Dök İçini Rahatla

Ben de her ne kadar gün içinde foruma sık sık girsem de sanki olması gerektiği kadar konuşmuyormuşum gibi geliyor. Konuşup tartışmak için bulunduğum yerde, niye beni dinlemeleri gerekli ki, ya da, bu söyleyeceğimi söylemek gerekli mi deyip duruyorum kendime. Gerçek hayatta da bir nebze böyle sayılırım ama burası tartışmak ve konuşmak için özel olarak oluşturulmuş bir alan olduğundan, günlük hayatta alıştığım huyumu burada garipsiyorum.

2 Beğeni

Masterchefe daha doğrusu Sefa ya aşırı bağlı bir insanım ve demin elenince vücudum buz kesip,terleme reaksiyonu gösterdi,sonra da vücudum birden ısınarak alev gibi oldu.Hala daha bu tepkimin nedenini anlamış değilim,diğer ağladığım çok yarışmacı oldu ve bunun gibi olmadı.Kendimi manyak gibi hissediyorum ya da bilemiyorum.

Geçenlerde benzer bir durumu yaşadım. Brandon Sanderson başlığında aynı cümleleri tekrarlamamak için konunun üst mesajlarını işaret etmek durumunda kaldım. Bunun yeni üyelerden daha çok bizde artık bir kültür durumuna gelen bir olgu olduğunu düşünüyorum. Hızlı yaşam ve yavaş yaşam diye kavramlar var ya bu olgunun hızlı yaşam kavramın biraz değişmiş durumu olduğunu düşünüyorum. Belki “Hızlı Tüketim” diye adlandırabiliriz. Bunun içine nereye koyduğunu hatırlamadığı için cep telefonunu aratmak, anahtarını kaybettiğinde aramak yerine birisine aratmak veya nerede olduğunu sormak gibi küçük şeyler gibi bir yere iki dakika erken gitmek için canını trafik kazasında kaybetmek gibi büyük şeyler de giriyor. Zamanı hızlı tüketmek bizde artık bir kültür durumuna gelmiş. Sonuçları ne olursa olsun böyle durumlar çok. Durumun asıl ilginç tarafı ise hızlı kelimesi kendisiyle zıt kabul edilebilecek tembellik durumuna yol açıyor.

Forum özelinde ise bu tekrar durumu oluyor işte. Bir çok kez “Ararsanız şu başlıkta var.” gibi cümlelere denk geldim. Mesela az önce yeni bir üye yazarla ilgili bir çok konu olmasına rağmen beğendiği bir yazarı beğendiğini konu başlığı yapmıştı.

1 Beğeni

Az önce sanal olarak bir arkadaşıma tüm içimi döktüm, 14 yılın acısını. Yıllardır böyle rahat olmamıştım, anlatmak acılıydı ama şimdi baş ağrısı dışında kötü bir şey hissetmiyorum…

1 Beğeni

İç dökmek artık beni rahatlatmıyor. Sorunları çözmüyor.

1 Beğeni

Yazdığın okunmuyor abi…
Sitede gözlemlediğim çok acayip bir durum var. Orjinal içerik üretmek ve tartışmada fikirlerini savunmak yerine, hazır metin üstünden prim yapmak ve tartışmada hiç bir okumayı yapmadan laf atıp kaçmak gibi.

Adamın biri " 1-X hırsızlık yaptığını onayladı" diye bir haber başlatıyor. Sonra aynı konu için;

2-X’in amcası suçlamaları reddetti.
3-X aslında mağdur olduğunu söyledi.
4-X’e tepkiler büyüyor bir yayınevi daha…

Gibi başlıklar açılıyor. 4 başlıkta da aslında konuşulan konu başlıktan bağımsız olarak aynı. X hırsız mı? 4 konuda da tartışan kişiler aynı. Hatta bazen bir önceki haberde yaptıkları tartışma sürüyor.

Birde bazı arkadaşların okuyup anlamaktan önce, sadece tatmin olma ve bir şey söylemiş olayım durumu var. Çok net, bir konuda daha o yazmadan 5 dakika sonra burada yazar diyebiliyorum. Yazıyor… Daha önce aynı şey söylenmiş mi yoksa söylediği şey o içeriğe uyggun mu bakmadan…

Ben çareyi adam seçmekte buldum. Gerekli konu başlıkları altında (Geyik konular değilse) belirli isim ne demiş okuyup geçiyorum. Bitirirken,

Çok belirttim yine belirtiyorum hergün ciddi anlamda içerik, yorum ve tartışma kalitesinin düştüğünü görüyorum. Seçkinin de öyle okunduğunu filan düşünmüyorum. En iyimser tahminle 13/15 yazar ve 6/7 okuyucu ve 15/20 like verip geçici tarafından süren bir süreç olmaya başladı. Aylardır topic olabilen tek bir öykü yok. Seçkinin yayınlanması bile zorlaşıyor gibi…

1 Beğeni

Bir daha emin oldum ki, üyelerinin çoğunluğu cahil ve ne yazık ki terbiyesiz olan ortamlardan olabildiğince uzak durmak gerekiyor. Buna sanal ortamlar da dahil. Ve bunu biliyor olsam da her seferinde aynı hatayı yapıp sinirlenerek kendime eziyet ediyorum. Artık söz veriyorum, öyle ortam görünce anında terk edeceğim. Bazı insanlara iyilik bile yapılamıyor ne yazık ki. Karışılığında teşekkürünüz küfür olarak geri dönüyor. Hoş benim iyilik,cahillik olgularım herkesle aynı olmayabilir ama tabi genel durumlardan bahsediyorum.

2 Beğeni

Takıntılı olduğunu fark etmeyen insan kadar beni yoran başka bir şey yok. Laf da anlatamıyorsun, hayattan soğutuyor.

1 Beğeni

Madem geldim yazayım, gözlükle maske takmak çok zor.

14 Beğeni

Berbat bir durum; sıcak ortamdan soğuya ya da tam tersi durumda maskeden gelen hava gözlükleri hemen buğu yapıyor Hayata sis penceresinin ardından bakmanın fiziksel karşılığı olabilir…

6 Beğeni

Evet, çok zor. :slightly_frowning_face: Maskeyi takarken çıkarıyorum sonra tekrar takıyorum.

2 Beğeni

Aynı durum bende de var. Özellikle 2 güne bir başım ağrıyor. Gözlüksüz yapmaya çalışıyorum dışarıda işleri.

1 Beğeni

Ben yapamıyorum. :confused:

Ben uzağı iyi göremediğim için takıyorum, zaten daha tam alışamadım, bir de maskeyle hiç olmuyor.
@melisa ben o zaman da çıkaramıyorum, gözlükler soğuk havalar için de pek uygun değil.
Ben niye bozdum ki gözlerimi?

2 Beğeni

Ben de yapamıyorum da işte… :sweat_smile:

1 Beğeni

Sabun, araba buhu önleyici sprey gibi seyleri surup camda birakmayin. Gozlukler araba cami gibi degildir. Bir çoğu özel kaplamalı camlardır. Zarar verirsiniz.

2 Beğeni

Gözlük için kullanılan buhu önleyici spreyler var, diğer önlemler kimyasal açıdan zarar verebilir.

2 Beğeni

Benim de var öyle akrabalarım. Yaşlarına ve büyütülme şekillerine bağlıyorum. Kendisine öyle davranılarak büyüdüğü için normali o oluyor.

Sanırım pandemiden dolayı insanlar çok gergin ve saldırganca tavır sergiliyorlar. Toplumca rahatlamaya ihtiyacımız var. Sonuçta keskin sirke küpüne zarar.

Eskiden sadece soğuk havalarda sinir bozucu durumken, şimdi maske sayesinde yaz-kış fark etmiyor. Ayrıca maskenin kötü kokusu da tek başına yetiyor.
Ben de astigmat da var. Bu yüzden en iyisi dışarı çıkmamak. :sweat_smile:

2 Beğeni