Hangi kitap 87 tl anlamadım. Fırtınaışğı arşivi ise ucuz sayılır.
Kayıp Metal ile ilgili birkaç soru. Biraz hızlı okudum ve anlamadım. Yardımcı olursanız sevinirim.
Sazed neden hareket edemiyor?
Arkasındaki gölge ne oluyor?
MeLaan nereye gitti?
Roshar ile Scadrial’in zaman çizgileri nasıl acaba? Aynı anda mı ilerliyorlar? Çünkü Roshar’da Hayaletkan organizasyonu çok ileri gibiydi ama burada sanki daha yeni başlamışlar çeteye.
3. çağ kaç sene sonrasını anlatacak?
Türkçe kozmere sözlüğü gibi bir şey var mı?
Sazed birbirine zıt iki pareyi elinde bulunduruyor. Şimdiye kadar iyi idare etti ama bazı olaylar ve durumlar Sazed ı ekstra zorluyor. Mesela muhtariyet Scadrial ı yok etmek istiyor. Sazed ın bir parçası olan Harap bunu onaylıyor ama diğer parçası Muhafaza bunun tam tersini istiyor. Bu nedenle zavallı Sazed abim donup kalıyor.
Melaan nereye gitti bir fikrim yok benimde ama diğer gezegenlere ait kitapları okurken daha fazla dikkat etmemiz gerekecek. Sazed ın kandra ajanları her yerden çıkabilir artık.
Fırtınaışığı arşivinin ilk kısmı yani ilk 5 kitap sissoylu ikinci çağın hemen öncesinde geçiyor diye biliyorum. Yani FA 5. Kitaptan birkaç sene sonra wax ve wayne dönemi başlıyor Scadrialda.
3. Çağ dünyamızın 1980 li yılları gibi olacak diye hatırlıyorum. Zaten wax ve wayne serisinde teknoloji neredeyse o noktaya vardı gibi. O yüzden çok fazla zaman aralığı olacağını sanmıyorum.
Bu arada kitabı henüz bitiremedim. Belki bazı bilgilerim güncel olmayabilir. Dayanamadım cosmere konuşmak istiyor canım.
Thaidakar, Kelsier değil mi o zaman? Ben o sanmıştım. Teşekkürler bu arada bilgiler için. Sanırım wikisini okumam lazım serinin.
O olması lazım ? Kim olabilir ki ?
Fırtınaışığı arşivindeki organizasyon baya gelişmiş ve cosmere yayılmış gelmişti. Mraize, tüm cosmere’in en güçlü organizasyonu demişti. Planlı geleceğe yönelik bir şekilde hareket ediyorlardı. Sissoylu 2. çağ daha ileride geçiyor ama buradaki çete henüz cosmere e yayılmamış ve amatör izlenimi edinmiştim. Ki anlaşılan tamamen yanlış edinmişim.
Bir de Savaş Ritminde Hoid’in verdiği mesaj vardı Thaidakar’a, beni oraya getirip yine sopa atmak zorunda bırakma gibi. Kayıp Metal’de ikisi de aynı gezegende hatta en sonda aynı şehirdeler. Ve adamın astlarından birine mesela selam veriyor. FA 5. kitapta bir şeyler olacak sanırım.
Fazla düşünüyorum gibi. Çok fazla kitap da olunca bağlantıları kurmam hatırlamam biraz zor oluyor. Yeniden okumam ya da araştırmam lazım wikiden sanırım.
Kitabın çıkışından kısa bir süre sonra yazar tarafından onaylanmıştı. Thaidakar ve o karakter aynı kişi.
Kayıp Metal bitti.
İlk kitabı ilk okuduğum zaman özellikle içinde sissoylu olmayan ve allomansiden çok silahlara yönelmiş bir seriyi ilk çağa göre yadırgamıştım ama her kitabında ön yargımı kırıp kendini bana daha çok sevdirdi.
Bütün karakterlerin ince dokunuşlar ile gelişimlerini ve karakterlerinin nihayete ermesini okumak çok hoşuma gitti. Mesela Marasi’nin yaptığı baskında işler kızıştığı zaman; asker olmadıklarını söyleyip şehrin ortasında bir savaş başlatmayacağını söyleyerek geri çekilme emri vermesi gibi.
Wayne zaten… ah Wayne… Kitaba başlamadan önce ilk çağda ki çokça ve epik ölümlerden ötürü bu kitapta karakterlere daha sakin ve mutlu bir son verebileceğini ve öyle olursa da en azından ölen biri olacağını, bu kişinin de yüksek ihtimalle Wayne olacağını düşünmüştüm. Öyle de oldu. Seride ki her karakteri çok seviyorum ama Wayne’yi ayrı bir seviyordum o yüzden gece gece derbeder oldum. Zaten kitabın onun hikayesi ile başlaması da belli ediyordu bunu. Kendi iç sorunlarını çözüp en azından sonunda kendisini Wax’a açarak gitmesi çok güzeldi.
Steris ise ilk kitaptan beri aşırı sevdiğim bir karakterdi. Özellikle Wax ile olan fanartlarına bayılıyordum. Favori ki fanartımı koyayım hatta.
İlk kitaptan beri yavaş yavaş açılmasını ve özellikle Wax ile olan sahnelerini seviyordum. Bu kitapta artık bir çift olarak tamamen açılıp birbirlerini tamamlamalarını görmek çok güzeldi. Çocuklara fazla yer verilmemişti ama böyle daha iyi olmuş bence. Sonunda insanlardan taktir kazanıp kendine güven kazanması da mükemmeldi. Marasi içinde aynısı geçerli ki zaten Wax Wayne ikilisinden ziyade en büyük karakter gelişimini Marasi Ve Steris kardeşler yaşadı bence ve özellikle Steris diğer üçüne göre gölgede kalmasına rağmen son kitapta gerçekten arap atı gibi açıldı. Tamda bunlar yüzünden bu dörtlüden ayrılmak zor oldu ama… Ama gelelim şimdi fasulyenin faydalarına.
Bu dörtlüden ayrılmak zor oldu ama üçüncü çağ ne kadar ileride geçecek diye de düşündürüyor bu son insanı. Belki çoktan bellidir bilmiyorum ama “çağ” ibaresi olmasa özellikle Kelsier’in Sazed’e dediklerinden ve görüldüğü üzere diğer gezegenlerde işlerin kızışmasından ötürü o kadar büyük bir zaman atlaması olmayacak gibi hissettiriyor insana. Marasi’nin elçi olarak gitmesinden de acaba orada ölecek mi diye bir düşünce gelmedi değil aklıma. Brandon eski karakterler şunu yaptı bunu yaptı diye kısaca bahsetmeyi sevdiği için aklımda acaba güney ile bir savaş başlayacak, Marasi’nin şehit olduğu ile ilgili kısa bir açıklama göreceğiz ve belki yeni kitapta ana karakter de güneyli olacak ve o kadar uzak bir zamana gitmeyeceğiz diye düşündüm. Tekrar sissoyluların ve güçlü allomanserlerin getirilmesinin gerekliliğinden bahsedildiği için yakın zamanda geçen ve bunun üzerine giden bir yeni çağ olabilir yani ama zaman kısıtlı olduğu için 3 kitap bunun için fazla da olabilir.
Kelsier hep tehlikeli biriydi ama bu kitapta biraz kötü adam havası sezdim. Özellikle Marasi ile konuşurken. Sazed ile olan konuşmasında hala amacının kurtuluş ve eşitlik olduğunu görüyoruz ama artık edindiği bilgilerle amacı için etik olmayan şeylere daha kolayca ve fazlaca girişecek bir karaktere dönüşmüş gibi geldi bana. Yinede yıllar sonra sonunda yeniden görmek mükemmeldi. Ayışığı denen karakterin Shai olduğunu varsayarak onu hocasının bahsi geçince kesin Kelsier demiştim ama örgütlerinin Hayaletkan’lar olmasını beklemiyordum. Önceki kitaplarda Kelsier’in Roshar ismi yanılmıyorsam Hayaletkan bölümlerinde geçiyordu ama ismi geçse bile belki onları taklit eden bir örgüt olabilir mi diye düşündüm. Shallan bölümlerinde kötü bir örgüt gibi görünüyor çünkü biraz. Oathbringer hakkında şeyler kafamda pek taze olmadığı için kesin bir şey diyemiyorum ama kötüden ziyade gerekeni yapan bir örgüt gibi gösterilen Shallan dışı kişilerin gözünden anlatılan bölümlerde vardı diye hatırlıyorum. Zaten Wikide Jasnah’a olan suikast girişimlerinden filan bahsediyordu yine yani iki farklı örgüt değildir büyük ihtimalle. Zaten Kelsier de Cosmere ilahlarından tek yememek için gizli kaldıklarını söylüyor. Taklitleri oluşacak kadar bilinen bir örgüt olamazlar. Onuda Savaşın Ritmi’nde pekiştiririm artık. Sabah başlayacağım ona direkt.
Hoid kitabın başında Marasi tarafından ifşalanınca bir şeylerin açıklanacağı daha derin bölümlere sahip olacak diye sevinmiştim ama adamı iki kere araba kapısı açarken gördük başka da görmedik ona çok üzüldüm. Savaşın Ritmi’nde bol bol görmeyi umuyorum artık.
Sazed’in bu kadar karamsar ve kararsız olması da gelecek konusunda rahatsız etti beni. Çok çok kötü şeyler yaşanacak demiş oldular bu şekilde bence. Zaten olacak yani ama bu kitaptan bu kadar belli etmeleri ürküttü ve serinin iyice karışacağı sinyalini verdi.
Zaten bu kitapla daha önce denildiği gibi biraz arap saçına döndü olaylar. Bu kitabı okurken artık yazım sırasına göre okunsa da olur diye düşündüm çünkü zaten aralıklı okuduğum için diğer kitaplardaki karakterler ve olaylar o kadar akımda kalmadı. E durum buyken önce Savaş’ın Ritmi’ni okusam da pek fark etmeyebilirdi diye düşündüm. Olayların ve karakterlerin çoğu için wikiye ve yazılara bakmak gerekiyor artık. Mesela bunu okurken Hayaletkanlar’ı doğru mu hatırlıyorum diye wikiden bakıp onaylamam gerekti. Ha tabii hala Ayışığı’nın Shai olduğunu bilmek filan güzeldi onu önce okumam iyi oldu ama serinin geneline bakınca Emreror’s Soul sonra okuyup “aa bu Ayışığı’nın hikayesi ya.” Desem de olurmuş. Ya da Kelsier’in yaşadığını bilmek 6. kitap için spoiler gibi düşünüyordum ama yaşadığını bilmek ile geleceğini bilmek ayrı şeyler yani ilk üçlemeden sonra taze taze okunsa da olurmuş, altıncı kitaptan sonra ilk üçlemeyi ufaktam hatırlatmak adına okunsa da olurmuş. Yani iki okuma sırası arasında da pek bir fark yok şu noktada bence.
Bu noktadan sonra işler oturup araştırıp not almaya döndü gibi yani. Zaten Sissoylu ilk üçlemeyi naya unutunca ikinci kez okurken bunu yapmıştım. Mesela hemalurjinin detayları. Lord Hükümdar’ın nasıl ölümsüz olduğu gibi şeylerin detaylı halleri filan. Boş bir anda wikiye oturup tüm cosmere kafamda oturana kadar bir özet çıkaracağım artık.
Sırada Savaş’ın Ritmi var ve asıl ondan umutluyum. Kuzenim çok methetti ki normalde huyu değildir okur geçer etkilenmez pek. Onu bile etkilemiş.
Ah ulan Wayne. Çok özleyeceğim bu dörtlüyü…
Şimdi sırada yukarıyı okumak var.
Daha net bir soru olarakta Secret History de Kelsier kamp ateşinde oturan iki kişinin yanına gitmişti ve biri ona silah vermişti. Bu ikili kimdir acaba? Ve Kayıp Metalde ki Ayışığı dışında ki Hayaletkan üyeleri de aynı şekilde.
Secret History kamp ateşi (kitabi okumayalara ağır spoiler)
Kelsier’in orada karşılaştığı esmer kadın Khriss. Beyaz Kum kitabının geçtiği Taldain gezegeninden. Yanidaki ise Nazh (Threnody gezegeni). Khriss, meşhur 17. Shard örgütünün kurucularından yada en önemli üyelerinden biri. Algi aleminde (cognitive realm) bulunan Silverlight şehrinde yaşıyor ve yardımcısı/hizmetlisi Nazh ile kozmer uzerine araştırma yapıyor. Yazar bir konuşmasında onun kozmer konusunda Hoid’den bile daha fazla bilgili olduğunu söylemişti.
Secret History dışında karakterlerin göründüğü bir kitap var mı acaba?
Khriss bir kaç kitapta gözüküyor. Mesela Alloy of Law, ikinci sissoylu üçlemesinde. Arcanum unbounded hikayeleri öncesi gezegen ile ilgili ön bilgi veren kısımlar da aslinda Khriss anlatimi olarak biliyorum. Nazh ise bir çok kitaptaki illüstrasyonları çizen kişi. Bazi resimler altında onun imzasını görebilirsiniz.
Imza olayı çok güzelmiş. Karakterleri hikayelere böyle böyle yedirmesi çok güzel ya. Teşekkür ederim cevaplarınız için. Ne zaman bir cosmere kitabı bitirsem yardımıma siz koşuyorsunuz.
Khriss Matem Bantlarında New Seran’da Wax ile dans ediyordu. İkisinin konuşması da biraz farklıydı zaten, ayırt ediciydi.
Kitap kuzenimde şu an ama oraya gidince o bölümü arayıp tekrar okuyayım bir. Dans olayını hatırlıyorum ama diyalogları hatırlamıyorum.
Yazdıklarım kitaplardan ziyade çoğunlukla yazarın kendi söylediği bilgilerden. Herkes yıllarca Sanderson okur buluşmalarını takip edecek kadar manyak olmak zorunda değil
Ayrica serileri bitirdikten sonra 17. Shard siteleri Coppermind wiki sayfası ve Arcanum Sanderson sozleri derlemesi sitelerinde bolca fazladan bilgi bulabilirsiniz.
Sissoylu’nun ilk üç ktiabını okuyorum ama ben seriyi bu üç kitapla sınırlı sanıyordum. Devam kitapları nedir tam olarak ilk üç kitapla bağlantılı mı başka bir hikaye mi ?
İlk üç kitapta yaşanan olaylardan sonrasında geçiyor. Aynı dünyada bir yeni çağ diyebiliriz, farklı karakterler başrolde. Ama ilk üç kitaptaki olaylarla da bağlantılar mevcut tabi ki. Sonrasında okunabilirler yani. Ben severim Sissoylu devam kitaplarını da, ama sevmeyen okurlar da mevcut.
İlk kitaptan 300 yıl sonrası. Olayların direkt devamı değil ama cosmere açısından devamı ve önemli birçok olay da oluyor.
Bir ekleme de ben yapayım. Toplam 2 çağ daha var 3. Üçleme erken dönem bilgisayar çağında geçecek final olan 4. Çağ ise uzay operası.