı yine bugün bitirdim. Yaklaşık yüz dakikada bitti oyun. Bu resim oyundan bir kesit ve oyunun aşırı değişen doğasının çok çok küçük bir parçasını yansıtabiliyor sadece. Bu oyunu tek kelimeyle anlatmak istesem o kelime ‘dinamizm’ olurdu. Oyun tamamen hareket üzerine dayalı, arcade ve mini bir oyun. Ama her an değişen, aşırı hızlı ve renkli dünyasında vakit geçirmek uzun zamandır ilk defa bir oyunu oynarken heyecanlanmamı sağladı. Müzikleri ve oyun içerisindeki ses efektleri gerçekten muazzam. Oyun ‘pop album video game’ olarak geçiyor, yok olmuş güçlerin kırık bir kalple neler yaratabileceğini, nelerle mücadele edebileceğini hissettiriyor. Açıkçası uzun zamandır yaşadığım en heyecan verici, renkli ve duyusal oyundu. Çok beğendim ve önce biraz araştırmayı ve sonrasında oyamayı tavsiye ederim. Heyecan severler için ayrı bir yeri olacaktır. İyi ki karşılaşmışım.
Hatırladığım kadarıyla bu sorun ilk oyunda da vardı.Daha oyunun başındayım , umarım finali tatmin edicidir de uzunluğu görmezden gelebilirim
Teşekkürler.
Ben birkaç saat oynadım. Uzun süredir warband oynamıyordum özlemişim güzel geldi. Warband’ın üstüne birkaç güzel yenilik gelmiş. Grafikler daha iyi. Tek uyarım gördüğüm kadarıyla bilgisayarınız çok iyi değilse çökebiliyor. İ7-7700HQ işlemci, 16 gb ram, 1050 ti ekran kartına sahip laptopımda hiç çökmedi. Gerçi genelde kale kuşatmalarında çöktüğü söyleniyor ama ben daha hiç kale kuşatması yapmadım. Buna yakın özelliklerde bir bilgisayarınız varsa, Warband’ı özlediyseniz ve yapımcıya destek olmak istiyorsanız alınabilir. Zaten her gün patch geliyor muhtemelen birkaç güne çökme sıkıntısı da biter.
Aslında 1987 yılının oyunudur Çok severdim zamanında. Sizin oynadığını remastered hâli de güzeldir. Valinin kızını dansa kaldı… aman, şey… korsanlara kök söktüreceğim diye amma uğraşırdım.
İki haftalık maceradan sonra Assasins Creed Odyssey’i bitirdim. Daha doğrusu ana hikayeleri bitirdim ve bir sürü yan görev daha var bekleyen onları da yavaş yavaş yaparım. Antik Yunanistan toprakları çok güzel tasarlanmış,oynarken enfes manzaralar size eşlik ediyor. İndirimde yakalarsanız bir şans vermenizi tavsiye ederim.
tavsiye ederim, birinci oyuna göre kolay diyorsam kolay bir oyun beklemeyin 
Zaten bütün işimiz hayatta kalmaya çalışmakken hayatta kalma diye tür mü olurmuş? 
Çok severdim zamanında. Sizin oynadığını remastered hâli de güzeldir. Valinin kızını dansa kaldı… aman, şey… korsanlara kök söktüreceğim diye amma uğraşırdım. 
