Anlıyorum.
Özellikle “kötü” imasında bulunmadım aslında, kültür farklılığı ve yeni kültüre entegrasyon sorunu var dedim. Olayın ilk çıktığı yer olan Kayseri’nin mahallesinde de bu tarz bir atmosfer hakim olduğundan bahsettim.
Olayın en başta büyüme sebebi pedofili bir tecavüz suçu üzerine tutuklama yapmak isteyen polisin alıkonması. Suç bireyseldir, bu suçu işleyen bir Türk de olabilirdi savunmaları için ise bahsettiğim Anadolu’da ideolojik görüş kısmı devreye giriyor.
Bu kadar nefret olduğunu düşünmeme sebebiniz kimsenin bunu belli etmemesi olabilir. Çünkü ben şu an bu yazdıklarımı yazarken hakaret içerikli bir kelimem olmamasına rağmen her an birinin bana “sen ırkçısın, faşistsin” diyebileceğinin bilincinde yazıyorum.
Bununla uğraşmak istemeyen, etiketlenmek istemeyen insanların da konudan kaçınması ve negatif bir söylem dile getirmemesi çok doğal diye düşünüyorum.
İşin trajikomik kısmı nefret duygusunun karşı tarafı bu arada. Türkler Suriyelilerden nefret mi ediyor din kardeşim mi diyor bilemem. Bu durumdan bağımsız bir konuda aynı görüşte olan insanlar bile ufak noktalarda birbirinden ayrışabilirken kitleleri genellemenin çok doğru olmadığının farkında olarak maalesef ülkemize sığınan birçok mültecinin bizim için pek iyi düşünmediğini söylemeden edemiyorum.
Buna “kötü davranıyorsunuz ve ırkçısınız neden sevsinler sizi” diyen olabilir. Bu tarzda görüşleri fazlaca aşırı bulmakla beraber bir metaforla şöyle açıklayım: Öz evlat (çok kaba tabirle) giyecek don bulamazken hükümet babasının üvey evladına her kolaylığı sağlaması haliyle insanda antipati uyandırır. Çocuklar babasına el kaldıramayacağı için hıncını birbirinden çıkarır. Senaryoda ek olarak geçinme sorunu yaşayanlardan üvey evladın gidebileceği bir evi daha var artık. 
Kayseri’deki olayın hemen sabahında kuzey Suriye’de misilleme yapıldı. Belki Kayseri’deki durumla kalacak olay ertesi gün kuzey Suriye’de Türk bayrağının yakılması, yırtılması, ciddi ciddi üzerinde zıplanması, sivil Türk araçlarına saldırılması ve Suriye’deki Türklerin(?) gitmesi için çağrılar yapılması gibi çeşitli tepkiler gelince bu durum bahsettiğim diğer illere sıçradı. Ben kendini milliyetçi olarak tanımlamayacak bir Türkün bile bayrağa hakareti tolere edeceğini düşünmüyorum. Yeni nesilde bilinç ne durumda bilmiyorum ama benim jenerasyonum ve benden büyük jenerasyonda gözlemim bu yönde. Vatanını milletini seven için bayrak kutsaldır: marş mı okunacak, bayrağa bakılır, saygı duruşu mu olacak, bayrağa bakılır. Hep bu şekilde yetiştirildik okulda.
Sonuç olarak bu olaylar paralel zamanda değil, sıra sıra birbirinden kaynaklanarak oldu. Kim kimi fonluyor bilemem. Fakat Suriyeliler Türkiye’den bu kadar memnuniyetsizse, onlar da dolup taştıysa ve bayrak yakacak kadar gözleri dönmüşse vatanları azcık güneyde onları bekliyor zaten, neden misillemeyle uğraşıyorlar? Suriyelilerin bu kadar savaşmaya dövüşmeye meraklı bir millet olduğunu bilmiyordum ben, savaş zamanı kadını-çocuğunu geçtim akın akın erkek popülasyonu geldi ülkeye. Asıl tartışılması gereken, bit yeniği olabilecek kısım burası sanki. 
Şu anki öfkeyi “geçmişte bu kadar tepki verilmedi” diyip başka olaylarla karşılaştırmak da biraz manasız olabilir. Bardağın taşmadan önce dolması gerekir.
Bit yeniği olduğunu düşünmekte haklısınız. Ben de öyle düşünüyorum. Anadolu’yu bilmem ama Kuzey Suriye taraflarında bir bit yeniği var.