Hmm, Ymir’den çok radyoaktiv bir parçacık getirmişlerdi istemeden, değil mi? Ne kadar izole etmeye çalışsalar da o radyoaktiv parçacıklar sanırım Endurance’a da yayıldı ve birçok kişinin sonu oldu.
Son bir kere hadi Doob, hadi koçum…
Hmm, Ymir’den çok radyoaktiv bir parçacık getirmişlerdi istemeden, değil mi? Ne kadar izole etmeye çalışsalar da o radyoaktiv parçacıklar sanırım Endurance’a da yayıldı ve birçok kişinin sonu oldu.
Son bir kere hadi Doob, hadi koçum…
Endurance bölümünün başında 400 kişiler, yaklaşık %10u zamanla intihar etmiş, özellikle erkekler tehlikeli görevleri üstlenmiş. Kanser de bayağı can almış. Aida saldırmadan önceki 3 yıllık süreçte 28 kişiye düşmüşler.
Evet, Sean Probst onu yörüngeye indirmek için zaten nükleer zımbırtılar kullanıyordu. Hatta Jiro da en son birisi arızalanınca onu manüel tamir etmek için hayatını kaybetmişti (RIP Jiro ).
Ellerinden geldikçe radyasyondan kaçmaya çalıştılar ama ne kadar başarılı oldular belli değil. Güneşten gelen radyasyon da vardı, bir kısmı kayadan filan korunuyordu ama illa ki etkilenmişlerdir.
Evet bunu hatırladım şimdi. Rhys da mesela intihar etmişti.
Aynen, spacewalk filan yapmışlar.
Harikasın. 28 + 11 = 39 kişilerdi. Kaldılar 8. Yine de anlamadığım, Aida’yı etkisiz hale getirdikleri zaman erkekler vardı. Doob’u biliyoruz hadi, Zeke filan vardı. Onlar nasıl öldü ki? Geri dönüp okumak istiyorum ama daha okumam gereken kaç yüz sayfa var.
Bakıyım ona da. Doob’u ne hâle getirdiniz ama yahu, kötüsünüz.
Doob:
Big burn sırasında savaşmaya devam ediyor iki grup. Cleft’e vardıklarında sağ kalanlar 16’ya düşmüş, bir kısmı da yaralı ya da radyasyona maruz kalmış. Onlar da teker teker gidince,sonuncu Zeke, geriye 8 kalmış. Şimdi hızlıca göz attığımda bile etkiliyor beni.
Yaaaani, sanki yine biraz zorlama gibi olmuş. Moira orada, sperm lazım olduğunu zaten biliyor. Ellerinde canlı erkek de var. Radyasyonla bozulmuş DNA’ları da onarabiliyor. Ne bileyim, kankalar hazır canlısınız, azıcık sperm toplayalım diyebilirlerdi sanki…
Kesinlikle. Az daha hard scifi olsun diye zorlamış orda NS reyiz. Kitabın kendi aklındaki devamı için zorlaması lazımdı ama, bir amaca hizmet ediyor o eşeysiz üreme. Erkekleri daha çabuk öldürseymiş olurmuş. Bir de şimdi geldi aklıma, radyasyon kısırlığa da yol açıyor ya, fazla radyasyon hepsini sterile hâle getirmiş olabilir mi ki? Böyle bir açıklama yok gerçi.
Sadece erkeklere mi etkili radyasyon kısırlık anlamında? Öyle bir şey varsa kadınların da doğuramaması gerekmez mi?
Belki aklına gelmiştir ama açıklayamam diye kullanmamıştır bu yöntemi. Bilemedim
Erkekler kadınların doğurganlığına bir şey olmasın diye hep korumacı davrandıkları için ölüyorlar ama yine de plot hole.
HR bitti, 3. Bölüm başladı. Bakalım şu gen işi nelere yol açacak?
Büyük ihtimalle NS reyiz bana üçüncü bölümde kafayı yedirtecek ama yine de heyecanlıyım.
Ohhh, çok mutlu oldum.
Ne alaka diceniz ama, AC:Origins oynuyorum, bir tombda isu artifactine denk geldim, Desmond 2012’de insanlığı coronal mass ejectiondan kurtarmış. İşte size ilginç ve gereksiz bir bilgi
Sen bana Malazan’ın sonunu söyle ödeşelim.
Gel biz buna kesin diyelim.
Üçüncü bölüm için gözümü o kadar korkuttunuz ki kitabı açmaya korkuyorum. İlk bi 5-10 sayfasını okudum, ya gerçekten anlamadım ya da bilinç altımı etkilediğiniz için anlamadığımı sanıyorum.
Acaba bu son kısmı özetten filan mı okusam diye düşünmeye başladım… Az biraz el atın, yardım edin şu garibe…
Bence sık dişini, biraz zorla en azından. Yine de olmuyorsa da belli bir yere kadar özetini okursun, hangi chapter hatırlamıyorum ama sonlara yakın bir yerden de normal okumaya dönersin. Biz o azabı çektiğimiz için sen de çek istiyoruz aslında.
Üçüncü bölümde birkaç “wow, çok iyi” çektiren ân var ama genel olarak hızlıca okuduğum, sıkıcı bulduğum bir bölümdü. Ortalardan itibaren iyileşiyor çünkü aklımıza takılan ‘denizaltıya ve Dinah’nın babasına n’oldu?’ gibi birçok soruya yanıt veriliyor.
İlk 50-60 sayfa kabus gibi. Aslında yine önemli bilgiler veriliyor (Dünya’ya n’oldu, 5000 bin yıl boyunca ırklar nasıl farklılaştı vb.) ama performance/price’ı düşük. Bence uğraşma.
Ben de bunları merak ediyorum. İlk 50-100 sayfayı benim hızlı okuma yöntemim ile geçeyim, sonra sarmazsa bırakırım olmadı.
Seveneves palindrommuş, yeni fark ettim.
Var mıydı fark eden daha önce?
Bi ara fark ettim, sonra aklımdan çıkmış, şimdi sayende bir daha fark ettim. Tabii palindromun ne olduğunu google emmiye sorduktan sonra yazdım bu yorumu.
Demin şu mesaja denk geldim. Seveneves bir arkadaşın canına tak etmiş hehe.
Biz okuyalı 1,5 yıl olmuş; geriye dönüp baktığımda dediklerinin çoğuna hak veriyorum.
Seveneves - I quit (SPOILERS)
I love the idea of this book. I hate the actual book.
I love apocalyptic fiction. I love character driven sci fi. I love “5000 years later” plotlines. And this book has those.
But it also has motherfucking 6 page essays on every piece of the fictional tech the spaceship uses to wade through.
And I tried, man. I really did. I liked the characters. I liked Doc Dubois, and Markus, and Dinah, and the grim goodbyes to the billions of people who will shortly be killed by the Hard Rain. These are great ideas.
But I found myself no longer looking forward to my evening reading time. Getting through this book started to feel like my job. A job I hated. So I quit.
There’s a great story in there, I’m sure, but it’s buried beneath 8 feet of dull, pointless technical breakdowns of every aspect of every ship, every “arklet”, every energy source, every robot.
https://www.reddit.com/r/printSF/comments/153f2j5/seveneves_i_quit_spoilers/