Boku wa Mari no Naka (Inside Mari)
İsao Komori, üniversite okumak üzere Tokyo’ya gelir. Büyük bir heyecan ve mutlulukla üniversitenin ekonomi bölümüne başlar ancak bir sıkıntı vardır: Birkaç aydır okula gitmesine rağmen hiç arkadaş edinememiştir. İnsanların kendisiyle konuşması için adım atmasını beklerken yapayalnız kalmıştır. Bir gün okulun kapısından girecekken bir anlığına duraksar ve okula gitmek istemez. Eve dönüp oyun konsolunun başına oturur ve kendini eve kapatır, hikikomori hayatı yaşamaya başlar.
Porno ve oyun bağımlılığı süresince uzun süre okula devam etmeyip kendini bir boşlukta bulan Komori’yi hayata bağlayan tek bir şey vardır: Mahallesindeki markete her akşam dokuzda gelen, liseli bir genç kız olan Mari Yoshizaki’dir bu. Kızın güzelliğinin etkisinde kalan Komori, marketten çıkıp evine dönen Mari’yi takip eder. Yolda ilerlerken Mari bir anda durur, arkasına bakar ve Isao ile göz göze gelir. O anda dünya kararır ve İsao, hayata gözlerini Mari olarak açar. Isao Mari’nin vücudundadır ancak asıl Mari ortalarda yoktur. Isao böylece Mari’nin izini sürmeli, gerçek Mari’yi bulana kadar Mari’nin hayatını devam ettirmelidir.
Evet, anlaşılacağı üzere bir vücut değiştirme hikayesi. Anime ve mangalarda bolca işlenen, gırgırı yapılan bir tür. Lakin bildiğiniz tüm o vücut değişmeli cartı curtu unutmanızı öneririm çünkü bambaşka bir şey olmuş bu. Aku no Hana’nın yazarı Shuuzou Oshimi’nin elinden gene bir şaheser çıkmış. Bana sorarsanız Aku no Hana’dan daha oturaklı ve bir tık gerçekçi bir yapıt ortaya çıkmış.
Vücut değişme türünü içeren anime ve mangalar genelde bildiğiniz gibidir. Hani “Off ağbi, kız olsam var ya” gibi rahatsız edici muhabbetlerde dönen şeyler vardır, az çok öyledir. Ben de o tip eserlerden hoşlanmıyorum, ayrıca hiç komik değiller. Yine de Inside Mari’yi bir istisna olarak görmenizi ve içine balıklama dalmanızı öneririm.
Merak etmeden geçirdiğiniz tek bir chapter yok. Yazarı bu konuda başarılı buldum. Mari hakkında hep daha fazlasını öğrenmek isterken buluyorsunuz kendinizi.
Çizimlere pek bir şey diyemeyeceğim. Çok takılmam buna. Gözümü yormuyorsa kafidir, benim için hikaye önemli.
Bunun dışında hikaye yine bir “anlaşma” ile başlıyor ve bolca +18 içerik var. Yazara has bir şey bu, bu tip eserler okumak istemeyenleri anlayışla karşılarım.
Müthiş bir sona sahip, hiçbir şekilde tahmin edemedim. Epey şaşıracaksınız.
Asano İnio’nun yanına Shuuzou Oshimi’yi koyuyorum hiç düşünmeden. Oldukça ilginç adamlar. Inio karakterlerini gerçeğe uygun, Oshimi ise biraz daha tiplerden seçmeye meyletse de tadından yenmez hikayeler yazıyorlar. İki mangaka da okunmayı hak ediyor.