Malum live action dizilerin tavan yaptığı zamanlardayız, bunların arasında en az yapılabilir olan olan One Piece’in dizisinin şu ana kadar gözüken bir tane falsosu yok.
Özellikle oyuncu seçimleri. Oyunculuk yeteneklerini bilmem ama görüntü olarak nokta atışı gibi duruyor.
Arka tarafta da bayağı emek var gibi duruyor.
Neyse Zaman Çarkı ve Yüzük dizilerinden çektiğim heyecanı bu tarafa aktarmaya başladım.
Manga kapaklarında Enel’in hikâyesinde "Uzay Korsanları"ndan bahsedilmesiyle One Piece’in uzaya bağlanacağı veya beklenen bazı karakterlerin uzaylı olabileceği ile ilgili teoriler sunulmaya başlandı. Burada daha önce tartışıldı mı bilmiyorum ancak böyle bir şeyin olmasını hiç ama hiç istemem. Korsanlık, denizcilik ve gemiler üzerine olan bir serinin bu kadar uç noktaya gitmesi “Öhh yeter be kardeşim” dedirtir insana. One Piece zaten kumpir gibi üzerine ekle ekle ye tarzı bir seriydi: ışın fırlatan robotlar, şeytan meyveleri, haki, kehanet, balık adam, konuşan hayvan, gökyüzü adası vs. Bu zamana kadar bunları kendi tarzı içinde kabul ettirebiliyordu. Ancak işin uzay kısmı, uzaydan gelen düşman hikâyesi olayı bambaşka bir yere taşıyor. Bkz. Naruto. Sizler bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Kutsal Ejderlerin kıyafetini(bildiğin astronot kıyafeti) de bu teorilere ekliyorlardı. Bu saatten sonra böyle bir şey çıksa bile çok ayrıntılı işlenebilir mi emin değilim.
@Tilqi_Gin son sayıdan sonra bir daha Robin kurtarma görevi olursa baygınlık geçiririm. İhtimal veriyor musun buna? Sence ne olur?
One Piece hakkında bir şey öğrendiysem o da işlerin her daim daha da kötüye gidebileceğidir. Gelecek bölüm malum x karakteri tam bir Sanji çakması çıksa ve o malum y karakterine ağzından dilinden kalpler çıkararak sulansa, bizim de hay arkadaş keşke bin kere daha o senaryoyu işleseydin de x karakterini mahvetmeseydin demeyeceğimiz ne malum? Olmasa iyi olur tabi ama böyle dediğimiz çoğu seferde alternatif daha kötü oluyor
Manga okuyoruz, o bile ölümü gösterip sıtmaya razı ediyor. Sen de haklısın.
Buggy’nin Yonkou olmasına çok şaşırdım.
Evren içinde tutarlı ve mantıklı ancak benim niyeyse hoşuma gitmiyor bu tarz şakalar
Mevcut yonkou tablosu tamamen shanks’ın eseri oldu. Allah bilir Teach’in aklına da bu meyvenin peşinden koşmayı subliminal olarak o koymuştur. Ama seri bir anda ciddi ciddiyet kaybı yaşadı troll ve ciddiyet dengesi bozuldu, insanın okuma şevkini baltalıyor.
Wano öyle büyük bir hayal kırıklığı oldu ki benim için, anlatamam yani. Cidden anlatılacak gibi değil. İmparator arcı dedik, yıllarca bekledik ama cidden çok kötü. Belki nesi kötü ki ya diyenler olabilir, saygı duyarım. Ama Wano İmparator tayfasının işlenmesi ile, genel tayfa işlenmesi, hikayesi, karakterleri ile o kadar hayal kırıklığı ki shounen tarihinde bu kadar hype yaptırıp da bu kadar boş beleş bir arc hiç gelmemiş olabilir diyeyim de Wano’yu nasıl gördüğüm daha net anlaşılsın.
Hikayedeki saçma sapan yerleri gene saymayacağım. Bu hikayeyi ancak live action dizi paklar. İlk defa bir dizinin mangasından daha iyi olabileceğini düşünüyorum. Olur da zaman atlamasına gelebilirse dizi, zaman atlaması sonrasının sil baştan yazılması lazım. Bu haliyle diziyi de patlatır.
Momo’nun meyve yapay olduğu için yüzebilir mi acaba? Hatırladığım kadarıyla suyla ilgili bir sahnesi de yok ama emin değilim.
Sanki bir yerlerde bu kopyada ruh olmadığını duymuştum,acaba dedim yüzer mi. Neyse olmadı.
Şeytan meyvelerinin ayrıntılarını bilmiyoruz ama “böyle bir şey olsa mantıklı ve güzel olurdu” dedim
Zeka faktörünün en az işlediği serilerden birisi sanırım, öyle ki Şanks’ın pasif şekilde rakiplerinin inmesini beklemesi bile bir satranç oyunuymuş gibi lanse ediliyor fanlar tarafından. Sanırsın Desu Noto anasını satayım.Tüm işi yapan Lütfü ve ittifakı ve adamın bugüne kadar her hareketi gizemdi yani ne BM ne Kaido’ya inmeleri konusunda bir aksiyonu olmadı, Gorosei’leri uyardığı korsan kim onu da bilmiyoruz. Aksine Şanks’ı hep iyi niyetli gördük, babacan ve mülayimdi ve Beyazbiyik’a bile iyilik yapma peşindeydi. Elbette ki çok gizemliydi ve ucu açıktı yani cidden rakip olarak görebilirdik bu ihtimal vardı. Yalnız Şanks bir Aizenmiş gibi sunmaya çalışanlar var o komik. Ha One Piece bu o da çıkabilir şaşırmam.
Luffy’nin meyveyi yemesi ise retconlanmadığı müddetçe Şanks’dan bağımsız bir şeydi ve Gomu Gomu No Mi de tanrı meyvesi değildi zaten. Ha elbette seride bunun aksini görebiliriz ben ilk, serinin 5-10 yıl arası bitirilmesi planlandığı dönem için konuşuyorum.
Hayretler içinde kalıyorum bazen ok.
Yıllarca tartışılan şeylerden biri Mihawk’ın seviyesi,seride ki önemiydi.Sanırım Oda beyefendinin aklına sonunda bu konuda gelmiş.Gelecek bölüm spoiler 3 Milyar ödülü var Mihawk’ın.Evet ödül her şey demek değil ama şu ana kadar ki gördüğümüz bütün karakterlere yazar ödül üzerinden bir değer biçiyor.Mihawk seride gördüğümüz imparator üzeri ödüllü tek korsan.Bu da değerini ortaya çıkarıyor.Bu arada birliğin başı Buggy falan da değilmiş zaten.Adam sırf Buggy’nin yanında durarak adamı imparator yapmış resmen xd
Geçen sene temmuz civarı izlemeye başladım. Arc sonlarından sonra ara verip özledikçe geri döndüğüm için güzel bir yol arkadaşı oldu. Animede güncele geldim ve mangayı 995. sayından güncele kadar okudum. Şu anda da teori içeriği tüketmekten yoruldum resmen.
One Piece evrenini çok seviyorum ama Oda’nın karakterleri kolay kolay öldürmemesi bir şey olmayacak nasılsa dedirtiyor. Bir gariban Ace’m öldü o da Akainu’nun kudurtmalarına kanarak . Ace’i çok sevdiğimden ne zaman bir Ace-Sabo sahnesi görsem gözlerim dolar. Zaman atlamasına kadar olan kısım çok iyi iken benim için zaman atlamasından sonraki kısım giderek daha kötü bir hal almaya başladı. Son 2 arcta saçma bulduğum çok fazla olay var. Özellikle seveni varsa bilemeyeceğim Oden kadar aptal karakter çok az gördüm. Bir insan hiç mi doğru karar veremez. Sonra Luffy’nin sürekli tek yiyip geri dönmesi, Zoro ölmek üzere mucize ilaçla dönüp King’i tekliyor. Big Mom kocaman bir hayal kırıklığı. Küçükken Elbaf’ı harcamış koskoca yonkou öncelikle Kid (Tatlı Komutanı’ndan nasıl olduğunu anlamadığım şekilde yol poneglifini alması, Shanksla savaşırken kolunu kaybetmiş, Kaido’dan dayak yemiş Udon’ da zindan da kalmış) sonra kendisini ayrıca çok sevdiğim Trafalgar (Dressrosa’ da Doffy’e karşı duramadı bile hangi ara bu kadar güçlendin) yok neymiş ikiside meyveleri uyanmış ama zorda kullanıyorlarmış. Bu iki süpernova uğruna Big Mom harcandı. Yamato’nun gemiye binmemesi yine anlayamadım. Ryokugyu aşırı saçma şekilde gösterildi. Shanks ne alaka orada yine. Oroçi ve Kanjuro hala bir yerlerde diriliyor olabilir. Yonkou Buggy bu fotoğrafa çok güldüm.
Evreni çok seviyorum ve sıkı bir şekilde takip etmeye devam edicem. Oda şu gizemleri açıklasa dedikçe yeni gizemler ekleniyor.
Zoro tayfada açık ara favorim arc olarakta Marineford ya da Enies Lobby derim. Boa Hancock sahneleri, Luffy vs Crocodile, Luffy vs Katakuri tekrar tekrar izleyebileceğim sahneler. Binks No Sake
Law Dressrosa’da Doflamingo’ya karşı hiçbir zaman eşit şartlarda dövüşmedi.
İlk karşılaşmalarında yani Green Bit’de, Doflamingo’nun yanında Amiral Fujitora vardı ve amiralin kendi söylemine göre Doflamingo ve Fujitora kendilerini tutmadan Law’a saldırıyorlardı. Luffy kolezyumda evcilik oynarken adam yarım saat Amiral + Dof’u tutuyordu.
Law’un meyvesi çok fazla enerji harcadığından bu adamın dövüşü kısa metrajlı olduğundan ve iki canavarı tutarken epey enerjisini harcadığından pili bitiyor. Köprüdeki dövüşe yarı bitik halde çıkıyor ve doğal olarak hezimete uğruyor. Onun öncesinde de Sanji’nin hayatını kurtarıyor.
Çatıdaki dövüşte ise adam kurşunlanmış, hırpalanmış, enerjisi bitmiş. O halde bile Gamma’yı çakıp yine galibiyette önemli bir rol oynuyor. Üstüne yine birkaç kez room açıp Luffy’nin işini kolaylaştırıyor.
Hepsini geçtim Luffy parlasın diye elbette geri planda tutulacaktı.
Özetle Law zaten çok güçlü bir adamdı. Wano’da kendisini indirebilecek sayılı adam vardı ve bunun olması doğaldı en başından. Top Supernovalar Jack-Queen tarzı basit komutanlardan çok daha özel tiplerdi zaten.
Law meyve yetenekleri gereği Big Mom’a karşı en işlevsel adamdı zaten, galibiyette payı büyük. Big Mom’ın ruhlarıyla iletişimini kesmesi bile başlı başına bu dövüşe ondan uygun adam olmadığının göstergesi.