Bu kitabın toplam gelirini Cem Yılmaz yeni gösterisinde 2 gecede çıkartacak. Ama o konuşulmaz mesela bu ülkede.
Herkese sevgiler saygılar.
Kişisel görüştür saygı duyarım.
Açıkçası ben fiyatının bu civarlarda olmasını bekliyordum.400₺ falan deseler çok şaşırırdım. Önemli olan kitabın satış fiyatından ziyade kitaptan elde edilecek karın ne kadarını Darüşşafaka’ya bağışlayacaklar. Amaç bağış yapmak ise istedikleri fiyatı koysunlar maddi durumu iyi olanlarda bağış için böyle bir katkıda bulunurlar.
Zaten karton kapaklı baskısı normal bir fiyattan satılıyor. Bu tepki niye onu anlamıyorum.
Özel baskı kitapları satan istediği fiyatı biçebilir bunu kimsenin eleştirmeye hakkı yok sanıyorum bu kapitalist sistemin içerisinde 3 dolara mal edilen ürünleri binlerce dolara satan şirketlerin olduğu bir dünyadayız. O 3 dolara mal ettiği ürünler için de saati 1 doların altında çalıştırdığı çocuklar da dahil insanların olduğu bir dünya burası. Neyse ne yazarsak yazalım sistem işliyor.
Bu adam da Atatürk olmasaymış aç kalacakmış…
Ortalama 25 tl bir kitap olsa toplamda 100 adet kitap alıyorum. Kitabın içine canlı kanlı minyatür insan koysalar 2500 vermem. 100 tane mis gibi istediğim kitaplarımı alır keyifle okurum. Koleksiyonculuk yapabilmem için milyoner, milyarder olmam lazım ki şu an bana nasıl 25 tl normal geliyorsa 2500 tl de o zaman normal gelsin. 2500 tlyi sakız parası olarak görecek insanlar için uygun, benim için fantastik bi miktar. Gerçi param olsa da vermezdim. Sırf yardım yapılacak diye neden 1000 tlsini boşa harcayayım ki? Girerim ilgili kuruma basarım 2500 tl tamamı ihtiyaç sahiplerine gider. Daha çok mutlu olurum. Bunlar benim şahsi görüşlerimdir. Kitabın Atatürk ile alakalı olması değil ne ile alakalı olursa olsun fikrim bu. Hiçbir kitaba 2500 tl vermem.
Evet; serbest piyasa koşulları, yüksek maliyet vs. beni ilgilendirmez ama asıl canımı sıkan ve tepki göstermeme neden olan bunun M. Kemal üzerinden yapılması. Ancak biz kendimizi ne kadar yırtarsak yırtalım yapılmaya devam edilecek. Maalesef!
Tam bunu yazmaya gelmiştim. Akıl var mantık var.
Ben böyle yayınevinin SANSÜR, bu fiyatın SANSÜR, böyle kapitalist düzenin SANSÜR SANSÜR SANSÜR dahada bişey demiyorum.
Bu tepkilere ben bir anlam veremedim. Karton kapak ve sert kapak herkesin alabileceği fiyatlarda.
Özel bir amaç için özel bir baskı yapmışlar, çok da iyi yapmışlar. Darüşşafaka ya kurucu bağışçı olmuşlar.
Keşke birileri Özdil ve kırmızı kedinin Darüşşafaka için yaptığına benzer bir olayı TEV için de ne bileyim Nesin vakfı, Çağdaş Yaşamı destekleme için de yapsalar.
Yayınevi veya yazar böyle bir bağış çağrısı yapsa gerçekleşmeyecek bir miktarda bagış yapabilmiş bu kitap sayesinde ve özel baskı sayesinde…
Sanki sizin o kitaba erişmenize engel bir fiyatla satışa çıkarmışlar gibi…
Çok anlam veremedim burada ki tepkilere
Dedikleriniz doğru şahsen bende alamam, almam da zaten. Fakat şimdi direkt bağış yapmak farklı bir olay, burdaki amaç hem böyle koleksiyonluk baskıya sahip olmak buna sahip olurkende anlamlı bi bağış yapmış olmak. Siz biz tercih etmeyebiliriz.Ama bu kitabı görüp normalde bağış aklına gelip yapmayacak,kitap aracılığıyla bağışta bulunacak kişiler olacaktır.
Burda ki sorun şu sanırım. Biri gelse yayınevinden ‘‘Arkadaşlar dert etmeyin, bu baskı maddi olarak bu fiyatı karşılayamayacaklar yada karşılasa bile bu miktar kişinin aylık gelirinin önemli miktarını tutacak kişiler için değil, siz diğer baskıları tercih edebilirsiniz’’ dese çözülecek. Biz herşeyi kendimiz için yapılmış kabul ediyoruz bence Şunu diyebilmeliyiz bir kuruma bağış yapmak istemişler bunun için kitabı aracı yapmışlar. Fiyatınıda satılacak ve en yüksek geliri elde edecek kadar planlamışlar. Alacak olanlara ne mutlu
Aynen bu şekilde yazarsak hem tartışma ortamı da yaratmamış oluruz ve mantık çevresinde tartışma döner. Mesela şimdi Harry Potter’ın özel baskıları da binlerce para ediyor ve onları alanlara yersiz eleştirilerde bulunursak bunun sonu gelmez yani, eleştirmek de kimseye düşmez zaten. Parası olan istediği ürünü istediği fiyata alır ve satar. Bir malın fiyatını piyasa belirler.
İçeriğini tartışmak isterdim ama o da artık bayatladı.
Yalnız bağışın dolaylısı olmaz. Bağış karşılıksızdır. Siz bu para karşılığında özel basım kitabı aldığınız anda bu bağış olmaktan çıkar.
Zaten bu fiyat düzeyinden bu kitabı alacak bir bireyin maddi geliri bellidir. İstediği zaman kolaylıkla hayır kurumlarına bağış yapabilir. Bir etkinlik düzenleyip de bu insanlardan bu hayır kurumları için para da toplanılabilir. Ama bu yapılan yöntemin amacı ne?
Yılmaz Özdil, Kırmızı Kedi, Sözcü grubu, Halk tv bunları solcu zanneden varsa vay haline, garibim aç biraz literatür oku.
Atatürk ile solculuğun ne alakası var onu hiç anlayabilmiş değilim.
Ülkedeki terminoloji bilgisinin bu kadar zayıf olması insanların düşündüklerini ifade edebilmesini ve sağlıklı bir iletişimi imkansız kılıyor.
Atatürk’ü anlamak isteyen insanlar Celal Şengör, Erol Mütercimler okumalı; Yılmaz Özdil değil.
Siz farklı bir olaydan bahsediyosunuz. Bağışta sevap gibi böyle dini amaçlardan bahsetmiyorum. Benim demek istediğim bu kazancı direkt kişi yada yayınevide alsada sonuçta koleksiyon için alacak kişiler olacak. İşte o kişiler en azından para Darüşşafaka’ya gidiyor. Hem istediğimi alıyorum hemde param güzel bir işte kullanılır diye düşünebilir. İlla ki gizli yapmalıyım, karşılığında birşey olmasın aman şeklinde dertleri olacak diye bir kaide yok.
Dini amaçtan bahsetmedim zaten. Bağışın direkt anlamı bu.
Özel baskı ile normal baskı arasındaki farkı kavrayabilsek herşey yerli yerine oturacak.
Bu basımın Atasay’ın bir araba parasına sattığı elmas işlemeli Atatürk imzası bulunan kolyeden, zümrüdün üstüne işlenmiş Bozkurt’un olduğu bir yüzükten, savarovski taşlarla süslenmiş gümüş çerçeveli bir Fatih Sultan Mehmed tablosundan farkı yok… Siz yemek yemek için normal seramik tabak yerine altın varaklı, üzerinde herhangi birinin silhüeti yada imzası olan, el yapımı çini süslemeli milyarlık bir tabağı almayacağınız gibi bir ktiabın özel baskısını da normal baskının yerine okumak için almazsınız. Kimse almaz. “Bu kitap çok ucuz 3000 5000 TL’lik özel basımı çıksında onu alıp okuyalım” diyen kimseler yok. Şunu bir anlayabilsek herşey çözülecek.
Atıyorum bu kitaptan 1881 tane değilde 1 tane kitabı elmasla süsleyip 25.000.000 TL deselerdi, “Çok pahalı hiçbir kitaba 25.000.000 TL verilmez. Onun yerine 100.000 normal kitap alırım” demek saçma olmayacak mıydı? Olacaktı… Aynı şey… Bu kitabı kimi bir başkasına hediye etmek için alır, kimi koleksiyon yapıyodur alır, kimi Yılmaz Özdil’i çok seviyodur alır, kimi normal baskıyı okuyup çok beğenmiştir parasıda çoktur alır vs. vs. vs. Normal baskının yerine okunması için basılan ve bunun için alınan şeyler değil bunlar. Sadece bu kitap için değil “Özel Baskı” denilen tüm kitapların olayı budur. Amacı içinde yazılanları okumak olan için, özel baskı kitapların normal baskıları zaten piyasada vardır ve aynı şeyler yazar içinde.
Öte yandan ben senelerce araştırma yapıp Che’nin hayatını anlatan bir kitap yazsam devrimcileri mi düdüklüyor olacaktım? Gandhi’nin hayatını anlatan kitap yazsam hümanistleri mi söğüşleyecektim? Mandela’nın hayatını yazsam ayrımcılık karşıtlarını mı yolacaktım? Bu bakış açısı açıkça hastalıklı bir bakış açısıdır. Sahip olanın kendinden utanması gerekir.
Bende bayadır ne yazıyor diyordum. Çok güzel anlatmışsın
İşte size göre bağış karşılıksız olmalı, ama bence karşılığında sembollerin olması bir önem arz etmiyor. Benim niyetime görede mahsuru yok. Alan gene kendini bağış yapmış, yardım etmiş hissediyor. Burda kullanılan kelimenin sizin için ne ifade ettiğinin önemi yok aslında. Yardım, dolaylı olarak para vermek diyelim farketmez. Sonuçta yazdıklarım açısından değişen birşey yok.
Atatürk’ü anlamak tanımak istiyorsanız Nutuk okuyun arkadaşlar, böyle jet fadıllara para kaptırmayın. Yok bağışa destekse konu gidip kendiniz direkt yapın. Naçizane tavsiyemdir. Hayırlı forumlar…
Nutuk okudunuz mu, Biyografi değil Nutuk… 1919- 1927 yıllarını anlatır.