Bu ifadenin neden böyle olduğunu ben kendimce size anlatayım. Siyaset ve din… yıllarca gördüğümüz savaşlar, çatışmalar, barbar olarak nitelendirilmek… Silah ticareti piyasası, herkesin ekmeğine bir şekilde yağ sürülmesi. İnsanlar bir şeylerin sömürülüp tahrip edilmesinden elbet rahatsız hele de ülke bu haldeyken. Ben de rahatsızım biliyor musunuz? Tüm faturanın gelip bana kesilmesinden, sizin için demiyorum ama bu böyle. Bu ülkedeki insanların çoğunun şekilden öteye gidememesinden o kadar rahatsızım ki. Çok uzağa gitmeyin bizim ülkemiz de Arap baharını yaşıyor. İş milliyetçilikten dine dönüyor haliyle.
Hadis ilmine bakınca ben bu yapılan şeyleri gelenek ve o zamanın fetih kafası gibi görüyorum. Mekke’nin fethinde kimse öldürülmedi. Kimse kimsenin canına gasp etmediği sürece olmadı. Hadis’e tekrar bakalım. Merfu, maktu, mevkuf, şazz vs gidiyor bu. Tek peygamberin ağzından çıkan da merfu hadislerdi. Veda hutbesi bile kan politikası yapmadığının çok güzel bir örneği. Peygamberden sonrası beni bağlamıyor. İslam diye gösterilen o kadar mezhep İslam değil ki. “Gerçek İslam bu değil” de demiyorum. Kim neye inanıyorsa inansın biz laik bir ülkedeyiz. (Nereye elimi atsam oradan kaos çıkmasından bıktım) Bu da aynı bir yaptırım. İnanca saygı yoksa inanan kişilere olması taraftarıyım. Çağlar ve getirileri her zaman farklı olmuştur. Bu şu an için de geçerli.
İslam coğrafyasının çileleri bitmez, o konuya girmek de istemem açıkçası. Ama zaten İslam coğrafyasının çilelerinin konuyla ilgili olduğunu düşünmüyorum hocam.
İslam coğrafyasında birilerinin birilerini öldürmesinin, kışkırtılmasının ya da -gerçekten sömürülmekse bunun adı- sömürülmesinin ülkemizde resmi kurumlarca özgürlük kısıtlamasına yol açmaması gerektiğini düşünüyorum. Spotify listesi cidden önemsizdir belki ve “Allah’ın telefon zil sesi” cidden de tatsız bir espridir. Ama bugün devlet eliyle (bunu silah zoruyla diye okuyunuz, çünkü devlet eliyle yapılan şey esasında silah zoruyla yapılan şeydir) bu engellenir, yarın Netflix’den dizi kalkar, öbür gün bir bakmışsınız hükümet onaylı olmayan şarkı dinlediğiniz için teröristsiniz, hapistesiniz. Normalde “slippery slope fallacy” deyip geçebilirsiniz belki ama dediğim gibi, bunların güncel örnekleri sınırlarımızın azıcık ötesinde canlı canlı yaşanıyor. Ayrıca “takiyye”, “dar’ül harb” gibi kavramların farkında olan insanlar olarak da akıllı davranmak lazım diye düşünüyorum. Bazı insanlar bu şekilde yaklaşıyor cidden, ve bu tip insanlara saygının/müsamahanın akılsızlık olduğunu düşünüyorum şahsen ben.
Şıhı istedi diye deve sidiği içen vahhabi artıklarını yağlayıp şakşaklamanın sonucu. Bunlar içinde bulunduğu kültürün kanserli tümörlerinden başka birşey değiller. Yıllardır işte tam bu kültür bize Türk kültürü olarak empoze ediliyor.
Bunlar da aynı kafadaki başta tipler.
10 numara seçmen…
Geçenlerde de namaz kılmaya engel diye 600 yıllık Türk motiflerini sökmüşlerdi.
Ben bu zihinsel engel olayını pek anlamıyorum. Zihinsen engeli var denilince insanın gözünün önüne ne yaptığını bilmeyen kişi geliyor ama durum öyle değil.
Misal fenerbahçeli Rambo Okan’ın da suç ehliyeti yoktur raporu var. Çoğu kişiden çok daha akıllı bence.
Sadece o da değil, sokak röportajlarında da çok görüyorum normal insan gibi konuşuyorlar, anlatıyorlar ülke öyle uçtu böyle kaçtı vs. sonra zihinsel engelli raporum var diyorlar.
Engelli maaşı almak için mi yapıyorlar, arka planını gerçekten bilmiyorum ama “zihinsel engelli raporlu” deyince aklınıza ne yaptığını bilmeyen insanlar gelmesin.
Bu cehalet veya eğitimsizlik değil. Bu organize kötülük.
Mesela Kurtuluş Savaşında halkın %100 ü savaşmadı. Bazı cephelerde %20-30 savaştan kaçma görülürdü.
Mesela şapka kanununa karşı geldi diye asıldı denilen iskilipli hain atıf aslında Yunana karşı gelen kafirdir diye Kurtuluş Savaşına karşı çıktığı için vatana ihanetten suçlu bulundu asıldı. Aslında 100 yıl önce de herkes pirü pak değildi. Hep kötüler vardı. Ama bu kadar güçlü olmadılar.
O günlerde Sütçü İmam veya farklı milyonlarca muhafazakar, dindar insan da Kurtuluş Savaşına katılıp savaştı.
İşte heryerde biz bu halkın cahilliğini hafife alıyoruz deniyor ya, cahillik değil bu, organize kötülük.
Ankara Tren Garı saldırısı ülkemiz tarihinin en fazla kişinin öldüğü saldırı oldu. 109 kişi vefat etti.
Konyada milli maçta saygı duruşu yapıldı, insanlar ıslıkladı.
109 tane insan bombalı saldırıda ölecek, solcu diye saygı duruşunu ıslıklayacaksın, sonra taptığın üstat dediğin mısır püsküllüoğlu delisi ölecek saygı bekleyeceksin. Hem de bu deli Cumhuriyetin kurucularına sabah akşam küfredip hakaret edecek, aman ölümüze saygı göstermiyor bu kafirler diyeceksin.
Kötüler hep vardı kısaca, ama bu kadar hiç güçlü olmadılar. Namussuzlar hiç bu kadar güçlü olmadı. Tecavüzcü tarikatlara devlet hiç bu kadar yardım yağdırmadı, ülkenin tapusunu 3 5 kişiye hiçbir zaman böyle vermedi.
neden, 
