Tüm eserlerini okudum, hatta makallerini derlediği kitapları bile. Kendi bile Ejderhalar ve Kadınlar kitabında benim karakterlerim sıradan diyor. Sokakta rastlarsınız diyor. Feminizmi bırak, eleştirdiğimiz nokta bu.
Bir iki kitaba dayanarak eleştirmiyorum. Neredeyse tüm önemli karakterlerin erkek olması, onların önemli görevleri yerine getirmesi da cabası.
– Genellikle şuna katılıyorum, karakterlerden dolayı ya da kurgunun elementlerinden dolayı içine girememe ya da hitap etmeme durumuna… ama boyle bir durumda olmayıp direkt anlatılanlarını zayıf buluyorsanız her karanterin siradan ve ana karakterlerin cogunun erkek olmasindan daha iyi bir neden beklerdim (ki aslinda beni alakadar etmeyecek şey ama sevdigim bir yazar olduğu icin sadece merak ediyorum) –
Edebiyat merakı ve öğretmeni olmak. O denli sevmiyor da değilim, sadece abartıldığını düşünüyorum. Evet yerdeniz serisi büyük bir başarı ama kadın karakterleri iyi değil bence. Olay örgüsü, kurgu vs açısından oldukça başarılı bir yazar.
Sırf neden sevmediğini daha iyi anlamdirmak için bile okursun ki illa belli bir nedene ihtiyaç yok.
Kendim icin bu Asimov’un robot serisinde olmuştu, guzel dizayn edilmis dunyalar görsekte hep polisiye ve ana hikaye kısmı cok vasat olurdu (aslinda bu Vakif’da da yer yer var. Vakif Ileri’yi bir köşeye birakirsak.).
Bir de King’de de olmuştu, 7 kitabını okumuştum, sirf neden sevmediğimi anlamak icin (Mahser sadece hoşuma gitmisti).
Anladım, sizin kafanızdaki imaja uymayan kadın karakterler okumuşsunuz gibi düşündüm. Ben genel olarak cinsiyetinden bağımsız, okuduğum kitaplarındaki tüm bileşenleri oldukça severim. Ona rağmen her kitabını okumamıştım, ondan sordum. Yerdeniz özelinde de kadın dediğimiz karakterler çocuktu benim okuduğum ilk 2 kitapta. Örneğin, 2. kitabı kadın cinselliğinin keşfinin alegorik bir anlatımı. Kitaplarında bu gibi birçok ince işlenen şeyler var, siz ıskalamış olabilir misiniz veya karakter özelinde size uygun bir şey göremedikçe es mi geçmeyi tercih ediyorsunuz acaba? Karakterler de sokakta görebileceğiniz cinsten ifadesi bana olumlu bir çağrışım yapıyor. Konularını, anlatısını kültürler içerisinden alırken karakterlerini de bir o kadar gerçek yazdığına dair bir ifade gibi. Eğer öyle bir ifadesi varsa dediğiniz gibi yani. Ha, olabilir siz o açıdan eleştiriyorsunuzdur saygı duyarım ama ona da pek katıldığımı söyleyemeyeceğim. Bu saydıklarım da bir beğeninin ön şartı mı, tabii ki değil. Benim hoşuma gider, sizin gitmez.
Şöyleki yazılan yeni nesil kitapları okuyamıyorum. Çok övülen kitaplar ,aslında gayet yaratıcı ama kitaplar bana kopuk geliyor konu çok karmaşık ve ağır oluyor. Hikaye açısından akıcı kitaplar evet ,ama tek başına bunlar beni kitabı okumaya teşvik etmiyor.Nasıl lisede öğrendiğimiz edebiyatta ki değişimler gibi şimdiki zamanımızdada dünyadaki ve ülkemizdeki akımlardan etkilenip biz de bu yenileşmenin bir parçası oluyoruz. Tanzimatta verdiğimiz ilk roman , hikaye örnekleri nasıl teknik açıdan kusurluysa ( tabi ki edebiyatımız yeni yeni romanlar, hikayeler ve farklı akımlarla karşılaştığı için bu çok normal) bizdeki yeni nesil kitapların da mükemmel olmasını beklemeyeceğim. Sadece şimdiki kitaplarda yapılan hatalardan ders çıkarılıp daha güzel , ustaca kitaplar yazılmasını umut ediyorum Çünkü okumayı gerçekten çok seviyorum.
Bu benim kendi görüşümdür. Farklı bir görüş belirtmek istiyorsanız lütfen nazik bir dille belirtin./ᐠ。ꞈ。ᐟ\
Yeraltı demiryolu.2017 Pulitzer ödülü ve aynı yıla ait arthur c clarke ödülü almasına rağmen resmen sündü uzadı kitap bana hitap etmeyen kitapların başında geliyor maalesef.
Tam olarak nereye yazacağımı bilemedim. Seri hakkında da bir başlık olmayınca buraya yazmayı uygun gördüm.
Ann Leckie tarafından yazılan Imprerial Radch serisini yeni bitirdim. Seri içindeki bazı fikirler çok ilgi çekici olsa da bir kere hikaye nedense bana çok yavan geldi. Hikayenin gittiği yönde pek tatmin edici bulamadım. Sadece içindeki bazı konular ilgi çekiciydi. Gerisi gerçekten sıkılarak bitirdim.
Neredeyse tüm Hasan Ali Yücel klasikleri. Dünya klasikleri bana göre değil. Modern klasikleri daha çok sevdim. Şato, Yıldız Gezgini,Zaman Makinesi gibi.
Daha önce hangi bilim kurgu romanlarını okudunuz?
Belki Ağır Bilim Kurgu (Hard Sci-Fi) size göre değildir Hafif Bilim Kurgu (Soft Sci-Fi) size göredir.
Çocukluğun Sonu çok güzel bir kitaptır uzaylılarla ilk teması çok güzel anlatıyor.
Eşekarısı fabrikası bir ara baskısı yoktu. Bu kitap üzerine öyle bir yükselme vardı ki o dönem benim çevremde millet sahaflardan deli paralara alıyordu. Bende bu yükselme dolayısı ile okuma listeme eklemiştim. Geçen gün bitirdim ve hayal kırıklığı oldu.
Geçenlerde de kayıp rıhtım haftanın kitabı olarak da tanıtılan İstasyon 11 adlı kitap.o kadar ödüle ve g.martin tarafından övgüye rağmen çok yavan ve sıkıcı bulduğum bir kitap.
Tırpan. 15 yaş üstündekilerin nasıl beğendiğini anlayamıyorum. Fikir var ama o kadar kötü ve düşünülmemiş bir dünya yaratımı ki o kitaba verdiğim paraya acıyorum.
Tehlikeli Görüler o kadar methedildi ki! İçindeki hikayelerden toplasan 4-5 tanesi kaliteli ve “görü” kelimesinin hakkını veriyor. İçinde gerçekten çöp hikayeler de var.