Okuduğum Tarih: 16-19 Aralık 2022
[Okuduğum 364.betik]
2022 (Pars) yılında okuduğum 91.betik
[Aralık ayının 6.betiği]
Gezi yazıları aslında bize edebiyatın coğrafya ilişkisini anlatır. Hatta gezi yazıları sayesinde bir eser yazarken eserde kullanacağımız yerleri nasıl betimlememize de yardımcı olur çünkü gezi yazıları bize hem gezilecek yeri tanıtarak oraya gitmemize vesile olurken diğer yanda edebi açında gezilecek yerin ruhsal ve fiziksel betimlemeleriyle o yerin bedizini çekeriz.
Yazı makinesi olan rahmetli kalem, gezi yazısı ile günlük türleri başarılı bir şekilde bir arada edebi çerçevede arkadaşlarıyla birlikte Tavşancıl’a gidip bir av anısı yazmıştır. Kalemin gereksiz uzatmaları olmasa da gezi günlüğü sıkılmadan bir solukta okunur. Bahsettiğim kusuruna rağmen o günlüğü okurken sanki onlarla birlikte oradaymışız gibi bir sezgi uyandırıyor çünkü deniz yolculuğunda gördüğü manzaraları başarılı bir şekilde betimlediği için. Hatta av anısında neler yaşadığını bir kurgu çerçevesinde yazmış.
Deniz yolculuğu kişiye o kadar güzel duygular yansıtıyor ki o anda Keyfim’de olmayı diliyorsun sevdiğin kişiyle çünkü sıradanlaşan yaşamından küçük bir kaçamak yapmak isteriz. Böyle düşünürken gezi günlüğünde gemi terimlerine uzun uzun açıklamalarla değinen kalem yüzünden o ruh halinden çıkıyorsun çünkü açıklayıcı ve öğretici anlatımları pek sevmeyiz. Bize bu iki tür resmen kafa ütüleyici gelir. Bu tür anlatımlardan kaçınarak başarılı bir gezi günlüğü yazılır.
Gezi günlüğünü okurken kalemin arkadaşlarıyla geçirdiği dört günlük serüvendeki neşeli anıları o kadar gıpta ettim ki resmen orada olmak istedim. Arkadaşlarla bir araya gelince elimizdeki ve yanımızda taşıdığı teknolojik aygıtları bir kenara bırakıp onlarla dolu dolu bir anı oluşmasına vesile olun çünkü ileri o anıları hatırlayarak daha da güzel anılara imza atma cesaretleriniz olur. Avcı olmayı hiç sevmem ama arkadaşımla bir adayı gezerken o anda dolu anılar biriktirmeye başlarım. Belki arkadaşım sıkılsa da öz açımda anın tadını doya doya yaşamak için çabalarım çünkü üç günlük Dünya’da yaşadığımız için yarına çıkma garantimiz yok maalesef.
Kalem bize adaları anlatırken gözlerimi kapattım. Gözümün önünde Yusifer (Yusuf Ulufer) ağabeyimle birlikte gittiğim Heybeliada gezmecesi geldi. O gün öz açıma çok mutlu oldum. Ümidim o da mutlu olmuştur ki öyle düşünüyorum çünkü ona seve seve yoldaşlık ettiğim için Tanrı da ummadığım anda beni mutlu ettiğini sezdim. Avcı olmayabilirim ama bir sevgi ve arkadaş toplayıcısıyım. Çuvalıma bakınca çok güzel anılar bana göz kırpıyor. Ben de bu göz kırpmalarına gülümseyerek doğru yolda olduğumu anladım. Ülkemizde gezi yazıları ve gezi günlükleri bol bol yazılması dileğiyle avcıyı da av sahasında ölen avı da av gezileri sevenleri de toplayıcıları da bu gezi günlüğünü okumaya şiddetle çağırıyorum…