Philip K. Dick Kitapları (Alfa Yayınları)

çevirmeni kontrol etmediğime sevindim şu an, düzeltelim hemen mesajı :smiley:

2 Beğeni

İzninle gidip biraz güleceğim. :joy::joy:

1 Beğeni

Ben de diyorum bu kitabın dizisi neden kitabından daha iyi. Meğerse Dost Körpe çevirmiş.

2 Beğeni

Dost körpe’ye düzelti yaptırdık deyip çıkartacak olmaları kötü oldu. Aslında tam ithakilik bi hareket. Yeniden çevirse ne olur? Bu adam bu işi yapamıyor. Ülkede bk kitaplarının içine eden 4-5 kişiden biri. Başka biri olsa şimdi on kere tefe koymuşlardı ama bu adamdan bi türlü kurtulamıyoruz. Hala çevirilerinin kullanılması yayınevleri için büyük bi aymazlık.

6 Beğeni

Kesinlikle katılıyorum. Genelde* beğenilmeyen ve Poe ile Fahrenheit gibi somut yanlışlıkların olduğu çeviriler yapıp nasıl halen bilimkurgunun en değerli yazarlarını çevirebiliyor anlamak mümkün değil.

*Çevirdiği her kitabı okumadığım için “genelde” dedim ama Dost Körpe’nin bir çevirisi için olumlu yorum yapıldığını ve övüldüğünü hiç görmedim.

2 Beğeni

Edebiyat dünyasında bir Dost Körpe lobisi var galiba.

1 Beğeni

Valla nefret lobisi varsa başkanı olmaya hazırım. Okuduğum hicbir kitabını sevmemekle birlikte, adını gördüğüm hiçbir kitabını satın almamaya söz verdim. Tez zamanda bu işi bırakmasını diliyorum.
@Agape gene yaptın büyünü…

4 Beğeni

Dost Körpe goygoyu yapmıyorum ama ingilizce seviyesini "Mr. Brown go to seaside"dan ileri götürmeye çaba sarfetmemiş kişiler, okuduğunu metni anlamayıp sosyal medyada direkt çevirmene giydiriyor.

Bakıyosun “Çevirisi rezalet yhaaa” diye yorum yapmış, “Orijinal metinden -anlayabildiğin kadarıyla- bikaç paragrafa bakıp karşılaştırdın mı?” diye soruyorsun, “Yok bakmadım, ingilizce bilmiyorum” diyor. “O zaman nerden biliyosun çevirisinin kötü olduğunu?” deyince “Cümleler çok uzun, betimlemeler şöyle böyle” falan diye kıvırıyor.

“Her yazar wattpad kitabı yazar gibi, bir cümlenin en fazla 3-4 kelimeden oluştuğu sadelikte yazmalı” diye bir kural yok. “Yazar zor bir anlatım kullandıysa çevirmen mutalaka yazarın dilini sadeleştirmelidir.” diye bir kural da yok. “Edebiyatta en sade dil en iyisidir, mutlaka doğrudan anlatım yapılması gereklidir.” diye bir kural hiç yok.

Adamın okuyup anlamadığı için çevirisi rezalet dediği metne bakıyorsun, yazar orijinal metni o şekilde uzun cümlelerle, sıları betimlemelerle vs. yazmış. Çeviriside bir şekilde yazarın dili korunmaya çalışılarak aşağı yukarı doğru yapılmış olarak gözüküyor. O yüzden hakkında kötü konuşulmayan, yerden yere vurulmayan çevirmen sayısı bir elin parmağını geçmiyor.

15 Beğeni

Dost Körpe böyle bir adam değil. İlla örnekle gelmem gerekiyorsa gelirim de. Daha önce sayfalarca cevirisinin ve orjinal metnin karşılaştırmasını yaptım, bu forumda hem de. Öyle imla cümle uzatma falan değil. Anlaşılmaz hale getirme var.

Bir de çeviri yorumlamak için orjinal dilinde okumaya gerek yok. En azından bu cevirmen için yok. Altyazılı film izlerken nasıl dili bilmese bile google çeviriyle yapıldığını anlayabiliyorsa insanlar, Dost Körpe için de aynısı geçerli. En harika çevirisi bile vasat. Benim yorumum bu. Hiçbir güç de bana bir daha onun çevirisini okutturamaz mesela.
Çevirmenler elestiriliyor, elestirilecek de zaten. Yahu eserin sahibini bile elestiriyoruz cevirmen kim :sweat_smile:

9 Beğeni

Polemiğe girmek istemediğim için ben cevap vermedim ama sizin yazdıklarınıza katılıyorum. Çeviri üzerine yorum yapıyorsan önce TOEFL sonucunu bir paylaş bakalıma dönecek heralde olay yakında. Sosyal bilimlere matematik muamelesi yapmayı doğru bulmuyorum. En nihayetinde tüketiciye para karşılığı satılan ve tüketici tarafından beğenilmeyen bir ürün var. Dost Körpe’nin başarısız olduğunun en etkili göstergesi bu bence.

“E. A. Poe’yu İthaki baskısından okumayın, İletişim baskısından okuyun.” Şeklinde genel bir kanı oluşmasının sebebinin insanların yabancı dil bilmiyor olması veya E. A. Poe’nun ağdalı üslubunun türkçeye birebir çevrilmiş olmasıyla açıklanabileceğini düşünmüyorum.

6 Beğeni

Sn @strenergy, stanislaw lem kitaplığı 6.kitap gelecek bilim kongresi mi olacak acaba? Sanki öyle bir şey dediğinizi okumuştum yukarlarda. Sıradaki kitaplar ne zaman satışa sunulur ki, alfa hızlı hızlı çıkarsa da tüm stanislaw lem kitaplarını, sahaflara aklımızın kaymasından kurtulsak. Adamlar inanılmaz fiyatlar çekiyorlar kitaplara.

Bu sorun da cidden sadece bizim gibi bilim kurgu - fantastik sevenler için problem. Diğer türlerde kitaplar bitince anında baskı yapıyor ama bilim kurgu ve fantastik edebiyat kitapları resmen sahaflar için bulunmaz hint kumaşı, sakla samanı gelir zamanı oluyor. Alıp yığıyorlar bir kenara, piyasada kalmayınca hop, bin tl.

3 Beğeni
  1. kitap Gelecek Bilim Kongresi olarak planlanmıştı. Umarım bir değişiklik olmamıştır.

Sıradaki kitaplar matbaada. Süreçler uzamaya başladığından ne zaman satışa açılır pek emin değilim açıkçası.

Sahaflara para kaptırmayın, Alfa kitapları basacak. Önümüzdeki yıl telifi ellerine geçecek Lem kitaplarına dahi şimdiden hazırlanıyorlar, canlı yayında da bahsedilmisti Instagram’da.

PKD için de sıradaki Yüksek Şatodaki Adam diye biliyorum. Bekleyip göreceğiz artık. :slightly_smiling_face:

8 Beğeni

Hazır siz canlı yayın demişken aklıma geldi. Geçenlerde @Burcununkitaplari 'nın yaptığı İthaki sohbetini kaçıranlar için gelecek kitaplar ve yayınevine yöneltilen sorulara cevapları içerene bir özet geçilmişti. Alfa ile yapılan yayına Lem başlığında sorulan sorular olmuştu ama bu sefer kimse özet geçmemiş. O nedenle buradan bilginiz dahilinde ise PKD Hikâyeler Cilt 4’ün akıbeti nedir öğrenebilir miyiz? :raising_hand_man:

Lem kitapları ile ilgili sorularda en çok sorulan soru şömiz olmuştu. Farklı bir basıma gitmeyecekler şömizler devam.

Gelecek kitaplar da belli. Solaris soranlar olmuştu telif hakkı şu an başka yayınevinde olduğundan 2021 de Alfa da olacak. Ancak şimdiden Lehçe den çevirisi yapılıyor.

Lem den şu an gelecek kitaplar da belli. Aslında orada sorulmayan soruların cevaplarını dahi biliyoruz.

Toplu öyküler 4. cildin durumunu sorayım yetkiliye. :blush:

5 Beğeni

Teşekkür ederim. :slight_smile:

1 Beğeni

Maalesef size katılmıyorum. Bir çevirinin sorunlu olduğunu anlamak için çok iyi yabancı dil bilmeye gerek yok. Tam tersi öncelikle kendi dilini iyi bilmek gerekir. Örneğin kitapta şöyle bir ifadeyle karşılaştığınızda “Montag kendi ağzını açtı ve onların haykırışının aşağı inip kendi sergilenen dişlerinin arasından çıkmasına izin verdi.” kaynak dili bilmeseniz bile çeviride bir sorun olduğunu tahmin edersiniz. Montag ağzını açtı demek varken yazar neden Montag kendi ağzını açtı desin ki? Ben bunun iyi bir çeviri olmadığını düşünüyorum.

2 Beğeni

İyi bir çevirmen, hem çeviri yaptığı dili, hem de kendi dilini iyi bilmelidir. Sadece birini bilmekle iyi çeviri yapmak bence mümkün değildir. Bu ikisi ayrılmaz bir bütündür.

2 Beğeni

Hep çevirmenler eleştiriliyor, iyi çevirmen kötü çevirmen tanımları yapıyoruz ama hep gözden kaçıyor, redaktör ve editörler ne iş yapıyorlar? Onların görevi veya yapmaları gereken çevirmenden gelen metnin çevirisi, dil, üslup, terminoloji vs. kontrol etmek, düzeltmek değil mi?

9 Beğeni

Hakkınız var, bazı redaktör ve editörlerin yetersizliği artık çekilmez bir hâl aldı. Dün ilk defa bu yüzden bir kitabı yarım bırakmak zorunda kaldım.

2 Beğeni

Sorun Dost Körpe’nin okudugum neredeyse her kitabında ayni. Editör ve redakte eden ya da son okuma da bence adama fazla güvendikleri için dokunmuyorlar.

1 Beğeni