Bizim aile aşı konusunda tam örnek. Şu anda eşim dışında hepimiz pozitifiz ve aşı olma durumumuza göre yaşadıklarımız;
Kayınbabam 2 sinovac, 1 biontech oldu belirtisiz pozitif.
Kayınvalidem 2 sinovac oldu çok ağır atlattı. Hala öksürük devam ediyor.
Ben 2 biontech oldum 2-3 gün yerimden kalkamadım sonra toparlamaya başladım. Sadece nefes alıp verirken zorlanma var. İlk 1 hafta koku gitti. Şimdi o da yerine geldi.
Eşimin erkek kardeşi 1 biontech oldu birkaç gün zorlandı şu anda durumu iyi.
Eşimin ablası hiç olmadı. Verilen ilacı kullandıktan sonra ağırlaştı. Çok fazla öksürüyor, yatıyor.
Zaten aşı denilen olay vücudun o virüsü tanıması ve ona göre bir savunma mekanizması kurması. Aşı olup vücuda virüsü tanıttıktan sonra bağışıklığı güçlü tuttuğunda yıkmıyor hastalık seni.
Abimin doktor arkadaşı da aşı karşıtıydı, covide yakalandı, bir süre yoğun bakımda kaldıktan sonra iki gün önce hayatını kaybetti. Ne yazık ki tıp camiasından da aşı karşıtları çıkıyor.
Biz de birkaç hafta önce korona olduk. Etraftan tepki çekecek kadar aşırı önlemler alıyorduk halbuki. Bir de kapa kapa delta varyantını kapmışız.
Babam 2 doz sinovaclıydı, normal grip gibi geçirdi. Annem 2 doz biontechliydi, o negatif çıktı, hiç belirti falan olmadı zaten. Babam kaptıktan 2 gün sonra kardeşimle ben ateşlendik. Zaten delta 2 günde gösteriyormuş kendini. Ben 2. dozumu yeni vurdurmuştum daha, sinovac. Kardeşim aşısızdı daha 16 yaşında olduğu için. 2-3 gün ateşimiz düşmedi. Kardeşimde öksürük çok oldu, bende pek olmadı. Ek olarak halsizlik ve koku kaybı yaşadık.
Koku kaybı yaşayanlar için parfüm gibi ağır kokular koklamaları tavsiye ediliyormuş bu arada, yoksa duyunun geri gelmesi daha uzun sürüyormuş. Ben bunu öğrenince belli aralıklarla parfüm kokladım, kısa sürede geri geldi; kardeşim öneriyi pek sallamadı, onun koku almaya başlaması daha uzun sürdü.
Bu süreçte kardeşimin ateşi çok yükseldiği için hastaneye sevk etmek amacıyla araba gönderdiler eve, annem de kardeşimin yanında gitti mecburen. Muayeneden sonra önemli bir şey olmadığını söylemiş doktor. Annem kardeşimle eve geri dönmek için araba istediğinde sadece evden götürdüklerini, hastaneden geri getirmedikleri cevabını almış, saat gece 11-12. Mecburen taksiciye durumu anlatıp taksiyle dönmek zorunda kaldılar. Bu duruma çok sinirlendik, çok kötü bir durum yaşandı yani. O saatte öylece kalakaldılar. Biz gidip alamıyoruz, hastane geri getirmiyor. Bu ihmal yüzünden taksici riske giriyor… Ya da herkes taksiyle evine dönmeyi karşılayamıyor olabilir evi uzaktaysa vs.
Daha sonrasında iyileşip 14. günü doldurduktan sonra bilgilendirmede yazdığı gibi tekrar test olmayı talep ettik. Delta olduğumuz için karantinamız 21 gündü. Negatif çıkarsak karantinamız bitecekti. Aradığımızda yoğun oldukları için gelemeyeceklerini söylediler ve 21 günü beklememizi istediler. İşin garip tarafı aynı evde olmamıza rağmen annemin çıkmasına müsaade ediyordu sistem ama telefonda “bence siz de çıkmayın” yanıtını aldı annem. Böyle garip olaylar yaşandı yani.
@Agape@MelihAntepli
Çok teşekkür ederim iyi dilekleriniz için. Atlattık biz tamamen, oldu bayağı zaten. Bir şeyimiz kalmadı neyse ki.
Şimdi 3. aşılarımız çıkmış, onu anlamaya çalışıyoruz. Delta geçirdik, en azından birkaç ay antikorlu olmamız lazım diye biliyoruz. Önceden geçirenlere hemen aşı vurmuyorlardı, birkaç ay sonra vuruluyordu. Babam yine aşı çıktığını görünce sormuş, vurdurun cevabını alınca Biontech olmuş. Daha sonra kardeşim için aşı çıkınca tekrar arayıp sormuş yaşı küçük olduğu için. Bu sefer de önce Enfeksiyon Hastalıkları bölümüne gidin, orada danıştıktan sonra vurdurun ya da vurdurmayın demişler. Babam için de keşke siz de tekrar aşı vurdurmadan önce oraya gitseydiniz demişler. Neyse ki ağır yan etki falan yaşamadı ama yine bir tutarsızlık çıktı karşımıza, anlam vermeye çalışıyoruz… Bilgisi ya da fikri olan varsa aydınlatırsa sevinirim.
Aynen öyle. Gerçekten her gün sosyal medya tabiriyle “mala anlatır gibi” yeni değişiklikleri ve gelişmeleri duyurmaları lazım sanırım. Yoksa bu karışıklıklar bitmeyecek yani. Bu görüşmeleri yapan yetkililer bile farklı farklı şeyler söylüyorlar. Onlar bile olaya hakim değil.
@Agape@MelihAntepli ve beni düşünen arkadaşlara çok teşekkür ederim. Hastalığımın 7. günü ve kendimi gayet iyi hissediyorum, atlattık diyebilirim, karantinanın bitmesini bekleyeceğiz artık. @ilydious size de tekrardan geçmiş olsun
Çok geçmiş olsun arkadaşlar daha iyisinizdir umarım. Maiden’in Senjutsu albümü çıkmış, bir doz alırsanız C vitamini etkisi yapar, bünyenizi daha da güçlendirir. @Son.of.Yona@ilydious
ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri’nin (CDC) 600.000 yetişkin COVID-19 vakasını analiz ettiği güncel bir araştırmaya göre, aşı olmayanların delta variantına yakalanma olasılıkları aşı olanlara kıyasla 5 kat, hastaneye kaldırılma olasılıkları 13 kat, hastalıktan ölme olasılıkları ise 11 kat daha fazla.
Benim görüşüm zorunlu pcr testi uygulamasının anayasamıza aykırı olduğu yönünde ilgili konuda meclisten kanun çıkartılması gerekli.
Anayasa’nın 17. Maddesinde belirtildiği üzere ’ Tıbbi zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında kimsenin vücut bütünlüğüne dokunulamaz, rızası olmadan bilimsel ve tıbbi deneylere tabi tutulamaz.
Gördüğünüz üzere 40 yaş altı ölüm yok gibi. Çocukları hiç etkilemeyen bir hastalık için 1.5 sene okulları kapattık ne yazık ki. Türkiye’de yaklaşık 150bin çocuğun okula geri dönemediği konuşuluyor. Yaşlı moruklar için geleceğimizi heba ediyor ve hala enerjimizi bu yönde harcıyoruz. Üzücü…
Üstelik PCR testinin doğruluk oranı %50 iken bu testleri yapıyor, çocuklarımızın canlarını hiç yere yakıyoruz. Kaynak: Prof. Mehmet Ceyhan: PCR testlerinin doğruluk oranı %50 - YouTube
Bu çocuklar için üzülüyor ve tek isteğim olan kapanmasız, yüzyüze eğitimin yapılmasını istiyorum. PCR’siz tabiki de. Aksi taktirde geleceğimizi hiç mi hiç aydınlık görmüyorum. Bu çocukları okula yollamazsak gidecekleri yerler belli. Ya kuran kurslarında heba olacaklar ya da erkekler sanayide(normalde sanayiyi kötü bir yer olarak görmem ama çocukların belli bir eğitimi almaları şart, 8 senelik örgün öğretimden sonra gönderilebilir) heba olacak, kızlar da evlendirilecek.
Yetmezmiş gibi aşı şirketleri bu çocukları aşılamaya, FDA gibi kurumlardan onay almaya çalışıyor. Onay almak için her türlü baskıyı yapıyor ve medyayı da istediği gibi yönlendirmekten hiç çekinmiyor. Sürekli bir korku pompalayarak insanları korkutuyor ve bizleri güdülmeye hazır birer koyun yapmaya çalışıyorlar. Etrafımda 3-5 yaşlı insan hariç hiçkimseyi öldürmeyen bu hastalık için hiçbir devlet ya da medya kurumunun insafına kalmamak istiyor ve üzerimdeki tüm baskılardan kurtulmak istiyorum. (Kapalı alanda maske zorunluluğu ve karantina gibi)
Bu sürecin bana öğretmiş olduğu çok güzel bir şey var o da ekranda gördüğümüz bilim adamlarının ve hekimlerin büyük bir kısmının şerefsiz olduğu ve kendi çıkarları için halkı boğmakta hiçbir sorun görmediklerini açıkça görmek oldu. Aşı olmamıza rağmen hala kapanma ve yasak diye zırvalayan tüm hekimlerden ve bilim adamlarından nefret ediyor, onlar için her türlü kötülüğü içimden diliyorum. Tek istedikleri kutsanmak. Yazıklar olsun onlara. Tek hastalık covidmiş gibi davranıp halk sağlığını ve bedenin kutsallığını (aşı dayatması) hiçe sayıp halkı boğuyorlar. Üstelik ekonominin bu kadar zayıf olduğu bir ülkede hala kapanma çığırtkanlığı yapıp insanları ekmeklerinden ettiler. Bu konuda bir özeleştiri yapmam gerek. Ben de aynı hataya düştüm ilk zamanlarda, hatta burada Bilbo Baggins ppli bir arkadaşa kızmıştım niye dışarı çıkıyorsun diye kendisinden özür diliyorum. Umarım halk olarak bilinçlenir ve bu kapanmaların ağır bir sonucu olduğunu bilir ve bir daha ne olursa olsun asla talep etmeyiz.
Aşımı oldum, artık virüsten korkmuyorum. Başkalarının aşı olup olmaması da umrumda değil. Artık ölümcül bir şekilde etkilemeyecek bu virüs beni. Grip gibi geçecek ve asla da bitmeyecek bu virüs. Alışsanız iyi edersiniz.
Aşı olmanıza rağmen hala bu virüsten korkuyor ve eski önlemlerinizi hala abartılı bir şekilde almaya devam ediyorsanız tavsiyem bir psikiyatra görünmeniz olur. Kesinlikle gidin, geciktirmeyin.
Dayatmaların ve karantinaların olmadığı, çocukların ve gençlerin eğitimlerinin aksamadığı daha özgür bir Türkiye diliyorum.
Çocuklar da ölümcül olmaması virüs kapmamalarına ve bunu risk grubuna taşımadıklar anlamına gelmiyor.
Sırf sizin çevrenizden 3-5 kişi ölmesi bile genele bakınca yüksek bir oran.
Çocukların hepsine PCR testi yapılmayacak diye biliyorum. Sadece temaslı olanlara o da burundan değil boğazdan örnek alınarak.
Aşı olmayanlardan PCR testi istenmesi de normal. Ha ne kadar doğru sonuç verir orası ayrı bir tartışma konusu.
Ekleme: Kapanmaya tekrar gidelecek kadar kötü olmasını kimsenin istediğini sanmıyorum. Hem eğitim hem de çocukların ruhsal durumları için.
Hem aşı olduğunuz için artık rahatladığınızı ve tüm kapanma önlemlerinin gereksiz olduğunu düşünüp hem de halka aşı ve PCR dayatmasının olmamasını istemek çelişki.
Ben bedenin kutsallığına inanmıyorum. Aşı olmayıp yine yoğun bakımları doldurup sağlık sistemi tıkandığında yine kapanma gelecek ister istemez. Eğitim ve sağlıkta bazı şeylerin halkın istek ve rızasına bırakılmasına karşıyım.
Atlattık biz tamamen, oldu bayağı zaten. Bir şeyimiz kalmadı neyse ki. 
Yoksa bu karışıklıklar bitmeyecek yani. Bu görüşmeleri yapan yetkililer bile farklı farklı şeyler söylüyorlar. Onlar bile olaya hakim değil. 
. Oy kullanırsanız sevinirim.
