Dök İçini Rahatla

Zaten hayatı anlamlı yapanda budur. Muhabbet etmek. Her derdin dermanı. En yüksek para bile en güzel muhabbeti satın alamaz. O yüzden muhabbet et. Harika bir ilaçtır. Söylediğim gibi benim çenem çok düşüktür. O yüzden her daim muhabbete açığım. :slight_smile:
Edit: Ayrıca bu forum benim için bir kaçış noktası. Gerçek hayatta ki embesiller ile uğraşmaktan burada terapi oluyorum.

3 Beğeni

İmtihanınız çok büyükmüş çok üzüldüm Allah yardımcınız olsun.

4 Beğeni

Kendi kendinize mücadele ettikçe daha çok yıpranırsınız. Bunu söylüyorum çünkü yıllardır ben de uğraşıyorum. Yıllarca kimseyle konuşmadan daha çok derine ittim her sorunu ve bu bir noktaya kadar işe yaradı. Ama artık neyi kapatmaya çalışsam diğer yandan açılıyor.
İlk adım paylaşıp konuşmaktır bence bu yüzden. Doktor, arkadaş fark etmez; anlayışlı birisi olması yeter. Benim henüz kimseyle bir şey paylaşmaya cesaretim yok. Ama umarım daha fazla yıpranmadan bir çıkış yolu bulursunuz. :slight_smile:

2 Beğeni

Anladım çok iyi özetlemişsiniz. Açıkcası hepinize teşekkür ederim, forum olarak hepiniz çok duyarlı insanlarsınız ve bu konuda samimisiniz. Bu yüzden insanın gülümsemesine sebep oluyorsunuz.

Fakat ben güneşli günleri bile özlemiyorum. İnsanın her gün sabah kalkıp aynı dünyaya uyanmasına sebep olan şey ne onu bilmiyorum. Ha diyebilirsiniz aynı olmamasına sebep ol. Ama buna da gücüm yok ki. Sürekli bir sisin içerisindeyim. Okuduğum şeyi anlayamaz, yürürken dengemi kaybeder halde bir insanım.

Dünyada savaşlar varken, milyonlarca çocuk açlıktan ölürken, ülke içinde dışında milyon tane olay varken, Avustralya cayır cayır yanarken diğer insanların hayatlarına hiçbir şey yokmuş gibi devam etmesini anlayamıyorum sadece. Belki onların da bir suçu yok böyle olması gerekiyor. Ben sadece gözlemleyerek kendime acı çektiriyorum. Belki hayatıma anlam katacak şeyleri bulmam gerekiyor içimde ne istek var ne güç.

6 Beğeni

Dünyada o kadar fazla şey oluyor ki insan düşünürken beynini yakıyor. Ben çözümü kabul ederek buldum. Her şeyi kabul et, kendini, hayatı, olanları, insanları, her şeyi… Kabul ettikten sonra nasıl yaşamak istiyorsan öyle yaşa. Hayat bazı noktalarda ciddiye alınmalı. Yangın görüntülerini görüyorum ve içim parçalanıyor. Üzülüyorum, kahroluyorum. Durup durup evde yahu hayvancıklar öldü, insanlar zayi oldu, tabiat kendisini tüketti diyorum. Sonra bu yaşanan ve olan bir şey kabulleniyorum. Kendi içinde itiraz etmenin hiçbir çözümü yok. Bazı şeylere çözüm olamazsın. Bu da seni daha duyarlı bir insan yapar aslında. Etrafındakilere yardım edebilirsin. Dünyada her insan küçük veya büyük bir hezeyanın içinde. Yardım edebilirsin. Sana kısa bir anı anlatayım.

Geçen seneki İzmir yangınında oradaydık ve bizim bulunduğumuz bölgeye çok yakındı. Babam orada bir fabrika tutup iş kurmaya çalışıyordu. Yeni bir sayfa açma çabası içerisindeydi ve yangın çıktı. Fabrikaya da çok yakındı. Önce bir telaş ettik, sonra babam çöktü. Durdum ve şöyle bir baktım ve dedim ki:

Eee n’apalım yanarsa yanar. Bir candan, bir insandan daha değerli değil ya. Yeni bir sayfa daha açarız. Kalk gidelim elimizden bir şey gelir mi soralım.

Bu vesileyle yangın bölgesine defalarca gittik. Yemek, su vs. taşıdık. İnsanlara yardım edip teselli etmeye çabaladık. Elimizden ne gelebiliyorsa onu yaptık. Hayat devam ediyor. Elinden bir şey gelebileceğine inanıyorsan kalkıp harekete geçmelisin.

Güneşli günler olmak zorunda değil. Ben hep gölgeli ve karanlık kuytularda yaşıyorum ama güneşli günleri sevenlere de yardım etmeye çalışıyorum. Olduğum şeyle yaşamayı öğrendim. Düşünmenin sonu yok. Etrafına karanlık bulutlarını sarıp kendi sisinle birlikte yürüyebilirsin. Yaşayabilmek için basit şeyleri hafife almak gerekiyor.

6 Beğeni

Hassas insanlar için tımarhane gibi bir dünyadayız.

Arkadaşların dediği gibi aldığın ilaçlardan kaynaklı olabilir hissettiklerin ya da hissedemediklerin. Belki bir başka doktordan aldığın ilaçlar için görüş isteyebilirsin, bünyenin kolay tolere edebildiği ilaçlardan değil bunlar.

5 Beğeni

Teşekkür ederim. Psikologla görüşüp görüşmeme konusunda ön yargılı olmayın bence. Çok faydası oluyor. Yaşadığınız sıkıntıyı veya üzüntüyü ona anlatırken bile bir rahatlama hissediyorsunuz. Örneğin benim ilk kaybım babamdı. Psikolog o anı kendisine anlatmamı istedi. Anlattım. Anlatırken o anı yeniden yaşıyor gibi oldum ve müthiş bir öfke ve sinirle, hatta ıslak gözlerle anlattım. Hayattan artık zevk almadığını, hiçbir şeyin bana zevk vermediğini ifade ettim. Çıktıktan sonra bir sinir boşalması oldu tabi. Bir süre sonra nedendir bilmem bir rahatlama oldu. Söylediği şeyleri yapmaya gayret ettim. Canımı sıkan şeyleri düşünmemeye çalıştım.
Bazen çevremizdeki insanların veya yaşanan olayların basit ve anlamsız geldiği zamanlar olur. Bu da bizi bunaltır. Bu kadar basitliğin içerisinde ne işimiz var diye sorarız kendimize. İşte bunları çok düşünmemek gerek. Bütün bunların basitliğini peşinen kabullenmek işi biraz olsun çözüyor.
Bir de ne yaşarsak yaşayalım, önümüzde iyi günlerimizin, iyi zamanlarımızın da var olabileceğini kendimize telkin etmemiz gerek. Biliyorum bu dediğim şu an için sana basit, anlamsız gelebilir, ancak denemeni tavsiye ederim. Bir de eskiden yaptığın ve seni mutlu eden, sevindiren şeyleri tekrar yapmaya çalış.

Bu arada, uzunca bir süredir kitap okuyup (özellikle bilimkurgu-fantastik) sıkıntılarımdan uzaklaşmaya çalışıyorum. Gerçi bunu sen zaten yapıyorsundur, o yüzden başka bir uğraşı bulmayı da denemelisin

5 Beğeni

O halde yarın yeni bir güne uyanıp bu hayatı denemeye biraz daha devam etmem gerek. Doktorla da @narpal’in dediği gibi ilaçları konuşayım. Psikologla görüşüyordum doktordan tekrar randevu isteyeyim ona yönlendirsin tekrar.

Bu konuyu açtım ama ilgi budalası gibi gözükmek istemediğim için fazla uzatmıyorum kusura bakmayın. Yazdıklarınızın hepsi bana iyi geldi.

8 Beğeni

Teşekkür ederim…

1 Beğeni

Psikolojik desteğe şans vermenizi tavsiye ederim, bir kere, 2 kere size iyi gelecek birini bulana kadar deneyin. İnsan insana ihtiyaç duyuyor, bir yerlerde size de iyi gelecek insanlar vardır elbette.

3 Beğeni

Bu dediğiniz çok önemli. Kabul etmek. İnsanları olduğu gibi kabul etmek, olayları yine öyle… herkes zeki, nazik, düşünceli değil. Çevremiz böyle olmayan insanlarla dolu. Belki başkasına göre de biz tuhafız… insanları ve dünyayı değiştirmek pek mümkün değil zaten. Öylece kabul edip fazla kafa yormamak gerek

2 Beğeni

Ruhsal momentumu tökezleten bir çok etken oluyor. Bazıları fizyolojik, Ordu’da bu ara havalar nasıl bilmiyorum ama güneşli havalarda eve kapanmamaya çalış.

Üniversitede uzun bir süre güneş görmeden yaşadım. Gündüz uyudum geceler uzun sürdü falan. Başta güzeldi ama bir süre sonra her şey yabancılaşmaya, boş gelmeye başladı. Hiç bir şeye tepki vermiyordum. Yaşam şeklimi biraz değiştirdiğimde daha iyi hissetmeye daha doğrusu sabredebilme gücüm arttı.

Sırf böyle çözülür demiyorum ama sanki mutsuz olabilmek için yaratılmışız, birçok faktör olumsuz etki ediyor ve mutlu olabilmek için çok çabalamak gerektiğini düşünüyorum.

Bugün geçtiğimiz senenin kötü olaylarını tekrar okudum, insanlardan tekrar nefret ettim. Uzun zaman önce bu olaylarla başa çıkabilmek için nefret etmeyi seçtim sanırım.

2 Beğeni

İnsan önce kendisini eksikleriyle, artılarıyla kabul edecek. Çevremizdeki veya etrafımızdaki veya sosyal ortamdaki herkes bizi sevmek zorunda değil. Bizden haz etmek zorunda değil. Sonuçta biz de herkesi sevip bağrımıza basmıyoruz. Herkes olduğu kişidir. Bunu böyle kabul edip ilerlemek lazım. Zayıf ve kötü yönlerimizi önümüze alıp bunları değiştirmek için çabalamak lazım. İnsanlara bel bağlayarak yaşayamayız. Değişim önce kendi içimizde başlar.

Kimseyi kafama takmıyorum. Birileri benim hakkımda düşüncelerini dile getirdiğinde, gözlemlerini dile getirdiğinde düşünüyorum. Haklı olabilirler. Ben bu konuda bir şey yapabilir miyim? Böyle mutlu muyum? Acaba o şey de benim kusurlu yanım olsa olur mu diye düşünüyorum. Hiçbirimiz kusursuz değiliz sonuçta. Kimseden de üstün değiliz. Kendi halimizde yaşayıp giden ve yarın dünyadan izi silinecek canlılarız. Herkesi olduğu gibi kabul ediyorum. O da öyle bir insan, diyorum. Bana uymuyorsa o kişiyle görüşmüyorum. Aynı şekilde ben de birine uymuyorsam benimle artık görüşmemesini sorun etmiyorum. İlk önce kendim kendimi eleştiriyorum.

Böyle birisiyim diye kendime eziyet edemem. Beni seven böyle sever. Sonuçta ben de birini seveceksem olduğu gibi seviyorum. İnsan değer verdiği insanları her türlü idare eder sonuçta. Dünyanın en kusurlu insanı bile olsa ben değer veriyorsam benim için sorun yoktur. :slight_smile:

Gevezeliğim tuttu. :sweat_smile:

2 Beğeni

Başınız sağ olsun @Blackheart. Sabırlar dilerim. Bu metanetli duruşunuzu ve hayata pozitif bakış açınızı da ayrıca takdir ettim.

@AeroKnight-sama, diğer arkadaşların da dediği gibi, ilaçlar yapıyor olabilir. Ben de öyle bir dönemden geçmiştim. Doktorunla konuşmanda fayda var.

3 Beğeni

@AeroKnight-sama
Ben de birkaç dönem intihar düşünceleriyle boğuşmuştum.

Bunların hiçbiri size hiçbir katkı vermeyebilir. Ama kim bilir? Belki işinize yarar. Belki, bir umut.

9 Beğeni

İyi Hissetmek, David Burns

2 Beğeni

Teşekkür ederim @mit İhsan bey. Var olun.

@Agape yazdıklarınızın tamamına katılıyorum

2 Beğeni

Tanrı yardımcınız olsun. Acil şifalar ve sabır dilerim.

2 Beğeni

Çok teşekkür ederim. Var olun.

2 Beğeni

Malesef her şeye gücümüz yetmiyor. Keşke tüm kötü şeyleri önleyebilsek. Sonunda Dünyanın böyle bir yer olduğunu kabullendim. Belki o milyonlarca, binlerce insana yardım edemiyoruz ama çevredeki bir iki kişiye yardım etmek bile hiç yardım etmemekten önemli. Küçük büyük demeden elimizden geleni yapabiliriz. Güzel bir söz söyleyip birini desteklemek bile değerli bence.

Ben de dikkat ettim. Canımın en sıkıldığı anlar boş durduğum anlar. Ama bir şeyi başarmaya odaklanıp çalışınca hem olumsuz düşünceler kafamdan uzaklaşıyor hem de huzurlu oluyorum.

5 Beğeni