Capon anime hayranı
I wanna die die die, die die dieeee. It’ muffin time.
Final Fantasy’i düşündürüyor.
psychonauts’daki ana karakterimizin içine emo bir kız kaçmış gibi. Tamamen gözlük ve büyük kafadan dolayı.
Profil resmine ne zaman baksam tuhaf bir huzur buluyorum. Sanki bir insan gerçekten tüm dünyadan uzaklaşabilecek, kitabını ve kahvesini alıp koltuğuna oturup uzayın derinliklerinde sürüklenebilecekmiş gibi hissettiriyor. Hiç olmayacağını bildiğimiz şeylerin hayallerini kurmak insana nasıl mutluluk, huzur ve hüzünü aynı anda verebiliyor acaba.
Kapak fotoğrafınsa bana, yarım sene önce bıraktığım fantastik evrene devam etme isteği veriyor.
Para ve güç için en iğrenç şeyleri bile yapabilen Griffith isimli bir mahlukata benziyor. (Tamamen karakter için yazdım. Bilenler bilir.)
Bu profil resmi ünlü yönetmen Hayao Miyazaki’nin Ruhların Kaçışı filminden değil mi? Çok dehşet bir filmdi.
Arka planda çocukluğumuzun pokemonu var. Ash ile Squirtle’un ilk tanışma sahnesi :))
@GkiraraJ
The muffin song bilmiyordum güzelmiş
Bu profil aynı anda başlayıp bitiremediğim beş animeyi hatırlatıyor ve sanki profilinizdeki animeyi daha önce izlemiş gibiyim, adı neydi acaba?
Anılarım saniyenin bilmem kaçta biri kadar sürede el ele vererek Sonsuzluk ve Bir Gün filmini aklıma getirdiler. Çağrışımlar…
Akame ga Kill. Söylememe gerek yok belki ama tavsiye ederim Konusu mükemmel bir anime ama işlenişi için yorumlara açık… Mangası ve animesi farklı sonlarla bitiyormuş henüz mangasını okumadım. Özellikle Akame ga Kill’de şunu çok severim: Animedeki night raid adlı suikastçi ekibinin en sevdiğim yanı suçu işleyen kadar suçu görmezlikten geleni de aynı derecede suçlu sayıp onları da cezalandırmasıdır.
Hem Yürüyen Şato filmi hem kitabı aklıma geliyor.
Uzaktan ufak hali ile korkunçtu resim sandım ama özüne inince karanlık tarafın cazibesine kendini kaptıran bir hanım abla görüyorum.
Şapka, bıyık, gözlük üçlüsü nedense bana dedektifleri anımsattı. Kupada sanki bir dedektifin reklamı yapılıyor.
Şimdi hatırladım, Akame ga Kill de birkaç bölüm izleyip bıraktıklarımdandı belki bir gün zamanım olursa yeniden başlarım.
Aklıma Matrix’teki Cypher karakterini anımsattı bana. O dayak yemiş ağzı burnu kanlar içinde kaldığı sahne.
Asimov’un vakıf evrenini ithakiden hayır yok diyerek ingilizce satın almayı düşünmem ve 15 kitaplık vakıf evreni serisinin 3-4 kitabının tamamlanmamış ve olması almaktan vazgeçmem geldi aklıma. Telefondan okumak da gözlerimi yoruyor ve etik değil ama nedense zorluyorlar insanı.
Bir bilimkurgu severi olduğunu düşünüyorum.
Mikasa… Zaten Eren’i de görsem Levi’yı da görsem aklıma Mikasa gelir. Ahhh Mikasa ahh
Aklıma nedensizce Avatar Son Hava Bükücü’deki Jet geliyor.
Aslında çok benziyormuş. Benim aklıma tatlısı henüz hazır olmamasına rağmen misafirleri gelmiş bir cadı geldi.