O uygulamayı ingilizce için kullanmıştım. Pratik yapmak ve seviyeyi pekiştirmek için güzel bir uygulama.
Wordbit adında bir uygulama var. Eğer Fransızcayı İngilizce üzerinden öğreniyorsanız çok yardımcı olur.
Evet, ingilizce üzerinden öğreniyorum, teşekkürler.
Ne demek rica ederimm.
Bugün de hiç bir şey üretemedim. Bize sorgulamayı öğretmediler ki bize itaat etmeyi öğrettiler. Sorgulamadan sisteme uymayı, üretenlerin emeğini tüketmeyi öğrettiler, hepimiz birer kurabiye canavarına dönüştük. Modern uyuşturucularımızla yaşamayı öğrettiler bize, üretmenin, emeğin değerini öğretmediler bize. Girişim yapmak istediğimizde boşver batarsın dediler hep bize.
Kimya çalıştım, bu başlığı görmeden önce ise aklımda hikaye yazmak vardı.
Daha ülkede adam akıllı tuvalet eğitimi bile verilmiyor çocuklara ne sorgulaması.
Konsepten çıkmayım, bugün Kotlin yazılım diline başladım. Bakalım nereye kadar gidecek.
Clifford D. Simak hakkında kısa bir metin yazdım.
Bilimkurguda Barışçıl Bir Portre: Clifford D. Simak
Bir sonraki yazım da, yazarın Kent adlı kitabının incelemesi olacak.
Şu iki gün içerisinde yarım saat spor yaptım (karantinada çok hamlaşmışım anca bu kadar oldu), karakalemle portreler çizdim farklı yüz hatları oluşturarak, ÖSYM sınavlarına hazırlanıyorum onların testlerini çözdüm. YDS için kelime tekrarları yaptım. Sınavlara çalışmaktan kitaplara daha az vaktim kaldı ama Kallokain’i bitirmek üzereyim. Kendi çapımda günümü öldürmemeye çalışıyorum.
Oraların hava durumu ne güzeldir şimdi. İzmir’de sahilde o şekilde bisiklet sürsem sıcaktan kavrulurum. Evde kondisyon bisikletim var ama açık havada bisiklet sürmek gibi olmuyor.
Bunları çok beğendim, elinize sağlık
Dün 2 kere bisikletten düştüm, heyecan ve bir kaç yara-bere ürettim, o sayılır mı? Bu arada düşünce bile sürmeye devam ettim.
Dolaylı yoldan kedi yavrusu ürettim.Balkon kedileri içizokuya yeni bir üye geldi.
O nasıl bir yetenek öyle? Düşerken sürmek
Yanlış anlatmış olabilirim . Yani bisikletten düştükten sonra da uslanmadım ve tekrar sürmeye başladım.
Sürmeye devam o zaman
Clifford D. Simak’ın Kent eseri hakkında kısa mı kısa bir inceleme yazdım.
Geleceğin Dünyasından Masallar: Kent
Haftaya da Erken Yaşta Yitirdiğimiz Bilimkurgu Yazarları adlı yazı ile Bilimkurgu Kulübünde olacağım.
Bir şey üretmiş oluyor muyum bilmiyorum ama bugün iki yaşlımızı test için götürdüm ve diğer bir yaşlımızın kan tahlilini yaptırdım. Yarın da tekrar kemoterapi için bir yaşlımızı götüreceğim ve randevusu olan başka birini.
Başka zaman bulamadığımdan herhangi başka bir şey yapamıyorum. Gerçi zamanım olsa tek yapacağım bir şeyler karalamak olur ya orası da ayrı bir mesele.
Bugün hikayemi devam ettirdim ama güzel yazamıyorum gibi geliyor hala. Daha çok okumam lazım, koşalım koşalım.
2’si Enzim, 3’ü Nükleik Asit, 4’ü ATP ve 5’i Soyağacı’ndan oluşan 14 yeni soru yazdım. Soru Bankası hazırlayan bir arkadaşıma destek için.
Bugün kek yaptık. Ebru yaparmışçasına @KorkutHatun ile yaptığımız bu kek oldukça lezzetli oldu. Ama görünüşünün güzelliği fırına verilince pek kalmadı.
Bir diğer kekimiz de bu:
Hepimizin güzel şeyler üretmesi dileğiyle…
Ebrulu keke bayıldım elinize sağlık. Ben de hep şekil vermeye çalışıyorum ama sonu ikinci kekinize dönüyor.
Yanlış anlaşılmasın ikinci kek de çok iyi görünüyor bu saatte çok güzel giderdi…
Ellerine sağlık, kek pek kabarmamış sanırım. Bazen aynı miktar malzeme ile şahane kabaran kekler, bazen şebit gibi oluyor. Gördüğüm şey sanırım bir lale. Şimdiye kadar hiç böyle bir şey yapmamıştım, çok güzel olmuş. Ben genelde 2. kekiniz gibi olanları yapıyorum. Bazen taşıyor, bazen de 1 parmak kadar kabarınca kabardı diye seviniyorum.
Bende dün yaptığım Cheesecake pastasını paylaşayım. Üstünde çatlaklar var ama San Sebastian gibi olmuştu. Üstüne de vişne sosu yaptım.