42 lira.
Bunu hemen almalıyım 
1 Beğeni
Hayır, ayraç yoktur.
1 Beğeni
Üç Silahşörler hatalı 5. cilde sahip olanlar ayıplı mal hükümlerinden yararlanarak kitabı iade edebilirler. 14 günlük süre cayma hakkına ilişkin süredir. Cayma hakkı tabii ki ayıba göre daha pratik bir yol ancak süre sınırlaması var. Kitaptaki hata hukuki dille söylersek gizli ayıp. Okurun kitabı okumadan veya bugünkü gibi tüm okurlarca ayıplı olduğu duyurulmadan kitabın ayıplı olduğunu öğrenebilmesi için yapabileceği tek şey sayfa numaralarını kontrol etmek. Ki, bu ayıp sayfa numaralarını kontrol ederek tespit edilebilecek bir ayıp da değil. Bu sebeple 14 gün geçmiş olsa da kitabı iade edin mutlaka. Süre geçti diye düşünmeyin.
3 Beğeni
Açıklamanız için teşekkür ederiz. Gerekli işlemleri yapıp iade ettik. Yeni baskı için Alfayı bekliyoruz.
1 Beğeni
Arkadaşlar merhaba,
elinde şu kitap olup satmak isteyen olur ise bir mesaj uzaklığındayım
1 Beğeni
Kübalı dünya satranç şampiyonu José Raúl Capablanca, 2 Aralık 1919’da İngiliz Avam Kamarası’nın 38 üyesinden oluşan bir ekibe karşı eş zamanlı oynamış.
36’sını yenmiş, 2’siyle berabere kalmış.
“Señor J. R. Capablanca’ya, Avam Kamarası’nda eş zamanlı bir performans sergilemek üzere davet edilen ilk satranç ustası olma onuru bahşedilmişti. Hazırlıklar, Meclis’in geçmiş ve şimdiki 33 üyesinden ve Basın Birliği’nden beş kişiden oluşan bir ekibi bir araya getiren Milletvekili Binbaşı R. W. Barnett tarafından gerçekleştirildi.”
25 Ekim 1925 tarihli bir makaleden:
“[Capablanca] İngiltere’nin, erkekleri iç mekan arayışlarına iten, kendine özgü ham iklimi nedeniyle mükemmel satranç oyuncuları ürettiğini düşünüyor. Bir yıl, Londra’da Parlamento üyeleri ve Lordlar Kamarası üyeleriyle oynarken, İngiliz Yukarı ve Aşağı Meclislerinin ve Kral Divanı’nın satranç oynayan en az 300 üyesinin olduğunu fark ettiğini ve üstelik iyi de oynadıklarını söyledi. O zamanlar, 1922-23’te İngiltere Başbakanı Andrew Bonar Law ile sık sık oynadığını da sözlerine ekledi.”
1929’da Berlin’de 30 kişiye karşı eş zamanlı oyunundan:
4 Beğeni
Şiir-öykü-roman yarışmalarıyla ilgili bilgisi tecrübesi olan arkadaşlara sormak istediğim bir iki şey var. Yardımcı olabilecekler var mı acaba?
Forumdaki teknik sıkıntılar hangi başlıkta iletiliyor acaba? Aradım ama bulamadım😅
Müzik kutusunu alın bence Potter’in. Zaten ufak bir şey. Boyama kitapları var büyükler için, kuşe büyük boy. Marvel’in ansiklopedileri var. Star Wars ikinci el figürler var. Bence yeterince aramamışsınız: ) Sadece dolap, gardrops kurcalasanız daha görmediğimiz neler çıkar. 3 boyutlu spider-man kitabı gördüm dün, türkçe.
1 Beğeni
Çok Teşekkür ederim.
1 Beğeni
Bence müzikli kar küresi. Bu hediye şaşmaz dostum 
2 Beğeni
Şu tarz kitap okuma standı almak istiyorum. Aranızda kullananlar var mı? Memnun musunuz acaba?
Bunu görünce gözümde Hz. Osman çizimleri falan canlandı:) Hep dini kitaplarda olur arkasında bu aparat. Bizim kitaplara gelince, sayfaları kim çevirecek bu sistemde? The Page Turner filmi geldi aklıma, müzisyenlerin sayfa çeviricisi yardımcı eleman. Zarar görmemesi için ideal ama okuma pratikliği açısından zor olacağını düşünüyorum. Yüz üstü yatarak okumak veya ders gibi masaya koyup okumak… Sırt üstü kitap okuma alışkanlığı olan kimseler için zor bence.
1 Beğeni
Ders kitaplarından not çıkarmakta zorlandığım için ben de almayı düşünüyordum, sonra fiyatına değmeyeceğine karar verdim.
İnternette DIY videolarına bakarsanız belki işinizi görecek bir şey bulabilirsiniz.
1 Beğeni
Karton kapaklarda çok anlamlı olmaz gibi kitabı tam açamıyoruz ama ciltli kitaplarda olabilir.
Bu tarz şeyler laptoplar da işe yarıyor, ekranı yükselttiği için kafayı eğmeden ekrana bakılabiliyor. Muhtemelen kitaplarda da işe yarar.
Gerçi benim boyun, omuz, bel yine tutuluyor ama o benim arızalı oluşumdan olabilir.
1 Beğeni
@dickens @swarf @alper çok teşekkür ederim cevaplarınız için.
Aslında bunu ders kitabı için de almayı planlıyordum. Onu yazmayı unutmuşum.
İnce ciltli kitaplar için emin olamadım şimdi. Biraz daha araştırıyım en iyisi.
Peki büyük boyutlu ders kitapları için kullanmış olan var mı acaba. Onlarda iş görür mü sizce?
Kendi ders kitabı çalışma sistemimi anlatayım:
Önce ilk ayıklama için beğenilen yerler çizilir. Kağıda geçilir. 10 yaprağı bulmaz bu ilk taslak.
Birkaç kez okunur, biraz biraz bellenince hatırlatma babında daha kısa notlara geçilir. Arada “niye almışım ki bunu?” denen yerler kafadan kırpılır. Önümüzde 1-2 sayfalık bir kripto not vardır. Sınava bununla hazırlanılır.
Girmeden evvel “hiçbir şey hatırlayacağım galiba” denir. Sonra görsel hafızaya işlenen sayfalar kısa bellekten kağıda geçilir. Bir sonraki sınava kadar kitap yüzüne bakılmaz. oturup dizi, film izlenir.
4 Beğeni
Bunun bi benzerini ben de yapıyorum.
Çok çalışan da geçiyor sınıfı az çalışan da. Ne gerek var fazla çalışmaya, değil mi? 