Kitaptaki kahramanımız daha sonra farkına vardığı zihin okuma yeteneğine sahiptir. Fakat bu yetenek biraz daha gelişmiş olup; kahramanımızın zihnine girdiği kişinin yaşadıklarını da ona yansıtıyor. Hatta hayvanların zihnine girip neler hissettiğini vs kendisi de yaşayabiliyor. Tavuk yumurtluyorsa o da yumurtluyor gibi oluyor falan filan.
Zihin okuma gücü öyle uçarı kaçarı seyler için kullanılmıyor eserde. Daha çok kişisel duygu fırtıbalarıyla yan yana getirilmiş. Bu açıdan okuması zor bir metindi benim için. İlişkiler, alintılar ve duygu seliyle dolu İçeriden Ölmek bilimkurgudan uzak bir hissiyat veriyor haliyle. Pek öneremiyorum ne yazik ki.
Aynı dönem okumuşuz.
Şu da benim yorumum kitap hakkında. Cümle düşükleri, bozuk cümleler falan varsa kusura bakılmasın, çoğu zaman 1000 kitap üzerinden yazıp, bırakıyorum.
Sen daha iyi yorumlamışsın abi. Fakat benim gibi ilginç bir fikir arayan ve biraz da ters köşeyle beraber aksiyon arayanlar hayal kırıklığı yaşayacaktır.
Evet. BKK içerisinde olunca ister istemez daha fazla bilimkurgu ögelerinin olduğu bir hikaye beklentisi yaratıyor. Bu kitap bence daha çok İthaki Modern’e uygun gibi.
İki yorumu da okudum. Peki bilimkurgu bu eserin neresinde? Bir insanın sadece okuyabilme gücünün olması o eseri bilimkurgu yapar mı? Sanmıyorum. Tabii kitabı okumadığım için net yorum da yapamıyorum.
İthaki bu konuda daha seçici olmalı. Silverberg’in beğenilen bilimkurgu eserleri varken, yanlış seçim olmuş diyebiliriz sanırım.
Zihin okumayı bilimsel veriler ve psikolojik çözümlemelerle destekliyor. Gücü üzerinde birtakım deneyler de yapıyor diyebiliriz, lsd alıp gücünün kontrolünü kaybetmesi gibi. Ama bilimin insan hayatına etkisi olarak herhangi bir hikâye anlatmıyor. Dediğiniz gibi Cam Kule seriye eklense daha mantikliydi, uzun süredir baskısı yok.
Telepati nedeniyle bilimkurgu. Kitap galiba bilimkurguda New Wave akımının olduğu dönemlerin ürünüymüş, Ballard’ın asıl yabancı gezegenimizdir demesi gibi Silverbeg de asıl yabancı zihnimizdir diyor herhalde.
Kitap çok uzun bir kitap değil ama çok fazla şey var. 1000 kitap da oılan yorumumda yazmayı unutmuşum. Mesela 4-5 sayfa kadar Kafka’nın Şato ve Dava kitaplarının bir arada değerlendirildiği sayfalar, başka kitaplara yapılan göndermeler, Aldous Huxley ve LSD konusu.
(LSD konusu ve zihin ile ilgili ne zaman bir şey görsem aklıma hep Dune ve melanj geliyor. )
Bence kitaba çok olumsuz yaklaşmayın. Satın aldıysanız
okuyun, belki siz de seversiniz.
İthaki Modern’e daha uygun demiş @alper. Modern’e uygun olan bir kitap bilimkurguya dahil olmaz diye düşündüm doğal olarak. Dediğim gibi kitabı henüz okumadığım için detayları da bilemiyorum. Yani işin bilimkurgu yönü yorumlarda pek yok gibi. Neyse.
Bunu bilimkurgu ya da değil diye düşünerek değil de serilerin okur profili, serilerin okur beklentisi ile alakalı düşünerek demiştim. Huxley “Cesur Yeni Dünyayı Ziyaret” kitabında olduğu gibi Modern seriden de yayımlanabilirdi.
Fantastik de en azından Türkçe de yetişkin eser bulmak zor. Witcher, Yerdeniz, Malazan, ZÇ, Kadim Kanunlar vs gibi eserler vardı da biz mi okumadık.
Telepati için 40’lar 60’lar da, LSD vb maddeler ile ciddi ciddi çalışan bilim insanları olmuş. Hatta telepati için laboratuvar deneyleri ve yaratıcılık için LSD gibi uyarıcı, trip yaptırıcı şeyler kullanan bilim insanları, yazarlar olmuş.
Bence telepati ya da benzeri zihinsel şeyler fantastikten çok bilimkurgunun alanı.
Ben de bir ara kafayı DMT’ye takmıştım. Hatta bunun için Afrika’ya filan gezi düzenleyen turlar varmış. Bunlara filan bakıyordum da sonra dedim halt etme otur oturduğun yerde, buralara gitmek var ama dönmek garanti değil.
Çok acayip geliyor bana beynin yaptığı böyle şeyler.
Bir uyarıcı beynin bir bölgesinde olan sinirleri uyarıyor ve o bölge normalden çok daha fazla aktivite ile normalde yaptığının üzerinde ne bileyim kimyasal sinyallar üretip sahte deneyimler yaşatıyor.