Sineklerin Tanrısı(1990)
İnsanın ne olduğunu anlatıyor. Vasat bir film ama kitabı okuma isteği uyandırmadı değil.
2 Beğeni
Kitabı kesinlikle okunmalı. Ve kitabı okunanın filmi izlenilmemeli. Nadir örnekleri de olsa 
1 Beğeni
İzledigimiz filmlerin %90’i kitap uyarlamasi.
İkisinden birini tercih edeceğim demek ki. Beyinde kurgulanan ile yönetmenin kurguladığı arasında fark çok oluyor çünkü.
2 Beğeni
Filmi izlemedim ama ben de aynı şeyi kitap hakkında düşünüyorum. Bence Sineklerin Tanrısı vasat bir kitap. Ama beğeneni çok, saygı duyarım.
Buna katılıyorum. Bir kitabı okuduysak onun sinema uyarlaması bizim için genellikle hayal kırıklığı oluyor. Bu nedenden dolayı ben de Dune filmlerini hâlâ izlemedim, izlemeyi düşünmüyorum.
2 Beğeni
Dune Part-1 ve Part-2 muazzamdı IMAX olarak izledim ve parasının hakkını veren bir deneyim oldu. Denis Villeneuve kitabı en iyi şekilde sinemaya aktardı, Paul Atredeis’in siyeçte yaptığı konuşma sırasında resmen oradaymışım gibi hissettim.
1 Beğeni
Dün akşam sinemada izledik. En küçük yeğenimi götürdüm. Bahaneyle ben de izlemiş oldum. Güzeldi. Eğlendik. İlk 2 filmi dublajsız izlemiştim. Valla dublajlı halini yadırgadım biraz. Dublaj kötü demiyorum yanlış anlaşılmasın. Dublajsız halini de izleyeceğim.
2 Beğeni
Damızlık Kızın Öyküsü(1990)
Muhtemelen (yine) kitabından daha fazla hoşnut kalacağımı düşündüğüm bir film. Sıkıldım izlerken. Bundan sonra mümkünse önce kitabını okuyacağım. 
Filmi izleme imkanı buldum.Yarısını izledim diğer yarısını bu akşam izleyeceğim.Konusu güzel beğendim.Fas’ta dediğiniz gibi güzel bir ülke.Catherine’nin yazma tutkusu ilgimi çekti.
2 Beğeni
Bence de konusu güzel. Fas güzel. Catherine’in yazma tutkusu ilgisi çekici. Film kötü değil. Ancak yukarıda verdiğim örnekte olduğu gibi yazar olmak hakkında filmin söylediği şey gerçekçi değil.
1 Beğeni
The Fall’u 2. kez izledim. İlk kez izlediğimle aynı duyguları yaşattı. Film 18 farklı ülkede yaklaşık 4 senede çekilmiş ve izlerken mekanların gerçekliği seyir zevkini arttırıyor. Belki çok güçlü bir hikayesi yok ama mekanları, kostümleri, müzikleri, masalsı anlatımı sayesinde bu sefer de hipnotize olmuş gibi izledim. Tekrar tekrar izleyeceğim bir film. 5/5
3 Beğeni
John Wick 1, 2, 3…
Master Ke’a Nu(Matrix 4 hesaba katılmamıştır) abimizin ilk filmi güzel olan ama sonra kabak tadı vermeye başlayan serisi. Bir yerden sonra onlarca adamı vücut - kafa, vücut-kafa şeklinde telef etmesi tüm heyecanını kaybettiriyor filmin. İyi bir hikayesi olmadığı için aksiyona odaklanmayı deniyorum ama aksiyon da aynılaşıyor. John abimiz olaya girer adamlar hedef tahtaları gibi önüne çıkar o da vurur. İki filmi daha var üstelik.
İlk film
İki ve üç
Kara Murat
6 Beğeni
Atatürk 1881-1919
Herkesin malumu olaylı çıkış sürecinden sonra ne yalan söyleyeyim hiç bakasım gelmemişti. Başa kötü yorumlar da görmüştüm. Ancak ortalık sakinleştiğinde, sakin kafayla yorumlayanlar genelde olumlu konuşuyordu.
Zaten başta dizi formatındaymış sanırım ancak iki filme bölünmüş.
Filme gelirsek. Ben temiz bir iş olduğunu düşünüyorum. Hani en ideali bu değil belki ancak ciddi emek verildiği, uğraşıldığı belli.
Dönem dramalarında tarihsel gerçekliklere çok önem veren biri değilim aslolan seyir zevkidir. Non-canon olaylar, karakterler (Madam Corrine gibi) çok gözüme batmadı bu sebeple. Keza Atatürk’ün İthhatçıların bu denli içinde olmadığı durumu da var. Bunları bir kenara bırakırsak bence bu konuda da temiz bir iş olmuş.
Oyunculuklar gayet iyi, kötü diyebileceğim kimse yok. Aras Bulut beğendiğim ve karizmatik bir oyuncu ancak o bile Atamızın karizmasını tam yansıtamamış. Hani normalde uyarlamalarda oyuncular gerçeğinden daha karizma olur ya bunda tam tersi. shshshs
Atatürk ile Enver Paşa arasındaki çekişme güzel işlenmiş, Enver Paşa’nın meşhur sözlerini de koymuşlar.
Vahdettin de keza çok iyi konumlandırılmiş hikâyede ve canlandıran abi de iyi oynamış. Sigara yakma sahneleri gereksizdi ama bence.
Ben beğendiğimi söyleyebilirim. Keşke bir takım lobilerin yanıklığı olmasaydı da hiç bu dramalar çıkmasaydı ve 19-24 arası yani Milli Mücadele dönemi de çekilseydi. Sonrası karışık zaten o topa girmezler.
Bir de arkadaşım Hollanda’ys okumaya gitti, filmi ona da önerdim izle diye. Prime Video üyeliği vardı ancak orada kullanıma sunulmamış. Bu biraz can sıkıcı.
Filme puanım 82/100. Hacivat ve Karagöz Neden Öldürüldü?seviyesinde değil ancak Muhteşem Yüzyıl (Son sezon) ile yarışır veya daha iyi. Son 10 yılda çıkan saf propaganda dizileriyle zaten aynı klasman değil. Onların fersah fersah üstünde.
2 Beğeni
Filmlerde eksik olan bazı yerler var. Onlar için de dizisini izlemek gerekiyor.
1 Beğeni
Hit Man geçen yılın “Cheesy movie” diye adlandırdığımız filmler arasında en beğenilenlerden biriyidi. Nedense beni o kadar da çok eğlendirmedi, durağan geldi o yüzden 2 puan diyorum.
The Gentlemen tam bir Guy Ritchie filmi. Ritchie’nın tarzı kendini o kadar belli ediyor ki filme başladıktan bir yarım saat sonra direkt anlıyorsunuz 
Keyifli bir filmdi, kadro zengin, şaşırtıcı son gayet başarılı.
The First Omen ise yine geçen yılın çok ses getiren korku filmlerinden biri. Klasik bir konu fakat işleyişi biraz değiştirerek filmi biraz daha ilgi çekici ve rahatsız edici yapmışlar. Letterdbox’da puanı 3,4 zaten kolay kolay bir korku filmi +3 puan almaz. Çok beğendim diyemem ama piyasada ki onca kötü türdeşleriyle kıyaslayınca hatrına 3 verdim. Yoksa 2.5 puanda olurmuş 
Edit: Letterdbox’da The First Omen’e puanımı 2,5 olarak güncelledim
5 Beğeni
Hangi kısımlar olduğunu biliyor musunuz? Bilen varsa eğer oraları da diziden izleyebilirim.
1 Beğeni
GetOut
İlginç denebilecek konusu, filmin ortasından sonra başlayan gerilimi, hızlıca çözülen olay örgüsü ile pek iyi olmasa da izlenmeyi hak eden bir film.
4 Beğeni
Madam Corinne ile tanışma, Yeniçeri kıyafeti ve Sofya günleri, Şam ve Dürzi İsyanı, Libya ve Ömer Muhtar ile tanışma gibi önemli sahneler var. Film ve dizi %80 aynı zaten, izlediğiniz sahneleri ileri sararak izlerseniz eksik kalan yerleri de görmüş olursunuz.
2 Beğeni
Saydığınız sahneler filmlerde de vardı zaten. Teşekkür ederim olmadı yine göz atarım.
2 Beğeni