Baş roldeki oyuncu çok yapmacık. Bence hareketleri vs. çok abartılı. Konusu fena değil ama gerçekten bu kadar izlenmesine şaşırdım. Çok nitelikli bir senaryo ve oyunculuk yok. Zevkler ve renkler diyerek buradan uzaklaşıyorum.
Camdaki kız, annem bakıyor bende salonda bulunmuş olarak maruz kalıyorum mecbur. Beklediğiniz kadar kötü değil ama, vakit bile geçiyor.
Bende görsel attım
Çok izlenmesindense bu kadar beğenilmesine şaşırdım ben. Netflix ile hem Kore dizilerine alışık olmayan hem de bu tarz hayatta kalmalı konularla çok ilgisi olmayan izleyiciye ulaşınca çok orijinal olduğu düşünüldü sanırım. Patladı gitti.
Oyunculuk da gayet iyi aslında. Sadece biraz fazla fazla oynadıklarından alışma süreci gerekiyor. (Başroldeki abi normalde iyidir, burada biraz overacting yapmış gerçekten de.)
Bu dizi Netflix’te yayınlansaydı ahlakımız bozuluyor diye yaygara koparırlardı, ulusal kanalda yayınlanınca apışıp kaldı herkes . Sado-mazoşizm, vajinusmus, ensest… ne ararsan var. Hafiften ‘‘Succession’’ dizisinden özenilmiş sahneleri beğeniyorum, fena değil bence de.
Squid Game 10/8
Ben izledikten sonra popüler oldu. Bu popülerliği hak ettiğini düşündüğüm bir dizi. Başından sonuna kadar merak ederek zevkle izledim. VIP’ler leş gibiydi, onun dışında oyunculukları da sevdim.
Mare of Easttown 10/10
Hayatımda izlediğim en kusursuz şeylerden biriydi. Bu kadar mı güzel işlenir bir hikaye… Resmen başından kalkamadan izledim ve bunu yaptığım ikinci dizidir bu. Olay örgüsünde kayboldum, karakterlerin arasındaydım sanki hep, yaşayarak izledim resmen. Bol entrikalı, karamsar, başı sonu belli, kusursuz oyunculuklar ve yıkıcı bir polisiye isteyenler bu şöleni kaçırmasın derim. Tadı damağımda kaldı. Keşke başka sezonlar da gelse…
Alice in Borderland 10/1
Squid Game sevenler bu dizinin daha iyi olduğunu vs söylüyorlardı sosyal medyada… İzlememiş olmalılar. Rezalet oyunculuklara tahammül edemedim, mantıksız mimikler, konuşmalar gözlerimi yuvarlattı resmen, üstelik olay örgüsü amaçsız, beni bağlayan hiçbir şey yok dolayısı ile işleyiş sıkıcı geldi… Üçüncü bölümde son veriyorum.
Dan Harmon’un Rick and Morty’sini izledikten sonra başladım. Özellikle sitcom tarzından sıyrıldıkları bölümler çok güzel.Pop,Pop!
Squid Game 8/10
Dizinin konusunu çok beğendim. Oyunculuklar da fena sayılmazdı. Polisin geçmişi ile ilgili hiçbir bilgi verilmemesi saçmaydı, son sahnesi gerekli heyecanı yaşatmadı bu sebepten. 2. Sezona gerek var mıydı? Bilemedim. Final bölümünde ki sürpriz iyiydi tahmin edememiştim.
The Letdown 7/10
Yeni başladım, konusu itibariyle ilgimi çekti. Yenidoğan bebek sahibi bir aile ve özellikle annenin yaşadıkları olayları işleyen komedi ağırlıklı bir dizi. Kendimden parçalar bulduğum için ilgimi çekti sanırım.
İlk bölümünü izleyince fark ettim ki ben bu hikayeyi daha önce izlemiştim:
Hatta okumuştum:
Yönetmenin dediğine göre yoksulluk çektiği bir zamanda aklına gelmiş bu konsept… Geç hocam bu işleri, bildiğin araklamışsın. İzlediğim kadarıyla estetik ve sinematografi olarak şahane, ama konsepti ben buldum diye demeçler verme yemezler.
Ve insanlar dünyanın en orijinal ve en iyi şeyiymiş gibi bu diziyi savunuyorlar. Aynı konseptten milyon tane var.
Kötü dizi değil ama artık Squid Game kusacağım. Dizide kuzey koreli sığınmacıyı oynayan kız güzeldi o kadar. Millet bir birini paralıyor çerezlik dizi için.
Liar Game’i bitirememiştim. Onun hakkında yorum yapamam ama Squid Game ve Kaiji arasındaki anormal benzerliğe ben de katılıyorum.
Oyunları yönetenin maskeli gizemli bir ekip olması açısından da Liar’s Game’e benziyor.
Bitirdim.
Diğer deathgame türündeki yapımlara göre neden bu kadar tuttuğunu anlayabiliyorum. Çünkü oyunlar çok çok çok basit. Çocuk oyunu oldukları için hiçbir izleyicinin kafasının karışmasına imkan yok. Hiçbir strateji, taktik vs. gerektirmiyor. Son oyun, oyun falan değil dümdüz dövüştü. En beğendiğim oyunun(köprü) Kaiji’den arak olması da güldürdü. Her karakterin başına gelenler tahmin edilebilirdi. Bu yüzden oyun sahnelerini sıkıcı buldum.
Oyun dışı sahneler biraz daha iyiydi, özellikle polisin hikayesi en iyi kısımdı. Dizide beni şaşırtan tek gelişme yaşlı adamın olayıydı.
İkinci sezonda ne yapacaklar merak ediyorum, diğer yapımlar oyunların derinliği ve karmaşıklığı ile tazeliğini koruyor. Burada adam öldürme şokuyla izlettirdiler ama ikinci kez işlemez bu formül.
Her yerde karşıma çıktığı için " Ne diziymiş arkadaş konuş konuş bitmiyor" diye söylenerek diziyi açtım. Açıkçası abartıldığı kadar iyi bir dizi değil bana göre. Birkaç bölümde sıkıldım. Oyunlar çok etkilemedi
(Favori oyunum Köprü). 10/6
Uzun zamandır listemede olan bir diziydi. Gençlik dizisi ama ilginç bir havası vardı. İzlemesi keyifliydi. Diğer gençlik dizilerine göre daha cesurdu. Duygusal yönü iyiydi. Zendaya olmasa daha da güzel olurdu. Zendaya’nın oyunculuğu hiç hoşuma gitmiyor. Dune ile birlikte iyice nefret ettim. 10/8
Kitabını 1 günde bitirmiştim. Çok sıcak ve eğlenceli, bir o kadar da duygusal bir kitaptı. Dizi güzeldi. Tamamıyla kitaba bağlı kalmıştı. Tavsiye ederim. 10/7.5
Son olarak Lucifer 5.sezonu izledim. Kötüydü. 6.sezon için biraz mola vermem gerekiyor. İyice sıkıcılaştırmışlar diziyi.
Downton Abbey
Bunca zamandır neden izlemedim diye kendime kızdığım bir dizidir. Geçen sene Amazon Prime’da başlamıştım ve üçüncü sezona geldiğimde Amazon pat diye kütüphanesinden kaldırmıştı. Saçma sapan online dizi siteleriyle uğraşmamak için bekletiyordum ki Netflixe gelince kaldığım yerden devam ettim. Son sezonundayım ve bitmesin diye yavaş yavaş izliyorum Konuyu zaten biliyorsunuzdur bir Lordun ailesinin ve hizmetkarlarının günlük hayatı diyebilirim tabi arada olaylar olaylar da oluyor
10/10
Modern Family
Hayatımda izlediğim en komik ve eğlenceli dizilerden biri. Yine çok geç kaldığım dizilerden. Hala bitirmedim çok sevdiğim dizileri bitiresim gelmiyor Günde 1-2 bölüm stres atmak için izliyordum son sezonlara gelince bitmesin diye ara verdim.
10/10
https://api.diziroll.com/uploads/series/poster/539/size_258x372_dOEUfQDRhIMwBlSHaJArOE6AL8l.jpg
The Fall
Güzel başlayıp kötü biten bir dizi. Seri katil hikayelerine bayılan biri olarak ilk bölümden hemen içine çeken bir dizi oldu. İlk sezonu gerçekten güzeldi, ikinci sezonunda ivme düşmeye başladı. Üç bu güzel konuya ve diziye yakışmayan hastane dizisi gibi bir şeye dönüşünce ve akmayınca bırakmaya karar verdim.
10/6
The Sinner
Her sezonu farklı bir olayı işleyen dizilerden. Seneler evvel ilk sezonunu izleyip çok beğenmiştim sonra netflixe gelince tekrardan ilk sezondan başlayıp çıkan üç sezonunu da bitirdim. Her sezon Dedektifimiz Harry Ambrose’un aldığı ilginç vakaları izliyoruz. Biraz karanlık bir yapısı var bazı izleyenler ikinci ve üçüncü sezonları beğenmemiş ama bana göre ilk sezon açık ara en iyisi olsa da diğerleri de güzeldi. Bir de her sezonunda ayrı bir psikolojik vakadan bahsettiğini okumuştum bir yerlerde. Dördüncü sezonunun başlamış olması lazım ama hdizleöyleizleböyleizle siteleriyle uğraşmamak için Netflixe gelmesini bekleyeceğim
10/8
Clickbait
Konusu tam anlamıyla spoiler olacağından bahsetmek istemiyorum ama güzel bir kurgusu vardı merakla izletti.
10/8
Bunlar dışında Squid Game izledim tabi ki. Bence eğlenceli bir diziydi. İlk çıktığı hafta izledim ve bu kadar patlayacağını açıkçası hiç düşünmemiştim. Bu arada çok karşılaştırılan Japon yapımı Alice in Borderland daha güzeldi :d
Squad Game
Neredeyse tüm yüksek puanlı dizileri izlemiş biri olarak çok net ve objektif konuşursam, tarihin en iyi dizidir.
Succession
Çok kaliteli bir dizi olduğunu biliyordum ve ne zamandır izlemek isteyip izleyemediğim için omuzlarımda bir yük hissediyordum. Bir şekilde başlayıp 2 bölüm izledim ve tabi ki çok beğendim.
Diyaloglardan oyunculuklara, çekimlerden soundtracklere kadar harika bir dizi.
Devamını çok merak ediyorum.
Konusu:
Aynı apartmanda yaşayan üç yabancı, apartmanlarında korkunç bir ölüm meydana geldiğinde bunun bir cinayet olabileceğinden şüphelenir. Gerçeği ortaya çıkarmaya karar veren üçlü, araştırma yapmaya başlar ve bunu belgelemek için bir podcast kaydeder.
Düşüncelerim:
Gizemi beklemediğim kadar iyiydi. Süresinden dolayı bazı şeylerin havada kalacağını düşünüyordum. Kısa süresine rağmen dolu dolu geçti. Komedi yapımlarını izlemeyi sevmediğim halde hayran oldum.
Dexter 9. Sezonuyla tekrar başlamış. İlk bölümünü yeni bitirdim. Dizi çizgisini gram bozmamış diyebilirim şimdilik.
Bu sefer güzel bir final izletir umarım.
Futurama gibi bir efsaneyi izledim ve bitirdim. Disenchantment ve The Simpsons dizilerinde de güncele yetiştim. Büyük bir boşluğa düşünce önüme Bob’s Burgers çıktı. Daha önce görmüştüm ama ilgimi çekmemişti. Bir bakayım nasılmış diye izlemeye başladım ve kendimi durduramıyorum artık. Seslendirmeler, karakterler, espriler, konular ve konuların çok güzel şekilde yönetilmesiyle ortaya çok başarılı bir iş çıkmış. Fakat bu dizi yeterince ilgi görmüyor gibi geldi bana. Dünya geneli nasıldır bilemem ama Türkiye’de neredeyse kimsenin bu diziyi izlediğini görmedim. Hatta bir bölümün altındaki yorumda ‘‘Sadece ben izliyorum sanırım.’’ yazmış birisi. Bob’s Burgers benim için gerçekten altın madeni gibi oldu şu sıralar. Her gün iki bölümle sınırlandırıyorum kendimi.