Korku demişken İthaki neden telifi zaten kendisinde olan ve karanlık kitaplık serisine çok uyacak Hayalet Hikayesi(Peter Straub) kitabını tekrar basmıyor anlamıyorum. Gerçekten bu kitapla ilgili hiçbir plan yok mu?
Bu kadar çok kitap duyurulmasına sevinsem mi üzülsem mi bilemedim. Geldiğimiz duruma bak.
Bu Malazan konusuna Fransız kaldım, tüm forum bu kitabı beklediğine göre vardır bir hikmeti
Sen şimdi sus yoksa banlarım.
Ben onları kesiyorum
En azından Zaman Çarkı serisine yaptığınız gibi belli bir süreden sonra ciltli olarak da basın derim ben. Karton kapak kitap işini hiç sevmiyorum. Üç beş fazla olsun ciltli olsun diyorum ben. Yeter ki cilt kalitesi iyi olsun.
Bana da iş çıktı durduk yere. Ban sezonunu açıyorum.
Ekleme: Malazan haberine sevinemedim. Araya süre giren serilerden hoşnut değilim. İthaki özelinde konuşursam devamı gelmediği için aldığım fakat okuyamadığım seriler mevcut. Ben seriyi bir bütün olarak tüketebilen birisiyim. Bunun sebebi zamandan tasarruftur benim için.
Diğer yandan Pegasus’tan da Novik kitaplarını bekledim durdum fakat geldiklerinde de alacak bütçem yoktu. Kaldılar öyle. Nitekim her türlü zarardayım.
Yayınevlerini bir kenara koyarsak yazarları yazmadı diye okuyamadıklarım da var.
Bu ekonomide düzenden bahsetmek imkansız. Mesela kısa sürede gelecek diye Hyperion okudum. Şimdi geçen zamanla aklımda kalan şu: bir gemi var, insanlar var, shrike gibi bir şey var, çok güzel kitaptı. Üstelik inceleme yaptım ben bu kitaba. Bir bütün olarak okuduğumda hem etkileyicilik hem de akılda kalıcılık daha net oluyor benim için. Şimdi ikincisi çıksa alsam da okumam çünkü birinciye yeniden bakmam lazım. Ne oldu? Vaktimi iki kez bir kitaba harcayarak ziyan ettim. Benim görüşüm böyle yani. Kimisi on kez okumayı sever. Ben gönülden bağ kurmadıysam kolay kolay ikinci kez okumam. Okunacak yüzlerce kitap varken aynı kitabı on kere okumaya karşıyım.
Naçizane bir öneri olarak yayınevlerinin araya mesafe koyduklarında en azından on- on beş sayfalık arka tarafa bir özet koymalarını isterdim. En azından okuyucunun kafası rahat eder. Nasılsa özet olacaktır gibisinden.
Mutlaka alacağım fakat okuyacağımı sanmıyorum.
tamam tamam. İçe kıvrılan kapak bayılırım.
Sen şunlardan alıp koleksiyonuna eklemedin mi? Kınadım…
Kitap haberi değil ama Sissoylu serisi iskambil kağıtlarına dönüşmüş.
3 kitabın çevirisini sevgili niran elçi 4 sene önce falan ithaki ye teslim etti diye biliyorum. Yani arada 6’şar ay bırakmak tamamen ticari. Ben olsam abuk subuk şiir kitapları basmaktansa ithaki’nin kitlesinin büyük çoğunluğuna hitap edecek olan malazan’ın 3 kitabını birden çıkarırdım.
Türk yazarlara cidden gereksiz demiyorum yanlış anlaşılmasın ama ben yayınevinde bir yetkili olsam basmazdım kitaplarını, bana ciro anlamında katkısı olarak kitaplara öncelik verirdim. 1000 tane basacaksın depoda 3 yıl çürüyecek sonunda 5,90 kampanyasına kurban gidecek.
Çevirmen Niran Elçi değil Cihan Karamancı diye biliyorum.
Niran Elçi diye biliyordum ben de, İthaki’ye geçince kitabın hakları değişti mi çevirmen
Dedim ve listedeki And Then kitabı çıkıyor sanırım.
Beyaz Balinadayken Niran Elçiydi çevirmen. İthakiye geçince Cihan Karamancıya geçti seri.
Can Yayınları yenileri
Ahmet Mithat Efendi’den “Gençlik” ve “Evlilik”, Reyhan Karaarslan’dan “Göz Güneşe”, Müge İplikçi’den “Transit Yolcular”, Rita Guibert’ten “Yedi Ses: Latin Amerikalı Yedi Yazarla Söyleşiler”, Muallim Naci’den “Ömer’in Çocukluğu”, Heinrich Böll’den “Nehir Kıyısı Kadınları”.
Özellikle, Rita Guibert’ten “Yedi Ses: Latin Amerikalı Yedi Yazarla Söyleşiler” kitabını çok merak ettim.
Ve Yordam Yayınları yenileri: “Köylüler”, “César Birotteau”, “Sanayi Kralı”, “Eulália’nın Evi” ve “Yarın Bizimdir Yoldaşlar”
"Köylüler"i Alfa’dan mı alsam Yordam’dan mı bilemiyorum. Bu güne kadar Yordam Yayınları’nda kötü çeviriye denk gelmedim. Eğer çevirisi Alfa ile denkse, bu ekonomik koşullar altında Yordam’ı tercih ederim. Sonuçta Alfa grubuna hiç bir şey olmaz.
Aklımdaki sorular.
Her baskıda ebat ve cilt sayısı değişecek mi?
Kaç kişi çevirdiler.
@Agape Cadımız konu hakkında ne diyor, alacak mı bu kitabı?
Yıllardır “Yar” baskısı ile okuyorduk bu kitabı, artık Yordam baskısı da var. Yazar’ın uzun yıllar kim olduğu bilinmiyordu sonradan öğrenilmişti.