Yüreğimdeki ağırlıklar bir mezar taşı gibi…
Ne kötü, yıllar önce toprak olmuş hepsi…
Sevdiğin herkes yaşamaya çalışırken unutmuş seni…
Ne zaman kapılarına dayanmış ölüm,
O zaman hatırlamış tüm kaybettiklerini.
Yıllar önce ölmüş, mezar taşından ibaret o kişi…
Seni unutanların da örttü üstünü o karanlık perdesi,
Şimdi kalmadı hiç seni tanıyan bir kişi…
Kaybettiklerimi hatırladım akşam akşam, boğazım düğümlendi…
Doğru başlığa mı yazıyorum bilmiyorum ama birkaç gün sonra sınıfta sunum yapmam gerekecek ve bende hala aşamadığım bir sahne fobisi mevcut. Ne yapmalıyım sizce, tavsiyesi olan var mı?
Güzel kardeşim ben söylediğimi söyledim.İt dalaşına girecek vaktim yok.Ben rahatsızlığımı ilettim.Umrunda değilse yapacak birşey yok.Dilediğin gibi davran.Ama bu kadar negatif olma.Sonuçta ikimizde birbirimizi tanımıyoruz, bilmiyoruz.
Bu konuda tavsiye verecek belki son kişiyim ama aynı dertten muzdarip birisi olarak ben biraz daha geniş bir pencereden bakarak rahatlatmaya çalışıyorum kendimi.
O gün tıpkı senin gibi sunum yapacak dünya üzerinde binlerce insan var. Ve herkes seni unutup gidecek, sunumu yaptıklarının umurunda değilsin. Dünyadaki basit bir olayda yer alacak basit önemsiz birisin şeklinde düşün.
Tamam güzel kardeşim uzatma istersen Seninle saatlerce insanlığın neredeyse varoluşundan beri süregelen bir konu hakkında uzun uzadıya tartışmacayacağım.
İnşallah ve maşallah kısmında haklı ama başörtü ile bağdaştırma konusunda haksız. İnşallah ve maşallahı sadece başörtülüler mi kullanıyor, başörtüsüzler kullanmıyor mu? Bütün başörtülüler inşallah ve maşallahı mı kullanıyor, kullanmayan yok mu? Kusura bakma ama zehirli düşüncelere sahipsin ve bu düşüncelerin bazı kesimlere güç veriyor. Hani bana geçen faşist yaftası koymuştun ya, hah asıl faşist sensin işte. İnsanları ötekileştiren, hor gören bir faşistsin.
Konunun adı “Dök İçini Rahatla” ama rahatlayabilen pek yok.
Neyse şu kuralları hatırlamakta fayda var. Özellikle 3.maddeyi. Kendime de hatırlatmış olayım çünkü ben de bazen herhangi bir tartışmayı boş yere uzatabiliyorum.
Evet sakin nefes almaya çalışmam lazım çünkü konuşmam gerektiğinde vücudumdaki bütün kan yüzüme pompalanıyor. İç çamaşırı olayını bilemedim, gülermişim gibi geliyor ama aynayı yapmayı deneyeceğim, umarım başarabilirim. Çok teşekkürler
Ben de kendimi buna ikna etmeye çalışıyorum. Aslında kimsenin umurunda değilim. Kendime neden korktuğumu sorduğumda da bir cevap alamıyorum, bu konuda biraz daha düşünüp sorunu bulmam lazım sanırım. Çok teşekkür ederim.
Hocam ne yazık ki bu kazaların sorumlusu halkımız. Misal arabaya binerken 4 tekerin de basınçlarını ayakla kontrol etmek lazım. Mevsimine uygun tekerlek kullanılmalı. Boyunluk hizası çok önemli. Arka koltukta oturulsa dahi kemer takılmalı. Bunların bir çoğu yapılmadığı için hayatlar yitip gidiyor. Kurallara uymak gerek. Fakat ısrarla yapmıyoruz. Zaman kazanıyoruz güya.
Allah rahmet eylesin.
Öncelikle başınız sağ olsun. Bu yaşanan elim olaylar yüzünden hep insan kaygılı oluyor. Bu kaygı gittikçe arttığında etraftaki insanlar için bazen boğucu olabiliyor. Benim anksiyetem var. Her gün kurallara uysun insanlar diye büyük savaş verir oldum. Arabaya bindiğimde sürekli kemerinizi baglayın, sinyali unutma, hız limiti 70, şöyle böyle diyip duruyorum. Bunlar mutlaka etrafımdakileri biraz olsun boğuyor. Yine de bir kişinin dikkat etmesiyle olmuyor bunlar. Herkesin bu gibi konularda çok bilinçli olması ve dikkatli davranması gerekiyor. Maalesef bir telas içinde yaşıyoruz ve kendi canımız ile birlikte başkalarının da canını gasp ediyoruz. Gideceğimiz yere on dakika geç ulaşınca ne oluyor anlamıyorum. Neden dinlenmeden, uykusuz, alkollü ve dikkatsiz iken yollara çıkarız anlamam.
Başınız sağolsun hocam, yaşamın bir gerçeği ölüm. Genç, yaşlı dinlemeden çekip alıyor elimizden sevdiklerimizi, sevemediklerimizi. Ürpermiyor da değil insan, “acaba nasıl bir son bekliyor beni?” sorusu dolanıyor beynimizin içinde. Belki zorlanıyoruz ama yine bir insan gerçeği alışmak…
Uzatarak acınızı daha da büyütmek istemem, tekrar başınız sağolsun.
Başınız sağ olsun. Hayat bu. Zor oluyor, acı oluyor kabullenmek ama ölüm de bir parçası. Allah geride kalanlara sabır, sekinet, vefat edenlere de kolaylık versin.