Dök İçini Rahatla

Türkiye’de öğrenciler genelde tıp odaklı yönlendiriliyor. Sebebi de iş bulma kolaylığı ve maaşı. Ama gözlemlediğim kadarıyla doktorların çoğu mutsuz ve bezgin. Özellikle fen lisesinde öğretmenler direk tıp odaklı bakıyor. TM ye geçmek istediğimi söylediğimde bi garip bakıyorlar. Bence istediğiniz bölüme yönelmekle doğru yapmışsınız. Umarım o bölümü kazanır ve sonrasında çok mutlu olursunuz. Aynı cesaretten bana da lazım.

3 Beğeni

Meslekten biri olarak bu konuya değinmek istiyorum: Tıp ve diş hekimliğinde atama sıkıntısı var, eskiden olduğu gibi herkes atanamıyor. Özel sektörde ise 3-4 bin lira gibi komik ücretlere çalıştırıyorlar yeni mezunları, bu meslekler de garanti değil pek. Ayrıca yurtdışı olayı çok zor, diplomanız kabul edilmiyor ve denklik almak için 2-3 yıl yurtdışında okumanız gerekiyor. Baya sıkıntılı anlayacağın.

1 Beğeni

Ülkemizin şartları yüzünden gençler mesleki değere göre karar veriyorlar kariyerlerine. Mesleki tatmin ise çok geri planda kalıyor. Çoğumuz istediğimiz meslekleri değil mecbur kaldıklarımızı yapıyoruz.

3 Beğeni

Ülke olarak da bireysel olarak da çok dışarı bağımlıyız bence. Sizce?

1 Beğeni

Şimdi de hukuğa döndüm. :joy:

1 Beğeni

Benim tıpa olan ilgim aslında ortaokulda okuduğum Tess Gerritesen romanlarıyla ortaya çıkmıştı ama sonrasında sadece bir heves olduğunu farkettim diyeyim. Ah, o öğretmenler… Bizim sınıfımızda bizleri netlerimizle ve sınava gireceğimiz bölümle nitelendiren bazı hocalarımız olmuştu. Sınıf da açılmamıştı. Açıkçası hocalar bu konuda epey ters olabiliyor sizi destekleyen hocalarınsa yapabilecekleri sınırlı. o yüzden hiç hocalara ve çevreye takılmayın bu konuda. Kendinizi başlıca bir gözden geçirip kararınızı ona göre vermeye bakın derim. O cesaret içinizde, adım attıkça daha da hissettirecektir kendini. İstediğim bölüm, sınav. Bu konular şu an benim için biraz karışık. Yukarıdaki yorumlardan birinde üniversite ve okunulan bölüm sadece bir ara basamak olduğundan ve önemli olanın kendini geliştirmek olduğundan bahseden birisi vardı. O yoruma kesinlikle katılıyorum. Bundan dolayı bu konuda kendinizi gereğinden fazla yormamanızı öneririm. Yine de güzel dileğiniz için çok teşekkür ederim.

3 Beğeni

Ülke olarak zaten tamamen dışa bağımlıyız.

Bireysel olarak dışa bağımlı olmamız kaçınılmaz, bunun derecesini belirlemek zaman istiyor sanırım.

1 Beğeni

Cidden tıpcılar o kadar mı maaş alıyor ilginç valla.Ben şantiye elektrikcisiyim ben bile 3-3,5 arası kazanıyorum cidden bu ülkede para kazanmak çok zor valla.

6 Beğeni

Bizim okulda da sınıf açılmıyor o yüzden okul değiştirip Anadolu lisesine geçicem. Ben de doktorlar dizisini izlediğim dönemde doktor olmak istiyordum. O dizi yüzünden yaşıtlarımın çoğu doktor olmak istiyordu😂 Neyse bu bölümde iyi bir puan almaya çalışıp ona göre karar vericem. O zaman rıhtım hala duruyor olursa nereyi kazandığımı yazarım.

2 Beğeni

Pratisyenler öyle alıyor. Ama uzmanlar için aynı şeyi söyleyemeyiz onlar baya iyi alıyor. 10-15 civarı.

2 Beğeni

Devlette değil ancak özelde var böyle vakalar, maalesef.

2 Beğeni

Doktorlar birkaç neslin travması oldu sanırım…Bazen ben de bir Anadolu lisesine geçiş yapmamış olmanın pişmanlığını yaşıyorum. Ama fen lisesinde olmanın dersler açısından avantajları olabiliyor. Bizim edebiyat, coğrafya, tarih branş öğretmenlerimiz diğer okullara kıyasla daha iyiydi açıkçası. Tabii bir de son sınıf öğrencileriyle ilgilenme durumu da var. Geçiş yapmaya karar verirken bunları da göz önünde bulundurmalısınız derim. Evet, sayısal lisede eşit ağırlık öğrencisi olmanın zorlukları oluyor ama faydalı yanları da oluyor aynı zamanda. Umarım her şey gönlünüzce ve sizin için iyi olacak şekilde ilerler.

1 Beğeni

Doktorlar dizisi gibi rahat olsa keşke hayat :slight_smile: 3 sene günaşırı 36 saat nöbet tutunca o harika ortamı bulmak biraz zor oluyor.

Bir dönem yayınlanan Kampüsistan diye bir dizi herkese ünivesite hayatını çok yanlış tanıtmıştı :slight_smile:

Diziye göre karar verecek olsam en güzeli Arka Sokaklar olurdu. Heyecan hiç bitmiyor.

6 Beğeni

Elektrik işinde üç ay çalışabildim işi kavrayınca çok zevkli (nötr faz kablolarını aynı anda kesince az daha buhar oluyordum :joy::joy:) tabiki bela ve musibetleri kendinde toplayan ben, bel ağrısı duymaya başladım sonuç fıtık, şu an işsiz işsiz dolaşıyorum bakalım sonuç nerelere varacak

4 Beğeni

Aynen hocam şantiye elektriği biraz riskli iştir tabi çok dikkatli oldugunun sürece ve herşeye atlamadığın zaman hiç bir sıkıntısı olmuyor.Bende 10 yıldan fazladır bu işi yapıyorum hiç riskli bişey başıma gelmedi herhalde kedi gibi çok fazla dikkatli olduğumdandır :slight_smile:

3 Beğeni

Son işimi kaybetmemin üzerinden 3 aydan biraz fazla zaman geçti. Bugün e-devletten baktım da bana yeniden GSS prim borcu yazmaya başlamışlar. İçimden geçenleri söylemeyeceğim, siz zaten anlarsınız. Onun yerine nasıl bir sistem olduğunu anlatayım.

“Devletin işsiz kalan vatandaşına yardımcı olması devletin görevidir” derler ama uygulamada düşene bir tekme de devlet vuruyor. Hatta öyle komik bir sistem ki hem sağlık hizmeti almamı engelliyor hem de beni borçlandırmaya devam ediyor. Normalde bir insan sizden bir mal ya da hizmet alıyorsa ya parasını öder ya da size borçlu olur. Eğer sizden bunu almamışsa veya siz ona bunu vermek istemiyorsanız ondan ne para talep edebilirsiniz ne de onu size borçlu sayabilirsiniz. Burada ise diyorlar ki ödemezsen bu hizmetten faydalanamazsın ama borçlu olursun. Ben bu sigortayı istemiyorum deme şansınız da yok. Siz isteseniz de istemeseniz de her ay borcunuz büyüyor.

İnsanlara bunu anlatmaya çalıştığımda kendi başlarına gelene kadar bunun gerçek olduğuna inanmıyorlar. Sistem o kadar absürt ki böyle bir sistemin gerçekten var olabileceğine inanamıyorlar.

14 Beğeni

Hocam gss borcundan düşmek için gelir testi yapmak lazım uzun süreli iş kaybı olunca bildirim yapınca direk 60/1(c-1) Gelir Testine Tabi Olanlara alıyorlar benim bildiğim.

2 Beğeni

Hocam işte aldığım tepkilerden biri de işte bu. Aslında sistem böyle bir haksızlığa imkân tanımıyormuş da biz işimizi bilmiyoruz sanılıyor. (yanlış anlamayın, kızgınlığım size değil) Gelir testi nedir bilmiyor değiliz, hatta o testi yaptırdık da. Yine de işsizlerin çoğunluğu gelir testine rağmen kurtulamıyorlar.

Neden mi? GSS yapılacak olan bir kişi ama onun gelirine değil de onun ailesinin toplam gelirine bakılıyor. Bu resmen üstü kapalı “baban sana hiç mi harçlık vermiyor, harçlığından ödeyemez misin” diye sormak. Böylece GSS’den ücretsiz yararlanmak için gereken sınırın üstünde bir gelir varmış gibi çıkıyor. Yani ailenizden bile olsa bir başkasının elde ettiği gelir yüzünden size borç çıkabilir.

3 Beğeni

Aynı dertten ben de muzdaribim. Kayıt yenileme yaptırmadığım için sigortam bitmiş. Gelir testi yaptırsam aylık 211 tl civarı bir şey ödeyeceğim sanırım kardeşlerimi katmadıkları için yüksek çıkıyor.

Daha önce bir işte çalıştığım için de babamın sigortasından yararlanamıyorum. Yeşil pasaportu da iade etmek zorunda kalıyordum geçen sene şans ki o kuralı değiştirmişler. Şimdi aylık 72 tl yazıyorlar faiziyle sağolsunlar. Kullandığım ilacın kutusu 90 tl allahtan onu ödüyorlar, gerçi 25 yaşına kadarmış ben de birbirlerini nötrlüyorlar gibi düşünüp kendimi motive ediyorum.

3 Beğeni

Neden insan olmak, neden insanca yaşamak bu kadar zor. İnsanlar birbirlerine saygılı olmayı birbirlerini dinlemeyi bir türlü beceremiyorlar. Dini dili ırkı hiç farketmez insana sadece insan olduğu için değer vermeyi ve saygı duymayı hiçbir zaman beceremediler ve beceremeyeceklerde. Ve ben bunu asla anlayamayacağım.

6 Beğeni