Okuma Etkinliği - Tanrının Gözündeki Zerre (Moties #1)

Uzay gemisi dururken ya da sabit hızla giderken kendi etrafında dönüyor ve santrifüj kuvveti ile yerçekimi benzeri etki elde ediliyor. Dzhanibekov etkisini (ya da diğer adıyla tenis raketi teorisi ama ilki daha havalı. :slight_smile: ) engellemek için de geminin etrafında bir flywheel var ve geminin ters yönüne doğru bir volan yardımıyla döndürülerek stabilite sağlıyor. 2001’i okumadım ama evet videodaki gibi olması lazım.

dzhanibekov-effect-intermediate-axis-theorem

Utku’nun açıklamasından araklıyayım :slight_smile:

a337c1d4961632c568ff789469fc83af43ed3f8b_2_499x500

İvmelenme sırasında ise bu dönüş durduruluyor ve ivmeden kaynaklı kuvvet yerçekimi yerine kullanılmaya başlanıyor.

@Abraxas Hocam doğru anlatabilmiş miyim? Editleyeyim gerekliyse.

5 Beğeni

2001’deki yapay yerçekimini oluşturan kuvvet de merkezkaç, videoda kuvvetlerin adlarını birbirleriyle karıştırmışlar.

People experience centrifugal force when they round a corner in a car or when an airplane banks into a turn. It occurs in the spin cycle of a washing machine or when children ride on a merry-go-round. One day it may even provide artificial gravity for spaceships and space stations - if we can get spacecraft to spin rapidly enough, the centrifugal force can provide some semblance of the normal sensation of gravity.

İkisi aslında aynı güç, farklı referans sistemlerinden tecrübe edildikleri için sadece yönleri birbirine zıt. Yapay yerçekimi örneğinde teknik olarak doğru terim yine de merkezkaç kuvveti. :slight_smile:

But centrifugal force is often confused with its counterpart, centripetal force, because they are so closely related — essentially two sides of the same coin.

“Centripetal force and centrifugal force are really the exact same force, just in opposite directions because they’re experienced from different frames of reference.”

Kaynak.

Ben de böyle anladım, ama son cümleni eğer yanlış yorumlamıyorsam tek bir farkla: Aktif olarak döndürdükleri iki farklı nesne yok. Sadece volanı motorlar yardımıyla döndürüyorlar, geminin kendisi açısal momentumu korumak zorunda kaldığı için otomatik olarak ters yönde dönüyor (counter-rotating centrifuge). Böylece Dzhanibekov etkisi sıfırlanmış oluyor ve stabil bir sistem sağlanıyor. :slight_smile:

:+1:

  1. İvmelenme sırasında (g > 0): Bir şey yapmalarına gerek yok → İvmenin yarattığı kuvvet mürettabatı geminin kıç tarafına doğru yapıştırıyor.
  2. Sabit hızda yol alırlarken veya bir yörüngede dönerlerken (g = 0): Volanı çalıştırıyorlar → Merkezkaç kuvveti mürettebatı geminin silindirine yapıştırıyor.
5 Beğeni

Merkezcil kuvvet için güzel bir video buldum. Ok, merkezkaç ile farkını da anladım teşekkürler.

Şunu daha önce tam anlamamışım, kaiserscience’daki yazıyı daha dikkatli okuyunca jeton düştü. :+1:

2 Beğeni

Reddit’de son birkaç gündür konuşulan “en zeki SF yazarları hangileri” konulu bir başlıkta gördüm, yorumlar bizim Diaspora etkinliği planımızın üstüne gelince güldürdü. :smile:

Demin kitabı biraz göz gezdirdim, ilk 50-60 sayfadaki zorlu makine öğrenmesi ve yapay zekanın bilinçlendirilmesi kısımlarını pes etmeden aşabilirsek sanırım konu bilgisayar biliminden astrofiziğe ve teorik fiziğe kayıyor.

  1. bölümden bir pasaj :roll_eyes: :

The macrosphere’s four-dimensional standard fibre yielded a much smaller set of fundamental particles than the ordinary universe’s six-dimensional one. In place of six flavours of quarks and six flavours of leptons there was just one of each, plus their antiparticles. There were gluons, gravitons and photons, but no W or Z bosons, since they mediated the process of quarks changing flavour. Three quarks or three antiquarks together formed a charged ‘nucleon’ or ‘anti-nucleon’, similar to an ordinary proton or antiproton, and the sole lepton and its antiparticle were much like an electron and positron, but there was no combination of quarks analogous to a neutron.

Orlando scrutinized the table of particles. “The lepton is still much lighter than the nucleon, the photon still has zero rest mass, and the gluons still act like gluons … so what shifts the chemical energy closer to the nuclear?”

“You saw what happened with the gravity wells.”

“What’s that got to do with it? Ah. Same thing happens in an atom? Electrostatic attraction also goes from inverse-square to inverse-fourth, so there are no stable orbits?”

“That’s right.”

“Hang on.” Orlando screwed his eyes shut, no doubt dredging ancient memories of his flesher education.

“Doesn’t the uncertainty principle keep electrons from crashing into the nucleus? Even if there’s no angular momentum, the attraction of the nucleus can’t squeeze the electron’s wave too tightly, because confining its position just increases its momentum.”

“Yes. But increases it how much? Confining a wave spatially has an inverse effect on the spread of its momentum. Kinetic energy is proportional to the square of momentum, making that inverse-square. So the effective force, which is the rate of change of kinetic energy with distance, is inverse-cube.”

Orlando’s face lit up for a moment with the sheer pleasure of understanding. “So in three dimensions, a proton can’t ever make an electron crash, because the uncertainty principle is just as good as centrifugal force. But in five dimensions, that’s not good enough.” He nodded slowly, as if coming to terms with the inevitability of it. “So the lepton’s wave shrinks down to the size of the nucleon. Then what?”

Egan’ın Diaspora’yı anlamaya yardımcı olsun diye yarattığı materyallere bir göz atabilirsiniz. Şimdiye kadar beraber okuduğumuz en zor kitap olacak muhtemelen, umarım bu ağırlığın altında ezilmeyiz.

Alakasız bilgi: Aynı başlıkta Stanislaw Lem’in > 180 IQ’yla zamanında Güney Polonya’daki en zeki çocuk olduğunu öğrendim. :astonished:

“I was a good student. Some years after the war, I learned from an older man who had held some position or other in the prewar Polish educational system that when the IQs of all high-school students were tested — it must have been around 1936 or 1937 — mine was over 180, and I was said to have been, in the words of that man, the most intelligent child in southern Poland.”

4 Beğeni

Hominids de mi böyleymiş?

Anladığım kadarıyla NS reyiz GE üstadın getir götürünü yapar. :sweat_smile:

4 Beğeni

Hayır, Hominids de katı ama arada dağlar kadar fark var. Sawyer’ın çok daha sade bir dili var ve eser zaten antropoloji/evrim bilim kurgusu. O yüzden onu önce okumamız gerektiğini düşünüyorum, doğrudan başımıza darbe alıp bilim kurgudan soğumayalım. :slight_smile:

Hehe, NS reyiz matematik ve fizik öğrenmek istediğinde GE açıp okuyormuş. Greg Egan ve diğerleri diye ayırmak mümkün sanırım. :joy:

Edit: Kitaplarına errata yazan tek şahıs sanırım, ne adamsın ya. :joy:

4 Beğeni

Bence de Hominds olsun. Kendimi hazır hissetmiyorum GE için. :slight_smile:

Diaspora için de acaba web sitesi açıp, konuları açıklamış mı? Varsa eğer, belki okurken ondan faydalanırız.

3 Beğeni

Hominids. :+1:

3 Beğeni

Farkında olmadan gılgamış destanı yazmışım :smiley: Belki boş yapmış olabilirim :grimacing:

5 Beğeni

Hominidsle başlayalım bence de. :sweat_smile: Diaspora çok eğlenceli olacak, başının etini yiyeceğim habire @Abraxas. :smiley:

@isos81 Bugün nerelere geldin? Kalan arkadaşlardan ses yok, yarıda mı bıraktılar acaba?

@sultiderler İnceleme çok güzel olmuş, ellerinize sağlık. :clap:

5 Beğeni

Çok teşekkür ederim, beğenmenize sevindim :blush::cherry_blossom:

2 Beğeni

Bugün aşırı yoğundu, hala bitmedi hatta iş. 11’de toplantım var. Muhtemelen 12-1 arası okurum.

Aslında BK’ye giriş için Tanrının Gözündeki Zerre görece zor bir kitap. Yine de hem akıcı olması hem de etkinlik sayesinde sorunsuz geçmiş süreç. Etkinlikleri de bu yüzden düzenliyoruz zaten. :slight_smile:

Hem BKK içinde hem de genel olarak BK’de BK kısmı daha az, sosyoloji ögeleri daha fazla kitaplar var. Ben mesela okunması görece zor olsa da Işık Tanrısı’nı çok seveceğinizi düşünüyorum. Kadınlar Ülkesi de mesela soft-bk ve yine toplumsal olaylara BK penceresinden bakıyor. Daha bir sürü örnek verilebilir, yeter ki BK kapısından girmek isteyin.

5 Beğeni

Etkinlik gerçekten iyi geldi. Belki zor kitapları sevdiğim için bu kitap beni pek zorlamamış olabilir. Klasikleri, bilinç akışı tekniğiyle yazılan kitapları seviyorum mesela. Onları bu kadar çok okumak bkk okurken de fayda sağlıyordur diye düşünüyorum.

Kadınlar Ülkesi’ni okumuştum. Çok güzeldi. Işık Tanrısı’nı listeme ekliyorum o zaman. Çok teşekkür ederim tavsiyeleriniz için.

Bu etkinlikten sonra hangi bkk okunacak, dilimize çevrilen bir eser okunacak mı yani merak ettim. Yukarıda bahsedilenleri bilmiyorum çünkü :roll_eyes:

4 Beğeni

Biz sürekli bir şeyler okuyoruz. Her zaman BK de olmuyor, bazen fantastik de oluyor. @Abraxas genel dünya edebiyatına da sıcak aslında, yani kısacası o an canımız ne isterse onu seçiyoruz.

Hominids ve Diaspora aşırı zorlu kitaplar, özellikle Diaspora. Çevirileri de maalesef yok (diye biliyorum). Ama başka etkinlikler mutlaka olur. Bazen de bir kitabı birimiz öneriyoruz ama içimizden birisi okumuş oluyor. Ben mesela Dan Simmons’dan Terror’ı merak ediyorum ama yanlış hatırlamıyorsam @Pyrewrath okudu onu gibi. Bazen kendi aramızda bazen de genele açık olarak oylama ile etkinlik düzenlemişliğimiz de var. :slight_smile:

Bu arada önerilere de açığız, merak ettiğiniz bir kitap varsa önerebilir hatta daha iyisi, etkinliğini düzenleyebilirsiniz.

4 Beğeni

Sevgili @isos81 güzelce açıklamış. Bizim kitap seçimlerimiz biraz kaotik oluyor. Hiçbirimizin okumadığı bir kitap olmalı, ilgimizi çekmeli… :slight_smile: Misal Cumartesi başka bir novella sıkıştıracağız araya ama İngilizce.

İlginizi çeken bir kitap olursa paylaşın, etkinlik düzenlediğinizde katılanlar da mutlaka olacaktır.

Ben de Uzay Gezgini Tuf’u ve polisiye severseniz de Asimov’dan robot serisini önereyim.

PS: Işık Tanrısı benim henüz okumadıklarımdan, etkinliği olursa katılırım ben.

4 Beğeni

Hominids’i Abis İnsansılar başlığıyla yayımladı, çeviri kalitesine dair bir fikrim yok.

Muhteşem, en üst seviyeden gerçek bir bilim kurgu klasiği. :heart:

Belli değil aslında, bundan sonraki büyük etkinlik için Hominids’i düşünüyorduk sonra @GKS geldi biraz başka şey okuyalım yahu diye yakındı. :slight_smile:

@GKS: Serçe’ye ne dersin?

Mini etkinlik icin Jack Vance demiştik ama GKS katilirsa Serçe’yi de (Mary Doria Russell) okuyabiliriz. Belki @sultiderler de katilir. Sen ne dersin?

5 Beğeni

“Hominids’i Abis İnsansılar başlığıyla yayımladı, çeviri kalitesine dair bir fikrim yok.”

Ben geçen sene okumuştum çeviris gayet güzel ve akıcı gelmişti bana. Sıkmadan aktı gitti.

6 Beğeni

Üçlemeyi basmışlar. :astonished: Bir yerde elime geçirip çevirisine bakmam lazım, güzelse kitaplığıma eklemek isterim.

Senin dikkatini çektiğine göre şans veririm elbette, beni comfort zoneumdan çıkartacak şeylere hayır dememeye çalışıyorum. :slight_smile:

@Samrul99 Bunu duyduğuma sevindim. Hocam sen sessiz ve derinden giden bir bk okuyucususun, daha aktif olmanı bekliyorum gelecekte. :slight_smile:

5 Beğeni

Teşekkürler hocam ben 27 yaşında öğretmen bir bireyim. Yıllardır okurum ancak forumla tanışıp kayıt olmam bu seneye nasip oldu. İnşallah denk geldikçe sizlerle daha çok böyle bilimkurgu okuma etkinliklerine katılmayı çok isterim.

3 Beğeni

@isos81 @Pyrewrath ve @Abraxas

Yorumlarınız ve önerileriniz için çok teşekkür ederim öncelikle, zahmet edip açıklamışsınız sağ olun. Ayrı ayrı yazmak istemedim buradan cevap vereyim dedim. Zaten uzun bir şey yazamayacağım :slight_smile:

Işık Tanrısı ve Serçe için etkinlik olursa katılırım, ikisi de elimde mevcut değil ama temin ederim, sıkıntı değil :slight_smile: Önceden grup okumaları bana çok itici geliyordu meğer çok verimliymiş, bu yüzden çeviri eserlerin etkinliğine katılmak için çaba göstereceğim.

İnsansılar’ı İthaki çevirseymiş keşke diyecektim ama çeviri konusunda her zaman iyi olamıyorlar maalesef. Çok fazla açığım var bilimkurguya dair, elimdekilere öncelik vermem daha makul şimdi. İnsansılar bekleyebilir.

Size keyifli okumalar diliyorum, etkinlikler için takipteyim :raising_hand_woman::cherry_blossom:

5 Beğeni