Öykülerin çoğu masalsı kurguyla ilerliyor. Olağanüstü olayların yaşanması ve öykü bitişlerinin garip sonları okurun heyecanını diri tutuyor. Sıkmadan, yormadan her sayfada yeni bir yolculuğa yelken açtırıyor.
Yakın zamanda ikinci kez Hüseyin Can Erkin tarafından çevirilen kitabın üçüncü farklı bir çevirisi Burcu Erol tarafından bu diziye geliyormuş.
Osamu Dazai ağlayarak okuduğum bir yazar. Toplumda kendine bir türlü yer edinememesi, kendi kendini dışlaması ve bu dışlanmayı reddetmeyişi. Müthiş bir kabullenmişlik ve hissizliğe hapsolmuş bir ruh.Çok özel.
Bölümler arası zaman atlaması biraz yordu, keşke daha detaylı olsaymış bile dedirtti bana. Onun dışında harika bir kitaptı bence.
Ben de tek eksikle devam ediyorum (şimdilik). Dizinin son kitabı henüz elimde değil. Bu arada hepsini 1. baskı toplamayı başardım. Sizde durum nasıl?
Bakmadım ama muhtemelen hepsi 1.baskıdır.
Hepsi Osamu Dazai Çok güzeller!
Soytarı Çiçekleri galiba İnsanlığımı Yitirirken’in öncesini anlatıyormuş:
Kapak resimleri çok iyi duruyor ya ukiyo tarzı mı diyorlar ne diyorlar buna. Diğer yayınlar Japon edebiyatından eser basınca ya çok sade yapıyorlardı ya da eserle alakalı alakasız sağa sola noh resmi koyuyorlardı. Zaten çevirisi olan eserleri başka yayınevi alınca genelde kendimce sinirlenirim ama bu seri istisna benim için.
Madeni buldular tabi. İnsanlar ne kadar japon klasiklerine meraklıymış
Biz halen Malazan bekleyip duralım…
Galiba dizinin en sıkıcı kitabıydı. Sevemedim