Okuma Etkinliği - Manifold: Time

Acıttı biraz. :slight_smile: Şaka bir yana sen de haklısın dostum, bu sefer ben de odaklanamadım pek, tek başına okumuş oldun. Gönlünü nasıl alabiliriz? :slight_smile:

@isos81 Ben 62’deyim ama dediğin gibi bölük pörçük olunca tat alamıyorum.

Bu etkinliğe başlamadan önceki yaklaşık 20 günde başlayıp çabucak bıraktıklarım;
Deadhouse Gates
Best Served Cold
The Burning God
Speaker for the Dead
The Human Division(Scalzi’de güç bela karar kılmıştım, üçte birini anca okuyabildim)
Arada etkinlikte okuyacağız diye bir de Timeless var başlayıp etkinlik değişince bıraktığım. :sweat_smile:

Keyif alamadığım için sonraya attım bunları. Var bu aralar bir gariplik bende, tam da etkinliğe geldi. :frowning_face:

1 Beğeni

Sonunda 40’a geldim. Gayet keyif alarak okuyorum, şu ana kadar sıkıcı pek bir şey olmadı. Bazı konular hala hızlı geçiliyor ama çok dert değil.

Sondan geldiğim için Spoiler etikete gerek yok.

Sheena 5 üzdü. 6’ya tav oldum. Güçsüz kardeşlerini yemeleri fikrini de beğendim, olması gereken oldu.

Asteroit üzerinde Dan’in yönlendirmesi ile ne oldu pek anlamadım. Sonuçta koloniye doğru ilerliyor ama aradaki stepleri biraz hızlı geçtim. Firefly’ların ele geçirilmesi detayı da kıymetli idi. Sanırım hostile faction gelişiyor.

Bu arada daha önce sormuştum gemiyi nasıl yönetecekler diye, tamamı açıklandı. Waldo idi sanırım, bi kontrol mekanizması var. İlk kez Heinlein sunmuş edebiyata.

Kimsesiz dahi çocuklara süper olanaklar yerine berbat şartlar sunarak neyi stimulate etmek istemişler anlamadım. Ama yürek burktuğu kesin. Cornelius’un Emma’ya laf soktuğu bölüme ise hak verdim. O kısmı biraz da “hayvanlara eziyet etmeyin” deyip hapur hupur et götürenlere (ben de onlardanım) benzettim.

Mavi yuvarlak olayı için fikrim de şöyle. Zamanın paradoksu sebebiyle aslında olmayan bir sinyali bunlar kendi kendine göndermiş olabilirler. Yani bu göreve gitmiş olmaları her şeyi tetikledi, gitmeseler düşündükleri hiçbir şey olmayacaktı.

Bakalım nasıl devam edecek…

2 Beğeni

Mavi çocuklara sadece Avustralya’daki bir okulda kötü davranıldı diye hatırlıyorum. O işin arkasında aşırı bağnaz bir Hıristiyan derneği vardı galiba, mavi çocukları hilkat garibeleri olarak görüp onları yok etmek istiyorlardı. Çocuklara eziyet edilmesi onlarla bağlantılı değil miydi?

Sonradan bu kötü koşulların farkına varılınca zaten o açlık-tuvaletle terbiye dünyanın diğer yerlerinde bir daha tekrarlanmadı. Bu arada bunu gölgede bırakacak, yuh dedirtecek şeyler yapacaklar daha mavi çocuklara, insanlığından utanacaksın. :slight_smile:

Mavi yuvarlak olayından kastın ne?

1 Beğeni

Cruithne’de tespit edilen mavi yuvarlak. Bu yuvarlak aynı zamanda dahi çocuklarda da yok muydu? Aralarında bağ var diye düşünmüştüm.

Bir de sallamasyon yapayım. Cruithne’deki mavi delik bir solucan deliği olabilir.

1 Beğeni

Aralarında bağ var evet.

Geçmişe sinyal yollamakla kastettiğin advanced nötrinolarla Cruithne’nin yerini işaret etmekse isabetli bir tahmin. Bu göreve gitmiş olmalarının her şeyi tetiklemesi tahminin pek doğru değil, olay orada aşırı karmaşık ve çok boyutlu bir hale geliyor. Açıkçası benim kafam da halen tam olarak kimin hangi olayı tetiklediği konusunda karışık.

Solucan deliği RAFO. :slight_smile:

Edit: İkiniz kitabın sonuna gelince olay örgüsünü güçlerimizi birleştirip çözmeye çalışırız. Zamanda ileri geri gitmeli kitaplarda beynim bazen duruyor. Burada özelikle çetrefilli bir durum var. Kurguyu çoğunlukla anladığımı zannediyorum ama belki siz farklı bir kanıya varırsınız.

2 Beğeni

Acele etme bence :slight_smile:

Dan Sheena 6’ya yaşadıkları habitatı artan nüfus için nasıl yeterli hâle getireceklerini öğretiyor. Madencilik ekipmanları ile fitoplanktonların besini olan nitrat ve fosfat çıkarıyorlar. Fireflylar (Diziyi yeni bitirdim, space-western, izlemediyseniz tavsiye ederim.:slight_smile: ) metan roketlerini scrapliyor. Sheena habitatın kömür filtrelerini güneş ışığıyla yakılmış karbon ile değiştirmeyi öğreniyor vs.

Zaman kavramımızı sorgulatacak sahneler var önünde, olabilir ama daha karışık birşey çıkacak gibi hissediyorum.

And there were darker stories still of what went on inside the Schools.

Bu cümle dışında spesifik bir örneğe rastlamadım diye hatırlıyorum ben de. Ama çocukların dışardakiler tarafından saldırıya uğradığı okullar ve hatta birinin öldürüldüğüne dair söylentiler de var diyordu Emma.

Bugün 75i geçerim ben.

1 Beğeni

Hehe, çok sevdiğim bir diziydi. :slight_smile: Erken iptal kurbanı olmuştu. Kitaptaki firefly’ların diziye gönderme olabileceği aklıma gelmemişti.

1 Beğeni

45’e geldim.

Malenfant, Emma ve Cornelius’un geleceği görme muhabbetinden hiçbir şey anlamadım. Yani ana fikir tamam ama aralardaki çıkarımlar filan hiçbir şey ifade etmedi bana. O görüntüler nasıl geldi onu da anlamadım.

Firefly deliğe giriyor sanırım. Oradan imaj yolluyor, o imajları da Cornelius yorumluyor. İmajların tek yön delikten nasıl geldiği biraz üstünkörü geçiştirilmiş. Bir de imaj nasıl oluyor da sürekli farklı bir gelecekten geliyor onu da anlamadım. Firefly ilerledikçe mi görüntü değişiyor?

O sırada bir tane Sheena da altın deniz topu ile deliğe giriyor sanırım.

Tam çorba oldu oralar.

Ha bir de gelecekte kara delikleri “harness” etme de çok absürt değil mi ya?

Bir de aklıma takılan ama nasıl ifade edeceğimi tam bilmediğim bir soru var. Şimdi daha ilk başlarda Cornelius top çekme oyunu ile insanlığın sonunun geldiğini anlatmıştı ya. Galaksiye yayılınca o hipotez neden çöküyor yani neden insanlığın sonu gelmiyor? Dünyada kalmak neden yeterli değil…

Ne biçim kitap okuyorsun derseniz verecek yanıtım yok. :sweat_smile:

1 Beğeni

Firefly’ın radyo sinyalleri.

Firefly (aynı) portala her girişinde yüz milyonlarca yıl geleceğe gidiyor. İlerlemiyor, portal sabit. Etrafına bakınıyor, uzaydaki değişimleri gözlemliyor, sinyalleri portaldaki Feynman radyosuna benzer bir mekanizma geçmişe geri yolluyor. Cruithne üzerinde keşfettikleri portal da (günümüzdeki far end portal) Feynman nötrinolarını standart elektromanyetik radyo sinyallerine geri dönüştürüyor.

Neden böyle düşünüyorsun? Bir milyar yıl sonraki insanların teknolojik seviyelerini düşünmek bile benim başımı döndürüyor. Kardashev Type III türü bir uygarlığın kendi galaksilerinin tüm enerjisini harvest edebileceği oldukça eski bir bilimsel varsayım.

Galaksiye yayılınca Carter hipotezinin sonu gelmiyor?

Cornelius o hipotezi ilk kez açıkladığı zaman ne kadar yıldızlara falan yayılmaya çalışırsak çalışalım yok oluştan kaçış yok demişti. Sadece extinction event’in hangi türden olacağını kestiremediklerini söylemişti.

1 Beğeni

İşte anlamadığım nokta bu. Portala girip geri mi çıkıyor? Her girdiğinde daha da geleceğe gitmesini sağlayan şey ne? Portal tek yönlü değil miydi?

Teknoloji artarak hızlanmasının bir zaman sonra sona ereceğini düşünüyorum. Bir yandan da bunun için bir geçerli bir sebebim de yok. Yine de kara delikler gibi galaktik ölçekteki nesneleri manipüle etme ya da ne bileyim yıldız oluşturma gibi şeyler şu an için gelecekte bile mümkün değilmiş gibi. Öyle hissediyorum sadece.

İşte anlamadığım şeylerden biri. Madem kaçış yok, nasıl oluyor da trilyonlarca yıl sonrasında hala hayatta kalıyoruz? (elbette o mesajları insanlar göndermiyor olabilir).

Sheena’nın portala girmesi ne ifade ediyor acaba? Maymunlar Cehennemi gibi bir şey olursa şaşırmam. :slight_smile:

1 Beğeni

Portala giriyor, çıkıyor, geri giriyor. Tek yönlü olmasından kasıt geçmişe geri dönememesi, mekanizma sürekli geleceğe belirli order of magnitude zaman aralıklarıyla gitmeye ayarlı. Milyar yıl sonraki insanlar portalı böyle dizayn etmişler.

Bunun cevabı üzerine işte ancak kitabı bitirdiğinizde kafa patlatabiliriz. :slight_smile: Çetrefilli dediğim, kitabın asıl twistleri bunlar. Firefly’ın gözünden evrenin heat death bazlı evrimini ve ölüşünü gözlemlemeleri önemli ama o olayın sadece tek bir boyutu, ufak bir parçası.

2 Beğeni

Utku çok daha iyi açıklamış, bulandırmayayım ortalığı. :slight_smile:

Bence pek değil (bu arada harika bir fikir) ama bizim insanlık olarak o seviyede teknolojiye ilerleyecek kadar hayatta kalamayacağımıza inancım tam. :slight_smile:

Çılgınca sallamak istiyorum. Hayatta kalan iki farklı ırk (human & squid) var ve ikisi de paradokslar yüzünden zaman nehrinin farklı kısımlarında varlar(Paralel zaman akışları ne kadar science ne kadar fiction olur hiç bir fikrim yok). Her ikisi de günümüzdeki kendi ırkına diğer ırkı elimine edip tüm galaksiye kendi başına çökmesini sağlamaya yönelik olarak yardım (bilgi ve guidance?) gönderiyor.

PS: Kardashev scale + google = :astonished: Cidden bilim üzerine de birşeyler okumam lazım benim. Beynimi uçurmayacak tavsiyelere açığım. (Cosmos mesela?)

2 Beğeni

Böyle düşünmene üzüldüm. :slight_smile:

Kara delik fiziği genel görelilik ve kuantum mekaniği gibi görece yeni —topu topu 100 yıl— kuramlarla bile inanılmaz derecede isabetli şekilde açıklanabiliyor. Kara deliğin içindeki tekillikte ne olduğunu henüz bilmiyoruz, ama o konu, yani quantum gravity zaten fizikçilerin son 70-80 yıldır çözmek için harıl harıl uğraştıkları bir problem. Elbette çözülecek, isterse yüz isterse bir milyon yıl sonra olsun.

Yıldız oluşumu, yani gaz bulutsularının kütleçekimiyle bir araya gelerek yeterli bir bir kütleye ve büyüklüğe ulaşmaları; sonrasındaysa kütleçekimi, füzyon ve basıncın birbirlerini dengede tutması olarak uzun süredir anlaşılmış bir kuram. Füzyon bazlı hidrojen bombaları 1950’lerden beri kullanılan bir teknoloji, füzyona dayalı atom enerjisiyse son 10-20 yıldır ivmelenen bir hızda araştırmanın yapıldığı aktif bir alan. “Yapay güneş oluşturdular” gibi başlıklara kaç kere denk geldiğimi unuttum. Elbette gerçek bir yıldız yaratmaktan bahsetmiyorum, ama şu anda acınası bir Kardashev Type 0.7 uygarlığı olduğumuzun da bilincindeyim.

İnsanlar yaşadıkları sürece, yok olmamayı başarabilirsek, teknolojik birikimin de eksponensiyel olarak artacağını düşünüyorum, çünkü elimizdeki veriler bunu gösteriyor.

2 Beğeni

Neil deGrasse Tyson birkaç sene önce Cosmos’un devamını çekmişti. Mükemmel bir astronomi TV serisi, bulabilirsen onu izlemeni öneririm. :slight_smile:

Kitap olarak bir ara şu listeyi önermiştim:

1 Beğeni

Bir şekilde bulurum onu, liste de kabarıkmış. :smiley: Teşekkürler dostum.

Benim çılgın tahmin hedefin bir kaç parsek ötesinden geçti galiba. :joy:

1 Beğeni

Sadece iki parsekçik. :smiley: Çocukların başına daha da fenası gelmez umarım şu noktadan sonra. İşler de tam hızlanmaya başladı.
Bir de otomatik düzeltme yaptım kafamda aşağıdaki cümleyi okurken.

A big bullnecked Teklan (Texan) called Wayne Dupree.

1 Beğeni

İkinci sezonu geldi mi onun ya? Geldi gelecek, iptal oldu filan derken kaçırdım ipin ucunu.

İlk sezonu kast ediyorsan, mükemmel bir belgeseldir. :+1: Ama Türkçe seslendirme ile (Haluk Bilginer) izlemeni tavsiye ederim Harun, olan biteni daha rahat takip edersin.

1 Beğeni

Hem 2014 tarihli Cosmos: A Spacetime Odyssey’den hem de 2020 tarihli Cosmos: Possible Worlds’den söz ediyorum. İkisin de tek sezonu mevcut.

İkisi de olağanüstü. :black_heart:

resim

1 Beğeni

Aha! Bunu ben de izlemedim. Hemen atayım listeye.

Türkçe seslendirmeden kastım alt yazı okumak ile uğraşmasın diyeydi. Direkt görsellere odaklansın, diğer türlü oku-bak oku-bak zor olabiliyordu bazı yerlerde. Tercih onun artık. :slight_smile:

1 Beğeni

Sen Carl Sagan’ın orijinal Cosmos serisini izledin mi?