Kısaltmalarda benim bildiğim kadarıyla IC’nin, ICE’nin gibi oluyor. Özel isim veya kurum kısaltmalarında kural değişmiyorsa tabi.
1 Beğeni
Bana da ICE’nin mantıklı geldi. ICE’un kesin yanlış, ona eminim. 
Bu doğru. Ben AYS diye okuduğum için eki ona göre yazmışım (ki yanlış temelde).
Nefarrias’ın Kharkanas’ı okuduğunu biliyorum. Ben henüz okumadım, 3.cildin çıkmasını bekliyorum. Satışlar kötü diye ikiden sonra ara verip Witness üçlemesine başlamıştı.
ICE’nin (doğru kullandım bu kez) 2 kitabını okudum. Erikson’dan sonra hayal kırıklığı cidden. Ama zamanla o da kendini geliştiriyor(muş). Path to Ascendancy’yi bu sene okuyacağım. Kellanved ile Dancer’ın nasıl yükseldiğini anlatıyor. Yine de bir Erikson değil kesinlikle. Belki PTA üçlemesinden sonra fikrim değişir.
ICE genelde Malazan’daki sub-plotları yazıyor, ana seriye girmiyor. Mesela Malazan kitaplarından birinde bilmem neredeki kötü bir karakterden bahsediliyor, ICE onun detayını yazmış örneğin. Malazan’da sadece bahsi geçiyor.
Erikson’ın bir de novellaları var. Malazan’daki henüz okumadığınız 2 karakterin hikayeleri. Onları da okuyacağım ama favori karakterlerim olmadığı için beklettim.
2 Beğeni
Senin okudukların Novels of the Malazan Empire’in ilk iki kitabı o zaman. Onlar benim pek ilgimi çekmedi. Daha çok Kellenved/Dancer dolayısıyla Path to Ascendancy merakımı uyandırdı. PtA’daki kitaplar Goodreads’de çok iyi puanlara sahipler. Bir de mis gibi kısalar.
Onlara bir şans verilebilir.
1 Beğeni
Ben Knight of Knives ve Return of the Crimson Guard’ı okudum. Özellikle Crimson Guard ilgimi çekmişti 2-3 karakterden ötürü ama ICE’nin kalemi biraz zayıftı o kitaplarda maalesef. Biraz da beklenti ile alakalı, ben Erikson okuyacakmışım gibi düşündüm ama maalesef o tadı alamadım.
PTA ise zaten okuma listemde, hatta ilk kitabının 20-30 sayfasını okumuştum. Raest var ktiapta. Ayrıca okuyan arkadaşlar dediğim gibi ICE’nin kendini geliştirdiğini söylüyor.
Erikson’ın novellaları da güzelmiş ama henüz okuamadım.
2 Beğeni
Yorum yok.
3 Beğeni
- bölüm:
Holy shit. Sözümü geri alıyorum. Daha demin gülüyorduk, n’aptın SE reyiz ya? Kulp ve Baudin RIP. En sevdiğim karakterlerden ikisi gitti. Kulp’unki özellikle çok ani ve feciydi, bir umut var içimde son anda warren’ını açarak Ebur’dan kurtuldu diye, ama Felisin bundan geriye kalan kemikleri gördü.
4 Beğeni
İkinci kitabı okuyanları şöyle takip ediyorum. Yıl içerisinde hızlı hızlı basacakları için iki ve üçü beraber okuyayım diyordum ama bu kadar övülürken dayanmam zor sanırım.
4 Beğeni
Benim de şok olduğum yerlerden. Az önce gülüyorken birden dehşet şeyler oluyor.
Olabilecek en kötü ölümlerden birisi heralde. RIP Kulp. 
4 Beğeni
Henüz bölüm bitmedi, bir şey de olmadı ama Duiker kısımlarını artık şöyle okuyorum:
Captain Lull:
The captain appeared at his side. “As servants,” Lull softly tumbled, “they might have survived, been sold on to other noble families. Now, with swords in their hands, they will die. Can you hear this silence, Duiker? Do you know what it signifies? I imagine you do, all too well.”
With all that we do, Hood smiles.
“Write of this, old man.”
Duiker glanced at the captain and saw a broken man.
2 Beğeni
Kitap gittikçe melankolikleşiyor ve leziz bir hale geliyor. Tam sevdiğim gibi, zifiri karanlık bir edebiyat.
Bu arada tetanoz detayı hoşuma gitti:
Yok muydu tetanoz aşısı?
5 Beğeni
Bunu okuyunca aklıma bir kitaptaki bir sahne geldi.
Elemanın birisi karnından kılıçla yaralanıyor. Başkası yanına geliyor. Durumun ne kadar kötü olduğunu anlamak için eğilip kokluyor. B.k kokusu geliyor, kurtuluş yok bundan (bağırsakları kesilmiş) diyerek acısız olsun diye elemanı öldürüyor.
5 Beğeni
Ay Bahçeleri’nde “Busy hours, these.” i “Bunlar meşgul zamanlar” diye çevirmiş Karamancı.
Meşgul zaman nedir ki? Yoğun deseymiş bari.
Çeviri öneriniz nedir? Ben “Bu aralar işler yoğun” düşündüm. Ya da “Bu aralar çok yoğunum”.
2 Beğeni
Kendisi hakkında mı konuşuyor, genel bir gözlem mi yapıyor bilmiyorum ama ikincisiyse “Bunlar işlek saatler” veya “Bunlar yoğun saatler” daha doğru olurmuş.
Benim bildiğim insan/hayvan vesaire meşgul olur, saatler değil.
1 Beğeni
Ben de böyle düşündüm. Ayrıca 15. bölümün yarısında olanları anlamadım aklımda deli sorular…
1 Beğeni
Ben de öyle düşünüyorum. Zaman meşgul olamaz. İşlek saatler de güzelmiş.
Neler oldu ki? Ben çoğu şeyi hatırlamıyorum, siz sorunce Fandom’a bakıyorum (itiraf). Özleniyorsun @nefarrias_bredd reyiz. 
Raraku bir warren parçası ve tam sınırında Tremorlor (Azath kapısı) var. Doğru mu anlıyorum? Azathlar kimlerdi, unutmuşum. Icarium mu kırdı acaba? Hangi warrenın parçası ki?
Shaik headshot yemeden önce şu Heboric’in hiç sevmediği dev çarın geleceğine dair bir şeyler görüp dehşete düşmüştü. Ne olacak acaba?
Icarium 94k seneden fazladır yaşıyormuş… Nameless Oneların itaat ettiği tanrı o mu acaba? Crippled God? Seven Thronedaki çarlar nedir, kimlerdir? Bir sürü soru…
Ha, List’in görüler neyin nesi? Sürekli “daha old” güçler çıkıyor ortaya.
Abi… Ben Apsalar sanarken Felisin çıktı ya la Shaik the Reborn olan…
1 Beğeni