Okuma Etkinliği - Ölühane Kapıları (Malazan #2) - Steven Erikson

Kendimi zorlaya zorlaya 400. sayfaya geldim. Yaklaşık 2-3 gün ara vereceğim. Kendimi toparlayayım da bitirmek için başına oturayım hemen. Hasta hasta bir şey anlamıyorum.

3 Beğeni

Tekrardan geçmiş olsun… Malazan is not for gentle hearts and souls…

3 Beğeni

Benim merak ettiğim üç önemli kısım;

Heboric’in dövmeleri.
Baudin’in sırrı.
Sha’ik’in Hood olmadan tekrar hayata dönecek olması. Ve bunu Hood olmadan yapacak olması. Reankarne olayını biliyoruz zaten. Bu kez nasıl bir güç ortaya çıkacak acaba?

3 Beğeni

Baudin’in sırrıyla ilgili yedinci bölümde çok büyük bir ipucu vardı aslında.

Kendisi çözmek isteyenler bakmasın. Felisin, Baudin’in çantasını karıştırırken gördüğü şeylerden birisi büyük ipucu. Dönüp okursanız büyük ihtimalle çözersiniz.

2 Beğeni

Yedinci bölüm özeti (Tor’dan alıntıdır).

Özet

SAHNE 1

Duiker, isyancı bir çavuşla birlikte, Kamist Reloe’nün Coltaine’e saldırısının kalıntılarını izlemektedir. Bu karşılaşmadan Coltaine galip ayrılmıştır. Yeğeninin cesedini arama bahanesiyle çavuştan ayrılır. At sürerken Coltaine’in azalan seçeneklerini ve kendisinin de Coltaine’e ulaşma şansının giderek azalışını düşünür.

SAHNE 2

Baudin ve Felisin, şafak vakti çölde birden bire ortaya çıkan yüz binlerce böceğin peşinden giden Heboric’in dönüşünü beklemektedir. Felisin, Heboric’in konsantrasyon bozukluğunun onlara yük olabileceğini düşünür. Kansineği zehri sebebiyle oluşan şişkinlikler azalmıştır ama “ruhunda bir leke kaldığını” düşünmektedir. Her gece kandan oluşan bir nehir hayal etmektedir ve giderek de bu hayali daha fazla arzulamaktadır. Heboric geri döner ve böceklerin batıya yani denize doğru gittiklerini, onlara bir engel teşkil etmeyeceğini söyler. Randevu noktasına erişebilecekleri kadar istihkakları vardır ancak giderek azalmaktadır ve istedikleri hızda gidememektedirler. Günün sonunda kumdan çıkmış ve imkansız görünen bir uzunluktaki parmak heykeline ulaşırlar. Heboric, yeşimden olan parmağa, kesik olan eliyle dokunur.

SAHNE 3

Felisin, Heboric’in önceki akşam yeşim parmağa dokunduğu kesik elini ovaladığına dikkat eder. Bir Otataral fırtınası çıkar ve Felisin’in gereksiz görmesine rağmen çadırlarına girerek korunurlar. Baudin Beneth’i öldürdüğünü ima eder ama Felisin inanmaz. Felisin yattığı zaman koruyucu ve “kendisi olduğunda daha fazlasına ulaştıracağına” inandığı kan nehrini çağırır.

SAHNE 4

Ertesi sabah tartışırlar ve Felisin, Heboric’in ellerini neden kaybettiğini sorar ancak Heboric yanıtlamaz. Kesik yerin şiştiğini ve enfekte gibi göründüğünü fark ederler, ayrıca bileğindeki dövmeler de siyahlaşmıştır. Heboric, heykelin Otataral kumuna dayanarak büyüsünü nasıl muhafaza edebildiğini, Otataral’ın büyüyü doğuran ana etmen olup olmadığını düşünür. O gece kamp kurduklarında Heboric çok geride kalmıştır. Baudin aramaya gider ancak onun enerjisinden ve su sakladığından şüphelenen Felisin, Baudin’in çantasını arar. Bazı suikast araç gereçleri ve bir pençe bulur. Baudin Heboric ile geri döner ve Felisin’in itirazlarına rağmen ona su verir. Felisin yaptığı fedakarlıkları öne sürünce Baudin, onlara yapılan ayrıcalıkların Felisin’in fedakarlıkları sebebiyle olmadığını, Baudin’in muhafızlar için yaptığı iyiliklerin karşılığı olduğunu, Beneth’in de arkasından Felisin’e güldüğünü söyler. Felisin yine inanmaz ve Felisin’in Beneth hatırasını zehirlemek ve kendi suçunu bastırmak için yalan söylediğini düşünür. Onlara kendi rüyasını anlatır ve tek kurtulanın kendisi olacağını söyler.

SAHNE 5

Bir sonraki vahada suyun böcek larvaları ile zehirlendiğini görürler. Artık şanslarının kalmadığını düşünen Baudin, Heboric’in tanrısı olan Fener’i uyandırmaya çalışır (Heboric’in bilinci kapalıdır). Felisin Baudin’e, Heboric’in sağ elinde bir dövme olduğunu, o elini göğsüne koyarak eskiden Tanrısını çağırabildiğini ancak artık eli olmadığı için Tanrısına ulaşamayacağını söyler. Baudin kesik bileğini göğsüne dokundurur ve gök “çığlık atar”. Heboric’in dövmeleri taşın üstüne yansır ve devasa bir toynak yere çarptıktan sonra ayağa kalkar (Heboric’in Tanrısı Fener gelmiştir). Heboric uyanır ve “o burada, ölümlü dünyasında” der. Felisin ise “ölümlülerle uğraşmayın!” der. Heboric yenilenmiştir ve bir sonraki su kaynağına doğru yola çıkarlar.

SAHNE 6
Mekan: Mappo ve Icarium - Pust’un tapınağından ayrıldıktan sonra çöl

Mappo 200 yıl öncesini hatırlar. O zaman bile yüzyıllar yaşındadır. Evlat edinildiği klandaki falcılar ve İsimsizlerin öngördüğü yıkımın sonrasında şehrine dönmüştür ancak döndüğü zaman şehrinin yok edildiğini, 15 bin kişinin öldürüldüğü görür (Icarium yok etmiştir şehri). İsimsizler ona intikamdan vazgeçmesini, onun yerine bu yaşananların bir daha yaşanmaması için farklı bir yol izlemesini söyler. Ona eşlik eden İsimsiz şöyle der: “Icarium bir gün evine dönecek. O zamana kadar ona eşlik etmelisin”.

Mappo, Icarium’un konuşmasıyla kendisine gelir. Icarium, daha önce gelmese de bu toprakların ona nasıl da tanıdık geldiğini söyler, ayrıca kendisinin hiç anısı olmadığı için Mappo’nun çok ender olarak paylaştığı anılarından nasıl da büyülendiğini söyler. İkili kum fırtınasını izler ve yaklaşıp büyüdüğünü görünce Sha’ik’in ermişliğe erip ermediğini merak ederler. Mappo bir kez daha Pust tarafından manipüle edilmelerine sinirlenirken, Icarium artık bu duruma alıştığını söyler. Mappo, onu kimin manipüle ettiğini sorduğunda Icarium omuz silker ve uzun süre önce bunu düşünmeyi bıraktığını söyler.

SAHNE 7
Mekan: Fiddler ve arkadaşları - Çölde, Mappo ve Icarium yakınlarında

Fiddler, Crokus ve Apsalar yolda giderken, yakınlarında kum fırtınası tarafından gizlenmiş bir savaşın devam ettiğini duyarlar. Savaşanlar insani değil, daha çok hayvanidir: ayılar, kediler, sürüngünler vb. Crokus’un atı ölünce dururlar. Artık savaşanların bazılarını görebilmektedirler: Şekildeğiştirenler! 3 Gral avcısı ortaya çıkar ancak devasa bir ayı onlara saldırırak birini öldürür. Bu sırada Apsalar da diğer ikisini ve Fiddler’ın görmediği dördüncüsünü öldürür. Fiddler’a devasa bir kuyruk çarpar ve atından düşerek kaburgalarını kırar. Ona bir şey saldırmaktadır ancak atı onu korumaya çalışır. Savaş sona erer. Crokus ve Apsalar iyidir. Gral atı ile karnını doyuran ayı kaçarak uzaklaşır. Ardından binlerce D’ivers faresi ortaya çıkar ve Fiddler Apsalar’a son patlayıcısını intihar edebilmek için almasını söyler. Apsalar tam patlayıcıyı almaya giderken Icarium’un sesi duyulur ve Gryllen’e burayı terk etmesini, üçlünün onun korumasında olduğunu ve sabrını zorlamamasını söyler. Korkan Gryllen kaçar. Ardından Mappo da görünür. Bir Jhag ve Trell’i tanıması gerektiğini düşünen Fiddler acıya daha fazla dayanamaz ve bayılır.

4 Beğeni

Altıncı ve yedinci bölüm bitti. Bazı önemli gördüğüm noktalar:

  1. Duiker’ın altıncı bölüm başındaki metninde Malaz ordusundaki kültlerden bahsediyordu. Bölüm sonunda Gesler ve ekibinin Fener kültüne ait olduklarını görüyoruz

  2. Pella’nın vermeye çalıştığı mesajı öğrenmiş olduk (ama Felisin o sırada ot etkisinde olduğu için anlayamamıştı haliyle)

  3. Suyun altından mağaralara doğru yüzerlerken kimler nefesini tuttu benimle birlikte? :slight_smile:

  4. Kayan Yataklar (Sliding Beds) ölmek için çok iğrenç bir yol gibi görünüyor…

  5. Duiker’ın Hissar’a girdiğinde gördükleri, yaşanılan vahşet, savaşın geride bıraktıkları konusunda Erikson hiç çekinmeden yazıyor. Olayları tekrar yaşatıyor okurlara

  6. Duiker’ın profesyonel poza girmesi, objektifleşmesi ama asıl acının ve ızdırabın sonradan geleceğini bilmesi müthiş bir detaydı

  7. Raraku uyanıyor! Acaba bu uyanış mecazi mi gerçek mi?

  8. Fiddler’ın amacını öğrendik. Tremorlar’a gitmek istiyormuş. Peki Tremorlar gerçekten var mı, varsa gittiği yönde mi?

  9. Bu devasa yeşim parmak nedir? Otataral’a rağmen nasıl büyüsünü koruyabilmektedir?

  10. Fener ölümlü dünyasına geldi! Peki, ne demek oluyor bu? Ayrıca ne “grand” bir sahneydi o öyle. Gök gürlemesi, deprem, devasa bir toynağın yere vurması. Fiyuvvv (ıslık sesi)! Şahaneydi.

  11. Mappo’nun, tüm halkını öldürmesine rağmen Icarium’un yoldaşı olması… Çok kral adamsın Mappo.

  12. Bu İsimsizler kimler, amaçları nedir?

  13. Son savaş sahnesi de çok iyi değil miydi? Ayrıca devasa bir ayının Gryllen’i görünce korkup kaçması, Gryllen’in de Icarium’u görünce kaçması da Icarium’un gücüne dair ipuçlarından birisi (15 bin Trell’i öldürmesi yetmezmiş gibi).

6 Beğeni

3 Etkileyici bir bölümdü.

5 Gerçekten de hiç çekinmeden rahatsız edecek ne varsa yazmış. Bu konuda hassas olan kitaba ara verebilir.

9 Merak merak merak. Hep bir sürpriz var. Bunu da ilerleyen sayfalarda öğreniriz umarım.

10 Sanırım Heboric’in bölümünde serbest bırakılan Tanrı bu. Öyle mi? Heboric kişiliği ve dövmeleriyle beni diğerlerinden daha çok meraklandırıyor.

Altıncı ve yedinci bölümden spoiler içerir.

9: RAFO.

10: Fener, Heboric’in tanrısı olan Boar of Summer. Heboric kesik elini yeşim heykele sürdükten sonra Baudin o kesik eli Heboric’in göğsündeki yere değdiriyor. Normalde o işlemi Heboric avucundaki simgeyi göğsüne değdirerek yapıyor ve Tanrısı’na ulaşıyordu ama yeşim heykel sonrası işler değişti. Fener’in dikkatini çekmek isterlerken komple Fener’i ölümlü dünyaya çektiler.

Heboric bildiğin bir baş rahip, daha fazlası değil. Eskiden hırsızmış, sonra Fener kültüne girmiş, orada baş rahip olmuş. Daha sonra aforoz olmuş ve elleri kesilmiş. Neden kesildiğini henüz bilmiyoruz. Bundan daha fazlası yok aslında. Fener’in ölümlü dünyaya gelmesi ise yeşim heykelle ve Heboric’in Fener’le bağlantısıyla alakalı.

2 Beğeni

Şu ana kadar merakımı cezbeden ve sorularıma cevap aradığım noktalar

  1. Paran ailesinin bu hikayedeki rolü ve kardeşlerin birbirlerini bulma anı (Ganoes ve Felisin) Ayrıca ablalarından nasıl bir intikam alacaklar?

  2. İmparatorluk tarihçilerinin bilgi seviyesi ve hikayede alacakları rol. Duiker’i sevdim ama o kısımların biraz sönük kaldığını düşünüyorum.

  3. Mappo ile Icarium arasındaki ilişkinin tüm serinin kaderine bağlı olduğu hissim var. Abartıyor olabilirim ama hiç sanmıyorum.

  4. Her Tanrı = Ermiş / Her Ermiş x Tanrı. Ayrıca bir teorimde Tanrıların nedense ölmüş faniler olduğunu düşünüyorum ya da ererek ölen. (Çok mu uçtum acaba) Ayrıca sürenin ermişlikle bir alakası olmadığına dair sinyaller verildi. Örnek Kellanved ve Dansçı veya Icarium. Ermişliğin iyi bir şey olmadığını ve fanilerin üstünde oynanan oyunların başlıca sebepleri gibi.

  5. Heboric ile tanrısı arasında geçen o olay neydi yahu ?!? Heboric’in bu yüzden çok çekeceğini sanıyorum. Tanrısını istemsizce fani düzleme çekti bunun sonuçları olur. Ellerinde oluşan kovanlar ilgincime gitti?

  6. Gemi sahneleri ve Kulp’un ekibinin kaçışı da çok acayipti. Beddua ettiği ermişlerin dolaylı olarak bir anda mevzuya katılmaları kan dondurdu.

  7. Baudin’in eskiden bir pençe olduğunu anladık. Hatta ve hatta baş pençe miydi? İmparator’un eski pençelerinin hikayesi ilk kitapta vardıysa hatırlayamadım ama çok fena bir karakter çıkacak oradan. Quick Ben style bir karakter bekliyorum kendisinden.

  8. Sha’ik saniyesinde kafasına ok yemesi çok beklendikti bence. Orada ya erdi ya da dönüştü. Tüm kudreti ile dönüyor zaten. Kitabın sonuna dair büyük beklentim var. Kalam’ın peşine taktığı iblisin amacı ne ?

  9. Kemancı, Apsalar ve Crokus hikayesine döndüğümüz an seriye dair çok kritik bilgiler ediniyoruz. O 3’lüden beklentim çok. Tam bir ihanet karmaşası olacakmış gibi hissediyorum.

  10. Iskaral Puşt… 2 cümlesi çok önemli gibi. Her cana karşılık bir can ve örümcekleri öldürün. Bilgimiz şu anda yok ama birinin feda edileceği ve örümcekleri temsilceden tarafın gölgenin dostu değil. Boş boş cevaplar verirken, Icarium’un boğazına sarılması ve sonsuz korkusu, Icarium’un gücüne delalet. Muhtemelen Tanrıların gücüne sahip olabilir ve oyunda onun karşısında olanın vay haline. Mappo’nun onun düşmanı olmayıp dostu olması ayrıca takdire şayan.

Aklıma geldikçe daha fazla ekleyeceğim.

3 Beğeni

Bu ne inceleme mi? Değilse sürenin bitmesine çok az kaldı. Tik tak.

1 Beğeni

Yok değil, ilk yarısına ait düşünceler ve sorular. Ama soruların hepsi RAFO olur. :))

1 Beğeni
  1. RAFO
  2. RAFO. Çok eğleneceksiniz, hahah.
  3. Tersini kastettiğinizi düşünüyorum ama bu da RAFO
  4. Bu konu biraz daha açılacak sonradan, ama Tanrılık için ölmüş olmak gerekmiyor hocam.
  5. RAFO. Bunun için baya beklemek gerekecek ama.
  6. :roll_eyes:
  7. RAFO
  8. RAFO
  9. RAFO
  10. RAFO

Öyle gerçekten hahah.

Elini çabuk tut. :smiley: RAFO demek. Brandon reyizin güzide lafı.

Robert Jordan olmasın sakın :slight_smile:

2 Beğeni

Ben Brandon Sanderson’un lafı diye biliyordum. RJ bulduysa bile BS ile anılması lazım. Birlerini tetiklemeye çalışıyorum.

2 Beğeni

Brandon Sanderson’a ait Rafo sözü.

Sezarın hakkı sezara, Sanderson’ın hakkı Sanderson’a, RJ’in hakkı da RJ’e. :slight_smile:

2 Beğeni

Doğru hatırlamışım. @Haplo baltayı taşa vurdun. @SJack Can kardeşimize 10 dakika susturma cezası verebilir misin?

2 Beğeni

@isos81 üzgünüm ama mümkün değil, videosu bile var :slight_smile: o da kendi bulmamış ama BS kesinlikle değil :slight_smile:

2.15-2.40 arası

4 Beğeni

@isos81 Elimizde aksini kanıtlayacak bir şey yok mu? Şayet yoksa ortamlarda BS bulmuş diye yayarız böylelikle olayın üstünü kapatırız. Ben Can’ın paylaştığı videoyu da silerim. :smirk:

@Haplo

https://faq.brandonsanderson.com/knowledge-base/what-is-rafo/

Brandon reyize miras kalmış. Mal da yalan mülk de yalan var biraz da sen oyalan. :smoking: Kısacası BS’nin lafı.

4 Beğeni

Kartı bile var.

Robert Jordan’ın rafo kartı bu ama Sanderson alttaki açıklama kısmı hariç direk Rafo yazan bir kart veriyor sanırım.

Erikson da kullanıyor. Geçen günki soru cevaptan.

3 Beğeni