Kralkatili Güncesi

Diger serileri bilemem ama Kralkatilini sevmeyenler genelde ayni sebepleri sunuyorlar. Bunun basinda da ana karakter geliyor tabiki. Bu sebepler defalarca kez bu baslikta paylasildigindan artik hepimiz gerekce sunma ihtiyazi hissetmiyoruz belki de.

2 Beğeni

Bakırı İsimcilerin kontrol edemediğini nereden düşünüldüğü yazılmamış bu yazıda ama yanlış hatırlamıyorsam iki yerde buna ima geçiyor.
1- Elodin ile Kvothe’nin ilk konuşması. Kısaca CYAAR BASALİEN deyip geçeyim. Elodin orada bakır damarlar döşendiği için duvara ilk anda etki edememişti.
2- Ulu Taborlin’in kılıcının bakır olması.

Haliax ile alakalı da latince Iax’ın nefesi anlamına gelmesi gibi bir teori var. Yani Lanre gücünü Iax’tan alıyor ve sonra kendine Haliax ismini veriyor.

3 Beğeni

Selamlar,
Muhtemelen teori yazmak için geç ama 2 . kitaptan sonra aklıma bir konu takıldı.

Şimdi Kvoethe’un ailesinin ölümünden sonra Chandrianların kendileri hakkında konuşanları öldürdüğünü biliyoruz. Ve 2. kitap sayesinde de bunda onlar isimlerini çok fazla tekrar etmeleri de etkili. Yani Chandrian, Lanre diyen herkesi öldürselerdi gizli kalmazlardı. Benim ilk kitaptan sonra aklıma takılan Chandrianların tek yaptıkları bu muydu? Kendilerini gizli tutmaya çalışmak mı? Ama sonra Cinder/Köz’ün 2. kitaptaki haydut lideri rolünü gördüm ve düşündüm ki bunun isimlerini gizlemek ile bir alakası olamaz. Yani Chandrianlar kılık değiştirerek günlük hayat yaşıyor olmalılar diye düşündüm. Ve bunlardan bazıları Kvoethe ile tanışmış olabilir. Çünkü Kvoethe sadece Cinder’ı hafızasına tamamen kazımıştı. Diğerleri bir şey yapmadığı veya konuşmadığı için onları daha sonra kılık değiştirmiş gibi görünce tanıyabileceğini sanmıyorum. Hangileri ile ne zaman tanışmış bilemem ama dediğim gibi bu bir teori.

1 Beğeni

kvothe un anne ve babası yll düğümlerini kullanarak büyülü şarkılar söylüyorlardı, kvothe da bu güce sahip ama 3.kitapta keşfedileceği düşünülüyor. Her ismini söyleyene saldırmıyorlar yani. kvothe un da bu kadar etkili şarkılar söylemesini yll düğümlerini farkında olmadan müzikte kullanılmasına bağlıyorlar. ilk kitapta chandrialların şarkıcılardan korktuğunu öğrenmiştik. bu şarkıcılar ilk edema ruhlar gibi yll li.

4 Beğeni

Çok fazla olmasa da tahminimce 200 e yakın kitap okudum ve bunların çoğu fantastik tarzında kitaplardı. Tüm bu kitaplar içinde en çok sevdiğim kitap açık ara Bilge Adamın Korkusu kitabıdır. Karakterler içinde ise en çok sevdiğim Kvothe’tur.
Zevkler ve renkler tartışılmaz derler. Her okuyucunun farklı bir bakış açısı vardır kitaplara karşı. Ama yine de bu karakter için “çok basit biri” kelimesini okuyunca şaşırdım.
Kvothe kesinlikle zeki, diyalogları iyi, ani kararları yerinde, konuya hakim, boş oyalama yapmıyor, sürekli ilerliyor, yeni yetenekler, özellikler kazanıyor. Kitabı ilk okumamdan bu yana 7 sene geçti ve hala en sevdiğim kitap karakteri.
Tek sevmediğim şey ise Denna’nın peşinde bu kadar koşması. Ama onun için de yapacak bir şey yok, aşkın gözü kördür.

2 Beğeni

Denna için yll büyüleri ile kvotheyi kendine aşık etti diyorlar bazi teoriciler. Bir kaçına bakınca aslında seriye heyecan katabilecek mantıklı teoriler.

Benimde şahsen okuduğum kitapların yüzde 90ı bilimkurgu ve fantastik. Bende çok sevdim ilk okuduğum zaman fakat bugün Akılçelen yayınevinin bize yaptığını, yıllardır Pat okuyucusuna yapıyor. Benimde neredeyse 5 6 sene oldu. Kitap hafızam çok iyi olmasa bile iki kitapta çoğu şeyi aklımda sayılır. Ama en büyük sorun şu ki, kitapta kvothenin yapabileceği şeylerin neredeyde hiçbirini göremedik. Bir kaç durum dışında. En büyük beklenti 3.kitabın her soruya cevap verecek olmasıydı. Hatta arkadaşlarla bu 3 kitaptan sonra başka kitaplarında kesin çıkacağını düşünüyorduk fakat hiçbir umut kalmadı açıkçası. Brandon Sandersona bakınca üzülüyorum böyle ağırdan giden serilere.

1 Beğeni

Biraz da arka kapağındaki kendini tanımlaması yüzünden sanırım, ve serinin adı olan ‘Kral Katili Güncesi’ yüzünden. Beklenti en başından beri yüksek ama 10 senedir bir kral bile öldürmeyince bazı okuyucular soğuyabiliyor. Yine de daha iyisi henüz çıkmdığı için benim en sevdiğim karakter :slight_smile:

7 senedir bekliyorum, bir kaç sene daha bekleyebilirim yeterki Patrick rothfuss un başına bişi gelmeden çıksın kitap. Kitabı yine tamamlarlar yazar ölse bile ama çok kötü olur. (Ejderha Dövmeli Kız ın 4. kitabı gibi).

Kitabın sonunda en çok görmek istediğim ise Kvothe ‘ın Felurian’ a dönmesi. Okuduğum kitaplarda beni kendine aşık eden tek karakter (ben bile onun için şarkı yazabilirdim 7 sene önce :slight_smile: ) Mutlu sonla biter umarım seri.

4 Beğeni

Ben beklediklerim Cthaeh’in bir gün anlayacaksın ve kahkahalarla güleceksin olayının gerçekleşmesi, Meluan Lackless’in Kvothe’un teyzesi çıkması. Cthaeh’in Köz ile Kvothe’un yeniden karşılaşması için hayatta 2 kere olabilecek bir şey yorumunda bulunması. Burada kilit kelime yeniden. Bu bir daha karşılaşacakları anlamına geliyor büyük ihtimalle.

Ekleme
I’d say it was a twice-in-a-lifetime-opportunity meeting up with him again.

Teyze konusunda benim görüşüm de aynı. Ayrıca öldüreceği kralın da Ambrose Eshek olacağını düşünüyorum.

2 Beğeni

Bence de Ambrosse dur. Babası en son baya yaklaşmıştı tahta. Bilge adam da bu detay baya verildi.

2 Beğeni

Siz hangisini daha çok sevdiniz? Neden?

  • Kralkatilli Güncesi 1. Gün: Rüzgarın Adı
  • Kralkatilli Güncesi 2. Gün: Bilge Adamın Korkusu

0 oylayanlar

Valla iki kitabi ayırt edemeyecek kadar çok uzun süre önce okudum. Ama ikinci kitap ilk kitaptan çok daha iyi. En azından daha çok macera var.

Benim de tercihim Bilge Adamın Korkusu kitabından yana. Bana birinci kitaptan daha açıklayıcı geldi.

Ademre bölümleri mükemmeldi, o yüzden bilge adam

Tarbean ve Üniversite kısımlarındaki karakterleri çok daha fazla sevdiğim için birinci kitap.

2 Beğeni

Kvothe 'nin ailesi öldürüldükten sonra yaşadıkları beni çok etkilemişti. O yüzden birinci kitap diyorum ben de.

2 Beğeni

2.kitapta en iyi bölüm asker grubuyla yoka çıkıp kampa baskın yaptığı sırada ulu taborlin gibi gökten yıldırım indirdigini sanmaları yanindakilerin :krs:

2 Beğeni

Birinci kitabın daha derli toplu ve kurguya hizmet eden bir kitap olduğunu düşünüyorum. İkinci kitabın çoğu macerasının gereksiz uzatıldığını düşünüyorum, ya da oradaki maceraların hizmet edeceği şeyler 3. kitapta olacaktır ama bunu bilemiyoruz o yüzden birinci kitap tek başına bile çok güzel bir kurguya sahip bence.
Kwothe’un, bir kahramandan ziyade, mutlu bir hayata sahip olan küçük bir çocukken sahip olduğu her şeyi kaybeden küçük bir çocuk olması ve yaşadığı şok çok gerçekçi geliyor bana. Sahip olduğu zeka başlarda sadece hayatta kalmasını sağlarken yavaş yavaş zekasını ve yeteneğini eğitmesini okumak çok keyifli.
Ben mükemmel yeteneklerle donatılmış saçma sapan sebepler uğruna mücadele veren kahramanlardan ziyade Kwothe ve Locke Lamora gibi sıradan karakterlerin, kahraman olmayı ya da dünyayı kurtarmayı arzulamadan kendi hayatları için mücadele etmelerini seviyorum.

3 Beğeni

Dizinin ilk kitabı " Rüzgarın Adı"nı dördüncü bölüme değin okudum; çok iyi… Bugüne dek satın almadığıma üzüldüm. Patrick Rothfuss’un dili, benzetmeleri, nükteleri çok hoşuma gitti. Çevirmen Cihan Karamancı’nın duru Türkçe’sini de beğendim; ancak, öznelerden önce virgül kullanması rahatsız edici…

Tabi bunlar ilk dört bölümün bende bıraktığı izler. Serüvende ilerledikçe neler olacak bakalım…?

Not: Tam anımsamıyorum ama bir yerlerde “Kralkatili Güncesi” ile "Yüzüklerin Efendisi"nin benzerliklerinden söz edildiği gözüme ilişmişti. Bence ilgisi yok; Patrick Rothfuss’un tarzı kendine özgü… Ve çok güzel…

3 Beğeni

Kralkatiliyle benzese benzese Centilmen Piç serisi benziyor. Aynı zamanda yazılmaya başlandığı için olabilir

1 Beğeni