Hangi Kitabı Okuyorsunuz? (Detaylı İnceleme)

Ağlayarak kapatacaksınız o kapağı.

1 Beğeni

David Eddings’in Belgariad serisinin ikinci kitabı olan Büyücüler Kraliçesi’ni okuyorum. İki kitaptır yolculuk yapıyorlar ve nedense beş kitabın yolculukla süreceğini hissediyorum, umarım öyle değildir. Sıkıldım biraz çünkü.

2 Beğeni

Bu noktada araya girmek istiyorum, 7-10 arası gerçekten okurken yaşlandığım bir kısımdı ki ben son okuduğum sefer her gece bir kitap mottosuyla yola çıkmıştım ve 6. kitaba rağmen bu mottoma sadık kalmayı başarmıştım, sonra şu dört kitabı 5 gecede bitirerek bozdum zinciri ki sonra da devam edip seriyi bitirmedim. Daha önce de başka bir ‘‘seriyi baştan sona okuma’’ denememde de 7. kitabın sonunda pes etmiştim. Kısaca seride insanı en çok yoran kısım bu dört kitap, ayrıca eğer entrikadır, dedikodudur, taht kavgasıdır falan seviyorsanız hoşunuza gidebilir, sonuçta hikayenin yavaşlamasının bir sebebi de bu tarz olayların çok olması.

Haydaaa hemen bitiriyim o zaman :smile:

Yerli bilimkurgudan sonra yabancı kurguya geçmenin zamanı geldi diyerek Marslılar’a başladım. Son öykünün yarısındayım neredeyse.

Marslılar adlı bu kitap 4 kısa bilimkurgu öyküsünden oluşuyor. Hepsi de Asimov’a ait. Hepsi de bir Asimov klasiği. Özellikle bilimkurgunun ilk dönemlerinde yazılmış olan bu öyküler beni mest etti açıkçası. Kitabı bulmak zor ama ikinci elini edinmenizi tavsiye ederim.

Kapak berbat ama içerik tam tersi. Hiç değilse kapağı çok iyi olup içeriği fıs değil. :slight_smile:

9 Beğeni

Serinin büyük bir kısmını yolculuk bölümleri oluşturuyor. Ancak David Eddings fantastik bir serinin vazgeçilmezlerinden olan yolculuk bölümlerini en iyi anlatan yazarlardan birisidir. Yazarın tarzına alışırsanız fazla sıkılıacağınızı zannetmem.

2 Beğeni

Yer altına girmediler daha değil mi? :thinking: Oradan sonra ben inanılmaz keyif almıştım. Karakterler biraz daha olgunlaşıyor ama yine de fantastiğe giriş serilerinden sonuçta. Tanrı UI idi yanlış değilsem. Oradan sonra beni tam anlamıyla kazanmıştı.

2 Beğeni
  1. ve 10. kitaplar aşırı yavaştır, 7. ve 9. kitaplar bana o kadar kötü gelmemişti. Matrim olmasa bu kitaplar okunmaz hale gelebilirdi.
2 Beğeni

Aynen hissettiklerime tercüman olmuşsun. Bu cilt hakkında ki tek olumlu yerler kitabın sonlarının surprizlere dolu olması. Ben sonundaki süprizler yüzünden bu kitaba olumlu baktım. Ama sirk kısımları ve romantizmin can çekişme kısımları çok gereksiz laf kalabalığı idi.

2 Beğeni

İkinci kitabı neredeyse yarıladım Vo Mimbre’ye geldiler daha.

Yolculuk anlatıları da keyifli ancak kitabı elime aldığımda en fazla bir iki bölüm okuyup kapatıyorum keyifli ama aynı anda sıkıyor da? Anlatamadım :sweat_smile:

image
Andromakhe’yi okudum. Genel olarak güzel bir oyun olsa da olay örgüsü biraz zayıf kalmış. Kitapta en sevdiğim kısım, Peleus’un Menelaos’a saydırdığı kısım oldu.

3 Beğeni

Belgariad’da ana karakterin çok güçlü yan karakterler arasında silik kalması benim canımı sıkmıştı.

Sonsuzluğun sonu dahil buraya kadar geldim, kalanının basılmasını bekleyip ara veriyorum ve bundan sonrası Dune.
Vakıf her kitabı ile harikaydı, dört dörtlüktü.

Burada canavar varmış, sanırım.

9 Beğeni

ISSOLA (VLAD TALTOS #9)

Hem Sethra, Morrolan ve Aliera gibi özlediğim karakterlere geri döndük hem de birçok sorunun cevabını aldık. Serideki favori kitaplarımdan biri oldu.

Vlad Taltos ile ilginç bir ilişkim var. Hiçbir konuda favorim değil, bir kitabı bittiğinde sonrakinde ne olacak diye merak bile etmiyorum ama ne zaman elime alsam gülümsetmeyi başarıyor.

2 Beğeni

Bir kitap düşünün, karakterlerin yanı başında onlarla beraber olaylar sizinde başınızdan geçiyormuş gibi olsun. Ferenc Molnar’ın "Pal Sokağı Çocukları"nı okuduğumda işte bunları hissettim. Sanki Boka’dan bende emir alıyor, Csenakos’un ıslığını duyuyor ve Nemecsek’le beraber Pal sokağında geziniyordum. Sürekli dönüp dönüp okuduğum kitaplar vardır. Bu kitap da, ne zaman çocukluğumu özlesem açıp okuyacağım bir kitap oldu. Okumayanlara şiddetle tavsiye ediyorum.

19 Beğeni

Kitap: Tanrı’yı Gören Köpek
Özgün Ad: La boutique del mistero
Yazar: Dino Buzzati
Kapak Resmi: Dino Buzzati
Yayın: Can Sanat Yayınları
Baskı: 2016 Temmuz, 5. basım
Çeviri: Rekin Teksoy (İtalyanca)
Sayfa: 192

Tanriyi

Öyküler
• Yedi Ulak
• Büyük Baskın
• Yedi Kat
• Ama Yine de Kapı Çalınıyor
• Pelerin
• C’yle Başlayan Bir Şey
• Bir Damla
• Savaş Türküsü
• Dünyanın Sonu
• Boşuna Çağrı
• Noel Öyküsü
• Tanrı’yı Gören Köpek
• Bir Şeyler Olmuştu
• Fareler
• Uçan Daire
• Düşkün Zorba
• Ermişler
• Hamamböceği
• Ay Işığında Tavşanlar
• Hastane Sorunları
• Büyük Otelin Koridoru
• Bir Ozanın Anısı

Dino Buzzati… Harika bir kalem, harika bir yazar… Öykülerinde genellikle bir karamsarlık, bir hüzün, kimi kez belirli kimi kez ise belirsiz bir tekinsizlik var. “Yedi Kat” başlıklı öyküsünü her okuduğumda içim kararır ama öykü o denli ustaca işlenmiş, o denli akıcı ilerlemektedir ki sonunu getirmeden bırak(a)mam (öyküde, hastalığının ilerleyişi kendisinden gizlenen bir adamın adım adım ölüme doğru yol alışı anlatılır). Kitapta fantastik ögeler gerçekliğe yedirilmiş durumda; dolayısıyla kimilerince “büyülü gerçekçilik” akımına bağlı olarak değerlendirilebilir. Ama bence, hangi yazarlardan etkilendiği sorulduğunda Poe ve Kafka adlarını zoraki bir geçiştirmeyle anan Buzzati’nın tarzı kendine özgü.

Kitaptaki kimi öyküler Delidolu Yayınları’nın 2017 yılında çıkardığı “Yedi Ulak” adlı kitapta da yer alıyor ama kimi öyküler yalnızca bu kitapta var. Ayrıca çevirmen Rekin Teksoy’un duru Türkçe’sini çok beğendiğimi de eklemeliyim. Buzzati’yi okumanızı öneririm…

Kitabın arka kapağındaki yazı şöyle:
Romancı, öykü ve oyun yazarı Dino Buzzati, kendine özgü taşlama ve mizah anlayışıyla çağdaş İtalyan edebiyatının en saygın yazarlarından biri. Edebiyat çizgisinin kökleri genellikle Edgar Allan Poe ve Franz Kafka’ya bağlanan ama özellikle kısa öykülerinde tümüyle özgün bir fantastik dünya yaratmış olan Buzzati, sanayi toplumunun, günümüz insanı üstüne bir karabasan gibi çöreklenen baskılarını kimi zaman gerçeküstücü, yer yer olağandışı boyutlarda işliyor. Tatar Çölü adlı romanı ve Klinik Bir Vaka adlı oyunuyla büyük üne erişen Buzzati, en güzel öykülerini bir araya getiren Tanrı’yı Gören Köpek’te, çağdaş insanı sarmalayan gizemi aralamaya yöneliyor. İnsanoğlunu tüm zayıflıkları, tüm çelişkileriyle ele alan bu öyküler günümüzün yalnız insanını psikolojik derinliğiyle irdelemekle kalmıyor, tükenmeyen umutlarımızı da dile getiriyor.

11 Beğeni

image
Coriolanus’un Tragedyası’nı okudum. Sahnelenmek için biraz zayıf kalan bir oyun olsa da okunmak için çok değerli bir kitap. Demokrasilerde halkın "Demagog"lar tarafından nasıl kolayca manipüle edilebildiğiyle birlikte, halkın dürüst yöneticiler yerine kendilerini kandıran yöneticileri tercih ettiğini anlatıyor.

8 Beğeni

**Aldous Huxley - Cesur Yeni Dünya’yı Ziyaret **

Bu kitabı mutlaka okumalısınız. Bu kitapsız bir Cesur Yeni Dünya sadece hayalci bir kurgudan öteye geçememektedir. Yazarın aklındakilere ve daha fazlasına bu ilave kitapla tam nüfuz edebiliyoruz. Kurgunun dışına çıkarken farkedeceksiniz ki, aslında “birileri” tarafından gerçekte oluşturulan bir kurguda yaşıyoruz zaten.

Ütopya’dan-------Distopya’ya,Distopya’dan-------- Gerçek Dünya’ya hoşgeldiniz.

Goodreads inceleme

17 Beğeni

Haydi başlıyoruz.

19 Beğeni