Ayçiçek yağını alıp bir köşeye koymakta fayda var. En fazla dışa bağımlı olduğumuz ürünlerin başında ayçiçek yağı geliyor ve ayçiçek yağını en çok ithal ettiğimiz iki ülke Ukrayna ve Rusya. Bugün ayçiçek yağı zamlanıyor, pahalıya alıyor olabiliriz ama büyük ihtimalle ilerde hiç alamayacağız. Dün kanola, mısır ve soya yağı gibi alternatifler için gümrük vergisi sıfırlandı. Görünen köy kılavuz istemez.
Gram akıllanmayıp hala suçlu olarak zincir marketlerin fırsatçılığının ve vatandaşın stokçuluğunun öne sürülmesi daha da beter bir seviyeye geleceğimizi gün gibi gösteriyor. Şunu da şuraya iliştireyim. Aklı başında biri açık açık anlatmış sağolsun.
Bu virüs kaynaklı değil. Kendimiz üretmeyip dışarıdan aldığımız için her şeyi ( Bunlar ağırlıklı Ukrayna’dan geliyormuş) ve Rusya yolu kapattığı için mallar buraya ulaşmıyor.
Umarım, zamanında yakın bir tanıdığım marketlerdeki indirimli ürünleri toplu alıp gıda çarşısındaki toptancılara satardı. Market müdürüyle muhabbet (ya da çorba) toplu alım sıkıntı olmuyordu. Biz müsteriler olaeak cıkcıkladık sadece. @Howl uyutmaya çalışıyorlar gibi. Benim örnek 2 market arabası doldurmuştu.
Bir ihtimal ufak lokanta sahibi falan olabilir tabi.
Kedimiz için üriner diyet mama bulamadık, veterinerlerin hepsi ağız birliği etmişçesine “Ukrayna’dan geliyordu” dedi. Net üzerinde satılanlar çok kalitesiz. Royal Canin ya da Advance bulabilseydik çok iyi olacaktı. Birkaç veterinere numaramızı bıraktık, gelince haber vereceklermiş. Normal kısırlaştırılmış mama aldık şu an için; zaten son sonuçları da güzel çıkmıştı, yine de dikkat ve özenli bakım isteyen bir rahatsızlık bu.
Teşekkür ederiz, size de geçmiş olsun. Sizin kısa sürmüş ne güzel. Biz 1,5 senedir kullanıyoruz. Operasyon geçirdik çünkü. Şimdi ikisini karıştırıp kullanın dediler. Tamamen kesmediler ürineri.
Yazın birçoğumuz bunu değerlendirecek sanırım. Doğalgaz olmazsa elektrik de yetmeyecek, zaten klimayla, sobayla ısınmak mangal gibi yürek istiyor. Akaryakıt da can sıkıyor iyice zaten, darlandım gece gece.
Kendi kendine yetebilen ülkeden, her şeyi dışarıdan alan ülke konununa gelince böyle oldu. Zamanında Atatürk “Köylü Milletin Efendisidir.” diye boşa dememiş.
Bu ayrı bir tartışma konusu ama yine de yazayım. Kendi kendine yetebilen ülke konusu uzun zamandır tartışmalı. 30 milyon nüfuslu ülke için doğru olan 80 milyon için doğru değil gibi.
Köylü pazar için üretim yapmaz, kendisi için üretir. 1920 için doğrudur belki ama 2020 için efendi değiller.
70 milyonken yetiyordu. Hadi yetmiyor 80 milyona diyelim; bunun için tarımı komple bitirip dışarıdan almak mı çözüm olacaktı? Yine üretirdik, dışarıya en azından şimdiki gibi muhtaç hale gelmezdik.