Okuma Etkinliği - Tanrının Gözündeki Zerre (Moties #1)

Kitabın sonu:

Abluka benim hoşuma gitti. Motie’lerin tehlikeli olduklarına ikna olsalar bile bence karşılaştıkları ilk akıllı uzaylılara preemptive bir soykırım uygulayacak vicdanı kendilerinde bulamadılar. Üstüne askeri olarak da çok zorlanacaklarını ve birçok gemiyi kaybedeceklerini fark ettiler. Bence harika bir çözümdü. Bu arada ikinci kitabı muhtemelen okumayacağımıza göre… Spoiler veriyorum ona göre oku: İkinci kitapta ablukayı aşıyorlar; gerisini ne biliyorum ne merak ediyorum.

İsmet bir süre bu kitapla meşgul olacağı için arada daha kısa bir kitabı okuyabiliriz, bir nevi mini-etkinliklerimizden bir olur. Gönlüm Hominids’den yana ama ona daha büyük bir etkinlikte başlayalım, o sağlam konsept kitaplarından biri. :slight_smile:

Mini-etkinlik okuma önerilerim, mesela önümüzdeki cumartesi başlayabiliriz:

  • Martians, Go Home - Fredric Brown (163 sayfa / GR 3.77)
  • The Hammer of God - Arthur C. Clarke (226 sayfa / GR 3.70)
  • The Star King - Jack Vance (160 sayfa / GR 3.88)
  • The Scourge Between Stars - Ness Brown (165 sayfa / GR 3.63)
  • Ogres - Adrian Tchaikovsky (159 sayfa / GR 4.26)
  • A Window Into Time - Peter F. Hamilton (106 sayfa / GR 3.97)
4 Beğeni

Beni bekleyin Hominids için. :slight_smile: Eylülde yaparız onu eğer herkese uyarsa.

2 Beğeni

Hepsi güzelmiş ama. :drooling_face: The Star King biraz öne çıktı konu ve yazım yılıyla ama herhangi biri olur açıkçası.

@isos81 Eylülde Can’la Dragons of Fate’i okuyacağız, bitince olabilir. (Deceit’i okuyup siz de gelsenize? :slight_smile: )

2 Beğeni

Hocam ben il dışına çıktım yanıma da alamadım haftasonu devam kısmetse en son 26. Bölümdeydim

2 Beğeni

Ya biz aslında üçümüz Zach & Jarlaxle okuyacaktık ama sen dayanamayıp okudun. :slight_smile:

Ben muhtemelen yetişemem. Zaten buna da yetişemedim. Bir de şu kalem bataklığına bulaştım, çıkamıyorum. Çok vaktimi alıyor. :sweat_smile:

2 Beğeni

Çok bekledim ama sizi. :slight_smile: Kalem olayını ilgiyle izliyorum, kitaplığı boşaltıp kalem vitrini falan alacaksın bence. Bir de beni de bulaştıracaktın. :smiley: Alta temsili resim ekliyorum, kitaplığın olduğu duvar senin.

Konu dışı gönderi arkadaşlar

kaçıncı bölümdesin?

2 Beğeni

Bulaşmak istersen ilk kalemin benden (Montblanc hariç). :slight_smile:

Kitaplık boşalsa alırım belki de yavaş gidiyor, fiyatlar uçtu, haliyle herkes temkinli. Kalem işi iyi güzel de yazacak şey bulmak problem. Keşke inşaat mühendisi olsaydım, şantiye notlarını dolma kalemle alırdım (formenler kesin “ne eksantrik adam lan bu” derdi). :sweat_smile:

2 Beğeni

Aslında mesela forumdakilerle bir de şöyle güzel bir bk fantastik dışı bir şeyler okusak olmaz mı? Gerçi sizler okudunuz sanırım ama şöyle büyük bir etkinlik olsa mesela Karamazov Kardeşler gibi? Sosyal içeriği zayıf, bol karikatür karakterli BK benim içimi kıyıyor. SF tarafı somutlaştıkça benim iştahım kaçıyor. :confused:

4 Beğeni

Olabilir, neden olmasın. Dünya edebiyatından veya klasiklerden seçme bir eser de okuyabiliriz, lakin bunların belli başlılarını (KK gibi) zaten birçoğumuz okuduk. Aklındakileri yazarsan daha detaylı bakabiliriz. :slight_smile:

Bence BK/fantezi ve güçlü sosyal içerik birbirini dışlayan şeyler değiller bu arada, sadece doğru eseri bulmak gerekiyor. Bkz. Mülksüzler, Karanlığın Sol Eli, Fahrenheit 451, Cesur Yeni Dünya, Serçe, yukarıdakilerden Ogres.

@Pyrewrath The Star King’e cumartesi başlayalım o zaman. 1 haftada hallederiz.

2 Beğeni

Tabii saydıklarınızı ben de okudum. Aksine BK’yı daha güçlü yapan en önemli özelliği bahsettiğimiz özellikler ancak orada bahsetmek istediğim şeyler karakterler özelindeydi daha çok. Mülksüzler, Karanlığın Sol Eli, Cesur Yeni Dünya minvalinde bir şeyler olsa da öpüp başıma koysam. :slight_smile: Dünya edebiyatı açısından bir düşüneyim, yeşil ışık yakan çok olursa yapılabilir gibi.

Dünya edebiyatından aklıma Umberto Eco - Gülün Adı geldi. Ayrıca BK olarak China Mievelle’in Şehir ve Şehir’i geldi. Ne dersiniz? Taze taze yeni çevirisi de var elinde okuma fırsatı olanlar için.

2 Beğeni

Şehir ve Şehir’i okudum ama Elçilik Kenti olabilir? CM’nin methedilen eserlerinden bir başkası.

Gülün Adı’nın filmini izlediğim için öyküyü ve sonunu biliyorum, pek hevesim yok. Baudolino olabilir?

Sizin geçen sene önerdiğim Serçe’yi ilginç bulduğunuzu ve okumak istediğinizi hatırlıyorum, hala ilgiliyseniz o da olabilir. Metis’ten iyi olduğunu umduğum bir çevirisi var.

Dünya edebiyatı konusundaki önerilerinizi bekliyorum. Aklıma gelenleri ben de yazacağım. :slight_smile:

4 Beğeni

47

47.bölümü bitirdim biraz önce. Gerçekten de dediğiniz gibi olmuş. Bir de Rod’un Hovart ile konuşurken imparatorluk menfaatinden bahsetmesini ilginç buldum. Ne yani bu menfaat aşkı mı? Birbirlerine birden bire aşık oldular ve hem aşk hem de politik bir ilişkiye dönüştü evlenme muhabbetleri. Kadın bilim insanı olarak görüldüğünde bireysel tutumunu daha derin hissederken şimdi hepsi yerle bir oldu. Burası üzdü.

3 Beğeni

Bölüm 47:

Evlilik işleri madalyonun bir yüzüydü,

Kitabı bitirmeden açmayın:

bunun üstüne en affedilmez olanı, yani Sally’nin aptallaşmasını da tecrübe edeceksiniz. Kendisine Motie’lerin yalanlarını, gizli kapaklı planlarını 5 yaşındaki çocuğa anlatır gibi tane tane açıklamalarına rağmen, “Yaa size inanmıyorum, Motie’ler öyle değiller, çok tatlıdırlar bir tanısanız” minvalindeki duygusallığını maalesef kitabın sonuna kadar sürdürüyor.

Bayağı harcandı o karakter, diyecek pek bir şey yok.

4 Beğeni

Merhabalar
Ben gruba göre biraz geriden geliyorum. 10.bölümdeyim. Şimdiye kadar biraz itekleyerek okudum açıkçası karakterleri henüz oturtamadım kim kimdi :sweat_smile:. Ama esas olaylar bundan sonra başlıyor sanırım. Zerre’ye gidiyoruz. Merakla devam ediyorum…

3 Beğeni

Yaklaşık yarısına kadar biraz sakin gidecek, sonrası akıyor. :+1:

2 Beğeni

Merakla okumaya devamm :herb:

2 Beğeni

Yarına bırakacaktım ama dayanamadım. Bitti :blush:

Kitabı bitirdim şimdi. Evet çok haklısınız. Bitirmişler kadını. Kurduğu enstitüyle dalga da geçtiler üstelik. Bunun dışında sevdim kitabı. Çeviri sıkıntılı sanki ve diyaloglar da yavan biraz, bunlar dışında keyifle okudum. Birkaç gün heyecanladık Motieler sağ olsun :slight_smile:

3 Beğeni

Çeviri sıkıntının ötesinde maalesef çok kötü, İthaki’nin kötü çevirileri arasında da en aşağılarda. Bu başlıkta sayısız örnekle bunu tespit etmiş bulunduk. Diyaloglardaki yavanlığı da aynı sebeple tecrübe etmiş olmanız muhtemel. Katıldığınız ilk (?) bilim kurgu etkinliğinde (ve BK pek de okumayan biri olarak) böyle bir metne denk geldiğiniz için üzgünüm, öte yandan kitabı bu olumsuzluklara rağmen beğenmenize bir o kadar sevindim. :slight_smile:

Etkinliğe gösterdiğiniz katılım ve yorumlarınızın içeriği ve kalitesinden ben çok memnun kaldım, umarım düzenleyeceğimiz diğer etkinliklere de katılırsınız.

Düzenli bir bilim kurgu okuru olmamanız incelemenizi benim gözümde daha değerli kılacak, çünkü konuyu belki de bizim farkına varmadığımız yönleriyle, diğer edebiyat türlerindeki tecrübenizi katarak ve taze bir perspektifle ele alacaksınız. Bence bir düşünün, serbest atışa da rayızım. :slight_smile:

6 Beğeni

Katıldığım ilk BKk etkinliği değil aslında, Neuromancer gibi bir faciayla girmiştim Bkk etkinliklerine… Orada aktif bir yorumda bulunamadım, kitabı zar zor bitirmiştim zaten ve tahmin edersiniz ki hiç sevmemiştim. Sadece katıldığımı belirtip çıktığım bir etkinlik olmuştu :slight_smile: Bundan sonra bilimkurguyla daha çok ilgilenmek istiyorum doğrusu. Etkinliklere de katılmaya çalışacağım.

Çeviri konusunda yetkin değilim dil bilmediğimden dolayı çok yorum yapamıyorum ama yine de belli oluyor sıkıntılar, başlıkta okuduğum yorumlardan da anlaşılıyordu malum problemler. Böyle olmasına üzülüyorum tabii, dil bilsem keşke diye dövünüyorum. Ama Türkçe kaynaktan doğru düzgün hazırlanmış bir kitabı okumayı da hak ediyoruz bence. İthaki daha özenli olsa güzel olur. Hepimiz için…

İncelemenizi de okudum bu arada, harika bir metin olmuş emeğinize sağlık. Fark etmediğim bazı şeyleri görmemi sağladınız. Teşekkür ederim görüşleriniz ve desteğiniz için.

İlk okuduğum bilimkurgulara gözü kara bir şekilde inceleme yazarken bitirdiğim kitaplar üst üste yığıldıkça inceleme yazmak sıradanlaşmaktan çıktı artık. Neden bilmiyorum ama her kitaba yazamıyorum artık. Hata yapmaktan korkuyorum galiba. Edebiyata dair birikimimin olmadığı günler karanlıktaydım fakat cesaretim vardı. Bilgilendikçe kabuğuma çekilir oldum. Yine de elimden geleni yapmaya çalışıp bir şeyler karalamaya gayret edeceğim. Çok teşekkür ederim, güzel bir etkinlikti :cherry_blossom:

4 Beğeni

Evet, az da olsa ilerledim. Şu an 4. bölüm bitti. Gayet keyifli ve ilgi çekici olarak ilerliyor.

Yukarıdaki mesajlara baktım ama daha çok erkenmiş, 8-10. bölümden sonra tekrar bakarım.

MacArthur’daki yer çekimini konuşmuşsunuz @Abraxas ve @Pyrewrath. Buradaki yapay yer çekimi ile 2001-Bir Uzay Yolculuğu kitabındaki yapay yer çekimi aynı gibi düşündüm ben. Dönüş ve momentum sayesinde oluyor ama @Abraxas’ın da dediği gibi ivmelenirken değil, sabit hızda giderken oluyor bu. Yanlış da düşünüyor olabilirim. 2001 okuyan varsa karşılaştırabilir mi?

Şöyle bir video var 2001 ile ilgili.

Buna göre 2001’de yer çekimini oluşturan merkezkaç kuvveti (centrifugal force) değil, merkezcil hareketmiş (centripetal motion).

Bu arada etkinliğe katılan diğer arkadaşlar ne durumda? Tekrar heyecan getirelim etkinliğe. Sorusu olan, aklına takılan varsa gönül rahatlığı ile yazabilir. :slight_smile:

4 Beğeni