En Son İzlediğiniz Film?

Bence kadının gözünden izlesek hikayeyi daha iyi olurdu. Bu adam kim? Niye uyandırdı beni? Acaba amacı iyi mi kötü mü? Tam gerilim filmi. :smiley:

6 Beğeni

Geçen hafta üç film izledim ve tesadüftür ki üçü de Fransız sinemasından.
Birincisi Rémi Bezançon yönetiminde çekilen Henry Pick’in Gizemi. Kasabanın birinde Reddedilen Kitaplar kütüphanesi diye bir yer vardır. Orada bulunan bir kitabın basıldığı ve yazarının bir pizzacı olduğu söylenmiştir. Buna inanmayan bir eleştirmenin her şeyi göze alarak bir pizzacının daha önemlisi o ana kadar hiç öyküsü, denemesi, eleştirisi olmayan birinin bu romanı yazamayacağını iddia eder. İşte film bu tez üzerine işler. Fena bir film değildi.

the-mystery-of-henri-pick-henri-pick-in-gizemi-236x350

  1. Film, 2015 yapımı gene edebiyat ve yazar temelli bir filmdi. Mükemmel Bir Adam. Romanlar yazan ve kendini edebiyat dünyasına kabul ettiremeyen bir genç temizlik elemanı bir gün temizliğe gittiği bir evde defter bulur ve bu defteri romanlaştırır. Bu da bir Fransız filmi. Beğendim ve etkilendim.

Un_homme_idéal_poster

  1. Film, Yukarıda Görüşmek Üzerine (See You Up There) 2017 yapımı. Kasım 1918’de, Ateşkes’ten birkaç gün önce komutan gereksiz bir saldırı emri verir ve bu emirden iki kahramanımız oldukça etkilenir. Önce biri birinin sonra öteki ilkinin hayatını kurtarır. Ama bu ikinci kurtarmanın bedeli ağırdır. Savaş sonrası yoksullukla birlikte mücadele etmeye başlarlar. İlginç bir olay örgüsü var. izlemelisiniz derim.

Au_revoir_là-haut_(2017)_Film_Poster

5 Beğeni

Filmde üzerinde durulabilecek çokça konu olmasına rağmen hiçbirisine doğru dürüst değinmemişler. Dediğin gibi kadının gözünden izleyebilirdik, adamın yalnızlığını veya çıldırışını izleyebilirdik, erken uyandırılmanın çok ilginç sebeplerini izleyebilirdik vb. ama olmadı. :slight_smile:

2 Beğeni

Cruella

Çok basit bir hikâyesi var ama hikâyenin ilerleyeşi ve kaliteli dokunuşlarla izlemesi sürükleyeci ve eğlenceli olmuş. Senaryonun derinliği ile değil de senaryonun aktarılmasındaki kaliteyle, hikâye içeriğini oluşturan alanlarda cidden göz doyurucu bir emekle seyir zevki güçlenmiş. İzlemesi keyfiliydi yani.

6 Beğeni


Sevimsiz ve yakışıksız bir cast, ortaokul düzeyi kurgu, Tarantino çakması teknik, ne güldüren ne düşündüren dengesiz muziplikler/şakacıklar, vakit kaybı bir Netflix işi. 2/10.

5 Beğeni

https://image.tmdb.org/t/p/w500/mbLvZNvB75nlimk82y4zAhW2GNh.jpg

We Couldn’t Become Adults

Süresinin 1 saat 40 dakikası boyunca geriye sararak ilerleyen bir roman uyarlaması diyebiliriz film için. İlla benzetmem gerekirse Sekai no chûshin de, ai o sakebu (2004)'ya benzetebilirim. (Birinde filmin önemli bir kısmı 80’ler sonunda, diğerinde 90’lar sonu ve 2000’ler başında geçiyor) Öncelikle filmi herkese tavsiye edemiyorum zira çok nadir bir izleyici kitlesine hitap edebilecek türden bir dram hikayesi denebilir. Sürekli olarak hayata tutunabilmeye çalışırken geride bırakıp ıskaladıklarının üstesinden gelmeye çalışan bir adamın hikayesi olarak özetlenebilir. Terkedile terkedile apatikleşmişseniz yada en son ne zaman mutlu hissettiğinizi unutma sürecine girdiyseniz içinde kendinize ait birşeyler bulacağınız bir film olacaktır.

3 Beğeni

Kız arkadaşımla iyi bir film izleyeceğimiz beklentisiyle girdiğimiz Dün Gece Soho’da filmi bizi hayal kırıklığına uğratmadı. İlk yarı oldukça sakin, - hatta neşeli bile diyebiliriz- başlayan filmin ikinci yarısı korkunç bir kabusa büründü ve bizi resmen hipnotize etti. Çekim tekniğine, renklerin kullanım şekline bayıldım. Kabus ve gerçeğin, 1960’lar ve günümüzün iç içe geçtiği oldukça ilginç bir konusu var ve şahane bir ters köşeyle sona ulaşıyor. Sonunda ufak bir detayı sevmedik ama onun dışında gerilimi bol, şaşırtıcı, sıkmayan, başarılı bir film izlemenin keyfini yaşadık. Tavsiye ederim.

8 Beğeni

Dune

Filmi 2 kere izledim. Fırsat bulabilirsem bir kere daha sinemada izlemek istiyorum. Filmin bence en büyük eksisi finalinin zayıf olması. Diyeceklerim bu kadar.

Red Notice

Beni hayal kırıklığına uğratmadı. Klişe klişeoğlu bomboş hırsızlık filmi izlemek istiyorsanız doğru yerdesiniz. Popcorn ile iyi gider.

No Time To Die

Bu film ile ilgili duygularım karışık. Film tam olarak beklentilerimi karşılamadı. Rami Malek’i beğenmedim muhtemelen ondan. Bu tarz filmler kötüsü kadar iyi oluyor. Güzelim Christopher Waltz’ı harcamışlar. Spectre’den daha iyiydi ama. Ana de Armas’ı çok az kullanmışlar bir de keşke zenci kız yerine o kadar reklamını yaptıkları Ana de Armas’ı kullansalarmış. Aksiyonu keyifliydi. Süresi uzundu ama çok sıkmadı. Yine de beklediğim gibi değildi. Bir de ilk gözüktüğü filmde 1 tabaca veren, onu da geri isteyen Q bu filmde ne kadar oyuncak varsa veriyor. Gerçekçi ajan filmi yapacağızdan daha klasik Bond filmi yapacağız demeleri de güzel. Sarışın Bond’un macerası bitti bakalım gelecekte nasıl bond izleyeceğiz.

Shang-Chi and the Legend of the Ten Rings

Klasik süper kahraman filmi diye girdim. Çin dövüş filmi çıktı. Beklediğimden farklıydı.

The Gentlemen

Mis gibi Guy Ritchie filmi. Seven izlesin. Alaadin, acayip bir kral Arthur filmi falan çektirdiler bu adama. Bunun gibi filmler çeksin keyifle izleyelim. Sherlock Holmes 3 bekliyorum ben hala.

Seksmisja

Son dönem izlediğim en farklı film buydu. 3 yıl sonra uyandırılmak üzere dondurulan 2 adam bilmem kaç yıl sonra uyandırılar ama dünyada sadece kadınlar vardır. Değişik bir kafası var. 2021 de bu filmi çekemezlerdi. Günümüz standartlarına göre değerlendirmek çok zor. İlginç bir film.


Hazır yazmaya başlamışken buraya yazayım. Bir de:

Arcane

Dizisini izledim. Hayatımda LoL oynamadım. Bazı karakterleri seksi çizimleri ve cosplaylerinden biliyorum o kadar. İlk 3 bölümü çok beğendim. Klişe bir hikayesi ve yine klasik zengin ve fakirin ayrı yaşadığı şehir ikiye bölünmüş vs vs. Yağlı boya gibi olan çizimleri olsun karakter tasarımları olsun beğendim. 4-6 arası bölümleri ise meeeh. İlk 3 bölümden sonra zaman atlaması oldu ve Ana karakterler oyundaki hallerine daha çok benzediler. Bununla ilgili bir problemim yok. mavi saçlı kız çok güzel delirmiş ve bunu çok güzel vermişler ama bunu gif yapsınlar ve her yerde döndürsünler diye milyon tane gereksiz sahne koymuşlar. Oralarda çok sıkıldım. Muhtemen oyunun hikayesi diye yutturdukları sitede bulunan karakter bioları ve evren hikayelerine kadar gelip bırakacaklar. Doğru dürüst bir final izletmeyecekler bize gibi hissettim. Mesela Jinx için zengin şehre eşek şakaları yapan fakir şehirli ama neden yaptığı bilinmiyor diyor siyesinde. Neden yaptığını öğrenedik o kadar. önümüzdeki 3 bölüm de karakterler final görünüşlerini alırlar bir de büyü dünyasına kapı açarlar o kadar. İnşallah yanılırım. Dizinin evrenini henüz genişletmezler de elimizdeki karakterlerin helişimi izleriz ve hikayeleri biter. Yoksa 1500 tane karakter var galiba oyunda. hepsini sokarlarsa iyi bir başlangıç yapan tanıtım filmi olacak sadece. Bu dizi bana oyunu oynatmaz ama en azından iyi bir dizi izlemek istiyorum.

6 Beğeni

About Time (2013)
about time
Aman tanrım. Ne kadar güzel bir film. Benim gibi bir ağır abiyi bile ağlatacaktı neredeyse. :frowning: Aşkı elde etmenin ne kadar zor olduğunu yüzüme yüzüme çarptı. Son iki sekans ise tüm filmden daha güzeldi. Tabi filmde çok güzel ama o iki bölüm bile tek başına yeter. Daha fazla Margot Robbie sahnesi olabilirdi. O yüzden bir puan kırdım. :slight_smile:
9/10

Full Metal Jacket (1987)


SİR YES SİR!
Kubrick Aga’nın güzel bir savaş eleştirisi filmi. About Time’den sonra fazla duygusal oldum, gideyim de savaş eleştirisi filmi izleyim en kötü kan görür bi kendime gelirim dedim. İyi de yapmışım. Hem güldürdü, hem de savaşa lanet ettirdi. Birkaç arkadaşım pek beğenmediklerini söylediler fakat ben çok beğendim. Bir savaş eleştirisi filminden beklediğim her şeyi veriyor bana. 10/10

1917 (2019)
1917
Full Metal Jacket çok hoşuma gidince bir tane daha savaş eleştirisi filmi izleyim dedim. Bu film ise çok daha güzeldi. Blake ve Sco’nun taarruzu durdurma emrini, farklı bir birliğe yetiştirmesini anlatıyor. Yine bir filmin son sahnesinde ağlamak istedim. :frowning: . Çok duygusalım bu aralar.
Çekim tekniği ise çok farklıydı. Başta yadırgadım fakat bi 20-25 dk sonra alıştım ve hoşuma gitti. Çok güzel, çok. 10/10

The Thirteenth Floor (1999)


Matrixvari bir film. Aynı romandan uyarlamalar zaten. Simülasyonu ve işleyişini anlatan güzel bir film. Fazla anlatmayım, tadı kaçar. İki puanı ise oyunculuklardan kırdım. Başroldeki erkeğe bir türlü ısınamadım ama izleyin kesinlikle. 8/10

14 Beğeni

Ben de son 20-25 dakikada epey etkilenmiştim filmden. Özellikle onbaşının siperlerden çıkıp albayı aradığı sahneyi feci iyi çekmişler. “Where is Colonel Mackenzie?” Bu filmi hele o son sahneleri sinemada izleyemediğime çok üzüldüm. 2 yıl boyunca sürekli vizyon tarihini erteleyip en sonunda filmin Türkiye’de hiç vizyona girmeyeceğini açıklamışlardı :confused:

Filmin çekim tekniği hoşunuza gittiyse izlemediyseniz eğer Enter the Void ve Birdman filmlerini tavsiye edebilirim. İkisi de savaşla alakalı değil ama güzel filmler :smiley:

3 Beğeni

1917 de fare bile oscar alır :grinning:. Kesinlikle çok başarılı bir film.

5 Beğeni

Hadi ya ben de sinemada izleyemediğime üzülmüştüm. :frowning:
Filmler için teşekkür ederim. En kısa zamanda izleyeceğim.

:grinning::grinning:

3 Beğeni

Bu aralar güzel filmler izliyorum hep, mutluyum:)
Wow film gerçekten çok iyiydi. Müzikler, sahneler, oyunculuklar, hikaye çok başarılıydı. Ayrıca film Lübnan hakkında daha fazla bilgi sahibi olmamı sağladı. Finali içimi ürpertti.

Filmden sonra inceleme yazısı okumasam çok fazla şey havada kalırdı benim için. İzlerken anlamadığım ama çok keyif aldığım bir film oldu.


Süresi çok yerindeydi. Karakterler, tartışma şekilleri, konuştukları konular çok güzeldi. Finalini de çok beğendim

12 Beğeni

Let there be some bullshit.

5 Beğeni

Çok kötüymüş doğru mu? :joy:

2 Beğeni

Rachel McAdams en sevdiğim oyunculardan biridir, filmi de çok yüksek beklentilerle izlemiş ama çok sıkılmıştım. Şimdi siz beğeninizi dile getirince tekrar izlesem mi acaba, diye düşünmeden edemedim. :slight_smile: Çok sevilen bir film, belki de yanlış modda izlemişimdir. Yorumunuz üzerine bir şans daha vereceğim sanırım.

3 Beğeni

Ben geçen günlerde izledim. İnsan, konusu itibariyle daha hareketli bir şeyler bekliyor ama birkaç sahne hariç dram ağırlıklı. Zevk meselesi. :slight_smile:

4 Beğeni

Haklısınız. Dram ağırlıklı olduğu için hitap etmemişti, şimdi hatırladım. Öyle filmlere/dizilere hiç gelemem “gıy gıy içimi bayıyor” diye düşünmüştüm hatta. :joy:

3 Beğeni

İleri tuşuna günde iki saat basıp slayt geçen bir akademisyen kadar maaş almam lazımdı bu filmi izledikten sonra.

4 Beğeni

4313175.jpg-c_310_420_x-f_jpg-q_x-xxyxx

Gucci Ailesi

10 dk önce sinemadan çıktım. Taze taze yazayım.

Yönetmen: Ridley Scott

Film ilk dakikadan son dakikaya kadar aynı çizgide ilerledi. Moda kısmının üstünde çok durulmadı. En önemli sahne oldu bittiye getirildi. Ağırlıklı olarak entrika ve dram üzerinden gitti. Sıkıcı gibiydi ama değildi. Aktı gitti. Beğendim. İlginç bir havası vardı. Filme gitmeden önce Lady Gaga hakkında çok olumsuz yorumlar okudum. Ama bana göre müthiş oynadı. Adam Driver standarttı. Al Pacino iyiydi, izlemesi çok keyifli bir oyuncu. Bu yaşta hâlâ kusursuz oynuyor. Ve bana göre sahneleri az olsa da filmin en iyisi Jared Leto. O nasıl bir oyunculuk. Şapka çıkarıyorum. Bütün alkışlar Leto’ya.

10/7

Yanlış hatırlamıyorsam filmin uyarlandığı kitabın bandrolünü İthaki almıştı. Yakın zamanda basar mı acaba?

Son olarak sorun bence salondaydı. Çünkü ekran karanlıktı. Sanki telefonlardaki gibi ekran parlaklığı kısılmıştı perdenin.

5 Beğeni