İnsan yine de umut ediyor dedim ya doğruyu söylemek gerekirse hemen hemen her konuda umudumu kaybettim. Artık tek dayanağım “Okunacak başka kitaplar var. Her kitabı okumaya ömrüm yetmez. Bu kitaplara takılmamak gerek.” cümlesi oldu. Sevdiğim ama yazarından dolayı sevmeyeninin çok olduğunu bildiğim Doğruluk Kılıcı serisi ile başladı bu süreç. Brandon Sanderson kitapları ile devam etti. İthaki geldi dedi ki: “Olur mu bensiz. Hani bana, hani bana.” Durmadan yeni mumlar dikiyor olayın üzerine. Kantarın topuzunu kaçırdı ama umrunda bile değil. O kadar abarttı ki Brandon Sanderson kitaplarındaki durum bile unutulmaya yüz tuttu.
Ekleme: Doğruluk Kılıcı serisi ile ilgili olarak söylemem gereken bir kaç cümle var. Bu serinin geçmişi çok eski. İlk olarak Oğlak Yayınları çıkardı sonra devam etmedi. Bildiğim kadarıyla da on yıldan uzun bir süredir ise haklar Pegasus Yayınları’nda. Onlar da son bir kaç yıldır seriye devam etmeye karar verdiler.
Tek bedende 24 farklı kişilik barındıran Billy Milligan’ın gerçek hikayesi
Billy Milligan, bedenine hâkim olmak için mücadele eden yirmi dört belirgin kişiliğin içinde hapsolmuş genç bir adamdır. Bu mücadele, üç kadını kaçırmak ve onlara tecavüz etmekle suçlanarak tutuklanmasına kadar sürer. Billy Milligan çoklu kişilik bozukluğu olan bir akıl hastası olduğu gerekçesiyle kendisine isnat edilen bu suçlardan beraat eder, mahkemenin bu kararı tarihte ilktir ve bugüne kadar bilinen en dikkat çekici ve tüyler ürpertici çoklu kişilik vakasını toplumun gözleri önüne sermiştir.
Sıradan bir suçlu olan Philip; bir ecza deposu soygununun planlayıcısı ve uyuşturucu dünyasıyla bağlantıları olan Kevin; tek amacı Billy’nin üvey babasını öldürmek olan April; Billy’nin bedenini onun tutuklanmasına neden olan tecavüzlerde ‘kullanan’ şefkate aç, çekingen ve lezbiyen Adalana; tüm kişiliklerin acılarını hisseden sekiz yaşındaki David ve erkeklerden, kadınlardan, kız ya da erkek çocuklardan oluşan tüm diğerleri ve onları bir arada tutabilen tek kişilik olan Öğretmen… İşkenceler içindeki bu genç adamın zihninin derinliklerine ve onun paramparça olmuş dehşet verici dünyasına yolculuğa hazır olun.
Split filmi çok iyiydi, bayağı etkilenmiştim. Çoklu kişilik bozukluğu ilgimi çeken bir konu. Gerçekte de ismi bu muydu hatırlamıyorum ama gerçek bir olay. Hatta 24’ten fazla kişiliği olan insanlar da olmuş.
Bu konuda DC’nin Doom Patrol dizisinde de çoklu kişilik bozukluğu olan bir karakter var. Fantastik güçler ile birleştirilince ortaya çıkanlar da çok etkileyici.
Kitabı listeme ekleyeceğim, teşekkürler paylaşımınız için.
Cem’in o güzelim siyah kapaklara mavi logoyu koymasına hiç anlam veremedim. Bu seriye bakabilirim aslında tek bir sorum var. Kitap sırtı yazıları yukarıdan aşağıya mı aşağıdan yukarıya mı?
Cem’in siyah kapaklı kitaplarından alma niyetim vardı ama İthaki karanlık kitaplarda aynı kitaplar olduğu ve olmayanların da basılma ihtimali olduğu için almadım.