Kronik bir rahatsızlık olunca belirlenen ilaçları almaktan öteye geçemiyor insan. Eh, strese de “Hop! Dur bakayım sen orada.” diyemiyorsun. Nasılsa geçeceği için yapılacak tek şey sabretmek.
Düdüklüye geçersem patlama olasılığı çok. En iyi yol, bildiğin yoldur diye boşuna dememişler.
Geçenlerde bir kuş almıştık. Doğru uçamıyordu, kafesten aşağı atlıyordu diğer kuşumuzu uçarken görünce. Bugün baktık kanadı şişmiş, iç kısmı ve kapatamıyor. Veteriner kırık olabileceğini söyleyip fakülteye yönlendirmiş.
Eğer kırık varsa ve ameliyat gerekirse düzelir mi tamamen? Maliyetler konusunda da bir bilgim yok.
Bir keresinde kuşumun kanadı kırıldı ama şişmedi. Şişince nasıl etki ediyor bilemiyorum. Bizimkinin kanadını sabitlediler vücuduna ilaç verdiler. O şekilde dolandı bir süre sonra iyileşti. Umarım iyileşir. Çok geçmiş olsun.
Teşekkür ederim, İnşallah iyi olur. Bir de mikrop kapmış sanırım, o da kötü etkilemiş olabilir. Öyle görmek üzücü. Acı çektiğine dair bir belirti de yok neyse ki, iyice üzülürdüm.
Uygulamaların hafıza kartına atılamıyor olmasinden nefret ediyorum ya. Yavaşlama sorunları yaşanıyormuş direk telefondan açılmadığı için, peki tamam. Ama 4 gb uygulama kaplıyor kalan 12 gbsi nerde bu telefonun ya? Kurulumu bu kadar büyük değildir inanmıyorum. 30 gb harici depolamam var kullanamıyorum resmen şaka gibi.
Android P ortalama 9-12 GB arası yer kaplar. Bu nedenle hala satılıyor mu bilmiyorum ama 8 GB 16 GB depolaması olan Android telefon almayın. Sizin kayıp 12 GB sistem yazılımı.
Telefonum 2017 model sanırım çok memnubum kedisinden, o yüzden hala kullanıyorum ama bu gibi durumlarda üzüyor işte. 12 gb sistem çok fazla gerçekten. En başta hangi düşünce ile 16 gb çıkartmışlar ki zaten? Saçmalık.
Geçen senenin bazı telefonları şuan daha pahalı. Telefon dün kafayı yedi resmen, konuşmak dışında tek yapabildiğim foruma yazabilmek. O da bazen kitleniyor deli ediyor beni. Piyasaya bir bakayım ne alsam diye segmenti düşündükçe düşürdüm. Kasımda gelecek indirimleri bekliyorum şuan.
1200- 1300 TL civarı ararsanız paralel ithalat (kaçak ) redmi 6 pro bulabilirsiniz.Ben 2 yıldır kullanıyorum, hem fiyatı uygun hem de fazlasıyla işimi görüyorum. Telefona fazla para vermekten ve verilmesinden ben de pek hoşlanmıyorum.
Benim de 4 yıldır kullandığım telefon bozulmaya başladı. Takılıp duruyor, sim kartı görmüyor arada, konuşurken cızırtı geliyor. En ucuzlardan birini almıştım ve o kadar düşürmeme rağmen de iyi idare etti. Temelli elimde kalmadan bir iş bulurum İnşallah.
Valla ucuz pahalı farketmiyor. Ben 2 yıl önce s9plus aldım. Şuan pilim beni günün sonuna getirmiyor, ekranda ölü piksel var, üst hoparlör müzik dinlerken cızıdrdıyor ve nadir de olsa aralıklarla şebeke problemi yasıyorum Telefonu değiştirmeme sebebim kamerasını çok seviyor olmam. Ve bir daha asla bir telefona bu kadar para vermeyi istememem
Redmi serisi ülkede yeni telefon almak isteyenlerin kurtarıcısı oldu. Kime sorsam redmi 7 kullanıyor. Telefonda oyun oynamadığım için tek beklentim batarya ve ekran kalitesi. Kamera bile çok muhim değil benim için. Xiaomi den birkaç tane attım listeye, indirimde hangisi daha ucuzlarsa onu alacam.
Kasımda daha masaüstü bilgisayar toplayacağımdan telefondan kısabildiğimi oraya aktarmak daha mantıklı
Asus Zenfone 6 benim de. Büyük ekranlılar içinde en uygunu buydu sanırım. Hâlâ film izler, netten ders çalışırım. Kötü yanı cebe sığmıyor kolay kolay ve kaç kez elimden kayıp düşmüştür.
Sırf havalı görünmek için sigara içmeyi denemiştim lisede. Ama bu kesinlikle diğer insanlara kendini sevdirme, ilgi çekme amacı taşımıyordu. İstediğim şey “kendime” hayran olmaktı daha çok. Bence sigara, eline yakışana değişik bir hava katabilen bir şeydi çünkü. Bu düşüncem de değişmedi hala.
Sonunda o sıralar yakın olduğum bir arkadaşımdan bir dal alıp içmeye başladım. Resmen muhteşem olduğumu düşünüyorum, aynaya baka baka duman üflemek istiyorum o an. Ardından arkadaşımdan bitirici yorum geldi: “Niye 40 yıllık tır şoförü gibi tutuyorsun lan?”
Hevesim kırıldı. Hem de öyle bir kırıldı ki yıllardır içtiğim sigarayı toplasam bir elin parmaklarını geçmez. Kendime objektif olarak bakınca gerçekten yakıştıramadım çünkü. O arkadaşıma arada hala teşekkür ederim açıksözlülüğü için.
Şu aralar, Joker’i izledikten sonra yeniden ortaya çıktı bu heves. Ama direniyorum.