Naoki Urasawa’nın Asadora’sına başladım. Buyrunuz ilk chapter, yıl 2020
Bunu okuyan var mı acep nasıl bir şey? Hep görüp sonra alırım diye almıyorum ama şimdi alma ihtimalim var. Lakin yine alsam mı almasam mı kararsızım içeriğini biraz anlatabilecek olan var mıdır?
Animesi şaheser olarak görülüyor lakin bunun hakkında bulamadım.
Okuyalı bayağı oldu. Pek bir şey hatırlamıyorum, filmi de izlemedim. Hatırladığım kadar diyebilirim ki, romantik aşktan ziyade "yoldaş açlığı ve tutunamamak"tan bahseden bir manga. Japonlara yabancı olmayan bir tema olsa da Batı için yanlış anlamak kolay, nitekim sanırım ben de yanlış anladım; yeniden okusam iyi olur. Bir tık Garden of Words gibi düşünebilirsiniz.
Bence vereceğiniz paraya değer. Tek oturuşta bitirmiştim.
Teşekkür ediyorum, kotonoha no niwa gibiyse zaten her türlü severim diye düşünüyorum.
Animesini izlemiştim, dram gibi olan ancak hayata dair bazı duyguları da irdeliyor gibi duran kaliteli gibi görünmesi için yapılmış, fakat kaliteli olmayan bir anime olarak hatırlıyorum. Zaten kısaydı, okunsa da pek zaman kaybı olmaz.
Bir tek bana mı öyle geliyor yoksa Boku no Hero’nun mangası saçmalamaya mı başladı. 4. Sezonun bittiği yerden başlamıştım. A ve B sınıfının eğitim maçları hakikaten müthişti, bir nevi Tournament Arc vol.2 idi benim için. Fakat şu son iki hikaye arkında sürekli bir gereksiz aksiyon ve manasız dövüş sürdü de sürüyor. Herkes birbirini yenme peşinde ama biri de çıkıp demiyor ki biz ne yapıyoruz, niye yapıyoruz, hani kahramanlık insanların kalbini kazanmaktı?
Hele bir de herkesin sınırlarını aşıp muazzam güçlere sahip kıt zekalı karton karakterlere dönüşmesi iyice canımı sıktı. Eyy Kohei Horikoşi! Aklını başına topla.
Genel okuyucunun beğenisine sunulmuş, sıradan bir shounen mangası. Nereye gideceği en başından belliydi.
East Blue sevilmez mi?
Çok spoiler yememeye çalışın zevkli olur okuması. İlerledikçe merka edeceksiniz bence.
Akşam akşam tüylerim diken diken oldu…
Bu kadar acı fazla… Dünyadaki en iyi şeyleri hak ediyor bu insanlar. :((((
@Shelpe Hayııır aksine çok sevdim ve okurken çok heyecanlandığım için kalp krizi geçireceğim diye korkuyorum.
- sayı olacak biz East Blue tadını alamadık yıllardır. One Piece’i beğenmenin asıl belirteçi de bu Arlong Park arcdır. Bunu beğenmeyen devam etmemeli. İnternete bir bak adam diyor 200. bölümlere(anime) gel beğenmezsen devam etmezsin. 200 nedir arkadaş, seriye sağlam bir gizem ekleniyor diye 200 bölüm beklenir mi?
Beğenmeme diye bir ihtimal olduğunu sanmıyorum ya da ben mi çok yükseğim bilmiyorum. 100de bitiyor sanırım east blue ben de 78deyim. Arlong park’taki balık adamlar o kadar güçlü ki nasıl üstesinden gelecekler diye korkmaya başladım ki Krieg tayfasında da böyle hissetmiştim. Kötü karakterler için daha ne kadar kötüsü olabilir ki diye düşünsem de daha kötüsü geliyor. Hatta 1000. Sayıya kadar daha neler nelerle karşılaşacaktır.
Animede 200 mangada neye denk geliyor? Arlong park değil değil mi? Anime daha hızlıdır.
Mangada 300lere falan denk geliyor.
Türkçesini nereden okuyorsun sen bu arada? Çok eski çevirilerde sıkıntılar olabilir.
Ben gökyüzü adasını atlatınca asıl bağı yakalamıştım seri ile. Alabasta ve orası kadar sıkıldığım arc olmadı. Pasta adasında aynı performansı beklediğim içinde girişinde bıraktım zaten.
İşin ilginci alabasta sevilen bir arc ama bana çok uzun geldi.
Akame ga kill okumaya başladım. 2.cilt bitti. Devam etsem mi etmesem mi diye düşünürken ikinin sonu…:(( Devam edeceğim bakalım.
Tür: Aksiyon, karanlık fantezi
Konusu: Tatsumi, köyünü açlıktan ve hastalıktan kurtarmanın bir yolunu bulmak için merkeze göç eden bir savaşçıdır. Merkeze geldiği ilk günlerde merkezdeki insanların pisliğini anlar ve merkezi bu pislikten kurtarmak için Night Raid isimli suikastçi ekibine katılır.
Aynı zaman da One Piece okuyorum.
Beelzebub’a başlayasım var. Konusu itibariyle bana preacher’ı hatırlattı.
Düzeltme: Good Omens’i daha çok hatırlattı Eğer biri beni yükseltirse hemen başlayabilirim.
Tür: Aksiyon, komedi, şeytan, okul
Konusu: Oga Tatsumi, şehrin en kötü okullarından Ishiyama lisesinin en belalı öğrencilerinden birisidir. Her zamanki gibi başı beladan eksik olmayan Oga, nehir kenarında okulun serserileriyle kavga ettiği sırada akıntıya kapılıp gelen iri yarı bir adam görür. Oga tarafından karaya çekilen adamın bedeni ikiye ayrılmış ve içinden bir bebek çıkmıştır. Bu bebek, dünyayı yok etmeye karar veren iblisler kralının oğlu Beelzebub’dan başkası değildir; ve Oga’yı görür görmez ona bağlanmıştır. Bebeğin bakıcısı Hilda’nın da evine yerleşmesiyle kısa sürede Oga, İblisler kralının oğluna babalık yapmak zorunda kalacaktır.
Bu konuyu hiç görmemiştim. One Piece ve Fairy Tail okuyorum bu sıralar. Henüz ikisinin de başlarındayım ama One Piece daha çok ilgimi çektiği için bayağı ilerledim. Dördüncü ciltteyim.
Uyku tutmadığından ve bu başlık da forumda yazmayı en sevdiğim yer olduğundan…
Güncel okuduklarım:
Shingeki no Kyojin
+Did you read it all?
-Yes.
+What did it cost?
-Son sezonu her şeyi bilerek izleyeceğim! I mean… EVERYTHING.
Dead Dead Demon’s - Bununla ilgili buraya yorum yazmıştım. Inio Asano’nun güncel serisi. Dystopian slice of life. Yarıya kadar inanılmaz eğlenceli sonrasında -Asano olduğundan- bolca karamsarlık bekleyebilirsiniz. Darmadağınız şu an. Finale az kalmış gibi duruyor. Asano biraz politikaya da bulaşıyor. Ontan muhteşem ötesi bir karakter (profil resmim) ama Kadode de hikayesinin etkileyiciliğiyle baş karakter olmasının hakkını veriyor. Müthiş. Mutlaka tavsiye.
One Punch Man - Çok keyifli. Türünün ve konusunun tüm klişeliğine rağmen nasıl heyecanla okuyorum. Kaç kere gülmekten karnıma ağrılar girdi bilmiyorum. Çizimler bu dünyadan değil. Fubuki best girl and the King Engine is roaring. Güncele yettim, Tatsumaki’yle tanrıya çılgın atıyoruz şu sıralar. Mutlaka tavsiye.
Chainsaw Man - Shonenler arasında farklı tarzıyla okuması pek bir keyifli. Çizim ve hikayesi fazla cesur. Bolca kan, vahşet, kusmuk içerir. Anime olsa da izlesek mi? Bilemedim.
Asadora - Naoki Urasawa’nın yenisi. 28 chapter henüz. Godzilla esintileri geliyor bunu okurken. Tarihi bir arka planı var gibi ama çok da yok gibi. Karışık. Gizem unsurlarını eklemeyip dram, slice of life mı olsaydı keşke sadece? Gizem kısmına çok tav olmadım ama yine de okutuyor kendini çünkü Urasawa çok akıcı yazıyor/çiziyor. Tavsiye ama okumasanız da olur. Okusanız da olur aslında çünkü kısacık.
Kimi wa Houkago Insomnia - Yeni keşfim. Deniz kabuğundaki inci resmen. İnsomniadan muzdarip iki gencimiz okulun astronomi kulübünün gözlem evinde karşılaşıyorlar. Sonrasında orayı uyuyabilecekleri bir hale getirip kulübü de tekrar faaliyete sokuyorlar. Yani ne desem ki son zamanlarda okuduğum en pofuduk slice of life, okul temalı manga. Ne bir tıkanmışlık ne bir zorlama dram hiçbiri yok. Komedi ayağına saçma sapan diyaloglar olaylar da yok. Doğallık taşıyor resmen. Karakterleri de al bağrına bas o derece tatlılar. Mutlaka x2 tavsiye.
Güncel olmayan okuduğum:
Mushishi - 40lardayım çok az kaldı. Episodik bir manga, her chapter farklı bir hikayeyi anlatıyor. Ortak nokta, yaşamla ölüm arasındaki canlı türü olan mushileri ve onların doğada/insanda yol açtığı sorunları inceleyen araştırmacımız Ginko. Hikayeler çok naif. Okurken Ursula K. Le Guin okuyormuş gibi hissediyorum. Dinginleştirici bir havası var. Duygulara dokunuşu çok doğal. Her öyküde insan ruhundan bir parça bulmak mümkün. Animesi de varmış, ya izleyin ya okuyun ama mutlaka Ginko’yla ve mushilerin dünyasıyla tanışın.
Okumak istediklerim:
Hinamatsuri, Dungeon Menshi ve Genshiken çünkü şu aralar komediye ihtiyacım var.
Pluto çünkü Urasawa.
Vagabond çünkü çok iyi olduğunu duymama rağmen sadece çok uzun olduğu için erteliyorum. Ne ayıp.
Berserk çünkü gelmiş geçmiş en iyi mangaymış… Ama Dark Horse baskılarını almak istiyorum, benim olsunlar istiyorum, elimde kağıdı hissederek okumak istiyorum. Yok ya, İngilizce çevirileri o kadar iyi değilmiş diye duymuştum o yüzden. Dark Horse baskısını online alıp okurum bulursam, sadece yakın bir zamanda değil. (Google–>dolar kuru enter–> )
Houseki no Kuni çünkü dünya böyle muhteşem bir anime uyarlamasının tamamlanması için çok kötü bir yer.
Oyasuminasai.
Şimdi o okuduğun serileri bırak tamam mı?Kendini bir odaya kapatıp Berserk oku.Sonra devam edebilirsin.
Sıkı bir Berserk fanı olarak bunu önermiyorum. Acele etmeyin. Tatlı tatlı keyfini çıkara çıkara, olabildiğince yavaş okuyun. Bence yoksa benim gibi keyifli ve hızlı bir maratonun ardından önce ayda bir sonra 3 ayda bir sonra da yazarın keyfine göre senede 1-2 sayı okuyup tadını alamazsınız.