Malazan Book of the Fallen

Ölühane Kapılarını yarıladım. O yüzden küçük bir seri ortası değerlendirmesini hak etti.

Her 1000 sayfaya yakın olan kitap gibi Malazan 2 ortadan itibaren dahada güzeleşti. Özellikle Eller Yolunda olan olayları merakla takip ediyorum. Bunun yanında Duiker beni çok sıkıyor. İşin garibi tüm aksiyon Duiker bölümlerinde. Niyese bana ilgi çekici gelmiyor. Eller yolunda Apsalar üzerinden dönen olay hoşuma gitti. Bakalım tanrılar nasıl bir oyun kurdu

Şu seriyi okuyunca Fırtınaışığı Arşivini neden sevmediğimi bir kez daha anladım. Fırtınaışığı aşırı ruhsuz hiç bir heycan ve merakın olmadığı bir seriyken Malazan öyle mi? Heycan, aksiyon her şey var. Birde Fırtınaışığına bak 1000 sayfa okuyorsunki heycan verici bir şey olsun. Parlayanlara ne olduğunu öğrenmek bile 3 kitap sürdü

Bunun popüler bir görüş olmadığının farkındayım ama bence Sanderson’un her şeyi sona saklayan tarzı 1000 sayfadan fazla olan bir seride patlıyor. Sissoylu yazarken sıkıntı yok. Ama Fırtınaışığına gitmiyor. He birde ben Fırtınaışığını dünya inşasını sevmiyorum. Benim zevkime göre fazla renkli. Mesela Witcher 2 oyununda renk paleti fazla renkli olduğu için beni rahatsız etmişti. Karamsar havaları daha çok seviyorum.

1 Beğeni

İlk kitap benim için böyleydi sonra iyice renklendi. Tüm evreni de bağlamaya başlayınca suyu çıktı iyice o dünyanın. Marvel derlerdi de pek katılmazdım ama iş ona gitmeye başladı son kitapta, sevemedim.

2 Beğeni

Kitaplarını okumadığım için bilmiyorum. Ama ilk oyun karanlık bir havaya sahipti. Sonra giderek renk paleti daha renkli oldu.

1 Beğeni

Fırtınaışığı’nı kastetmiştim aslında. :smiley:

2 Beğeni

Witcher ile ilgili kısımı alıntıladığınız için witcher’a dediniz sandım :joy:

Renk derken evrenin renginden bahsetim. Yani oradaki kültürlerin giydiği kıyafetlerin filan renkli olmasından. Başka kitaplardan karakter görmek ise benim serideki sevdiğim tek şey olabilir. Onun dışında Fırtınaışığı benim gözümde rezalet bir seri.

1 Beğeni

İşin ilginci Duiker ile ilgili ilk bende öyle düşünmüştüm ve İsmet’e söylemiştim. Çok yanılmışım :slight_smile:

2 Beğeni

Wow o zaman Erikson yine bir hinlikler hazırlamış bize. Serinin neden efsane olduğunu 2. kitabın ortası itibariyle biraz daha anladım. Hortum olayının altından bambaşka bir olay çıkacak gibi duruyor. Urgan’ın Dancer olması gibi güzel detaylar seriye olan ilgimi artırıyor.

1 Beğeni

4.Kitap konusunda hala yeni bir gelişme yok sanırım değil mi? Forumun gedikli ihtiyarlarının inside infosu yok mu hiç?

3 Beğeni

İngilizce ebook olarak seriyi edinmek isteyen varsa humblebundle’da 17 kitap Malazan serisi 487 lira.

8 Beğeni

Ölühane kapılarının birmesine yaklaşık 150 sayfa kaldı. Yani ne diyebilirim ki Erickson taş gibi kitap yazmış. Olaylar sonlara doğru gittikçe daha ilgi çekici olmaya başladı. Duiker kısımlarını hala sevmiyorum. Çölde gerçekleşen bir ricat hiç ilgimi çekmiyor. Bol aksiyonlu ve vahşetli olsa bile. Duiker bölümleri gtldiğinde gözlerimi devirmekten kendimi alamıyorum. İcaruim ve Trell kısımları ilk başta pek anlam veremediğim, bunlar kim yahu dediğim kısımlardı. Kitabın sonlarına doğru favori ikilim oldular. Icaruim olayının altından tam ne çıkacak çok merak ediyorum. Felisin kısımları ikinci favori kısmım oldu. Orasıda çok güzel bir yere evrildi. Diğer karakterler ise sıradandı.

Genel olarak kitabın başına ve orta kısımlarına odaklanma sorunu yaşadım. Bu tarz kitaplardan artık çok sıkılmışım. Bu tarz uzun yol yolculukları artık pek ilgimi çekmiyor(ZÇ dahil). Kolay kolay uzun kitaplara odaklanamıyorum. Sonlara doğru ise kitaba olan hayranlığım arttı. En son dün okurken içimden “Erickson sakin ol reis bu kadarı da fazla. Altı üstü fantastik roman okuyoruz diye söyleniyordum” :joy:

Biraz da World Building kısmına değinmek istiyorum. Öncellikle büyü sistemini sevmedim. Çok belirsiz büyü sistemi. Bunun dışında evren güzel ama görmediğimiz bir şey yok. Yani Sanderson tarzı bir dünya inşası yok burada. Açıkçası yazarın Antropolog olduğu düşünlüdüğünde daha fazla detay vermesini beklerdim.

Son karar olarak 2. kitabı sevdim. Yazılmış en iyi fantastik roman olduğu fikrine sadece 2 kitap okumuş olsamda katılıyorum. Sonradan bozarsa orasını bilemem. Ancak dürüst olayım Malazan’ı herkes kadar çok sevmiyorum. Forumdaki Malazan fanatikleri düşünüldüğünde onların yanında benim sevgim biraz az kalıyor. Yinede seviyorum Malazan’ı. Buzun Anılarına hemen başlamayacam. Biraz kafa dağıtmak ve kendimi o kitaba hazırlamak istiyorum. Olumsuz konuştuğuma bakmayın sevdim kitabı :heart_eyes:

6 Beğeni

Umarım İthaki devam kitaplarını basar. Sanırsam 4.kitap ve sonrasını seri tamamlanınca okuyacağım. Böyle unutuluyor gidiyor akıldan. Seri tamamlanınca baştan okumak en mantıklısı gibi.

1 Beğeni

İthaki Yayınları’nın altında konuşulan konu doğru ise zaten bu zamana kadar çıkmama sebebi belliymiş. Bu saatten sonra gelse bile senede 1 gelir ve bu seri senede 1 ile okunmaz.

Edit: 6’ıncı kitaptayken sürekli 2 ve 3’de ne olmuştu diye dönüyorum.

2 Beğeni

Umarım o kötü senaryo gerçek olmaz da yine 2-3 kitap çıkar. Keşke dil bilseydim ya, ben de okurdum kendi dilinden :smiling_face_with_tear:

2 Beğeni

Chain of Dogs gerçekten bu kadar seviliyor mu? Nereye baksam millet ağladım filan diyor. Bana çok sıkıcı geldi.

1 Beğeni

Ölühane kapılarını bitireli neredeyse 1 ay olacak. Niyetim ayrıntılı bir yorum döşemek bir süredir ama bir türlü oturup vakit bulamadım.

Kısa yorum yapayım. Çok güzel bir kitap hatta güzel az kalır ama havaya uçmuş beklentilerimi karşılayamadı. Neye göre diye sorabilirsiniz mesela. Anlatayım.

Redditte vb yerlerde bir arama yaparsanız şu tarz listelere ulaşabilirsiniz, yazılmış en iyi fantastik kitaplar.

Bu kitaplar arasında Ölühane Kapıları ve Buzun Anıları (Malazan), Gölge Yükseliyor (Zaman Çarkı), Kılıçların Fırtınası (Buz ve Ateşin Şarkısı), Büyücü ve Cam Küre (Kara Kule) -sırf bu kitabın övgüsü için Kara Kule okumaya niyetleniyorum bazen- gibi kitaplar vardır. Hah işte Ölühane Kapıları, benim zevkime ve anlayışıma göre Kılıçların Fırtınası ve Gölge Yükseliyor gibi kitapların yanına adını yazdıramadı, bir tık altta kaldı gibi. Ama Buzun Anılarından beklentim bayağı yüksek.

4 Beğeni

Malazan konusundan bağımsız olarak Kara Kule’nin fantastik okurları için harika bir deneyim olacağını belirtmek istiyorum.

4 Beğeni

Aman hocam bunu her yerde itraf etmeyin. Malazan fanboyları her han karşı atağa geçebilir. Bir bakmışsınız tanımadığınız bir adam size Malazan’ı sevmediysen aptalsın gibi bir şey diyor.

Bu forumdaki arkadaşlar öyle bir şey yapmaz tabi ama Redditt’e buldular mı affetmiyorlar. Malazan fanboyları yüzünden asla Malazan fanı olamayacam. Bu kadar fanatiklikte olmaz.

1 Beğeni

Kara Kule’de fantezi ve korkudan eşit ölçülerde yararlanılarak oraya müthiş bir eser çıkmıştı.

Roland’ın öyküsü, sempatik Junkie’miz Eddie Dean, sevimli Oy, kısacası Ka-tetimiz. Birbirinden özgün ve kaliteli karakterler. Sonra elbette Randall Flag, Andy ve Lokomotif Blaine. Son ikisini sadece Stephen King gibi bir sayko yazabilirdi. :heart:

Kara Kule’nin yeri benim için her zaman ayrı olacak. Bir benzeri var mı, bilmiyorum.

7 Beğeni

Muhteşem bir sonu var. Sırf o son için bile okunabilir.

7 Beğeni

Ve unutulmaz da bir başlangıç cümlesi var.

Siyahlı Adam çölde kaçıyordu. Silahşor da peşindeydi.

11 Beğeni