Parlayan Sözler - Fırtınaışığı Arşivi 2. Kitap Okuma Etkinliği

Ben sadece savaş sahnelerinin anlatımı ve karakteri için bile okurum. Çol fazla karakter ve gizem var. Bunlarla aram iyi diyorsanız mutlaka okuyun.

1 Beğeni

Bu haberin tam da şimdi gelmesinin sebebi yukarıdaki görseli paylaşmamdır :grin:. Tahta Balıkesir Ünivesitesi fen-edebiyat fakültesinin girişinde yer alıyor.

5 Beğeni

Konuya hareketlilik getirdik ama etkinlikle alakası yok. :joy:

@Lorien_archers Tabi kesinlikle. :sweat_smile:

@Tnuviel37 Malazan güzel bir seri okumanı şiddetle öneririm. Bi rüzgarın adı kalitesinde değil ama. :slightly_smiling_face:

3 Beğeni

En kısa zamanda siparişi verip başlayacağım. Rüzgarın Adı’nı da henüz okumadım. Kitaplıkta duruyor ilk iki kitap. 3. çıksın da öyle başlarım demiştim. Okuduktan sonra yıllarca bekleyip unutmayayım diye. Ama 3. kitap da çıkacak gibi değil. :sweat_smile:

Sen Malazan’a başla Patrick Rothfuss ne zaman 3. kitabı çıkartır o zaman başlarsın şimdi okursan boşluğa düşeceksin çünkü. Umarım 3. kitabı yazabilir diyeyim…

1 Beğeni

BS başlığında PR konuşuyorlar. Yetişin adminler. :slight_smile:

Ben de 300+ geldim. Kaladin Shin savaşı ve ortadaki gizemler bir az hareketlilik kattı. Shallan kısımları o kadar Türk dizi senaryosu tadında ki… İlgimi çeken sadece Desen. Jasnah bu bölümleri iyi ilerletiyordu, onu da denizde bıraktık işte.

3 Beğeni

Ben 3.kitap beklentisi olmadan ilk kitapları okudum, pişman değilim. Okuyunca yaşadığım heyecan yeter. Son kitabın yazılıp da serinin biteceğine umudum yok. Asoiaf umut veriyor ama bu asla.

1 Beğeni

Bu bir kuş, hayir bu bir uçak, hayır hayır bu Kaladin Stormblessed :blush:

Son 50…

5 Beğeni

Sakın kader deme, kaderin üstünde bir kader vardır.
Ne yapsalar boş, göklerden gelen bir karar vardır. Demiş reis. :slight_smile:

1 Beğeni
3 Beğeni

Bölüm 72, sayfa 800 e geldim. Çoğu bitti azı kaldı :smile:

Sf 730 lar Kaladin hapisteyken Adolin’in de kendini içeri attırması şaşırttı :smile: Ama Kaladin’e verdiği pareleri Kaladin’in kabul etmeyip hemen Moash’a vermesi hiç şaşırtmadı :man_facepalming: Moash’ın süikast planına battıkça hem Syl’ın bilinçsel varlığı azalıyor hem de Fırtınaışığı kullanımı. Şerefspren’i ile bağlı olduğu için Kaladin’in kararları ile beraber güçlerini kaybetmesi çok hoşuma giden bir örgü oldu. Acaba Shallan’da yalan söylemeyi bıraksa güçleri yok olacak mı :smile:

Sf 770 civarları Köprüden düşüş sonrasındaki Kaladin ve Shallan macerası güzel gidiyor, özellikle uçurumşeytanından kaçış kısımlarından keyif aldım. Bu yolun sonunda epey yeni bilgi de öğreneceğiz gibi duruyor ama vakit olmayınca devamını bugüne bıraktım.

Bir aksilik olmazsa bugün 100, yarın 100 sayfa okuyup kitabı bitireceğim.

5 Beğeni

Kitabı bitirdim. Hem ara ara oluşan hayat yoğunluklarından, hem de biraz daha detayları yakalamak istediğim için daha yavaş okumamdan sanırım 3-4 haftayı buldu okuma süresi :slight_smile: Gerçi iyi oldu, kitabın sonuna doğru tahmin ettiğim çoğu şey gerçekleşti. 1-2 durum dışında ters köşe olmadım. Belki bazı küçük tercihlerle daha iyi bir kitap olabilirdi ancak kendi adıma gayet keyifli bir macera oldu, benden yine tam puan.

Kaladin’in güçlerini kaybedeceğine ve Syl’ın öldüğüne beni hiç inandıramadı Sanderson :slight_smile: Şeref bağı ile gelen bir durum olduğu için tercihini değiştirdiğinde güçlerine geri kavuşacağından emindim. Nitekim gayet görkemli bir şekilde oldu :smile: Szeth ile kapışmaları çok iyiydi.

Etkinliğin ortasında Shallan ve Parekılıcına çok takılmıştım :smile: Sonra çok kafa yordum bu duruma ve bir ara Syl ile Kaladin arasındaki sprenler ve parekılıçlarına dokunan ufak konuşmayı düşününce kılıçların yapısını ve sprenlerin olabileceğini tahmin etmiştim. Shallan geçmiş bölümleri de bu tahminimi destekledi. Bir gizem daha çözüldü ve Parekılıçlarının sırrı aralandı ama Shallan’ın geçit ve Urithiru’nun gizemini çözdüğü kısımlar en keyifli olanlarıydı.

Adolin ve Eshinari nin daha önce Harap Ovalar’ın ortasında karşılaşıp barış teklifi iletildiği kısımda bu ikilinin güzel bir düello yapacağından emindim :smile:. Sadece bu kapışma değil, Adolin’in arkasındaki iki köprücüyle daldığı her aksiyon keyifliydi. Ama Sadeas ile karşılaşıp sonunda defterini dürdüğü an acayip sürpriz oldu :smile: Biraz eğreti, biraz altyapısız oldu ama güzel oldu :joy: Sadeas’tan kurtulduk sonunda.

Dalinar kendi pek aksiyona girmese de savaşın gidişatına, taktiklere ve hamlelere dayalı tüm kısımları onun gözünden gördüğümüz için belki de genel okuyanlara kıyasla en keyif aldığım bölümler olabilir. Bana 1000 sayfa cephe savaşı ve strateji verseniz okurum ben :joy: Fırtınababa ile olan son konuşması ve Elçilik yolculuğu takdirimi aldı.

Szeth in Hakikatsiz olmadığını içten içe anlamasına rağmen kabul edemeyip savaşmaya devam etmesi güzeldi. En son öldü dedim ama Savaşkıran bağlantısı burada çıktı. Ölmediği gibi Gecekanı’nın yeni sahibi oldu :smile: Kılıcı ona veren Nin dediği ( Adalet Elçisi falan dedi ) Vasher mıydı şimdi :thinking: .

Neyse Savaşkıran’ı Kralların Yolu ve Parlayan Sözler arası okunmalı fikrini okuduktan sonra bana uymadığına karar verdim. Bence Kralların Yolundan önce okunması en iyisi olurmuş :smile: .

Son olarak Jasnah’ın ölümü kitabın çok başında olunca öyle kabullenmişim ki, geri dönüşü en büyük ters köşem oldu :joy: En sevdiğim karakterlerdendi, iyi oldu dönüşü. sprenlerin dünyaya kaçabileceğini nasıl akıl edemedim bilemedim artık :joy:

7 Beğeni

Bende de benzer bir Vakıf esintisi oluşturmuştu Taravangian’ın bölümü okurken :smile: . Aslında eldeki verilerle bir çeşit olasılık yapmış ama aşırı aşırı zeki olduğu gün bunu yaptığı için çok tutarlı bir gelecek öngörüsü olmuş gibiydi. Yine de olaylar tutmadığını gösterdi galiba :smiley:

Bende tam oturtamadım, anladığım kadarıyla 10 tane elçi tarikati var. Bizimkiler şu an 3-4 tanesinin kurulma adımını atmış gibi oldu ve Lopen’in de fırtınaışığı emmesinden sonuçlandırarak bu tarikatların çok hızlı şekilde yeni üyelere kavuşacak :smile: Ama sonraki kitaplardan spoiler yerim diye bakmadım detaylı olarak.

5 Beğeni

O elçi Vasher değil. Vasheri bu kitapta gördünüz başka bir isimle. Tahmin varsa alabilirim. :grin:

3 Beğeni

Merak edip bakmıştım. Sürprizi bozmayayım ama aklımın ucundan geçmezdi o olduğu.

3 Beğeni

Özellikle kendi kitabında pek iyi kılıç dövüşçüsü değilken burada kılıç dövüşü dersi vermesi biraz ters köşe yapıyor. Ama bazı yerlerde ipuçları vardı.

3 Beğeni

10 tane Parlayan Şövalye tarikatı var. Bu kitaptan gördüğünüz kadarıyla;
Kaladin => Rüzgarkoşucu
Shallan => Işıkören
Renarin => Truthwatcher(bunun kitaptaki mevcut çevirisini bilmiyorum. İlk edisyonda Esasgören olarak çevrilmişti.
Jasnah => Öteyolcu
Dalinar => Bağdökümcü
Bir de ara bölümlerde gözkmüş Lift var, Hudutaşar.

Nin malum kişi değil. Adalet Elçisi de, malum kişi de kitapta farklı yerlerde görüldü. Peki o nesne Nin’e nasıl geçti? Bekleyip görmek lazım.

Elçi ve Parlayan Şövalyeler arasında bir karışıklık var sanırım.

Elçi Şeref tarafından seçilmiş ve Şerefkılıcı verilmiş özel kişiler, 5 erkek 5 kadın.
Parlayan Şövalyeler ise sprenlerle bağ kurarak özel güçler elder eden kişilerden meydana gelen kişiler. Elçilik çok daha farklı bir durum.

5 Beğeni

Oo kaçırmışım :smile: Aslında o karakteri ilk gördüğümde altından bir şeyler çıkacağını tahmin etmiştim ama sonrasında pek dikkat etmemişim demek.

Bu ikisinin tarikatlarını düşünmedim sonlarda, doğru. Lift i direk unuttum hatta son 200 sayfada falan :smile:.

Aynen ben Dalinar Fırtınababa ile bağ kurunca ve öncesinde Dalinar’a Şerefin Oğlu falan diyince dedim herhalde yeni bir elçi gibi oldu bu :joy: Parlayan Şövalye oldu tabi, düşününce :smile:

Ben de 58.bölümü bitirdim, olaylar hızlanmaya başladı, böyle bir az karmaşık, tempolu hal alınca okunması da keyifli. Shallan bölümleri bile akıp gidiyor,bir de espri yapmasa :sweat_smile: Genç karakterlerin daha olgun olmasını beklerdim, bazen iyice 15-16 yaş ergen davranışlar sergiliyorlar. Öyle ailelerde, savaşlarda büyümüş gençlerin daha mantıklı olmasını beklerdim.

3 Beğeni