Dök İçini Rahatla

Hiçbir gelin robot değildir sevgili Agape. Lütfen :no_mouth:

7 Beğeni

Seri okumanın en kötü yanı merakınıza okuma hızınızın asla yetişmemesi. Eninde sonunda bitecek olmasına rağmen dört kitaptır içinizde kabaran merak son kitaba gelince çığ gibi oluyor. Dakikalarca okuyorsunuz ve sonra bir bakıyorsunuz henüz 110 sayfa olmuş ve daha bir dolu sayfanız var. Merak beyninizi kemirmeye asla durmazken acıkıyor ve susuyorsunuz. Merak size oturmanızı önerirken kapı çalıyor. En azından her şeyin olumlu biteceğine eminim. :joy: Ama nasıl olacak da öyle bitecek? :expressionless: Neyse 280 sayfa kalmış… :no_mouth:

8 Beğeni

Güzel güzel kitap yorumları var forumda ama cümlelere noktadan sonra küçük harfle başlanmış. Diğer bütün kurallara uyulmuş. Ne olur çocukluk yapmayın ve kafanıza göre kural belirlemeyin. : (

6 Beğeni

Arkadaşımın düğünü için hafta sonu şehir dışına geldim. Herşey çok güzel giderken bir telefon geldi. Arabamın olduğu yerdeki duvar çökmüş ve arabam kullanılamaz haldeymiş. Arayan polisti. Dedim ben orda değilim, kaç saate gelebilirim bilmiyorum, şu an ne yapmam gerekiyor onu da bilmiyorum. Biz arabayı çektirmek zorundayız, siz dönünce karakola gelin dediler. Bulduğum ilk araç ile geri dönüyorum ve ne yapmam lazım hâlâ bilmiyorum. Başım resmen zonkluyor.

5 Beğeni

İyi ki içinde değildiniz. Zor bir durum ama içinden çıkılmaz değil. Umarım maddi zarar sizi manevi olarak etkilemez.

4 Beğeni

Otostopçunun Galaksi Rehberini Kabalcı baskısından mı yoksa Alfa baskısından mı okumalıyım?

1 Beğeni

İsyan diye bağırmak istiyorum. :expressionless:

2 Beğeni

Her, toplumumuz, çocuklarımız, ahlakımız vs. ile başlayan cümlelerle kopartılan yaygara sonrasında aynı şey oluyor. Felaket tellallığı, sap ile samanın birbirinden ayırt edilemediği örneklemeler/kıyaslamalar, denetim şart söylemleri… Sonuç? Maksadı ve sonuçları muallakta ama destekleyenlere sorulsa “Çok güzel oldu. Çok iyi oldu. Bundan sonra her şey harika.” cevaplarıyla savunulan resmi kararlar. Sansür işte. Teoride özgürlükten, eşitlikten, demokrasiden dem vuranlar bile kişisel tabuları sebebiyle sansüre olumlu yaklaşabiliyor. Bu hava da bir sonraki yaygaraya ve ardından gelen resmi denetim/düzenleme/yasak kararına kadar sürüyor.

33 yaşındayım. Şu zamana kadar, ne gerekçeleri ne de sonuçları itibariyle topluma ve kültüre olumlu katkı sağlayan “sansür” uygulamasıyla karşılaşmadım. Sansür tarihçesi armudun sapı üzümün çöpü bahaneleriyle gelen yasaklama kararlarıyla dolu.
“Sansür” sadece sessizleşme getirir. Sessizleşmeden nemalananlarsa toplumdaki sorunları yaratan ve/veya ondan fayda sağlayanlardır.

11 Beğeni

Uzun bir tartışmaya giremem fakat sansür bizim standartlarımızı yaşayan ülkeler için kesinlikle gereklidir.

1 Beğeni

Ortalığı galeyana verenlerin çenesi hiç susmazken düşünerek mantık yolunu bulan kişiler toplanıp birleşemediklerinden dolayı bu ülkede daha çooook şeyler görürüz. Her birimiz bir avuç şeye karşıyız ama ortada car car konuşan birileri olunca susmayı tercih ediyoruz. Bu benim izlenimim. Bir toplumda çok bilmiş, dünya kendi etrafında dönüyormuş gibi insanları gören mantıklı kesim uğraşmak istemediği için susmayı tercih ediyor. Bu susuşlar sonucu bu kimseler kendilerini gittikçe ilah gibi görmeye ve benzerleriyle birlikte kitle oluşturarak bazı sonuçlar doğmasına neden oluyor. Bireyler sustukca ve ortamı bu densizlere bıraktıkça, tepki koymadıkça bir gün boş vermişlikten doğan dünyaya uyanacağız. Maalesef bu böyle. Şikayet ettiğimiz şeyin karşısında durmayıp ortamı terk edersek güzel günleri uykumuzda görürüz ancak.

6 Beğeni

4 sene lisede uyuyup sınavdan gelen puan ile istemedigim bi’ yere gittim. Orada aynı şekilde 2 sene daha geçirip sonunda silkelenip kendime geldim, sonunda bi hedef, bi’ bölüm bulup onun için çalışmaya başladım. Ama 6-7 senedir elimi bile sürmediğim için derslere, temel bilgimi dahi unuttum. Şimdi çalışsam bile doğru düzgün anlayamıyorum, bi’ soruyu çözemeyip çözümüne bakıyorum, aynısından sonraki soruya geçince yine çözemiyorum. Saçma sapan bi’ durumdayım gerçekten. 10 sene zamanımı oyunlara verip kendimi mi salaklaştırdım? Çalışsam bile bu durum düzelir mi? Bilemiyorum. Beynim allak bullak ders çalışmayı deniyorum. Sınava da 8.5 ay filan kalmışken sonum hayırlı olur umarim.

3 Beğeni

İnsanlar olarak gelecekte hedefleme veya isteme potansiyelimiz olabilecek durumları önceden anlayamıyoruz genellikle. Yaptığınız her şeyin de mutlaka bir anlamı vardır bu oyun oynamak da olsa bomboş bir duvara bakıp hiçbir şey yapmamak ya da hiç istemediğimiz yerlerde zaman geçirmek zorunda kalmak da olsa bunlar şu anda bu hedeflere ulaşmamızın yapı taşları. Bu yüzden kendinizi suçlamak yalnızca bir oyalanma aracı olacaktır. Bir şeyleri anlayamıyor olabilirsiniz ki bu çok normal olmakla birlikte çok zor bir durum. Burada yapmak gereken ilk şeyin tüm endişelerden uzaklaşmak olduğunu düşünüyorum. Sınavı unutun ve sadece önünüzde ne varsa öğrenmeye çalışın diye naçizane bir tavsiye verebilirim. Son zamanlarda benzeri durumlar yaşadığım için kendi düşündüğüm şeyler bunlar umarım işinize yarar. (:

5 Beğeni

Bunu yapıyorum genellikle ama uyumadan önce ya da bazen dersin ortasında iken durduk yere düşünceler geliveriyor. En büyük sebebi zaten sürenin kısıtlı -ailevi ve toplumsal sebeplerden ötürü gelen bir kısıt da söz konusu- olması. En azindan temelim olsa sınav konuları üzerinden gideceğim ama o da yetişmeyecek düşüncesi geliyor birden . Girmek istediğim yere girmesi pek zor değil ve yaparım diye pozitif bi’ düşünce halindeyim sürekli ki zaten çok pozitif de bir insanım. Ama işte dersin ortasında arka arkaya birşeyler yapamayınca; bunu bile yapamazsam bu son şansımda, başarısızlık sonrası akibetim ne olur ve kendim hakkında ne düşünürüm diye korkuyorum.

Yorum ve tavsiyeniz içinde çok teşekkür ederim ayrıca. Benimde yapmaya çalıştığım şeye hak vermeniz ve durumumu anlamanız, çalışma esnasında cesaretlendirecek beni. Eminim bu durumla tekrar karşılaşmada sözlerinizi hatırlayacağım.

4 Beğeni

Sinema salonlarında ses sınırı neden yok ki! Sesler çok rahatsız edici düzeyde. Filmden çıkalı iki saat oluyor hala kendime gelemedim.

1 Beğeni

Devam etmeni dilerim ve destekliyorum.

2 Beğeni

Fark yok ikisi de ayni ceviriyi kullaniyor. Kitabın ciltli kabalcı basımı biraz daha boyut olarak okumaya daha uygun ama fahiş fiyatlara satılıyor.

2 Beğeni

Ben biraz da filmleri o gümbür gümbürtüsü için sinemada izliyorum ancak tabi illaki rahatsız olanlar olacaktır ve düzenlenmesi gerekebilir. Ayrıca sadece ses değil salonun içine yiyecek içecek sokulması da yasaklanmalı. Bir de onların sesi kısılmalı.

2 Beğeni

Tabiiki ben de sesin yüksek olmasını filmin içine girebilmek için isterim. Lakin oturduğum koltuk sesten sallanıyordu. Bu kadar yükseklik ne kafa bırakıyor ne de izleme zevki.

2 Beğeni

Biri lol hesabımı hackleyip Bronz 2’ye çıkarmış. Teşekkürler. Hesabı geri aldım. Oraya tek başıma hayatta çıkamazdım ben. :smiley:

3 Beğeni

İnsan meşgul olunca deliremiyormuş. Uyumaya anca vaktim kalıyor şu aralar. Sadece yorgunluk çekiyorum ve aptal bi mutluluktayım bu yüzden.

8 Beğeni