Yani şimdi şunu biliyoruz zaten, terkedilmişler karanlığa dönen aes sedailerdi ve yaratım anında yaratılmadılar. Ejder Lews Therin onları karanlık varlıkla birlikte mi mühürledi, yoksa kırılışla beraber mi öldüler ya da karanlık varlığın zindanı mühürlenince güçlerini kayıp mı ettiler bu kısımları çözemedim. Aginor ilk ortaya çıktığında sanki ölümden dönüyormuş gibiydi. Karanlık varlığın onlara ölümsüzlük verdiğini biliyoruz, belkide o mühürlenince bir yerlerde ecelleriyle öldüler ya da güçsüz düşüp yaşamla ölüm arasında bir yerde durdular.
Benim bahsetmek istediğim şu, ejder döngüsüne göre sürekli olarak ejder ve karanlık varlık çarpışıyor. Ve gördük ki ejder Rand Karanlık varlığın zindanının birebir aynısını yapabiliyor. Belki de önceki çağlardan birisinde o zindanı yaratıcı değil ejder yaptı ama sonrasında nasıl yapıldığı unutuldu ta ki birileri güç için zindanı delene kadar. O yüzden Lews Therinde zindanı mühürlemek için ejder oldu ama dişi aes sedailer ona güçlerini vermedi, bu yüzden yaptığı yama kusurlu oldu ve karanlık varlığın gücüne dayanamayarak zamanla yıpranıp açıldı, çarkta buna yeni ejder göndererek cevap verdi. O yamanın açılacağı belliydi bu yüzden kehanetler oldu zaten. Hatta karanlık taraf bir tuzak olarak Callandor’u yaptı.
Ve dikkat çekmek isterim ki sa’angrealler çok nadir ve terk edilmişler bile kendilerine yapamadı daha önceki yapılmışları buldular ki mesana kuledeydi o kadar yıldır ve nasıl oldu da kulenin zulasını patlatamadı vora’nın sa’angrealini kuleden çalamadılar merak konusu. Neyse Angreal, Ter’angreal yapabilen, yapılmışların ne işe yaradığını çözebilen yoktu. Aviendha muhtemelen bu yetiyle doğdu ki ejder görevini yapabilsin. Neyse demek istediğim, efsaneler çağı kırılışla bittiğine göre ve o çağdan sonra kimse sa’angreal yapamadığına göre Callandor’u ejder öldükten sonra oraya kim yaptı ve oraya koydu?
Konudan konuya atladım biraz ama düşündükçe daha fazlası geliyor.
Callondor’u yapan ve tear taşını yapıp kılıcı oraya sadece ejderin alabileceği şekilde koyan kırılıştan kurtulan aes sedailerdi. Bir sonraki ejder hakkında yapılan bazı kehanetleri de onlar yaptı, hatta bu kehanetlerden yola çıkıp henüz delirmemiş erkek aes sedailer ile birlilte Dünyanın Gözünü de onlar yaptılar.
Ser’angreal yapma yetisi gerçekten nadir bir yeti bu yüzden güçten düşmüş aes sedailer arasında yüzyıllarca hiç bir yeti görülmüyor, ya da görülse bile bu yetinin var olduğundan haberleri dahi olmuyor çünkü unutulmuş.
Karanlık varlığın zindanına gelince tutarlı bir yanı var ama Rand’in yaratıcı olmadığını, ya da Rand’dan ayrı bir yaratıcı olduğunu R.J’nin açıklamalarından biliyoruz.
Zindan denen şey aslında çarkın kendisi. Yaratıcı Çark’ı yaparken onu Karanlık Varlığın doğrudan etki edemeyeceği şekilde yapıyor. Onun çarkın üstündeki tek etkisi insanların kötülüğü seçebilme yetisi; özgür irade. Ama Karanlık Varlık kötülüğün kaynağı olarak bilinçli bir varlık olduğu için sürekli çarka müdahale etmek, onu kendi suretinde yeniden yaratmak peşinde ama bunların da ötesinde en temel amacı Işığa hakim olmak yani Işığı yok etmek. Bunu başarmak içinse Dünyanın kaderini elinde tutan adamın kendi iradesi ile karanlığın safına geçmesini istiyor.
Lews Therin deliği Saidin kullanarak yamadığında aslında Karanlık Varlığı yeniden hapsetmeyi beceriyor; bir nevi onu parmaklıklar ardına koyup hapsediyor ve dünyaya tamamen ulaşmasını engelliyor fakat bu yetersiz kalıyor çünkü Karanlık Varlık o parmaklıkların arasından, tüm gücü ile olmasa bile hala dünyaya bir miktar etki edebiliyor. Lews Therin Shayol ghul’e saldıracağı zaman karanlık varlık terkedilmişlerini yanına çağırıyor. Mühürler yerleştirilirken Terkedilmişler de orada oldukları için ve de sanırım Karanlık Varlıkla aralarındaki bağdan dolayı çarkın dışına çekilip orada, zamanın olmadığı yerde, mühürlerin arasında hapsoluyorlar. Fakat bazıları zamanın etkilerinden tamamen uzak kalırken Aginor ve Balthamel gibi çarka yakın olarak hapsolanlar az da olsa zamanın etkilerine yakalanıyorlar. Ishamael ise Çarka en yakın hapsolmuş olan isim; bu yüzden 100 yılda bir desene yeniden dokunuyor ve Trolloc Savaşları ya da Şahinkanadı gibi büyük ölçekli olaylarda başrol oynuyor.
Callandor yapılışını bir röportaj da söylüyor. Tear Taşı’nı ve Callandor’u Aes Sedailer yaptı (kadın erkek bir arada). Companion Kitabı var onu okumanızı tavsiye ederim daha detay istiyorsanız. Ya da Robert Jordan’ın bütün dediklerini de araştırın.
Hayır, çoğu kitaplarda verilen bilgiler diye hatırlıyorum. Hatta Terkedilmişlerin hapsoluşu ile ilgili bilgi Dünyanın Gözünde Aginor yada Balthamel tarafından veriliyordu. Ishamael ise Şahinkanadının danışmanı olduğunu ve Tar Valon kuşatmasını kendisinin yaptıpığını söylüyordu. Aynı zamanda Shayol Ghul’e saldırı isimli ayrıca yayınlanmış ve bir eıhtım yazarı tarafından da türkçeye çevrilmiş olan bir hikaye var.
Rand’ın Rhuidean’de atalarını gösteren ter’angreale girdiği bölümde Aes Sedailerin konuşması hem Dünyanın gözünü açıklıyor hem de Callandordan bahsediyordu diye hatırlıyorum. Hatta Callandordan bir çok kez bahsediliyor, onun aes sedailer tarafından yarım bırakıldığından falan söz ediliyordu.
Karanlık varlığın amacı ve hapsedilmesi ile ilgili bilgi ise verilen bilgi parçalarından ve çoğunlukla Rand ve Moridin, ve son savaşta Rand ile Shaitan arasında geçen diyaloglardan yapılmış bir çıkarım.
Yaratıcı konusunda ise kesin olmamakla birlikte İlk kitapta Ishamael ile yüzleşmeden önce ve son kitapta Mağaraya girmeden hemen önce Rand’a hitap eden sesin Yaratıcı olduğu düşünülüyor. Ayrıca R.Jordan da bir yaratıcının olduğunu fakat dünyaya müdahale etmediğini röportajlarda söylüyor.
Mat asıldığı için boru ile bağın koptuğunu sanıyor. Ama öyle değil. 5.kitapta Rahvin Mat’i öldürüyor (ve daha başka karakterleri). Ama Rand, Rahvin’i Balefire(Şerateş) ile öldürdüğü için, yaptığı son şeyler geri alınıyor (Balefire’ın yan etkisi). Bu sayede Mat ve diğerleri tekrar geri geliyorlar. Ama Mat bunu doğal olarak hatırlamıyor. Bağ burada kopuyor boru ile.
1- Taim’i yok etmek, kuleyi yok etmek anlamına gelir, ilk başta yapmalıydı bunu ama zaman falan bulamadığından herhalde uğraşmak istemedi ve bir süre sonra taim kuleyi tamamen kontrolüne aldı.
2-Farkındaysan Rand, Choedan Cal’ı kırdığı zaman gülmeyi hatırladı ve bastığı yerlerden çikekler çıkmaya başladı. Callandor’un gücünün insanı yozlaştırdığını biliyoruz, belki de Choedan Cal da öyleydi? Lekeyi arttırmasa bile çok fazla gücün insanı yozlaştırabileceğini, Terkedilmişlerden biliyoruz. Hatta ölümsüzlüğü istemek bu yüzden kötü.
3- Evet, o kısım çok garip gerçekten. Rand’a o gücü vermeseydi eline geçirmiş olacaktı, Nae’blis’i falan da yapabilirdi sonra, ama hem kendi takipçisinin ölmesine sebep oldu, hem de Rand’ı kaybetti. Gerçekten garip…
4- O kısmı tam hatırlamıyorum, okuyalı çok oldu
5- Lanfear, Lews Therin Telamon’a aşık, sevdiğin insanı seni robot gibi takip etmesini sağlayacak bir şey yapar mıydın? O gerçekten sevdiğin kişi olur muydu? İkinci olarak, Greandal’ın bir bölümünden olduğunu hatırlıyorum, bazı zihinler içtepiye direniyor. Ve Rand Al’thor’un zihninin gücünden bahsetmemize gerek yok. O kadar kolay olsa, Logain’i de karanlık tarafa çekerdi 13 soluk ve yönlendiren.
6- Karanlık Varlık’ın planları çok tutarsız, herhangi bir terkedilmişe Nae’blis’lik sözüne karşılık öldür deseydi, bence kolayca Rand’ı desenden silebilirlerdi. Veya onların teker teker öleceğini ön görmüş olmalı, hepsini çağırıp, itaat edip hep birlikte saldırıp öldüreceksiniz deyip Rand’dan kurtulmak mümkündü ama desenin ne yapacağını bilemiyoruz.
Belki Rand ölünce yerine başka bir ejder doğacak ve karanlık varlığın zindanından kurtulma süresi ertelenecek gibi bir şey olabilir.
Callandor kullanıcısını yozlaştırmıyor. Eğer çok güçlü olduğundan ötürü bir güç zehirlenmesi yaşanması olasılığından bahsediyorsanız bu tartışılabilir fakat Callandor’un tek kusuru diğer angreal ve Se’angrellerde olduğu gibi bir güç çekme kısıtlamasının olması. Rand Callandor’un limitlerini zorlmaya kalksa kendisini ve bulunduğu alanın çok büyük bir kısmını yok eder muhtemelen ikinci bir Lews Therin/Ejder Dağı olayından çok çok daha güçlü ve tehlikeli bir felaket yaşanır. Choden Kal’ı zorladığında ise çektiği gücü yönlendirdiği müddetçe hiçbir zarar görmez.
Zaman Çarkı’nı bitirince insan ister istemez bir boşluğa düşüyor ama bence gayet tatmin ediciydi, sonuçta Çark dönmeye devam ediyor ve Zaman Çarkı dönerken ne başlangıç vardır ne son.
Serinin hikayesi ile ilgili değil sorum. Bazı kişiler bu serinin pdf’i için imla kurallarına kadar düzeltilmiş oduğunu söylemişlerdi. Bilen varsa bu işin aslını özelden yazabilir mi acaba?
Bildiğim kadarıyla “Roland” nickli bir eleman 11 (veya 12) kitaba kadar düzenleme yaptı. Bitirdi mi hiç bilmiyorum. Ben okuduğum zaman 10. kitaba kadar pdf’den okudum; sonra ciltli kitaplarından tamamladım seriyi. Sonra da kalan kitapları aldım.
