Zaman Çarkı

Sonunda başlıyorum sekize. Hadi bakalım :star_struck:

4 Beğeni

Ben de bugün itibariyle altıncı kitabı bitirdim. Gelip burada konuşmak istedim ama çok güzel bir tablo ile karşılaştım. Altıyı bitirenler, on biri bitirenler, sekize başlayanlar… Her telden insan var şuan :slight_smile:

Serinin ikinci kitabı itibariyle ben Zaman Çarkı’nın artık yokuş aşağı ilerlediğini düşünüyordum. Bunu yanlış anlamayın demek istediğim akıcı olması. Bugün altıncı kitabı okuduğumda ise fark ettim ki bu kitapla birlikte serinin frenleri de boşaldı artık durdurmak imkansız gibi. Yani şu son 100 sayfada kalbimin gümbür gümbür atması, kitabı çekirdek çıtlayarak okuyacak kadar heyecanlı olması, diğer kitaplara bıraktığı bir sürü soru işareti… Bu kadar fazla olayla nasıl başa çıkabilirim bilmiyorum.

Spoilerlı yorumlar
  • Nyaeve’nin yalıtılmaya şifa vermesi Siuan, Leane ve Logain’in ona verdiği tepkiler inanılmazdı. Okurken benim gözlerim doldu sevinçten. Zaman Çarkı’nı okurken yalıtılmaktan, adam’lar ve Sul’dan’lardan nefret ettiğinizde Tek Güç’ün ne kadar iyi anlatıldığını ve size aktarıldığını anlıyorsunuz.
  • All Hail to Egwene al’Vere! Egwene’in Amyrlin makamına oturması bende çok büyük bir heyecan uyandırdı. Sheriam ve diğerlerinin onu yöneteceğini düşünmesi ama diğer yandan Siuan’ın onu herkesin korkacağı bir Amyrlin olarak yetiştirmek istemesi inanılmaz mutlu ediyor beni
  • Mat bildiğimiz Mat işte. Bu seride biraz daha pasif kaldı ama Egwene’i Amyrlin makamında otururken gördüğü anda verdiği tepkiler çok güldürdü beni.
  • Kitabın sonlarına doğru Perrin geldi ve bir kez daha neden en sevdiğim karakter olduğunu hatırlattı bana. Ya bu kadar havalı olma be adam. Ne demek bin tane kurt getirmek savaşa? Bu nasıl bir güç bu nasıl bir adamlık? Kurt kardeşçiyiz ölümüne.
  • Rand gerçekten gücü yönlendirebilen adamları toplandığında heyecanlanmıştım. Ama onların önlerine çıkıp Siyah Kule ve Asha’man’lar hakkında konuşma yaptığı sırada neredeyse heyecandan çığlık atacaktım. Ben o kadar heyecanlanırken Asha’man’ların bir slogan bile atmamasına ayrı uyuz oldum. Yine de son savaşta birden ortaya çıkmaları ve Mazrim Taim’in Shaido’ları infaz ettirmesi affettirdi onları.
  • Ya Rand umarım Min dururken gidip Elayne ve Aviendha’yı tercih etmezsin. Üçünün paylaşacağını biliyorum ama bana hep üçü arasında gidip gelecek sonra birini seçecek gibi geliyor. Beni yüz üstü bırakma Rand nolur.
  • Peki bir tane de soru sorayım hikayenin başında Karanlık Varlık’ın bahsettiği Kaos Lordu, Rand mi?
7 Beğeni

Biz Min’ciler olarak seni de aramızda görmekten mutluluk duyuyoruz.:grinning: Dumai Kuyuları serideki en sevdiğim kısımlardan birisidir. “Lekelenmemiş kule kırılır ve unutulan işaret karşısında diz çöker.” bu kehanette bu sahneyle gerçekleşmiş oluyor.

1 Beğeni

Ben bu kısmı da anlamadım. Dumai Kuyuları ismi neden önemli? Okurken anlam veremedim.

Yukarıda bahsettiğiniz olayların geçtiği yerin adı Dumai Kuyuları. İsmini de oradan alıyor. Asha’manlar ilk defa Dumai Kuyuları’nda savaşıyor.

1 Beğeni

Yok onu biliyorum da acaba başka bir anlamı daha mı vardı diye sormuştum. Hani ilk ismini okuduğumda Gölge ile alakalı bir yer olduğunu ve Rand’i orayı fethedeceğini sanmıştım. Demek ki bugünden sonra önemli olacak bir yermiş :slight_smile:

1 Beğeni

Hatırladığım kadarıyla Arthur Şahinkanadı’nın o bölgede zafer anıtı olması lazım. Adı eskiden geliyor yani ama neden verildiği unutulmuş büyük ihtimalle. Kehanetin gerçekleşmesiyle tekrar önem kazanıyor.

1 Beğeni

Bana da her kitapta giderek hızlanıyormuş hissi vermişti. Hele son kitaplar artık yokuş aşağı gazı körükler gibi geçti bana göre ve sağlam coşturdu. Min ayrı tabi ama neden birini seçmeye çalışıyoruz ki? :smirk:

1 Beğeni

Sanırım sorunu çözdüm (benim sorunum) :muscle: Kitabı okurken kulaklıktan düşük dozda müzik alıyorum arka plana oh mis :sunglasses:

Konuda aradım bulamadım. Gözümden kaçtıysa kusura bakmayın :relaxed: Seriye Dünyanın Gözünden mi başlamalıyım ?

1 Beğeni

Evet, okumaya Dünyanın Gözü kitabı ile başlamalısınız. :slight_smile:

Seri başından sonuna kadar ne kadar sürede geçiyor ? 3 5 10 yıl ?

Sanırım yaklaşık iki yıl.

2 Beğeni

Serinin 11. kitabı olan Düş Hançeri’nin başlarındayım. Zaman Çarkı’nın çok kalitwli bir seri olduğunu söylemekle beraber baı eleştirilerimi ekleyeceğim.

1.) Ana karaktere yeterince yer verilmiyor. Özellikle hikayenin çoğunlukla şekillendiği 4-10. kitaplarda yan karakterlerin yaşadıkları uzunca ve detaylıca anlatılıyor, bunlar yaşanırken ana karakterin düncelerine ve kısmen önemsiz yaşantılarına kısaca yer veriliyor. Ancak kitabın sonunda bir şeyler yaptığını bildiğimiz halde neyi nasıl yaptığını okuymadığımız ana karaktere bağlanıyor.

2.) Kadın karakterler çok ukala. Güçlüsünden güçsüzüne tüm kadın karakterler sürekli erkekleri düşüncesiz ve mantıksız olmakla şuçluyor. Bazı yerlerde busuçlamalar mantıksız olsa da sürekli bu ve benzeri sözlerin söylenmesi kadın karakterleri okuyucunun(en azından benim) gözünde küçültüyor

3.) Karakterler güçlerini emekleri karşılığında kazanmıyorlar. Ortada eğitim ve uğraş olmamasına rağmen karakterler çok güçlü yeteneklere, önemli insanların anılarına, özel silahlara sahip olabiliyorlar. Bu durumlar da genelde kehanet vb. şeylerlere destenleniyor.

4.) Bazı durumların mantıksızlığı sürekli ta’veren’liğin(insanların kaderini bilinçsizce kendi istediğin yöne çekmek) üzerine yıkılıyor.

2 Beğeni

İlk iki itirazınıza bir açıdan katılmakla birlikte son ikisi tamamen Zaman Çarkı dünyasının doğasıyla ilgili. Sonuç olarak ölüm ve yeniden doğumun, kaderin, olmuş olan, olmakta olan ve olacak olanın işleyişiyle ilgili bir mantık oturtulmuş burada. Evet, belki bambaşka bir seride abes kaçabilir ancak Zaman Çarkı’nın da güzelliği burada işte, kültürler ve toplumlar bu altyapı üzerine o kadar başarılı oturtulmuş ki çarkın işleyişi hiç sırıtmıyor.

1 Beğeni

İlk maddeye katılıyorum. Yan karakterleri çok uzun ve detaylı anlatıyor. Bu da okurken beni biraz sıkıyor.

Eğer yönlendire bilen bir erkek yada kadın olsaydınız hangi ajahı seçerdiniz?

  • Mavi ajah
  • Kızıl ajah
  • Yeşil ajah
  • Sarı ajah
  • Beyaz ajah
  • Gri ajah
  • Kara ajah

0 oylayanlar

1 Beğeni
  1. kitabı yeni bitirdim, biraz fazla coşkulu okuyorum ve kitap boyunca " şu durumu fark edin, aman dikkat edin, hadi bakalım şimdi ne yapacağız" şeklinde söylenerek kendimden geçtim. Şimdi kitabın bitiş boşluğundayım ve kafamda deli sorular; Rand Asmodean’dan ders alacağını Moiraine’e söyleyecek mi, bu adamın yönlendiriyor olması bize sorun çıkartmayacak mı, Min ve Siuan ne yapacaklar resmen ortalıkta kalakaldılar, kimsenin olanlardan haberi yok, kiminle nasıl iletişim kuracaklar, zaten Nynaeve Kara Ajah’ı Kule’ye teslim edelim dedikçe içim gitti ortada Kule mi kaldı ve Gawyn’in yaptıkları, ya sen nasıl karşı tarafı destekleyebilirsin aklım almıyor. İleride neler yaşanır bilemiyorum ama Aielleri bi seviyorum şimdilik, suyum senindir demeleri bile etkiledi, ortalıkta tehlikeli bir durum varsa onların orada olduğunu bilmek beni bile rahatlatıyor. Aviendha’yı da seviyorum ama ‘sen Elayne’e aitsin, başkasına nasıl bakarsın, mektubu oku’ duymaktan içim şişti, bizi bir sal ya. Çocuğun seveceği varsa da sevemeyecek artık. Ve Bornhald, Perrin’e takmış durumda gelecekte başımıza nasıl işler açacak merakla bekliyorum. En azından Mat’e neler olduğuna dair bir fikrim var, bir yerden spoiler yemişim galiba. Neyse yazınca rahatladım biraz, okudukça bunlar cevaplanacaktır ama içimdeki soru ateşinden kurtulmam gerekiyordu. Resmen rüyamda Aiel gördüm dün düşünerek yatmaktan. Ben daha 4. kitapta böyleysem bu serinin bitişini kaldıramayacağım galiba.
3 Beğeni

Bende daha 300lere yeni geldim. İlk 200 sayfa çok boştu. Ama ondan sonra biraz haraket geldi.

1 Beğeni

Kara Ajah olmak isteyenler beni korkutuyor, tabii - büyük spoiler - Verin Sedai’ın izinden gitmek istiyorsanız o başka.

1 Beğeni