Ben Robot’un bir kısmını önceden okumuştum, bu ay bitti. Kader Ajanları’na da başlamıştım ama henüz bitiremedim, 300 civarındayım. Bu ay en sevdiğim kitap Dune, en az sevdiğim ise Gözleri Tanrı’yı Seyrediyordu oldu. Normale göre verimli bir aydı.
15’er günlük periyotlarla Temmuz ayında okuduklarım. İlk bölümü tatilde okuyup orada bıraktığım için görseller ayrı ayrı oldu.
Dizinin gazıyla Tolkien kitaplarını aralara ince kitap ve çizgi romanlar atarak arka arkaya okudum. Yüzüklerin efendisi ilk kitap geçen ay başlayıp bu ay bitmişti. Mis Çizgi roman dergisine ise bu ay başladım, bir kaç güne bitiririm.
Gördüğüne Asla Inanma’yı nasıl buldunuz? Bana fikir güzel ama kurgu zayıf gelmişti. Şah Mat gibi güzel bir şey bekliyordum ama olmadı.
Kesinlikle katılıyorum. Ben de beklediğim performansı bulamadım.
Temmuz ayında okuduklarım // 13 kitap
Hem benim hem de kız kardeşimin nişanı aynı aya denk geldi, buna rağmen on üç kitap okuyabilmem sevindirici Yorucu ama güzel bir ay oldu.
Yorum yaptığım kitaplar:
Öğrenci Kız
Gölgeye Övgü
Sekiz Dedektif
Kalan Son Güzel Kağıdım
Kumdan Yürek kitabını pek sevemedim, yazarın tarzı bana hitap etmedi.
Dublinliler kitabında yer alan öykülerden iki üç tane beğendim mi emin bile değilim. Hoşuma gitmediler doğrusu. Ulysses okumama katkısı olsun diye okudum, keyif alamadım.
Usta ve Margarita, İvan İlyiç’in Ölümü, Gölgeye Övgü, Sekiz Dedektif, Kalan Son Güzel Kâğıdım ve Beren ile Lúthien en çok sevdiğim ve beğendiğim kitaplar…
Sultan 2022 okuma hedefini güncelledi.: “OCAK 1. https://1000kitap.com/kitap/kita…” - 1000Kitap
Bu ay güzel bir zincir yaptım,
Yıl 2062- Toby Walsh
Şafağın robotları-Isaac Asimov
Eragon-Christopher Paolini
Aylar sonra ilk defa bir ayda birden fazla kitap okudum, umarım bu düzen devam ederde 50 kitaplık yıllık hedefimi tamamlayabilirim.
Bir süredir pek okuyamıyordum, temmuz ortası itibari ile yeniden okumaya ağırlık vermeye çalıştım. Kendi standartlarımda verimli geçti denilebilir bu ay . Kısa kitapları hep hastanede sıra beklerken okudum, boyutları ve taşıma kolaylığı okuma listemde yukarılara taşıdı onları
.
İthakinin şu kapsül serisi hep eh meh geliyor bana. Son çıkan ku klux klan lı kitabına da başladım dün akşam ama o da pek sarmayacak gibi. Devamının gelmemesine şaşırmıyorum şu an, benim için tek güzel tarafı mobilitesi galiba .
Ayın MVP si tabi ki Malazan .
2 çocuk babası yoğun iş hayatı olan biri olarak 1 ayda bu kadar kitap okuyabildiğime seviniyorum. Hoş gerçi kendimi telefondan kurtarabilsem bunun 2-3 katını okuyabilirim gibi geliyor.
Kitaplara gelirsek kısa kısa
- Zaman Makinesi güzel ama ben Görünmez Adam kitabını daha çok sevmiştim. Bilimkurgu’nun başlangıcı olarak kesinlikle okumak gerek.
- Su Adamı güzel, Hava Adamı ise aynı hikayenin biraz daha az güzel versiyonu. Her iki kitap da biraz bilimkurgu biraz fantastik olarak değerlendirilebilir. Bilimkurgu’nun başlangıç örneklerinden. Tavsiye edip etmeme konusunda tereddütlüyüm.
- Münih’e Kadar 6 Mezar’ı Mario Puzo’ya giriş kitabı olarak önerebilirim.
- Bu ayın başyapıtı kesinlikle Baba. Filmlerinden güzel olamaz diye düşünmüştüm. Filmlerinden de güzel. Kesinlikle tavsiye ederim.
Temmuzda sadece çizgi roman okumayı düşünüyordum aslında ama ayın büyük kısmını Ölühane Kapıları’na ayırmış oldum. 1K’ya göre 22 gün sürmüş okumam. Çizgi romanları öncesinde, arada ve sonrasında okudum genelde. Muhteşem bir yolculuktu Ölühane Kapıları.
Grace Adieu Hanımları ve Diğer Öyküler kitabı Jonathan Strange ve Bay Norrel evreninde geçen hikayeleri barındırıyor. Öykü okumayı pek sevmiyorum ve bu kitaptaki öyküler de beni çok sıktı. Kitabı tamamlayamadım. Yarısında bir ayraç ile geri dönmemi bekliyor. Cüneyt Arkın’ın kendi kaleminden olan kitap da yine umduğum seviyede değildi.
Çizgi romanların hepsi belli seviyede eserler. Beğenmediğim olmadı diyebilirim. Sonsuz Macera Günleri beni üniversite yıllarına götürdü. Baldurs Gate 2’de beraber maceralar yaşadığımız Minsc ve o dönem kitaplarını okuduğum Strahd ile yeniden karşılaşıp, Baldur Geçidi, Ravenloft ve Dünyanın omurgasında maceralara atılmak keyifliydi.
2002 yılıdan kalma ekran görüntüleri halen duruyor bilgisayarımda

Kısa seri olan Zagor Kökler, Zagor Darkwood Novels ve Mister No - Revolution ile fumetti rüzgarı estirdim bu ay. Zagor Kökler, Zagor’un orijin hikayesini yeniden anlatan çok güzel bir seri olmuş. Mister No Revolution da yine bir orijin hikayesi ama alternatif bir hikaye aslında. Mistern No Vietnam savaşı döneminde yaşasaydı ne olurdu şeklinde orijin hikayesini yeniden yorumlamışlar. O da oldukça güzel idi. Zagor Dakwood Novels’da her kitapta başka bir Zagor macerası anlatılıyor gizemli bir anlatıcının ağzından.
D&D’nin en sempatik ikilisi Minsc ve Boo. BG 2’yi tekrar yüklettireceksin…
Jaheira, Minsc, Keldorn, Nalia ve Cernd. İlginç bir grup, büyücü yok. Minsc dışında da tank yok.
Companion seçimlerimiz tamamen farklıymış. Ben daha klasik kafalıydım, iki büyücü, iki tank, bir hırsız bir de healer. Genelde de hepsi chaotic good, en fazla neutral olurlardı. Oyun şevkimi kaybetmeseydim bu sefer tamemen farklı karakterlerden oluşan ve evil yönelimli bir parti yaratıp Drizzt’e tekrar saldırırdım.
Tam Mage yok aslında ama Aerie Cleric/Mage, Nalia da Mage/Thief olarak iş görüyordu. Bu takıma giren ve çıkan kişiler de oldu zaman içinde. Keldorn ve Cernd’i bir arada tutmak da meseleydi. Arada bir birbirlerine dalıyorlardı Aslında ben de Evil başlamamıştım ama sonuçta bu hale gelmiştim. Takımda da Cernd hariç -Neutral- hepsi Good gözüküyor. Burada eklentiyle birlikte oyunun sonlarındaki görüntüler. Sonlara doğru yaptılarımla kötülüğe kaymışım. Aerie ile de aramı iyi tutup sonuçta evlenmiştik diye hatırlıyorum. Bir arkadaşım daha oyuna Ranger olarak başlayıp Fallen Ranger’a dönüşmüştü yaptıkları ile
En çok zaman harcadığım değil ama en severek oynadığım oyundu kesinlikle Baldurs Gate 2. Bir yaz harcamıştım kendisine. Eklentisini de bitirmiştim.
Steam’de Baldur’s Gate I ve II için Enhanced Edition versiyonları tanımlı hesabımda ama artık oynayacak zaman olmuyor.
Ağustos ayında okuduklarım.
İlk kez okuduğum kitaplar:
-
Fred Hoyle - Kara Bulut
-
Hüseyin Rahmi Gürpınar - Mürebbiye
-
Jack Weatherford - Cengiz Han
-
Güzide Sabri - Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi & Nedret
-
Mustafa Kemal Atatürk - Zabıt ve Kumandan ile Hasbihal
-
Fernand Braudel - Kapitalizmin Kısa Tarihi
Ayın favori kitabı: Kara Bulut
Ayın beğenilmeyen kitabı: Nedret
Ayın kapasitemi aşan kitabı: Kapitalizmin Tarihi
Kara Bulut; BKK içerisinde okuduğum en iyi kitaplardan biriydi. Kurgusu o kadar ilgi çekiciydi ki kitabı tek oturuşta bitirdim. Uzaydan dünyaya doğru yayılan bir gaz bulutu var ve bu gaz bulutu astronomlardan biri tarafından farkediliyor. Konunun ciddi olduğu anlaşılıyor ve devreye bilim adamları giriyor. Yapılan hesaplara göre bulutun on sekiz ay içerisinde dünyaya ulaşacağı büyük bir felaket getireceği anlaşılıyor. Bu felaketi minimum düzeyde atlatmak için çalışmalar başlıyor ve bilim insanlarından oluşan bir enstitü kuruluyor. Bilim adamları; bulutu anlamak ve onunla iletişim kurmak için çalışırken bir yandan da mevcut hükümetlerle ve siyasetçilerle uğraşmak zorunda kalıyor. Böylece kitap dünya dışı ilk temas ile siyaset eleştirisini yan yana getiriyor ve ortaya müthiş bir eser çıkıyor. 10/10
Nedret: Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi’nin devamı olarak yazılmış. Kitabın her sayfasından vıcık vıcık romantizm akıyor; okurken baygınlıklar ve havaleler geçirdim. Birkaç gün elimde süründü ve ayıp olmasın diye bitirdim. Beğenmedim.
Kapitalizmin Kısa Tarihi: Kitap bana inanılmaz ağır geldi. Bu kitabı okumadan önce Avrupa Tarihi ile ilgili kitaplar okumak yararlı olacaktır. İnternetten okuduğum yorumlara göre yazarın Akdeniz ve Maddi Uygarlık kitaplarını tamamlayıcı bir esermiş. Benim kapasitemi aştığı için başka bir zaman tekrardan okuyacağım.
Üstat helal olsun çok iyi okumuşsun. Bu kadar dolu dolu bir ay geçirebilmek için taktiklerin var mı?
Bir de hangi meslekle iştigal, meslek okumaya izin veriyorsa ben de geçiş yapayım
Abi çok teşekkürler galiba ilk defa bu kadar çok kitap okudum bir ay içerisinde. Öğrenciyim, Haziran’dan beri boşum. İş bulamadım ve de çok dışarı çıkan biri değilim. Hâl böyle olunca birkaç aydır günün büyük bir kısmını kitaplara ayırıyorum. Üniversite açılınca ayda üç dört kitaba düşerim yine.
O zaman mezun olup, çalışıp, evlenip, çoluk çocuk sahibi oluncaya kadar bol bol oku. Yoksa ben ayda 2000 sayfayı geçersem çok mutlu oluyorum
Herşeyi geçtim bu sıcakta nasıl okudun bu kadar kitabı. Bravo. Umarım keyif almışsındır hepsinden. Şu Kara Bulut ilgimi çekti. Sjackde incelemişti. Listeye ekledim.