İthaki Yayınları

Haklisiniz. Ayni durum sayfa ve cilt kalitesinde de var ama hepsi krizle alakali degil. Mesela Anna Karenina 1200 sayfa tek ciltte karton basim (Ayse Hacihasanoglu cevirisiyle Can) veya 1000 sayfalik Hayatin Kaynagi (Pegasus), Ruzgar Gibi Gecti (Artemis@Alfa) rahatlikla ciltli basim yahut iki kitap set basabilecek yayinevlerinden ciktilar. Veya İs Kultur ciltli basimi tukenen HAY’lari tekrar basmayip okuru karaborsayla bas basa birakti (Karenina yaninda yine ayni sayfa sayilarinda David Copperfield, Guvercinin Kanatlari vb).

İthaki’nin en begendigim yani gundemi cok iyi koklamasiydi. Trend olan bir yapimla veya kisiyle alakali kitabi hemen onlarin bunyesinde bulabiliyordunuz.

1 Beğeni

Bu tespit için yeterli kanıtın var mı usta? Mesela İthaki’nin BKK ve birkaç fantezi serisi dışında hangi kitaplarını okudun, hangi serilerini takip ediyorsun? Adamların Japon edebiyatından tut Pangea kitaplığına, modern Türk edebiyatından tut Dünya Klasikleri’ne kadar abartı bir ürün yelpazesi var.

Tamam anladık, Drizzt’i ve Ejderhamızrağı’nı basmıyorlar, Malazan’ı da verdikleri sözden 3-5 ay gecikmeli yayımlıyorlar. Bu seriler muhtemelen İthaki’nin satışlarının %1’ine bile tekabül etmiyordur. Alican Saygı Ortanca önderliğindeki Ithaki’nin diğer türlerdeki atılımlarını görmememek için kör olmak gerekiyor. Adamı tanımam etmem, çeviri konularındaki eleştirilere olan kayıtsızlığını da çirkin buluyorum ama İthaki yayın yönetmeniyken İthaki’ye bu projelerle ne kadar para kazandırdırığını da bilmiyoruz.

İthaki sonuçta tek amacı para kazanmak olan bir firma, yayınevi sahipleri ne derse yayın yönetmeni de onu yapacak bir yerde.

Maalesef bu. 1000 müşteriden 10 tanesi çıkıp Ekşi’de Kayıp Rıhtım’da bu çeviri kötü diyince adamlar gülüyorlar. Aynı tas aynı hamam.

Bunları İthaki’den neredeyse hiç kitap okumayan biri olarak tarafsız bir şekilde söylüyorum.

14 Beğeni

Kesinlikle haklısınız. Bu konuya yapay zeka başlığında ben de değinmiştim. Bir çeviriye iyi-kötü demek başka bir konu, bir metnin noktalama hataları, yazım yanlışlıklarıyla dolu olması ve seri kitaplarda eşya/terim vs. nin isminin her cilt değişmesi başka bir konu.

Bu tür durumlarda da “çeviri kötü” denildiği için kavram kargaşası yaşanıyor.

Ya da akıcı bir metini “iyi çeviri” olarak tanımlamak da aynı şekilde, Cihan Karamancı’nın çevirisinde Kral Katili Güncesi’ndeki bir çok “foreshadowing” kaybolmuş fakat sorarsanız okuyan çoğu kişi Kral Katili Güncesi’nin çevirisi akıcı ve şiirsel olduğu için “iyi çeviri” diyecektik. Peki kaybolan anlam?

Çoğu zaman “kötü çeviri” denilen şeyler de “kötü editörlük” oluyor aslında.

4 Beğeni

Konudan bağımsız bu grev geçmişteki grevlerden biraz farklı. Çünkü streaming revaçta ve şu zamana kadar gelmiş ücretlemeler streaming durumuna halen daha düzgün uyarlanmış değil, özellikle filmler için. Bu grev biraz da market düzeltmesi.

Alican bey İthaki yayınlarına çok emek verdi. Bugünlere gelmesinde emeği büyüktür. Ancak verdikleri her sözü tutmamaları da bazen kendilerinden nefret etmemize sebep oldu.

Bu ayrılığın arkasında bence büyük olaylar var. Alican bey büyük bir fantastik edebiyat tutkunuydu. Bu tutkusunu gerçekleştirebileceği tek yerde İthaki yayınlarıydı. Yönetimle kavga etmiş olması muhtemel.

Unutulmasın diye not düşüyorum, sonra vakit bulunca yazacağım. Çok fazla serileri ve kitaplarını okudum, burada fantastiklere yorum yapıyor olmam başka şeyler okumadığım anlamına gelmez. İthaki’nin bugünlere gelmesinde kendisinin çok etkisi bulunuyor olabilir ama ben şahsen hiç bitmeyen tutulmamış sözleri ile hatırlıyorum. Sözler, kişinin aynasıdır derler, bu kadar etkili eleman ise, sözlerini tutsa idi. Onun dışında İsmet’in söylediği şeylere de katılıyorum. Geri kalanını yazacağım detaylı.

Yolu açık olsun, ne olursa olsun katkıları olmuştur. Belki de kurumun iletişim sorunu ve basit bir ticarethane olması kendisini de etkilemiştir, ileride çok daha başarılı olması temennisi ile.

1 Beğeni

İthaki’den yayın politikası nedeniyle nefret eder hale geldiysek bunda GYY olarak Alican Ortanca’nın payı büyük.

Tek temennim yeni GYY’nin bize selefini aratmaması.

3 Beğeni

https://x.com/xerawreski/status/1695065479994355810?s=46&t=NHptrXaHZpHcQ9PnyBxcFg

https://x.com/kedikara/status/1695047272055157219?s=46&t=NHptrXaHZpHcQ9PnyBxcFg

İthaki’de işten çıkarmalar, istifaya zorlananlar olduğu söyleniyor. Faiz artırımı sonrası işsizlik başlayacağına dair şeyler konuşuluyordu, yayınevleri ufaktan başladılar sanırım. Hakkımızda hayırlısı. İthaki’nin pandemiden beri devam eden agresif politikası patlağını burada verdi herhalde. Gazap Üzümleri’ni hatırlattı.

5 Beğeni

İthaki kendini bitiriyor bence. Tecrübeli elamanların çoğu giderse geriye bir şey kalmaz. Gerçi bu koşullar altında onlarda haklı. Bu ekonomide Para mı yeter maaş ödemeye?

Mesele bence, kendini bitirmeye mahkum bir ekonomik strateji ile ilerlemekte. Sermayeyi artırmak adına ürettikçe üretip zenginleştikçe emekçinin fakirleşmesi üzerinden dönen bir çark bu. Bu sefer kemer sıkmak adına direkt işten çıkarmalar başlamış. Ekonomi diye bahsettiğimiz şey izole bir şey olmadığı için “bu ekonomide böyle olur, yapacak bir şey yok” çok benim aklıma yatan bir şey olmuyor maalesef. Bir yerde patlayacaktı bir de yani çünkü riskli de bir iş, sürekli dolaşıma koyuyorlar parayı. @Agape güzelce anlatmıştı ama şimdi bulamadım. Benim çok dikkatimi çekerdi mesela İthaki. Yahu bk-fantastik satmıyor da bastıkça basıyorlar, nasıl iş bu diyordum. Buradaki bandrol duyurularından gördüğümüz kadarıyla İthaki bastıkça bastı diğer yayınevleri beklerken. Hadi yan seriler var, tamam ama, diğer yayınevlerinin de var. Bilgili birileri anlatsa da aklımıza yatsa şu meseleler. Bir de acaba ne, neyle bağlantılı daha göremediğimiz? Bu çıkarmalar bir sonuçken yarın bir sebep olacak muhtemelen veya tam tersi.

Kısacası, umarım kimse daha fazla mağdur olmaz.

4 Beğeni

Çok değil pandemide Epsilon mesai bitiminde maille kovmuştu herkesi.

Sistem o kadar kötü ki bu konsinye satış ve ödemeler yüzünden daha çok çatlamalar olur. Geçen süre içinde komisyon ve ödeme koşulları yüzünden çoğu yayınevi kendi sitesini açarak nakit akışının bir bölümünü güvence altına almıştı. Kendi malını direkt kendisi satmaya başladı ama bu da okuyucu için zorlayıcı oldu. Her yayınevinden her şeyi almayan okuyucu yine D&R vb. firmalar üzerinden alıma devam etti. İthaki aslında bu konuda biraz atik davranıp mağazalaştı. Nakit para en azından kasaya 6 ay vade yerine ve iadelerle filan uğraşmadan gelmeye başladı. Yayınevinin altı ay sonra getireceği para şu piyasada beş para etmez. Küçülmeleri çok normal ve mantıklı bana kalırsa bu ekonomide.

Sen bin emekle telif al, parasını dolar olarak öde, çeviri yaptır, kapak yaptır veya al, editörlük, kiralar, ofis masrafları, vergiler algılar derken karşındaki sana desin ki ben yüzde 60 indirimli alırım. Komisyon oranları için bas bas bağırıldı bir şey değişmedi. Sistem bu çığlıkları yuttu. Sonra sen kitapları gönder adam sana 6 ay sonra satılan mal kadar ödeme yapsın, çek versin, kalanları da iade etsin. Sonra sen fuar bekle, dolarla yer kirala onda da en iyi yerler ayrılsın bazı kimselere, adam tut kalanları satmaya çalış.

İyi bile dayanıldı. Yıl sonuna doğru iflaslar vs. de olur bana kalırsa. Butik yayınevleri bu süreçte daha çok dayanır gibi. Az çalışan, az kitap ile akmasa da damlar ama bu ödeme planları böyle olursa kitap çıkarsa öpüp başımıza koyarız.

İthaki özelinde bana kalırsa mağazalara ağırlık verilecektir. Kırtasiyeden kitaplara kadar birçok ürün söz konusu.

Daha şimdiden yeni mezunlar kurbağa gibi şaşkın şaşkın bakıyorlar. Bundan beş sene sonra o diplomalarla ancak yelpaze yapılıp yazın serinlenir. Şu dakikadan sonra kimse işinde rahat etmesin bence. Her an her şey olabilir. Bunlar benim görüşlerim. Maaş dengesi şaştı gitti. Eskiden beyaz yaka, mavi yaka ayrımı vardı yapılan zamlarla iş veren de ne vereceğini şaşırdı. Her sektörde yüksek maaşlı kimselere çoktan mobingler başladı hatta işten çıkartılanlara tazminatlar da taksit taksit ödeniyor.

Artık eskisi gibi değil ortam. Sosyal medya var. Her şey yayılır kısa sürede.

18 Beğeni

Ekonominin bir sonucu olduğu açık tabii ki ama bahsettiğiniz gibi İthaki belki de burada bir takım yanlışlıklar yapmış gibi. Sektörde daha çok köşe kapıp sermayesini artırma durumu ekonomik iniş çıkışlar olmasa belki çalışacaktı ancak neticede birçok emekçisine patladı gibi duruyor. Üstelik çalıştığı senaryoda da mevcut şartlara göre çalışanı bu atmosferde daha çok ezilmeye devam edecekti. Anlatmaya çalıştığım şey o benim. Şirketin zenginleşmesi çalışanının fakirleşmesi oluyor İthaki’nin izlediği stratejide. Bir de üstüne maalesef bugün daha sıkıntılı durumlar olunca olan şirkete değil çalışanına oldu. İthaki küçülüyormuş, fark etmez ki. Sermayesi artmaya devam edecek. Yani işvereni ben çok da hakikat sahibi bulamıyorum açıkçası onu anlatmaya çalıştım. Yoksa zor bir sektörde bir sürü handikap içerisinde bir şirketin para kazanma macerasından başka bir şey değil bu günün sonunda. Sizin anlattığınızdan bu son söylediğimi anlıyorum. Umarım olabildiğince az kişi etkilenir bundan. Zaten çok zor bir sektör. Epsilon da zamanında benzer bir şekilde ilerledi çünkü. Bir anda ismini duymaya başladık, bastıkça bastı. Sonuç pandemide olanlar oldu. Şimdi sıra İthaki’ye geldi. Bakalım daha ne haberler alacağız.

e-kitap olayına girebilirler. Dağıtım masrafı yok, baskı masrafı yok. İthaki gibi bir yayın evinin buna neden bu kadar uzak kaldığını anlamıyorum.

Alicanlar işten mi çıkartılmış? Hep kendi yayınevlerini kurmak için ayrıldılar diye düşünmüştüm ama sonra düşününce fark ettim ki bu ekonomide bu tür bir hareket intihar demek. Büyük ihtimalle dediğin gibi olmuştur.

Yalnız ben eleştiri işine pek katılamayacağım. Forumda eleştiri çok ama forumda kaç kişiyiz ki, 30 mu, 50 mi? Biz burada daha çok kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz.

Sosyal medyadan yöneltilen eleştirilerin çoğu da zaten yönetimin kendi kararlarının doğal sonucu. Bu yüzden problem yaşayacaklarını pek düşünmüyorum.

Ben Utku’nun da dediği gibi Alican ve ekibinin İthaki için önemli işler yaptığını düşünüyorum. Ama bu işler nakite dönüşmemiş olabilir, yöneticiler de maliyet düşürmek istemiş olabilir. Gerçi Alicanlar da deli dehşet paralar almıyordur diye düşünüyorum. Bilemedim yani, resmi açıklama gelmesini beklemek daha iyi gibi.

@Bunn-Y küsmeseydi belki o bir şeyler derdi ama o da yazmıyor artık. Hatta belki o da artık İthaki personeli değildir.

12 Beğeni

Şuradaki röportajda son yaşanan işçi kıyımının perde arkası aktarılıyor:

Alican’ın ayrılması ve diğer editörlerin istifaya zorlanmaları/kovulmaları sonrası İthaki ciddi şekilde küçülecek gibi görünüyor. Muhtemelen hazırdaki kitaplar bir süre daha yayımlanmaya devam eder. Deniz tükendiğinde de yayın programı ayda 2-3 kitapla sınırlı kalır ve İthaki son birkaç yılda kazandığı mevzilerin büyük kısmını kaybeder.

Zor şartlarda çalışan güzel bir ekipti İthaki. Geçmiş olsun diyelim.

35 Beğeni

Alican Saygı Ortanca çalışanlarının haklarını savunduğu için istifaya zorlanmış, kendisine olan saygım daha da arttı. Böyle toksik şirketlerde çalışmak bir yere kadar mümkün, doğrusunu yapmış. Yolu diğer işten çıkarılan arkadaşlarla birlikte açık olsun.

29 Beğeni

Üzüntü verici bir durum. Çalışanları adam yerine koymamaları ise sinir bozucu.

@Abraxas Alican abi gibi deneyimli birisini sırf çalışan hakklarını savundu diye istifaya zorladıysalar ithaki benim için tamamen bittmiştir.

3 Beğeni

Serbest piyasa ekonomilerinde patronlar ve diğerleri olur, ne kadar yetkin, ne kadar sadık olursa olsun kimse patronla paracıklarının arasına giremez. Girerse gözünün yaşına bakılmaz, şutlanır.

Her küçük özel şirkette biz bir aileyiz, çalışanlarımız bizim her şeyimizdir palavraları anlatılır, ta ki kâr marjları azalsın, ta ki çalışanlar haklarını arasın. İşte İthaki, vahşi serbest piyasaya tabi güzel bir örnek şirketçik daha.

16 Beğeni

Selamlar. Yapılan çoğu iş yayınevine iyi kar bırakıyordu fakat sanıyorum ki burada en büyük problem Penguen tarafı. Penguen sayısı pandemiden beri nerelere geldi. En son 27’ydi sanırım. Yayınevi parası sadece yayınevinde kalsaydı İthaki için eminim ki en düşük maaş 20 bin ve üzeri olabilirdi.