Vahiy Kitapları’na ek bir parantez açayım. Etiket fiyatı 650 TL ama Hepsiburada ve Amazon’da 191 TL’ye satılıyor. İlgisini çekebilecekler için kitabın içeriğinden birkaç görsel atıyorum:
Evet ingilizce baskıları arasında bende buldum şimdi listeden. Daha önce basılmamış sanırım benim hazırladığım listede yok.
Eserlerinin tümü de Türkiye yayınlanmamış. Arada yayınlıyorlar farklı yayın evleri ama yavaş gidiyor. İthaki de bazen yayınlıyor bazen yayınlamıyor. Şöyle toplarlayıp bir yayın evi el atsa iyi olurdu.
Hepsi olmasa bile en azından iyi olanları şöyle bir seçme öyküler formatında yayınlasalar hayır demem ben de. Rahmetli çok eser vermiş.Satar mı emin değilim ama.
Bende bugün kitapçıda görüp aldım. Daha öncede Otantiğin bastığı yine Wells’e ait Tono - Bungay kitabını almıştım. H.G Wells’in hiç basılmamış kitaplarına öncelik verip basıyorlar sanırım. Bende gördükçe mutlu olup alıyorum Çevirisi iyi mi bilmiyorum ama İş Bankasını beklersek yaşlanır ölürüz gibi
Ben kitaplarımı birkaç ayda bir toplu almaya çalışırım. Sadece kütüphaneme eklemek istediğim kitapları almaya çalışıyorum şimdilik. Kitaplar, okuma tutkumun yanında aynı zamanda bir hobi ve kültür benim için o yüzden aldığım kitaplar genelde seçmece oluyor. Evet, aldıklarımın hepsini okumaya çalışıyorum ama kütüphanem aynı zamanda hobisel anlamda koleksiyonum da olduğu için okuma hızım alım hızıma yetişemiyor genelde
Yılbaşından beri 40 kitap almışım. 11 tane okunmuş. Bugün yine almayı düşünüyordum ama bunu yazdıktan sonra vazgeçtim yoksa aradaki makas çok hızlı açılıyor.
Artık o kadar az kitap alabiliyorum ki bu yıl ilk defa bu konuya yazıyorum.
Mürekkep Karası Yürek’i alacakken kargo ödememek için @periyodiknesriyat 'ın önerisi aklıma geldi Büyük Defter | Kanıt | Üçüncü Yalan’ı da sepete ekledim. Babalar ve Oğullar’ı Kitapyurdu’nun hediye listesinden seçtim. Yaklaşık 20 sene önce okumuştum ve çok sevmiştim bir kez daha okumak istedim.
Kitap almayı (okumasam da bazen) ben de çok seviyorum ancak bunu kararında yapıyor muyum? Çok emin değilim.
Bunun bir sınırını çizmemiz gerekiyor. Bir arkadaşımız şuna benzer bir ifade kullandı: “benim karnımı doyuran kitaplar, yemek yemesem de olur.” bu normal mi?
Beslenmek (kaliteli beslenme) gibi temel bir ihtiyaçtan kısarak hatta feragat ederek kitap almak, kapağını açmayacağını bile bile kendini tatmin için almak çok sağlıklı değil bana göre. Ne dersiniz?
Yada şöyle soralım; hevesle topladığınız 2-3 yıl önceki kitaplar, serilerin hepsi şuan aynı heyecanı veriyor mu?
Umberto Eco’nun içindeki bütün kitapları okumayacağını bildiği, neredeyse 50 bin kitaptan oluştuğu düşünülen kütüphanesiyle ilgili kendisinin ve istatistikçi Nassim Taleb’ın yorumlarına göz atabilirsiniz bununla ilgili.
Burada çoğu kişinin okuma hızı kitaplığındakilerin yarısını bir ömürde okumaya yetmez belki de. Okudukça yenisi alan, eskisini elden çıkaran da olabilir. Herkesin bir bakış açısı var, birine diğerinden daha doğru demek kimseye düşmez gibi. Kütüphane oluşturmak ve bunun sınırları çok kişisel bir tercih.
Açıkçası bu konuda yorum yapmayacağım. “Herkesin normali kendine” bir dünyada yaşıyoruz çünkü. Ben önceliğimi daha farklı ihtiyaçlarıma yönelttim ya da önümü göremediğim için kitap alacağım bütçeyi birikim yapıp çoğaltacak şekilde işlemeye çalışıyorum.
Bu sorunuz bana sorulabilecek en doğru sorulardan biri olmuş tesadüfen çünkü bu yılı sadece +5 sene önce satın aldığım kitapları okuyarak geçirdim.
Çok büyük bir kampanya gördüğümde kitap seçerken okuma zevkime uygun alım yapmaya çalışıyordum. Kitap seçme mantığım "bunu 3-5 sene sonra rafta görsem yine de okumak ister miyim?"di ve çok işime yaradı. Elimi kitaplığımdaki hangi kitaba atsam ilgiyle okuyabiliyorum.
Kitap istiflemek/okuyacağımdan çok kitap almak konusunda şunu düşünüyorum bu durum beni bir ara endişelendirmişti ama iyi ki zamanında alabildiğim tüm kitapları almışım. Şu an istesem de alamazdım maalesef…
Ben ederini bulan olursa satmaya da başladım. O günden beri bir avuç kitap sattım, on katını aldım ama satıyorum nasılsa diye.
Ne yapsam ters tepiyor.
@alper dönem dönem sahaflara kitap gönderip 2-3 yılda başladığı yere geri geliyor.
Bizim dediğimizi yapın, yaptığımızı yapmayın galiba ya.
Benim yüzdem de kitaplık/okuduğun kitaplar yüzde 22 civarında. Ama yılların getirdiği bir gereksiz şişkinlik var. Onları okumayacağımı biliyorum, ilk fırsatta elden çıkacaklar. Onları da düşersen yüzde 35-40 Lara gelir, bu iyi bir oran gibi geldi bana, dur biraz daha kitap alayım. (bak yine)
Ben okudukça kitap alan biriydim ama rıhtım sayesinde kitap alma sevdalısı olup çıktım. İşin tuhaf tarafı ise alınca mutlu oluyorum Yine rıhtım sayesinde okumamda da büyük bir artış oldu.