Fikrinizin zayıf bir noktası var. Fiyatlarından şikayet edilen kitaplar büyük çoğunlukla çeviri eserler. Bunları çevirip satışa sunun yayınevleri para kazamazlarsa ve bastıkları kitapları satamazlarsa kitap çevirmeye neden devam etsinler?
Konuya duygusal yaklaşabilirsiniz ama bir de hayatın gerçekleri var. Bilgi veya kitaplar en nihayetinde ticari bir ürünler. Yazar para kazanmak için yazıyor, editör para kazanmak için çalışıyor, kitabın kapağını yapan kişi para kazanmak için yapıyor.
Bilgi ücretsiz olursa bu insanlar nasıl para kazanacak? Kazanamazlarsa neden bu işi yapmaya devam etsinler. Bu işi yapmazlarsa nasıl yeni eserler ortaya çıkacak.
Yaşadığımız dünyanın ve çağımızın en büyük motivasyonu para, bunu kabul etmemiz gerekiyor.
Netflix’e para vermek yerine hemensimdiizlecom sitesinden ücretsiz film ve dizi izleyebiliriz, ama bu durum o izlediğimiz dizi ve filmlerin bizim gibi ücretsiz izleyenler için değil ücretini verip izleyenler sayesinde yapıldığı gerçeğini değiştirmiyor.
Çeviri eserler konusunda bizde korsan yaygınlaştı diye eserleri üretenler üretmeyi bırakmaz, dünyaya etki edecek bir gücümüz yok. Parasını ödeyip satın almazsak kitapları ceviren yayınevleri benzer eserleri daha az çevirir veya hiç çevirmez. Benim takip ettiğim türlerde çoğu eser ya yıllar sonra türkçeye çevriliyor ya da hiç çevrilmiyor. Halen 1980 yılında yazılan bir eser türkçeye çevrildi diye seviniyoruz.
Zaman Çarkı serisinin 13 kitabına 480 tl vermiştim geçen yıl. Bu yıl, tam da bugün, kalan iki kitaba 125 tl verdim. İçime oturdu. Bir de indirimli halleri bunlar.
Mailimi kontrol edince gördüm ki 2018 yılında bu kitabı yine Kitapyurdundan 98 TL’ye almışım. Alırken de pahalı gelmişti ve okumam diye almak konusunda kararsızdım. Halen okumadım gerçi ancak şimdiki fiyatını görünce iyi ki zamanında almışım diyorum
Eskiden yayınevleri, kitap fiyatlarının pahalı olmasını devletin aldığı %18 KDV’ye bağlarlardı. KDV sıfırlandı ama bu fiyatlara hiç yansımadı. Tam tersine sürekli bir artış var. Tabi ki ülkenin ekonomik durumunun farkındayım ama yine de KDV avantajından son kullanıcının hiçbir şekilde yararlanamaması da garibime gidiyor.
Orada bir eksiklik var aslında kitapta KDV sıfırlandı ama kitapla alakalı girdilerde KDV devam ediyor. Yayıncı sadece sattığı kitabın KDV’sini ödemiyor. Onun dışında yayıncı birlikleri ve yayıncı derneklerinin açıklamalarına göre değişen bir şey olmadı.
%18 değildi %8’di KDV oranı. 25TL’lik bir kitapta yaklaşık 2TL farkediyordu zaten. Yayınevleri KDV’nin kalktığın günden bugüne en az %30 zam yaptılar. KDV düşmesi birşey ifade etmedi.
Açıklamanızdan yola çıkarak, bir eksiklik yok aslında. Sattığı kitapta % kaç KDV ödüyorsa, artık ödemiyor. Kitapla alakalı diğer girdiler, zaten kitap satışa çıkarken KDV hariç görünen rakamın içinde.
Fiyatların artışı kitap alışverişi alışkanlıklarınızı nasıl etkiliyor? Eskisi gibi almaya devam mı ediyorsunuz, kitap için ayırdığınız bütçeyi arttırdınız mı yoksa daha mı az alıyorsunuz?
Ben kendi adıma elimdekileri okumaya yöneldim, daha az harcıyorum kitap için. Sizde durum nedir?
Fiyat artışları yüzünden kendime belirli kıstaslar belirledim.Listemde öncelik verdiğim çoğu kitabı aklımdaki tutara düşürebilirsem alıyorum mesela Decameron ciltli 50 tlye düşürünce kuponla direk kaptım…Artış yüzünden tarih ve siyaset konulu hacimli kitap alımını baya azalttım,kapsamlı oldukları,bu yüzden epey bir zaman istedikleri ve istisnalar hariç biraz cep yakmaya başladıkları için…
Virüs sebebiyle sinema vs harcamalarım olmadığı için o bütçelerimi aynen kitaba aktardım bu yüzden kitap bütçem bu yarım yılda normale göre arttı.Son olarak bunu üzülerek söylüyorum,alma hızım okuma hızımı iki hatta üçe katladı
İndirimli alıyorum diye seviniyorum ama iki yıl kitap almasam yetecek kitap birikti neredeyse ama sayı azalacağını sürekli üzerine eklendiği için tam tersi artıyor iyi gibi gözükse de birikmesi hem üzüyor hem sevindiriyor…Forumdaki genel durumu bende merak ediyorum
Asıl problem fiyat artışından ziyade baskının tükenmesi sonrası kitapların karaborsaya düşmesi gibi görünüyor. Eğer her istediğimiz zaman ikinci el uygun fiyata bulabilsek, stok yapmak zorunda olmasak bence fiyat artışları o kadar etkilemez. Biz eldeki okunacak listesini eritene kadar kitabın baskısı bitiyor
Yüzyılın En İyi Bilimkurgu Öyküleri durumunun sonunda yayınevlerine sıçraması sonucu oluşan durum gibi duruyor. Sahaflar o fiyatlara satıyorsa bizim neyimiz eksik diye düşünmüşler galiba.
Aldığım kitapları fiyat farkından kurtulmak için alıyordum ve yanlış mı yapıyorum acaba diyordum ama şu anda iyi ki almışım diyorum.
Konu hakkında bir iki şey de ben söylemek isterim. Kitap fiyatlarındaki bariz artışın sebebi şuan ülkenin ekonomik durumuyla doğrudan ilişkili olduğu bariz. Evet ülkede enflasyon iç karartıcı. Kitapların yayın hakkını almak ve basmak eskiye nazaran mutlaka çok daha maliyetlidir. Fakat yayın evleri için parantez açmak istiyorum. Bu durumda yayın evleri karlarını maksimuma çıkarmak için fiyatları arttırıp bir de üstüne baskı kalitesini olabildiğince aşağılara çekiyor. Sen bir hizmet için ödeme yapıyorsun ve bu ödeme hizmetin kalitesinin bariz üstünde. Misal Yaşar Kemalin bir kitabını almaya kalkınca gerçekten üst düzey paralar ödüyoruz. Ardından ürün elimize geçiyor ve kendimizi ürün kalitelidir (içerik için lafım yok, olamaz zaten) diye avutuyoruz fakat ürünün sayfaları baklava hamuru gibi ince. Kendi paramla almış olduğum kitap zarar görmesin diye emanet gibi davranıyorum. Bu sadece bir örnek daha niceleri mevcut. Yayın evlerinin çoğu müşteriden yararlanıyor. Anlıyorum para kazanmaları lazım çark böyle dönüyor fakat bu kadar kapitalist düşünmek verilen hizmetin kalitesini umursamamak ,fırsatçılık yapmak kesinlikle normal değil. Yazık diyorum gelecek çok parlak durmuyor. Ve bu keşke sadece kitap fiyatları için olsa…
Her ay kitap almak için 100 lira civarı para ayırıyordum. Özellikle takip ettiğim kitapların/yayınevlerinin yüzde 40-50 indirim kampanyasını gördüğümde mümkün mertebe kampanyadan faydalanırdım. Bu şekilde hem nitelik hem de nicelik bakımından zengin bir kütüphane oluşturdum kendime.
Kitap fiyatlarının artışı ile birlikte 40 kez düşünüp bir kez alıyorum diyebilirim. Çoğu yayınevinin kitaplarının yüzde 40-50 indirimle satılması bile cazip gelmemeye başladı. Çoğu arkadaşın bahsettiği gibi kitapların fiziksel kaliteleri de hep kötüye gidiyor.
Bir excel dosyam var kütüphanemdeki kitapları listelediğim. Aldığım fiyatları ve güncel fiyatlarını karşılaştırıyorum bazen. Akıl alır gibi değil artışlar. Düzenli kitap okumaya ve kitap almaya da 2015’te başladığımı belirteyim. 5 senede birkaç yayınevi hariç korkunç bir pahalılaşma söz konusu.
Umarım herkesin elinin altında okunmamış çok sayıda kitabı vardır.
Örneğin, eskiden Metis Yayınları pahalı gelirdi bana ki gerçekten pahalıydı. Şu an da pahalı ama artık Metis kitaplarını görünce fiyatların o kadar da uçuk olduğunu düşünmüyorum eskisi gibi çünkü neredeyse bütün yayınevleri aynı pahalılıkta.
Can Yayınları tüm kitaplarına, sayfa sayısına oranla etiket fiyatına 2-7 TL arası zam yapmış arkadaşlar. Etiket fiyatı 48 lira olan kitap, şu an 54,5 TL.
Sadece bir hafta önce Pegasus Yayınları’ndan sipariş verdim. Daha hasarlı ürünler değişimden gelmeden aldıklarım zamlandı ve indirim oranları düştü. Sadece bir haftada gelen zam yüzde otuz beş. Dedim kitapları değiştirmez, iade kabul ederlerse zam bize de uğradı ama değişim oldu kitaplar geldi.
Yeri gelmişken n11’de Pegasus Yayınları dükkanına teşekkür edeyim. Hala kitap365.com’dan aldığım kitabı değişime göndermek için uğraşırken süreci bahane olarak kullanmayan yurtiçi kargoya ve kendilerine çok çok teşekkürler.